Gelişmiş Arama
Ziyaret
11203
Güncellenme Tarihi: 2011/09/21
Soru Özeti
Başkalarının düşünce ve davranışlarının etkisinde kalmamak ve huzura kavuşmak nasıl mümkündür?
Soru
Bir müddettir tam bir huzurum yok, kendim için yaşayamıyorum ve başkalarının düşünce ve bakışının etkisine girmekteyim. Özgür olmak ve kendim için yaşamak istiyorum. Lütfen bana pratik bir çözüm yolu önerin.
Kısa Cevap

Bu soruda dile getirilenler erginlik ve ilk gençlik döneminin bazı alametleridir. İnsan bu dönemde başkalarının düşünce ve hatta bakışlarının etkisinde çok kalır. Bu özellik bir ölçüye dek tabiidir; çünkü genç en küçük bir zaaf noktası bile göstermek istememekte ve herkesin gözünde sevilen ve övülen biri olmak istemektedir. Özgüven taşımak ve kendine inanmak istemektedir. İnsanda bu kendine inanmaya sebep olan ve onu huzura kavuşturan bazı önemli etmenler kendini tanımak, kendine değer vermek ve kendini hafife almamaktan ibarettir.

Ayrıntılı Cevap

Bu soruda dile getirilenler erginlik ve ilk gençlik döneminin bazı alametleridir. İnsan bu dönemde başkalarının düşünce ve hatta bakışlarının etkisinde çok kalır. Bu özellik bir ölçüye dek tabiidir; çünkü genç en küçük bir zaaf noktası bile göstermek istememekte ve herkesin gözünde sevilen ve övülen biri olmak istemektedir. Bu ölçüye kadar her şey iyi ve güzeldir; zira insan iyi ölçüleri göz önünde bulundurarak ve kendine bakarak salih insanların gözünde yüce değerlere ulaşmaya teşebbüs edebilir. Elbette bu genç için tehlikeli de olabilir. Genç iyi olmayan arkadaş ve fertlerle birlikte olursa ve zaaf noktası göstermemek için onların ölçülerini kendine uyarlarsa, bu durumda çok çabuk bir sürede sapmaya yönelir. Bazı şahıslarda, bu tür bir idealizm değişik nedenler yüzünden ve bu cümleden olmak üzere ailevî terbiye nedeniyle aşırı bir şekilde gelişim göstermektedir. İşte bu durumda insanın huzuru kaçmaktadır. Her an başkaları için yaşadığını sanmakta, diğer insanların görüşlerini kendi görüşünden daha önemli saymakta ve de bunaltı ve ağırlık hissi taşımaktadır; zira herkesi kendinden memnun kılmak istemektedir. Her haliyle bu sorunu çözmek için aşağıdaki hususlara özen göstermek gerekir:

1. Özgüven Ve Huzur:

Özgüven kendine inanmak, kendi gücüne dayanmak ve güvenmek ve de hareket etmede kendi kabiliyetine inanmak demektir. [1] İslam kendi zengin öğretileri, örnek tanıtımı, kendini bilmeyi ve can saygınlığını bildirmeyle insanlara kendine inanmanın en büyük dersini armağan etmiştir. Örneğin İslam’da özgüvenin göstergelerinden birisi, insancıl duygular ve fıtrî temayüllerin derinliklerinden kaynaklanan bağımsızlık talebi ve başkalarına muhtaç olmamaktır. Kur’an-ı Kerim her insanın saadetini onun kendi amel, çaba ve mücadelesine bağlı bilmekte ve onun için çaba ve faaliyetinin hâsılından başka bir ödül gözetmemektedir. Böyle bir şey de ancak kendine inanmayla tahakkuk edecektir. “ Herkes, kazancına bağlıdır.” [2]  

2. Kendine Değer Vermek:

Bu, kendine saygı duymak ve kendine müspet bakmak demektir. İslam ibadetsel, toplumsal, ahlakî ve ekonomik tüm programlarında onuru gözetmiş ve onu göz önünde bulundurmamayı hiçbir şartta kabul etmemiştir. Hz. İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmaktadır: “Allah Müslüman’ın tüm işlerini kendisine bırakmıştır, ama kendisini zelil etme kararını ona vermemiştir.” [3] Abraham Mazlu şöyle demektedir: “Toplumdaki tüm fertler onura veya kendine saygı duymaya veyahut başkalarına saygı duymaya eğilim göstermekte veya ihtiyaç duymaktadır.” [4]

