Gelişmiş Arama
Ziyaret
11471
Güncellenme Tarihi: 2011/03/03
Soru Özeti
Ehl-i Sünnet kitaplarında halifelerin sahabelere karşı yanlış tutumlarını gösteren örnekler var mı? Varsa onları yazabilir misiniz?
Soru
Ehl-i Sünnet kitaplarında halifelerin sahabelere karşı yanlış tutumlarını gösteren örnekler var mı? Varsa onları yazabilir misiniz?
Kısa Cevap

Bu soruya cevap verbilmek için sahabeyi, Ehl-i Beyt’in (a.s) yolundan giden sahabeler ve diğer sahabeler diye ikiye ayırmak gerekiyor. Bunu yapmamızın nedeni, Peygamberimizin Ehl-i Beyt’e verdiği özel önemden dolayıdır.

Birinci grupta, 1) Peygamberimizin vefatından sonra Hz. Ali’den ve Onun (a.s) evinde toplananan sahabelerden biat alınması gibi acı bir olay, 2) Fatımat-uz Zehra’ya (s.a) karşı Fedek’i alma konusunda hakkının verilmemesi için yapılan kötü davranışlar vardır.

İkinci grupta, 1) Hz. Ali’nin evinin yakılmasına neden olan Ebubekr’in halifeliğine muhalif sahabelerden biat alınması olayı. 2) Ubey b. Kaab’e karşı yapılan davranış. 3) Abdullah b. Mes’ud’un yaptığı eleştirilerden dolayı dövülmesi ve ona kötü lakapların verilmesi. 4) Ebuzer’in yaptığı eleştirilerden dolayı Rebeze’ye sürülmesi gibi olaylar vardır.

Ayrıntılı Cevap

Sahabe, Peygamber hayattayken Müslüman olan ve O’nu (s.a.a) gören kimseye denir. [1] Ehl-i Beyt’in dışında sahabelerin hiçbiri masum değildir. Bu yüzden birçok sahabenin birçok yanlışları nakledilmiştir. Bu yanlışların bazıları öyle meşhur ki, tevatür haddine ulaşmışlardır. Birinci, ikinci ve üçüncü halifelerin sahabelere karşı tutumlarını ikiye ayırılır: 1) Ehl-iBeyt’e karşı tutumları 2) Diğer sahabelere karşı tutumları. Böyle bir ayırım yapmamızın nedeni Peygamberimizin (s.a.a) Ehl-i Beyt hakkındaki sıkı tavsiyelerinden dolayıdır.

Aşağıda birinci kısım hakkında Ehl-i Sünnetin tarih ve hadis kitaplarında gelenleri aktarıyoruz:

1- Peygamberin vefatından sonra Ehl-i Beyt’e (a.s) karşı yapılan en acı olay Hz. Ali’den biat alınmak istendiği zaman yaşandı. Ehl-i Sünnet alimlerinden Deyneveri şöyle yazıyor: Ebubekr, bir grup Müslümanın ona biat etmeyip Hz. Ali’nin evinde toplandığını duyunca Ömer’i oraya gönderdi. Ömer onlara biat etmelerini söyledi. Ama onlar biat etmediler. Bunun üzerine Ömer odun getirterek içeridekilere dedi ki: ‘Canımın elinde olduğu kimseye andolsun ki, evden çıkmazsanız içeride olan herkesi ateşe vereceğim.’ Ona, ‘Evde Fatıma var’ denildiğinde ‘Hatta Fatıma’da olsa yakacağım’ diye cevap verdi. [2]

2- Bir başka olay halifeleri Hz. Fatıma’yla (s.a) karşı karşıya getiren Fedek meselesidir. Bu ihtilafta Peygamberin kızına (s.a) karşı yapılan şiddeti görmekteyiz. Hz. Fatıma’nın (s.a), gazabı, Allah’ın ve Peygamberin gazabı olan kimsedir. İbn-i Kesir’in Aişe’den naklettiğine göre Hz. Fatıma (s.a) ömrünün sonuna kadar (Ebubekr ve Ömer’den) razı olmadı. [3] - [4]

İkinci kısım yani masum olmayan sahabelere karşı tutumlarının ne olduğu konusunda aşağıdaki örnekleri getiriyoruz:

1-Peygamberimizin (s.a.a) vefatından hemen sonra muhaliflerden biat almak için gelişen olayları bu kısımdan sayabiliriz. Çünkü Ehl-i Beyt’in dışında da bu olayda hakarete uğrayan sahabeler vardı. [5]

2-İbn-i Ebi’l Hadid şöyle nakleder: Birgün Ömer, bir grubun Ubey b. Kaab’ın peşinden gittiklerini gördü. Ömer kırbacını alıp onun başına vurdu. Ubey ‘Ey Emir-ül Müminin! Allah’tan kork’ dedi. Ömer dedi ki: ‘Senin arkan sıra gelen bu grup kimlerdir? Bunun takip edilen kimsenin fitnesi ve takip edenlerin zilleti olduğunu bilmiyor musun?’ [6] Hatırlatmak gerekir ki, Muhammed Taki Şuşteri’nin ‘Kazavetha-i Emir-ül Müminin (a.s)’ adlı kitabında [7] Ubey’in Ömer’in halifeliğine karşı olduğunu yazmıştır.

