Gelişmiş Arama
Ziyaret
6319
Güncellenme Tarihi: 2012/03/12
Soru Özeti
Sovban’ın be gibi bir şahsiyet taşımaktadır? Ehli Beytin (a.s) kendisi ve rivayetleri hakkındaki görüşü nedir?
Soru
Sovban’ın be gibi bir şahsiyet taşımaktadır? Ehli Beytin (a.s) kendisi ve rivayetleri hakkındaki görüşü nedir? «ثوبان مولا رسول الله» tabirindeki “Mevla” kelimesinin anlamı nedir?
Kısa Cevap

Kendisinden «ثوبان مولا رسول الله» diye söz edilen Sovban, Hz. Peygamber (s.a.a) tarafından özgürleştirilen ve özgürleştikten sonra Hz. Peygamber (s.a.a) ve Ehli Beytin (a.s) dostu olan kölelerdendir. Onun Hz. Peygamber (s.a.a) ve ailesine yönelik büyük sevgi ve ilgisi hakkında bazı hadis kitaplarında bir takım rivayetler nakledilmiştir.

Ayrıntılı Cevap

Allah Resulü’nün birkaç ashabının adı Sovban idi. Ama «ثوبان مولا رسول الله»[1] sıfatıyla anılan Sovban adı, sadece bir şahsa söylenmiştir.[2] Bu nedenle, Sovban Allah Resulü’nün sahabelerinden birisidir ve kendisi hakkında az bir bilgi bulunmaktadır. Elbette kendisinin İslam Peygamberi (s.a.a) ve ailesine büyük bir sevgi ve ilgi duyduğu anlaşılmaktadır. Şeyh Tusi’nin Ricalinde şöyle belirtilmiştir: Künyesi Eba Abdullah olan Sovban, Hz. Peygamberin (s.a.a) sahabelerindendir.[3] Askalani’nin “el-Esabe”de belirttiği üzere, Sovban Hz. Peygamberin (s.a.a) meşhur sahabelerindendir ve Hz. Peygamber (s.a.a) ilkönce onu satın almış ve sonra da özgür kılmıştır. Ama Sovban kendi meyil ve seçimiyle Hz. Peygamberin (s.a.a) ömrünün sonuna dek ona hizmet etmiştir.[4] Dört kitap gibi muteber kitaplarımızda kendisinden bir rivayet nakledilmediği belirtilmelidir. Ama diğer hadis kitaplarında kendisinden bir takım rivayetler nakledilmiştir. Kendisinden nakledilen ve onda Allah Resulü (s.a.a) ve Ehli Beytine (a.s) yönelik kendisinin sevgisinin gözlemlendiği bir rivayet şudur: Hz. Peygamber (s.a.a), Sovban’dan kendisine ve ailesine yönelik ne tür bir ilgi duyduğunu sorar ve Sovban şöyle der: Allah’a yemin ederim ki kalbimde size ve ailenize ve de sahabelerinize yönelik en küçük bir samimiyetsizlik taşımaktansa, kılıçlar ile parça parça edilmem veya bedenimin makas ile doğranması veyahut ateşte yardırılmam benim için daha kolayıdır.[5] Tabersi, Mecmeu’l-Beyan tefsirinde «وَ مَنْ يُطِعِ اللَّهَ وَ الرَّسُولَ فَأُولئِكَ مَعَ الَّذينَ أَنْعَمَ اللَّهُ عَلَيْهِمْ مِنَ النَّبِيِّينَ وَ الصِّدِّيقينَ وَ الشُّهَداءِ وَ الصَّالِحينَ وَ حَسُنَ أُولئِكَ رَفيقاً»[6] ayetinin altında şöyle demektedir: Bu ayetin Hz. Peygamberin hizmetçisi Sovban hakkında nazil olduğu söylenmiştir; zira o bir gün perişan ve rahatsız bir halde Hz. Peygamberin (s.a.a) yanına gelir. Hz. Peygamber (s.a.a) ona ne oldu diye sorar. O hasta değilim, ama yarın kıyamette eğer cehenneme girersem sizi asla görmeyeceğim ve eğer cennete girecek olursam sizden çok aşağı bir makam ve yere sahip olacağım ve sizi göremeyeceğim diye düşünmeye başladım ve bu konu beni üzdü. İşte bu esnada bu ayet nazil oldu ve Hz. Peygamber (s.a.a) ona şöyle buyurdu: Allah’a yemin ederim ki hiçbir Müslüman’ın imanı beni; kendisi, babası, annesi, eşi, evlatları ve tüm halktan daha çok sevmedikçe kâmil olmaz.[7] Bu nedenle, belirtilen hususlara binaen kendisini Hz. Peygamberi (s.a.a) ve temiz ailesini sevenlerden bilmek mümkündür. Ama karinelerin belirginleştirdiği üzere, («ثوبان مولا رسول الله») Sovban için zikredilen “Mevla” sıfatı Allah Resulü’nün özgürleştirdiği kişi anlamında veya Allah Resulü’nün kölesi manasında olabilir. Lakin Sovban’ın daha ilk baştan Allah Resulü (s.a.a) tarafından özgürleştirilmesi dikkate alındığında, birinci mana onun şahsiyetiyle daha bağdaşmaktadır. Son olarak hatırlatılmalıyız ki Şii kaynaklarında Sovban’ın fazla rivayetleri bulunmamaktadır ve bu yüzden onun rivayetleri hakkında Ehli Beytin (a.s) bir görüşüne rastlanmamıştır.

