Gelişmiş Arama
Ziyaret
6342
Güncellenme Tarihi: 2010/06/12
Soru Özeti
Bizim daha çok ihtiyacımız olmasına ve halkımızın pahalılık ve yokluktan dolayı sıkıntı çekmesine rağmen neden Irak’a yardım ediyoruz?
Soru
Bizim daha çok ihtiyacımız olmasına ve halkımızın pahalılık ve yokluktan dolayı sıkıntı çekmesine rağmen neden Irak’a yardım ediyoruz?
Kısa Cevap

Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.

Ayrıntılı Cevap

1-                  İran İslam Cumhuriyetinin diğer İslam ülkelerine yaptığı yardım öncelikle maddi ve mali değil manevidir.

2-                  Diğer İslam ülkelerine maddi yardımlar varsa da karşılığında hem maddi ve hem de manevi olmak üzere bir çok fayda ve etkileride vardır. Örneğin:

a)             Maddi Faydaları: Bu yardımlar ülkenin ekonomisinin gelişmesine neden olmaktadır; çünkü ekonominin ve diğer ülkelerle ticari ilişkilerin gelişmesinin önemli etkenlerinden birisi uluslararası toplumlarda siyasi itibarın kazanılmasıdır. Dünyada siyasi itibar kazanmak ise başka ülkelerin güç ve desteğine sahip olmak ve karşılıklı iyi ilişkiler kurmakla olur. Nitekim bütün ülkeler, başka ülkelere karşı kendi sistemlerinin temellerini sağlamlaştırmak için çeşitli bölgelerde ki dostlarına maddi ve manevi yardımlarda bulunur, kendileri için savunma sistemi oluştururlar.

b)            Manevi faydaları: Böyle bir şey Allah’ın rızasını kazanmanın, şer’i[1] ve insani vazifeyi yerine getirmenin yanı sıra adaleti yayma, zulümü yoketme, İslami ve inkılabi hedefleri yaymaya neden olmaktadır.

c)             Burada dikkat çeken çok önemli bir nokta da şudur ki, İslam, sömürgecilerin Müslümanların arasına tefrika sokmak için çizdikleri sınırlara ve coğrafi bölünmelere inanmamaktadır. İslam, dünyadaki Müslüman halkların tek millet olduğuna inanmakta ve onlara tek ümmet demektedir: ‘Hiç şüphe yok ki siz bir tek ümmetsiniz ve ben Rabbinizim, bana kulluk edin.’[2] İslam fıkhında İslam ülkelerine ‘Dar-ul İslam’ onların dışındakilere ise ‘Dar-ul Küfr’[3] denmektedir. Bu sebepten dolayı İslam ülkelerinin serveti Veliyy-i Emr-i Müslimin’in elinde olmalıdır; çünkü o bu serveti ümmetin hayırına olan yerde harcayacaktır. Eğer İslam cumhuriyetinin korunması bu malların yanlızca İran’da harcanmasına bağlıysa Veliyy-i Emr-i Müslimin öneminden dolayı onu İran’da harcar. Çünkü İslam cumhuriyeti günümüzde İslam devletlerinin merkezi ve ekseni konumundadır.[4]

Bu iddianın delili şudur: Diğer ülkelerde ki Şiiler, humus, zekat gibi ilahi vergilerini Kum şehrindeki taklit mercilerine göndermektedirler. Taklit mercileri ise bunları İran’da ve diğer ülkelerde hayır işlerde özellikle ilmi yayınlarda, medrese ve ilmi merkezler kurmada vb. gibi yerlerde harcamaktadırlar.



[1] - Usul-u Kafi, Kitab-ı İman ve Küfr, Bab-ı Hakk-ı Mü’min Ala Mü’min

[2] - Enbiya/92

[3] - Mehdi Hadevi Tahrani, Velayet ve Diyanet

[4] - İran-Irak savaşı sırasında İmam Humeyni’den (r.a) ‘İran’ı mı savunmak önceliklidir yoksa Lübnan’ı mı?’ diye sorduklarında şöyle buyurdu: ‘İran’ı savunmak önceliklidir, zira İran, İslam ülkelerinin merkezi ve ekseni sayılmaktadır.’