3-İbn-i Esir, ‘Usd-ul Ğabe’ adlı kitabında şöyle yazıyor: ‘Ömer, oğlu Abdullah’ı ‘Ebu İsa’ [8] künyesini aldığı için kırbaçla dövmüştü.’ [9] İbn-i Ebi’l Hadid bu olayı şöyle anlatıyor: Ömer, oğlu Abdullah’ın kendisine Ebu İsa künyesini aldığını duyduğunda onu yanına çağırıp dedi ki: ‘Kendine Ebu İsa künyesini mi aldın?’ Abdullah çok korktu. Ömer onun elini öyle bir ısırdı ki, Abdullah bağırdı. Sonra ona vurarak şöyle dedi: ‘İsa için baba mı çıkardın?’ [10]

4-Belazeri, Ensab-ul Eşraf’ta şöyle yazıyor: Osman, Velid b. Ukba’yı Küfe’ye vali yaptığında Abdullah b. Mesud, Osman’ı eleştirip kötüleyerek dedi ki: ‘Kim bu değişikliği yaptıysa Allah onda (onun halifelik ve hükümetinde) değişiklik yapsın...’ Velid, İbn-i Mesud’un bu kınamalarını Osman’a iletti. Osman, Velid’den onu Medine’ye göndermesini istedi. Abdullah b. Mesud, Küfe halkının uğurlamasıyla Medine’ye doğru yola koyuldu. Abdullah, Medine’ye varınca Osman Resulullah’ın minberinde konuşma yapıyordu. Osman onu görünce dedi ki: ‘Ey millet! Yanınıza öyle biri geliyor ki, mide bulandıran bir haşere gibi kimin yemeğinin üzerine gitse, ya onu kusar veya ishal olur.’ İbn-i Mesud dedi ki: ‘Oysa ben öyle değilim. Ben, Bedir’de ve Rızvan biatında Resulullah’la (s.a.a) beraberdim.’ Bu arada Aişe söyle seslendi: ‘Ey Osman! Bu sözleri Resulullah’ın sahabesine mi söylüyorsun?’ Osman, onun zorla mescitten çıkarılması için emir verdi. Abdullah b. Zaame onu yere vurdu. Osmanın kölesi Yahmum onu mescitten çıkardığında kötü bir şekilde yere düşüp kaburgasını kırdığı da söylenmiştir. Hz. Ali’de Osmana itiraz ederek şöyle dedi: ‘Velid’in sözüne dayanarak Resulullah’ın musahibine böyle mi davranıyorsun?’ Hz. Ali, İbn-i Mesud’un bakımını üstlenip evine götürdü. Osman ölünceye kadar onun Medine’den dışarı çıkmasına izin vermedi. Hatta Şam’a savaşa bile gidemedi. [11] İbn-i Ebi’l Hadid’de bu olayı Şerh-i Nehc-ul Belağa’da Vakidi’den nakletmektedir. [12] Belirtmek gerekir ki, bu davranış Müslümanların zihninde Osman’a karşı kötü bir etki bırakmıştı. Hatta bazı tarihçiler bunun Osman’ın aleyhine yapılan kıyamların temeli olduğunu söylemekteler.

5-Yine Belazeri şöyle diyor: Osman, Mervan b. Hakem gibilere büyük miktarlarda bağış yaptığında Ebuzer kinayeli olarak diyordu ki: ‘Müjde olsun acılı azap hazinesi toplayanlara.’ Bu sözler Osman’a ulaştığında onu bu işten sakındırdı. Ebuzer’de ona dedi ki: ‘Allah’ın razı olup, Osman’ın kızgın olması, Allah’ın kızgın olup Osman’ın razı olmasından daha iyidir.’ Ebuzer Şam’a yerleştiği için Muaviye’de onun eleştirilerinden nasibini alıyordu. Sonunda Muaviye Osman’a şöyle bir mektup yazdı: ‘Ebuzer Şam’ı fesada verdi, onu buradan al.’ Osman’da ona ‘Onu kötü bir şekilde benim yanıma gönder’ diye bir mektup yazdı. Ebuzer Medine’ye geldiğinde Osmanı eleştirmeye devam etti. Osman ona dedi ki: ‘İstediğin bir yeri seç ki oraya gidesin.’ Ebuzer, Mekke, dedi. Osman kabul etmedi. Ebuzer, Beyt-ul Mukaddes, dedi. Osman yine kabul etmedi. Ebuzer, Küfe veya Basra dedi. Osman dedi ki: ‘Seni Rebeze’ye göndereceğim.’ [13]