 


[1] “Velayet” ve “Mevla” kelimeleri “veli” maddesinden türemiştir ve sözlük bilimciler bunun için değişik manalar ileri sürmüştür. Malik, köle, özgürleştiren, özgürleşen, yoldaş, akraba (amcaoğlu gibi), komşu, anlaşma tarafı, oğul, amca, rab, yardımcı, nimet veren, sakin, ortak, yeğen, seven, tabi olan, damat, tasarrufta en yetkili olan (bazı açılardan bir başkasının işlerinde kendisinden daha çok tasarruf etme hakkına sahip olan kimse).  İndeks: “Velayetin Anlamı”, Soru: 153 (Site: 1156).

[2] Askalani, İbn. Hacer, el-Esabe, c. 1, s. 528, Daru’l-Kütübi’l-İlmiye, Beyrut, 1415 k.

[3] Tusi, Muhammed b. Hasan, Rical-i Tusi, s. 31, İntişarat-ı Hayderiye, Necef, 1381 k.

[4] El-Esabe, c. 1, s. 528.

[5] Tefsir-i İmam Hasan Askleri (a.s), s. 370, Medrese-i İmam Mehdi (a.c), Kum, 1419 k; Meclisi, Muhammed Bakır, Biharü’l-Envar, c. 27, s. 100, Dar-u İhyai’t-Turasi’l-Arabi, Beyrut, çap-ı dovvom, 1403 k.

[6] Nisa, 69.