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Gayri Müslüman Olan bir kimse bize “esselamu Aleykum” şeklinde Selam verse bizim ona karşı cevabımız nasıl olmalıdır?
    9463 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/07
    Dini öğretilerde çok dikkate alınmış ve kendisine çok tekit edilmiş olan konulardan birisi Müminlerin birbirine selam vermeleridir. Bu düsturdan istisna edilen bazı konular ve yerler var olmaktadır. Onlardan bir tanesi gayri Müslüman olan kimselere selam vermektir. Fıkıh kitaplarında Müslüman olmayanlara selam vermek mekruhtur denilmektedir: Kâfirlerin vermiş olduğu ...
  • Kur’an’da ‘Leyl’ (gece) kelimesi neden hep ‘Nehar’ (gündüz) kelimesinden önce gelmiştir?
    11620 Tefsir 2012/04/04
    Kur’an’da ‘gece’ kelimesinin ‘gündüz’ kelimesinden önce gelmesi konusunda müfessirlerin öne sürdüğü görüşlerin önemlileri şunlardır: 1- Bazılarına göre gecenin gündüzden önce gelmesinin nedeni Hak Teala’nın geceyi gündüzden önce yaratmasından dolayıdır.[1] 2- Bazılarına göre ‘gece’ kelimesinden sonra ve ‘gündüz’ kelimesinden önce gelen ...
  • Savunma hedeflerinin gerçekleşmesinde kadın ve kızların rolü nedir?
    7246 زن و حکومت اسلامی 2012/06/14
    Düşman karşısında savunma yapmak insan ve tüm diri varlıkların fıtri ve zati bir özelliğidir. İslam’ın hayat bahşedici mektebi de bunu değerli ve kutsal bir husus olarak değerlendirmiş ve takipçilerini buna çağırmıştır. Hatta savunma ve öncüllerini Müslümanlara farz kılmıştır. Bu, özel bir grubu özgü değildir. Kadın ve erkek ...
  • İslam’la Hıristiyanlık arasındaki Allah’ın oğlunun olması ve olmaması meselesindeki tezat ve zıtlık nasıl giderilebilir?
    8501 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Müslümanlar, Tevhid suresi gereğince Allah-u Teala’nın kimseyi doğurmadığına ve kimseden doğmadığına inanmaktalar. Bu inanç bütün tevhidi dinlerde vardır. Hz. İsa’nın (a.s) dinide bu kaidenin dışında değildir; zira bütün semavi dinler akıl ve fıtrat üzerine kuruludur. Allah-u Teala’nın varlık aleminin yaratıcısı ve hiçbir şeye muhtaç olmadığı konusu akıl ...
  • Sami kavimlerinden olmayıp Avrupa, Hindistan vs. kavimlerden de peygamber gelmiş midir?
    17280 Eski Kelam İlmi 2010/01/02
    İnsan sorumlu bir varlıktır. Bu sorumlulukların hangi sorumluluklar olduğunun bilinmesi için Allah tarafından peygamberlerin gönderilmesi gerekir. Yoksa sorumluluğun manası olmaz.  Kur'an-ı Kerim, çeşitli ayetlerde nerede ...
  • Ben bir miktar çeyizimi kendi maaşımla hazırlayabilir miyim? Kocam, buna muhaliftir ve tüm çeyizi ailen hazırlamalıdır ve ben razı değilim demektedir! Ben onun görüşünün aksine davranabilir miyim?
    6029 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in Bürosu (ömrü uzun olsun):Maaşınızın tasarruf hakkı kendi elinizdedir ve eşinizin rızası şart değildir.Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin Bürosu (ömrü uzun olsun):Maaş size aittir ve her türlü tasarruf sizin için caizdir.Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin Bürosu (ömrü uzun olsun):Herkesin kendi malında tasarruf ...
  • Garanık efsanesi nedir?
    11106 Tefsir 2011/04/11
    Garanık efsanesi, Kur'an ve Peygamber'in (s.a.a) mevkisini düşürmek için çalışan düşmanlar tarafından uydurulan bir efsanedir. Onlar şöyle demişlerdir: Peygamber (s.a.a) Mekke'de en-Necm suresini okurken müşriklerin putlarının isimlerinin anıldığı ayete yani: "أَ فَرَءَیْتُمُ اللَّاتَ وَ الْعُزَّى‏ وَ مَنَوةَ الثَّالِثَةَ الْأُخْرَى"
  • İslam’ın telepati hakkındaki görüşü nedir?
    77921 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/03/15
    Telepati deyimi Yunanca bir deyim olup,uzaklık anlamında tele ve duygu anlamında patus sözcüklerinden oluşmuştur. Telepati kendi duygu organlarından yararlanmadan esrarengiz bir şekilde başkalarının hislerini bilmesi veya duymasını ifade eder. Telepati yanlıları şöyle diyorlar: Normal insanlar için bile yüzlerce kilometre uzakta bulunan dost ve akrabalarının ölümü zamanında tevehhüm ...
  • Tekvini velayet nedir? Tekvini velayet ile Masum İmamlar arasındaki irtibat nedir?
    5763 ولایت، برترین عبادت 2019/02/20
    “Velayet” kelimesi arapça bir kavram olup kök anlam olarak sözlükte “birbirini takip etmek,bir şey diğerinin ardı sıra gelmek ,aralarında mesafe olmaksızın bir şeye yakın olmak” anlamındadır. Bu bağlamda sevgi, bağlılık, yardım, nusret, uyum, egemenlik, rehberlik ve sorumlu anlamlarında kullanılmıştır. “Tekvini velayet” ise varlık alemindeki mahlukat üzerinde egemenlik ...
  • Cebrail sadece vahiy esnasında mı Peygamber-i Ekrem’e nazil oluyordu yoksa sürekli Peygamberin yanında mıydı?
    9267 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Cebrail Peygamber-i Ekrem’e sadece vahiy indirme esnasında gelmekteydi; çünkü rivayetlerde mesela Peygamber-i Ekrem (s.a.a) filan işle meşgulken Cebrail kendisine nazil oldu diye ifade edilen birçok örnek mevcuttur. Bu, Cebrail’in her zaman Peygamberle birlikte olmadığını yansıtıyor. Eğer Cebrail sürekli Peygamberin yanında olsaydı, artık nüzulün bir anlamı kalmazdı; zira nüzul mertebenin ...

En Çok Okunanlar