Osmanın Ebuzer’i sürgüne gönderdiği, eşi ve oğlundan başka yanında kimse olmadığı halde orda vefat ettiği tarihin kesin olaylarındandır. [14]



[1] -Sahabenin ıstılahi manası ve onun hakkındaki ihtilaflar konusunda daha fazla bilgi için bkz: İbn-i Hacer Askalani, el-İsabe, c.1, s.8, Dar-ul Kutub-il İlmiyye, Beyrut, 1. Baskı, h.k.1415.

[2] -İbn-i Kutaybe Deyneveri, el-İmame ve’s Siyase, c.1, s.30, Dar-ul Adva, Beyrut, 1. Baskı, h.k.1410.

[3] -İbn-i Kesir, el-Bidaye ve’n Nihaye, c.5, s.285, Dar-ul Fikr, Beyrut, h.k.1407.

[4] -İbn-i Kesir’in yazdığına göre, Buhari’de bu rivayeti sahih senetle el-Mağazi kitabında getirmiştir.

[5] -İbn-i Kutaybe Deyneveri, a.g.e. c.1, s.30.

[6] -İbn-i Ebi’l Hadid, Şerh-u Nehc-il Belağa, c.12, s.68.

[7] -Muhammed Taki Şuşteri’nin ‘Kazavetha-i Emir-ül Müminin (a.s)’ (Musavi’nin tercümesi), s.244, Defter-i İntişarat-ı İslami, Bi Ta, Tibyan sitesi.

[8] -Rivayetlerde Peygamberimiz, Ebu İsa künyesini almaktan sakındırılmıştır.

[9] -İbn-i Esir, ‘Usd-ul Ğabe, c.3, s.423, Dar-ul Fikr, Beyrut, h.k.1409.

[10] -İbn-i Ebi’l Hadid, a.g.e. c.12, s.44.

[11] -Belazeri, Ensab-ul Eşraf, c.5, s.524, Dar-ul Fikr, Beyrut, 1. Baskı, h.k.1407.

[12] -İbn-i Ebi’l Hadid, a.g.e. c.3, s.42.

[13] -Belazeri, a.g.e. c.5, s.541.

[14] -es-Sem’ani, el-Ensab, c.10, s.65; Meclis-i Dairet-ul Maarif-i Osmaniyye, Haydar Abad, 1. Baskı h.k.1382; Belazeri, a.g.e. c.5, s.541-542-543-544-545; İbn-i Kesir, a.g.e. c.7, s.165, Dar-ul Fikr, Beyrut, h.k.1407. Yine bkz: 8454. Soru (Site: 8451) ve 157. Soru (Site: 1296).   

