Gelişmiş Arama
Ziyaret
7019
Güncellenme Tarihi: 2009/10/28
Soru Özeti
Neden Kur’an surelerinin başında dünyadaki muteber diğer metinlerin başında yer alan konu özeti bulunmamaktadır?
Soru
Dünyadaki muteber tüm metinler bir konu hakkında bilgi vermek istediklerinde, ilk önce bir özet sunmakta ve onun vesilesi ile okuyucuyu konunun aslından haberdar etmekte ve ardından konu hakkında detaylı bir açıklama yapmaktadırlar. Bu husus Kur’an sureleri hakkında da geçerli midir veya her suredeki konular dağınık ve birbiri ile az bir irtibata mı sahiptir? (Elbette söz konusu olan küçük ve büyük değil orta boylu surelerdir.)
Kısa Cevap

Bir metnin itibarını onun başında yer alan bir özetle ölçmemek gerekir. Elbette büyük ölçekli bilimsel bazı araştırmalarda bu yöntem uygun görülebilir, ama şimdi dahi birçok muteber ansiklopedi böyle bir yöntemden istifade etmemektedir ve bu onların itibarını zedelememektedir. Kur’an da Müslümanların en önemli dinsel ansiklopedisidir. Kur’an belirli bir hedef doğrultusunda değişik meselelere değinir ve birçok yerde bu yöntemden istifade etmez; çünkü böyle bir özet sunmak suredeki mevcut öğretileri daha iyi derk etmede pek fazla bir etkide bulunmamaktadır. 

Ayrıntılı Cevap

Cevabın başlangıcında belirtmeliyiz ki her ne kadar bugün ağır hacimde büyük ölçekle hazırlanan cüzi meselelerdeki araştırma yöntemleri sizin sorunuzda belirttiğiniz türden olsa da ve bilimsel çoğu tez ve risaleler bu yöntemle yazılsa da bu konudan genel bir netice alınamaz ve dünyadaki muteber her metnin zorunlu olarak bu yöntemle yazılması gerektiği ve aksi takdirde itibar taşımayacağı söylenemez. Böyle metinlerin itibarsız olması durumunda bu tür yöntemi kullanmayan çoğu eski bilginin kitap ve araştırmalarının ve genel konulara değinen ve özet yazmayı gerekli görmeyen kitapların referans gösterilemeyeceğini ve muteber olmayacağını kabul etmemiz gerekir. Kesinlikle siz böyle bir hususu kabullenmeyeceksiniz. Bu esas uyarınca, bir metnin itibarını sadece onun başında yer alan bir özete bağlamak mümkün değildir ve esasen metinleri sunarken böyle bir özetleme yöntemini kullanmak sadece birçok yorum ve tekrara sahip olan ve birçok referansla birlikte birçok detayı içeren çalışmalara özgüdür. Doğal olarak böyle bir yazıyı okuyan şahıs eğer başlangıçta yazarın kendi çalışmasından maksadını ve araştırmasının özetini bilirse, onu daha rahat bir şekilde analiz ve tahlil edebilir. Ama bazı durumlarda metnin başında bir özet sunmanın genel idrake hiçbir etkisi bulunmaz ve böyle bir özetin varlığı metni muteber kılmamakla birlikte bir ek olarak algılanır ve okuyucunun vaktini almaktan başka bir fayda sağlamaz. Bu esas uyarınca değişik konuları işleyen ansiklopedilerde her bölümün başında özet sunulmamıştır, ama bununla birlikte onlarda yer alan konular muteber sayılmaktadır. Bu anlamda Kur’an-ı Kerim surelerinin bir ansiklopedi gibi belirli bir hedefi izleyip değişik konuları içerdiğini bilmeliyiz. Çoğu yerde surenin başında bir özetin verilmesi ayetleri daha iyi anlamak için hiçbir yardımda bulunmamaktadır. Elbette özet verilmesinin okuyucunun Rabbin hedefini idrak etmesinde bir yardımda bulunabileceği yerlerde bu tür özetler verilmiştir. Örneğin ilahi peygamber Hz Yusuf (a.s) ve kardeşinin maceralarını açıklayan Yusuf suresinin başlarında özet bir şekilde bu olaylardan Rabbin kudretinden birçok işaretin yer aldığı belirtilmiştir.[1] Bu şekilde Allah’ın nispeten detaylı olan bu vakıayı açıklamasının temel hedefi belirtilmiş ve bu surenin salt bir hikâye aktarma kasti gütmediği bildirilmiştir. Ardından surenin sonuna dek bu ilahi işaretlere bir bir değinilmiştir.