3. Kendini Tanımak:

Kendini tanımak, büyük bir ölçüye kadar şahsiyet eksenli olumlu yönleri tanımaya ve kabiliyet, yetenek ve güçlerden haberdar olmaya bağlıdır. [5] İnsanın kendisine menfi bakması ve yeteneklerini küçük sayması, huzuru kaçırmaya ve derunî özgürlüğün yok olmasına neden olur. Aynı şekilde insanın ruhsal denge taşımamasına ve de hayattan ve onun sorumluluklarından kaçmasına ve uzak durmasına sebep olur. [6]

4. Başkalarının görüşlünü kabul etme veya reddetmedeki ölçünüzün hak ve hakikat olmasına özen gösterin. Masum imamın şu değerli sözüne dikkat ediniz: İmam Musa b. Cafer (a.s), Hişam’a şöyle buyurmaktadır: “Ey Hişam eğer elinde bir ceviz olursa ve tüm halk onun mücevher olduğunu söylerse, bunun senin için bir faydası yoktur ( inanma) ve eğer elinde bir mücevher olursa ve tüm halk onun ceviz olduğunu söylerde, bunun sana bir zararı olmaz (üzülme). [7]

5. Başkalarının da sizin gibi kusurları olduğundan emin olun. İnsan-ı kâmilden başka hiç kimsenin kâmil ve ideal olmadığını bilin.

6. Başkalarının da (özellikle genç arkadaşlarınız) kendileri hakkında sizin görüşünüze önem verdiklerini unutmayın.

7. Huzur bulmanız için kalbinizi Allah’a verin. Allah şöyle buyuruyor: “Biliniz ki kalpler ancak Allah’ı anmakla huzur bulur.” [8]

Daha fazla bilgi elde etmek için şu yanıtlara müracaat edebilirsiniz:

12672 (Site: 12423) (Akıl Ve Düşüncenin Yetiştirilmesi Ve Bağımsızlığı),

525 (Site: 572) (İradeyi Takviye Etmenin Yolları)

 ve 15882 (Site: 15622) (Sinirlerin Gerilmesinin Nedenleri)  



[1] Muin, Muhammed, Ferheng-i Farsi, c. 2, s. 2406; Misbah Yezdi, Muhammed Taki, Rahiyan-ı Kuy-i Dost, s. 15, Merkez-i intişarat-ı Müessese-i Amuzeşi VePejuheşi İmam Humeyni, çap-ı sevvom, 1376.

[2] Müdessir, 38.

[3] Kuleyni, Muhammed b. Yakub, Furu-i Kafi, c. 5, s. 63, Tahran, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, çap-ı dovvom, 1326.

[4] Abraham Mazlu, Revan Şinasi Şahsiyet-i Salim, ba tercüme: Ruygerdan, Şiva, s. 154, Bi Ca.

[5] Sübhani, Niya, Muhammed, Civan Ve İtimad Be Nefs, s. 64, Merkez-ı Çap Ve Neşr-i Defter-i Tebliğat-ı İslami Hovze-i ilmiye-i Kum, çap-ı evvel, 1387.

[6] Menuçehriyan, Perviz, Ukde-i Hakaret, s. 5, İntişarat-ı Gotenberg, Bi Ta.

[7] Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, c. 1, s. 136, Müessese-i el-Vefa, Beyrut, 1404 h.k.