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İnsanın günaha tekrar yönelmemesi için terkettiği günahtan ne kadar uzak kalması gerekiyor?
    7434 Pratik Ahlak 2010/06/12
    Bu konuda herhangi bir ayete ve  rivayete rastlamadık, ancak insan kırk gün amellerini ihlasla yerine getirir ve onları Allah rızası için yaparsa Allah hikmetini onun kalbine yerleştirir, diline akıtır, şeklinde rivayetler vardır.Bu bağlamda şu ...
  • Ayetullah Hamenei’nin Amerika Müslümanlarına mesajı (öğüt ve nasihati) nedir?
    5793 Eski Kelam İlmi 2009/08/20
    Ayetullah Hamenei’nin kaleminin bu soruya cevabı: “Selamu’n Aleykum,Ayetullah Hamenei’nin genele hitap eden konuşma ve mesajlarında yer alan açıklamalarının dışında özel bir mesajları yoktu. (Bu konuşma ve mesajların metni Ayetullah Hamenei’nin ...
  • Ramazan ayında toplardamara enjeksiyon yapılmasının hükmü nedir?
    6229 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/18
    Muhterem taklit mercilerinin bu husustaki görüşleri farklıdır. Tam bir cevap verilmesi için taklit merciinizi belirlemelisiniz. Bununla birlikte muhterem mercilerin görüşlerini aşağıda belirtiyoruz.İmam Humeyni, Ayetullah Behçet ve Ayetullah Hamaney: Eğer iğne besin ve güçlendirici bir özelliğe sahipse, farz ihtiyat gereği bu tür enjeksiyondan sakınılmalıdır. Ama tedavi yönü bulunuyorsa ve ...
  • Yüz güzelliği için bir zikir var mıdır?
    64352 Pratik Ahlak 2011/07/21
    İslam’ın bakışında güzellik maddî güzellik ve manevî güzellik diye iki kısma ayrılır. Yüzün manevî güzelliği namaz gibi manevî hususlar vesilesiyle kazanılır. Yüzün maddî ve zahiri güzelliği ise doğal olarak maddî hususlar vesilesiyle kazınılır. Rivayetler perspektifinden manevî güzellik: Manevî güzellikte değişik amel ve zikirler etkilidir. İmam Sadık (a.s) bu ...
  • Kur’an’ın Allah tarafından geldiği söylenirken bundan maksat nedir? Acaba sadece Kur’an’ın muhtevası mı Allah katındandır yoksa lafız ve sözcükleri de Allah tarafından mıdır?
    7584 Kur’anî İlimler 2007/11/01
    Kur’an’ın Allah tarafından olduğu sözü çeşitli aşamalarda söz konusu edilebilir. Her aşama diğerine göre daha derin bir anlamı ifade etmektedir.A. Kur’an’ın anlam ve içeriği Allah tarafındandır.B. Bununla birlikte Kur’an’ın bütün sözcükleri de Allah tarafındandır.C. Bu sözcüklerle oluşan ayetlerdeki bileşimlerde de Allah katından gelmiştir.D. Sureler halinde tecelli ...
  • Cünüp olan kimse cenabet gülsü yerine yaptığı teyemmümle camiye girip orada bir süre durabilir mi?
    9905 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/12
    Bir kişi cünüp olur ve gusül yerine teyemmüm etmekle görevli olursa cemaat namazına katılmak veya vaizleri dinlemek için camiye gidebilir. İmam Humeyni (r.a) bu konuyla ilgili bir sorunun cevabında şöyle demiştir: “Guslün bütün sonuçları gusül yerine geçerli olan teyemmüm için de söz konusudur. Sadece, zamanın ...
  • Kur’an-ı Kerim ile istihare nasıl yapılmalıdır? Başka bir tabirle istihare zamanında ayetlerin mefhumunu nasıl anlamak gerekir?
    137714 Tefsir 2011/08/21
    1. İstihare türlerinin en yaygın olanlarından birisi, değişik yöntemleri olan Kur’an-ı Kerim ile istiharedir. Birinci Tür: Kur’an’ı alacak ve şu duayı okuyacaksınız: "اَللّهُمَّ اِنّى تَفَأَّلْتُ بِکِتابِکَ، وَ تَوَکَّلْتُ عَلَیْکَ، فَاَرِنى مِنْ کِتابِکَ ما هُوَ مَکْتُومٌ مِنْ ...
  • Üzeri kutlu isimlerle nakşedilmiş bir yüzük kanalizasyona düştüğünde vazife nedir?
    7165 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Üzerinde Allah’ın veya Peygamberin (s.a.a) veyahut bir imamın isminin yazıldığı bir kâğıt veya saygı gösterilmesi gerekli olan herhangi başka bir şey tuvalete bağlı kanalizasyon kuyusuna düşerse, onu dışarıya çıkarmak ve yıkamak her ne kadar zor olsa da farzdır. Dışarı çıkarmak mümkün değilse, tümüyle yok olduğundan emin olmayana ...
  • Gençlerin dinden kaçmalarının nedenleri ve eserleri nedir?
    10142 Pratik Ahlak 2011/04/21
    Din insanın saadet ve kurtuluş reçetesidir. Dindarlık birey ve topluma sayısız eserleri olan tüm hayat boyutlarını içeren dinsel öğreti ve değerleri kurumsallaştırmaktır. Gizli ve açık bir takım etkenler dindarlığı tehdit etmektedir ve bu tehditlerden birisi de dinden kaçmaktır. Elbette hiç kimse tamamıyla din ile ...
  • Niçin Abdulmuttalib oğlunun adını Abduluzza koymuştur?
    23222 تاريخ بزرگان 2008/07/22
    Abdulmuttalibin oğlu Ebu leheb (Haşim oğlu Abdulmuttalib oğlu Abduluzza) künyesi Ebu utbe’dir, Peygamber (s.a.a) efendimizin amcası ve aynı zamanda onun en katı düşmanlarından biridir. Annesi Beni Huzae kabilesinden Lubna ve eşi Harb ibn-i Umeyye’nin kızı ve Ebu süfyanın kız kardeşi, Ümm-i cemil adıyla tanınan Arvi veya Avra’dır. ...

En Çok Okunanlar