Gelişmiş Arama
Ziyaret
7580
Güncellenme Tarihi: 2012/03/12
Soru Özeti
Doktor ve hasta arasındaki karşılıklı haklar İslam şeriatı esasınca açıklanabilir mi?
Soru
Yüce Allah her ilişkide iki taraf için bir takım haklar belirlemiştir. Bu varsayımdan hareketle doktor ve hasta arasında İslam şeriatı esasınca ne gibi karşılıklı haklar düşünülebilir?
Kısa Cevap

Bir açıdan ilahi hükümler iki kısma ayrılır. A. İmzasal hükümler; B. Tesise dayalı hükümler. İmzasal hükümler, İslam’dan önce geçmişi olan, ama İslam’ın bir takım ıslahatlar yaparak imzaladığı hükümlerdir. Birçok muamelat türü bu kabildendir. Tesise dayalı hükümler ise daha önce bir geçmişi olmayan, İslam’ın ibdası olan hükümlerdir; birçok ibadet bu türdendir. İnsanlar arasındaki karşılıklı haklar da sadece İslam’a özgü değildir, aksine tüm ilahi dinlerde ve hatta ilahi olmayan dinler arasında da mevcuttur. İnsanlar doğal olarak medeni ve sosyal olmaları hasebiyle, sosyal düzenin korunması için kanunların tedvin edilmesi, insanlar için bir takım hakların konulması ve bunlara uymak için tüm bireylerin sorumluluk taşıması gerekir. Bu iki taraflı haklar denilen şeydir. Doktor ve hasta arasındaki karşılıklı haklar hakkında da doktor ve hastanın her birinin diğerine yönelik aşağıdakine benzer haklar taşıdığını belirtmek gerekir:

1. Hasta doktora güvenmeli ve doktor da hastasına karşı emin olmalıdır; yani eğer bir hasta gizli olan ve hasta için sır sayılan bir hastalık veya kusur taşıyorsa, bunu başkalarına duyurmamalıdır.

2. Eğer hasta namahrem ise, bakmada ve dokunmada şerî hadlere riayet etmelidir.

3. Doktor hastalıkları tam ve kâmil anlama ve teşhis etmede çaba ve eforunun tümünü kullanmalı ve olasılık ve ihtimalle hastalarını tedavi etmemelidir.

4. İlaçları ihtiyaç ve zaruret ölçüsünde hastaya vermelidir…[1]

5. Doktor iş ve uzmanlığına ekonomik açıdan bakmamalı ve insanî misyon cihetinde hareket etmelidir. Hasta da bunun karşısında doktorun emek ücretine özen göstermelidir.

6. Hasta doktorun tavsiyelerine kulak vermeli, sıhhat ve tedavide ihtiyaç duyulan şeyleri kullanmalıdır.

Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.

 