[8] Rad, 28.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zamanın imamı (a.s) kimin eliyle şahadete erecektir ve ondan sonraki dönem ne kadar sürecektir?
    9095 Eski Kelam İlmi 2011/05/21
    Zamanın imamının (a.s) ömrünün sonu hakkında iki grup rivayet mevcuttur. Birinci gruptaki rivayetler onun tabii bir ölümle, ikinci gruptaki rivayetler ise şahadet ile ömrünün noktalanacağını bildirmektedir. Ama onun katilinin kim olduğu noktasında elde kabul edilir bir rivayet ve delil mevcut değildir. Aynı şekilde zamanın imamının vefatından kıyamete dek süren ...
  • İmamiye Şia’sı ve Ehlisünnetin İbn. Teymiye hakkındaki görüşü nedir?
    8416 شیعه آماج تهمتها 2015/06/29
    İbn. Teymiye, Hicri-Kameri 661 yılında Şam yarım adasında yer alan (bugünkü Türkiye) Harran şehrinde dünyaya geldi ve 67 yıl süren bir yaşamın ardından Hicri-Kameri 728 yılına denk gelen yılda Şam Kalesi hapishanesinde öldü. İbn. Teymiye ilahi sıfatlar, peygamberlere ve velilere tevessül etmek hakkında özel inançlara sahiptir. Onun ...
  • İslam’ın bakışında nazar değmesi ve vesveseyi etkisiz kılmak için dua yazmanın bir meşruiyeti var mıdır?
    14501 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/21
    İslam, fakihler ve mercilerin bakışında hastalık, nazar değmesi ve vesvese gibi sorunları gidermek için muteber ve masumlardan gelen duaları okumak ve yazmak doğru ve onaylanan bir fiildir. Yüce rehberlik makamı dua, dua yazmak ve dualarla kutsanma hakkında sorulan bir soruya cevaben şöyle buyurmuştur: Eğer dualar temiz imamlardan (a.s) nakledilmiş ...
  • Ayat namazı nasıl kılınır?
    11319 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/28
    Konuyu iki bölümde ele alacağız: a) Ayat namazına neden olan şeyler.b) Ayat namazının nasıl kılındığı.a) Ayat namazı şu olaylardan biri vuku bulduğunda farz olur: Güneş tutulması, Ay tutulması (tutulmalar kısmi de olsa), deprem ve halkın genelini korkutan şimşek çakması, ...
  • Bazı Kuran ayetleri, ilahi peygamberlerin masumluğuyla çelişiyor mu?
    18114 Eski Kelam İlmi 2007/11/26
    Yukarıdaki soruya şöyle cevap verilebilir:1. “İsmet” masum olan bir şahısta ruhla özleşmiş ve onu günah, unutkanlık, kötü işler ve hata yapmaktan engelleyen ve koruyan bir sıfattır. Bununla beraber masum olan şahıs mecbur kılınarak iradesi elinden alınmamaktadır.2) Peygamberlerin masum olmalarının sırrı, Allah’a olan aşk, inanç, kâmil bir iman ve ...
  • İnsanların mutluluk ve mutsuzluğunu ve neticede cennet ve cehenneme girmes’n’ belirleyen şey yıldız ve felekler midir?
    6936 آسمان و زمین 2012/07/24
    İnsanların cennet ve cehenneme girmelerinde hareket ve davranışlarını en önemli neden sayan birçok ayet ve rivayet mevcuttur. Siz Şii mütekellimlere müracaat ederseniz onların insanların mutluluk ve mutsuzluklarında yıldızların ve feleklerin etken olduğunu söylediklerini göremezsiniz. Bu konuda bir rivayet bulunsa ve senet açısından kabul edilse bile onun zahiri ...
  • Şiilerin arasında Hz. Âdem’in (a.s) müminlerin önderi Ali’nin (a.s) elleriyle yaratıldığına dair bir inanç var mıdır?
    11282 Varie 2012/08/21
    Eğer bir kimse Müminlerin Önderinin bağımsız olarak Hz. Âdem’i (a.s) yarattığına inanırsa, bu inanç Kur’an-ı Kerim’in aksi doğrultusundadır ve Rabbe şirk koşmak sayılır. Hz Âdem’in(a.s) Müminlerin Önderinin (a.s) maddi cismi tarafından yaratılması da mevcut gerçekler ile bağdaşmamaktadır; zira bu maddi cisim Hz. Âdem’den (a.s) sonra dünyaya gelmiş ...
  • İbrahim makamı nedir? Ondan kastedilen nedir?
    47316 Eski Kelam İlmi 2012/02/18
    Mekke’deki belirgin işaretlerden birisi, İbrahim makamıdır; zira orası İbrahim’in (a.s) durduğu bir makamdır. İbrahim makamının tefsir ve manası hakkında bazıları tüm haccın İbrahim makamı olduğu görüşündedir. Bir grup İbrahim makamının “Arafe”, Meş’aru’l-Haram” ve “üçlü cemerat” olduğuna inanmaktadır. Bazıları da tüm Mekke hareminin İbrahim makamı sayıldığı görüşünü taşımaktadır. Ama mevcut ...
  • Başkasının bostanından izinsiz meyve ve bitki toplamanın hükmü nedir?
    17120 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
    Söz konusu sorunun cevabında ilk önce fakihlerin bu konu hakkında görüşlerini genel olarak açıkladıktan sonra Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tehrani nin görüşünü takdim edeceğiz.  Fakihlerin genel görüşleri:Bir başkasının malından faydalanmak her şekilde olursa olsun mutlaka bu tasarruf o malın sahibinin izni ile olmalıdır. Yalnızca ...
  • Modern İnkılabi (pop) müzikleri dinlemenin hükmü nedir?
    10803 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/06/22
    Bu soruyu cevaplandırmak için öncelikle Taklit Mercilerine başvurup sonra çok kısa bir şekilde müziğin haramlığının hikmetini felsefi olarak inceleyeceğiz.Hz Ayetullah El Uzma Seyyid Ali Hamenei:Eğlence toplantılarına uygun her türlü coşturucu/eğlendirici çalgı ve eğlence haramdır.

En Çok Okunanlar