[7] Tabersi, Fazl b. Hasan, Mecmeu’l-Beyan, c. 3, s. 110, İntişarat-ı Nasır Hosrov, Tahran, 1373 ş.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Neden Kuran’ı Kerim Hz. Nuh (a.s)’ın risalet süresini 1000’den 50 yıl az olarak ilan etmiştir?
    12371 Tefsir 2019/10/21
    Kuran’ı Kerim Hz. Nuh (a.s)’ın risalet süresi hakkında şöyle buyuruyor:«وَ لَقَدْ أَرْسَلْنا نُوحاً إِلى‏ قَوْمِهِ فَلَبِثَ فِيهِمْ أَلْفَ سَنَةٍ إِلاَّ خَمْسِينَ عاماً فَأَخَذَهُمُ الطُّوفانُ وَ هُمْ ظالِمُونَ» “Andolsun biz, Nûh'u kavmine gönderdik, onların arasında bin seneden elli yıl eksik kaldı, sonunda haksızlık etmekte olan ...
  • Daha fazla ücret vererek taksitle araba satın almanın bir sakıncası var mıdır? Peşin olarak araba satın almak için kar ile borç almanın da bir sakıncası var mıdır?
    8181 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/08
    Borç şekliyle peşin fiyatından daha fazla bir fiyatla otomobil gibi bir malı satın almak ve satmak doğrudur. Ama sizin ikinci sorunuzdaki husus borç faizi olup haramdır. ...
  • İran İslam Cumhuriyetinin dışındaki Ülkelerde oy kollanmanın hükmü nedir?
    6912 Diğer Konular 2012/05/19
    Diğer ülkelerin seçimlerine iştirak etmek eğer Müslümanların maslahatına ters ise veya İslam düşmanlarının güçlenmesine neden oluyor ise caiz değildir. İslam ve Müslümanların maslaha­tını ardında getiriyor ve onların güçlenmesine neden oluyor ise seçimlere iştirak edip oy kol­lanmak uygundur. Bu durum dışında oy kollan­mak mubahtır. Mükellefin ihtiyarine bağlıdır. ...
  • Ojeli tırnakla cenabet guslü alınabilir mi?
    11546 Suyun Ulaşmasını Engelleyen Şeyler 2012/06/09
    Abdest ve guslün şartlarından biri suyun abdest ve gusül azalarına ulaşmasına engel olacak bir şeyin olmamasıdır.[1] Bu açıdan abdestle gusül arasında bir fark yoktur. Buna göre engel teşkil edecek şeyi gusülden önce gidermek gerekir. Giderildiğine emin olmadan gusül alınırsa o gusül batıldır.
  • erkek ve kızların gelecekteki evlilikleriyle ilişkin konuları onlara nasıl öğretebiliriz?
    7513 Pratik Ahlak 2011/04/13
    Çocuklar tarafından bağımsız ve yeni bir yaşam yuvasının kurulmasıyla ilişkin meseleler, duygusal, sosyal ve cinsel meseleler ile irtibatlı olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır, dolaysıyla bu bağlamda var olan meseleler iki bölümde ele alınmalı ve tahkik edilmelidir. Ailenin başarılı veya ta sorunlara kadar varan vücuda gelen ...
  • Bedenin hangi bölgelerine gusül vermek lazım ve hangi bölgelerine gusül vermek lazım değildir?
    3563 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/06/25
    Gusülde bedenin bütün dış yüzeyine gusül vermek gerekir. İğnenin ucu kadar yer yıkanmazsa gusül batıl olur. Elbette insanı vesveseye düşürecek şüphelere itina edilmemelidir. Lakin bedenin kulak içi, burun içi, ve ağız içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak caiz değildir. Aynı şekilde bedenin görünen veya görünmeyen yeri olduğu hakkında ...
  • Kur’an ayetleriyle mukayese ettiğimizde hadislerin itibar derecesi ne ölçüdedir?
    9299 Kur’anî İlimler 2009/06/06
    Kur’an-ı Kerim ve muteber hadislerin her ikisi dini kaynaklardan sayılırlar ve her ikisi de şer’i hüccettirler. Kur’an hakkında senet yönünden inceleme yapılmaz Çünkü Kur’an’ın tümünün Allah katından indiğinde ve aynı şekilde Peygamber (s.a.a) tarafından bize ulaştığında bir şüphe yoktur. Sadece Kur’an ayetleri ifade ettikleri mana bakımından ...
  • Abdest alırken ve zorunlu bir durum yokken bir başka şahıs elimize su dökerse, bu bir sakınca ifade eder mi?
    38335 Abdest Şekli 2012/04/04
    Abdestin bir takım şartları vardır ve onlardan her birine riayet etmeme durumunda abdest geçersizdir. Abdestin şartlarından birisi, bizzat insanın yüzünü ve ellerini yıkması ve de baş ve ayaklarını mesh etmesidir. Eğer bir başkası insana abdest aldıracak olursa veya yüz ve ellere su ulaştırmada ve baş ve ayakları ...
  • Ayet ve rivayetlere göre salih amellerin yok olmasına neden olan ameller hangileridir?
    12376 Pratik Ahlak 2012/02/04
    Ayet ve rivayetlerde, Allah’a iman, şirke düşmemek ve mürted olmamak amellerin kabul olunmasının ilk şartları olduğu, bunlar olmadan hiç bir salih amel kabul edilmeyeceği belirtilmiştir. Namazı terketmek, minnet ederek salih amel yapmak, başa gelen işlere razı olmamak vb. gibi amellerin yok olmasına neden olan şeyler -ayrıntılı cevap ...
  • Niçin Abdulmuttalib oğlunun adını Abduluzza koymuştur?
    23883 تاريخ بزرگان 2008/07/22
    Abdulmuttalibin oğlu Ebu leheb (Haşim oğlu Abdulmuttalib oğlu Abduluzza) künyesi Ebu utbe’dir, Peygamber (s.a.a) efendimizin amcası ve aynı zamanda onun en katı düşmanlarından biridir. Annesi Beni Huzae kabilesinden Lubna ve eşi Harb ibn-i Umeyye’nin kızı ve Ebu süfyanın kız kardeşi, Ümm-i cemil adıyla tanınan Arvi veya Avra’dır. ...

En Çok Okunanlar