[1] Meclisi, Biharü’l-Envar, c. 75, s. 235, Müessesetü’l-Vefa Beyrut, - Lübnan, 1404 h.k, Ali’nin (a.s) şöyle buyurduğu nakledilmiştir: Her bölge ehli dünya ve ahiret işlerinde üç şeye ihtiyaç duymaktan müstağni değildir. Eğer onları kaybederlerse ahmaktırlar. Bunlar takvalı fakih ve bilgin, halkın itaat ettiği hayırsever emir ve güvenilir basiretli doktordur.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zengin olan kimselerin sahip oldukları servet kendilerin göstermiş oldukları çabanın karşılığı mıdır yoksa Allah’ın kendilerine vermiş olduğu lütuf müdür?
    10202 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Rızık ve azık veya servet genel anlamda Allah tarafından bağışlanan genel bir lütuftur. Ancak Allah’ın genel anlamda olan bu lütuf ile servet elde etmek için çaba harcamak ve uğraş göstermek arasında her hangi tezat söz konusu değildir. Ama Allah u Teâlâ’nın, iman eden kulları ilişkin has ...
  • ilahi yakınlığın (kurb) anlamı nedir? Kısımları nelerdir? Nasıl elde ediliyor.
    15919 Pratik İrfan 2010/12/14
    kurb lügatte; bir şeyin başka bir şeye yakınlığı anlamındadır. Bu yakınlık bazen mekânsal, bazen de zamansaldır. Bu nedenle yakınlık, ya mekânsaldır veya zamansal. Geleneksel ve genel örfte yakınlılık (kurb) başka bir anlamda da kullanılıyor. Oda şudur ki; bir kimsenin başka birisinin yanında değerli olmak ve ...
  • Eğer Hz. Peygamber (s.a.a) cuma günü doğmuşsa, neden biz pazartesi günü oruç tutuyoruz?
    7108 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    1. İslam Peygamberinin (s.a.a) yaşam tarihindeki en ihtilaflı meselelerden biri, o yüce şahsiyetin doğum tarihi hakkında bulunan ihtilaftır. Eğer bir kimse bu husustaki tüm görüşleri toplamak isterse yirmi görüşe ulaşır. Hz. Peygamberin (s.a.a) yaşamını yazanların çoğu, onun Fil yılında, miladi 570 yılında doğduğu görüşündedir; zira Hz. Peygamberin (s.a.a) miladi ...
  • Peygamberin (s.a.a) vasiyyetinin yazılması engellendiği zaman Hz. Ali (a.s) neden buna karşı çıkmadı?
    12387 Eski Kelam İlmi 2010/08/14
    Peygamberimizin (s.a.a) isteğinin (vefat etmeden önce vasiyet yazmak için kalem ve kağıt isteğinin) engellenmesi tarihin meşhur olaylarındanır. Bu olaya ‘Yevm-il Hamis’, ‘Kalem ve Kağıt’ vb. gibi çeşitli isimler verilmiştir. Hz. Ali’nin (a.s) bu olayda susması onun gerçekleştiğinin reddini göstermez. Aksine onun deliline bakmak lazım. Acaba ...
  • Ehli Sünnete mensup bir Müslüman Şiilerin duasını okuyabilir mi?
    6919 Pratik Ahlak 2011/09/13
    Şiiler tarafından nakledilen duaların tümü Peygamberin (s.a.a) ailesi olan imamlardan bize ulaşması, Peygamberin (s.a.a) tavsiyesince onlara tutunma ve uymanın kurtuluşa neden olması ve buna ek olarak Şia ve Ehli Sünnetin itirafıyla imamların dua ve münacatta insanların önderi sayılması nedeniyle, onlar tarafından nakledilen duaların gerçeğe ve icabete daha yakın olacağı ...
  • Kur’an’ın hidayeti muttakiler için midir? Eğer böyleyse burada bir sorun yok mudur?
    8784 تاريخ بزرگان 2012/08/22
    Kur’an’da hidayeti muttakiler için bilen ayetler karşısında Kur’an-ı Kerim’de hidayet, zikir ve semavi kitaplar ve Kur’an’ı tüm insanlar için bilen ve bunları salt müminlere özgü bilmeyen başka ayetler de mevcuttur. Kur’an genel hidayet hakkında şöyle buyurmaktadır: Ramazan ayı Kur’an’ın insanları hidayete erdirmek için içinde hidayet nişaneleri bulunarak ...
  • hangi sınıra kadar kocasına itaat etmelidir? Erkek onu yolculuğa mecbur edebilir mi?
    9003 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Hadevi Tahrani’nin belirtilen soru hakkındaki cevabının açıklaması şudur:Kadın cinsel doyum konusunda erkeğe itaat etmelidir ve erkek evden çıkmayı yasaklarsa bu durumda kendisi evden çıkamaz. Elbette evlilik hayatının farz ve haramlarla yetinmeyle sorundan yoksun olmasının imkânsız olduğuna dikkat edilmelidir. Ama ahlaka riayet etmek evliliğin pekişmesi ve tatlılığını ...
  • Tılsım ve sihre karşı koymanın yolu nedir?
    29282 Pratik Ahlak 2011/08/20
    Tılsım ve sihir bir hurafe değildir ve etkileri vardır. Ama herkesin tılsım yapma gücü yoktur. Tılsım yapmayı bildiğini iddia edenlerin birçoğu sözlerinde sadık değillerdir. Bilakis bunu diğerlerini dolandırmak ve kendi geçimlerini sağlamak için uydurmaktadırlar. Büyü ve tılsımı batıl etmenin en iyi yolu Allah'a tevekkül etmek ve Kuran-ı ...
  • Bura b. Azip Kimdir? Ehl-i Beyt’in dostlarından mıdır? Hz. Ali’nin imamlığını kabul etmiş midir?
    6657 تاريخ بزرگان 2008/05/13
    Evs kabilesinden olan Bura b. Azip İslam Peygamberi’nin sadık dostlarındandır. Peygamber’in savaşlarının çoğunda Peygamber’in yanında savaşmıştır. O, 14 gazvede Peygamber’in emrinde savaştım, demiştir. Onun katıldığı ilk savaş Handek savaşıdır. Bedir savaşında ise yaşının küçük olduğu için birkaç arkadaşıyla birlikte yarı yoldan geriye döndürülmüştür. Hicri 24 ...
  • Hz. Ali’ye (a.s) zekat vermek farz değilken neden namazda sadaka verdi?
    15398 Eski Kelam İlmi 2010/05/04
    Hz. Ali (a.s) hiçbir zaman fakir ve yoksul değildi. Devamlı çalışıp çabalayarak çok mal kazanırdı; ama onların hepsini Allah yolunda infak ettiğinden kendisine bir şey bırakmazdı. Ayet-i Kerime’de Hz. Ali’nin (a.s) zekat vermesi hakkında anlatılan şey, bu durumlardan biridir.Öte yandan Kur’an’ın literatüründe müstehap ...

En Çok Okunanlar