[1] Yusuf Suresi, 7. ayet: " لَقَدْ كانَ في‏ يُوسُفَ وَ إِخْوَتِهِ آياتٌ لِلسَّائِلين‏".

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Neden Kuran’ı Kerim Hz. Nuh (a.s)’ın risalet süresini 1000’den 50 yıl az olarak ilan etmiştir?
    12371 Tefsir 2019/10/21
    Kuran’ı Kerim Hz. Nuh (a.s)’ın risalet süresi hakkında şöyle buyuruyor:«وَ لَقَدْ أَرْسَلْنا نُوحاً إِلى‏ قَوْمِهِ فَلَبِثَ فِيهِمْ أَلْفَ سَنَةٍ إِلاَّ خَمْسِينَ عاماً فَأَخَذَهُمُ الطُّوفانُ وَ هُمْ ظالِمُونَ» “Andolsun biz, Nûh'u kavmine gönderdik, onların arasında bin seneden elli yıl eksik kaldı, sonunda haksızlık etmekte olan ...
  • Daha fazla ücret vererek taksitle araba satın almanın bir sakıncası var mıdır? Peşin olarak araba satın almak için kar ile borç almanın da bir sakıncası var mıdır?
    8181 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/08
    Borç şekliyle peşin fiyatından daha fazla bir fiyatla otomobil gibi bir malı satın almak ve satmak doğrudur. Ama sizin ikinci sorunuzdaki husus borç faizi olup haramdır. ...
  • İran İslam Cumhuriyetinin dışındaki Ülkelerde oy kollanmanın hükmü nedir?
    6912 Diğer Konular 2012/05/19
    Diğer ülkelerin seçimlerine iştirak etmek eğer Müslümanların maslahatına ters ise veya İslam düşmanlarının güçlenmesine neden oluyor ise caiz değildir. İslam ve Müslümanların maslaha­tını ardında getiriyor ve onların güçlenmesine neden oluyor ise seçimlere iştirak edip oy kol­lanmak uygundur. Bu durum dışında oy kollan­mak mubahtır. Mükellefin ihtiyarine bağlıdır. ...
  • Ojeli tırnakla cenabet guslü alınabilir mi?
    11546 Suyun Ulaşmasını Engelleyen Şeyler 2012/06/09
    Abdest ve guslün şartlarından biri suyun abdest ve gusül azalarına ulaşmasına engel olacak bir şeyin olmamasıdır.[1] Bu açıdan abdestle gusül arasında bir fark yoktur. Buna göre engel teşkil edecek şeyi gusülden önce gidermek gerekir. Giderildiğine emin olmadan gusül alınırsa o gusül batıldır.
  • erkek ve kızların gelecekteki evlilikleriyle ilişkin konuları onlara nasıl öğretebiliriz?
    7513 Pratik Ahlak 2011/04/13
    Çocuklar tarafından bağımsız ve yeni bir yaşam yuvasının kurulmasıyla ilişkin meseleler, duygusal, sosyal ve cinsel meseleler ile irtibatlı olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır, dolaysıyla bu bağlamda var olan meseleler iki bölümde ele alınmalı ve tahkik edilmelidir. Ailenin başarılı veya ta sorunlara kadar varan vücuda gelen ...
  • Bedenin hangi bölgelerine gusül vermek lazım ve hangi bölgelerine gusül vermek lazım değildir?
    3563 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/06/25
    Gusülde bedenin bütün dış yüzeyine gusül vermek gerekir. İğnenin ucu kadar yer yıkanmazsa gusül batıl olur. Elbette insanı vesveseye düşürecek şüphelere itina edilmemelidir. Lakin bedenin kulak içi, burun içi, ve ağız içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak caiz değildir. Aynı şekilde bedenin görünen veya görünmeyen yeri olduğu hakkında ...
  • Kur’an ayetleriyle mukayese ettiğimizde hadislerin itibar derecesi ne ölçüdedir?
    9299 Kur’anî İlimler 2009/06/06
    Kur’an-ı Kerim ve muteber hadislerin her ikisi dini kaynaklardan sayılırlar ve her ikisi de şer’i hüccettirler. Kur’an hakkında senet yönünden inceleme yapılmaz Çünkü Kur’an’ın tümünün Allah katından indiğinde ve aynı şekilde Peygamber (s.a.a) tarafından bize ulaştığında bir şüphe yoktur. Sadece Kur’an ayetleri ifade ettikleri mana bakımından ...
  • Abdest alırken ve zorunlu bir durum yokken bir başka şahıs elimize su dökerse, bu bir sakınca ifade eder mi?
    38335 Abdest Şekli 2012/04/04
    Abdestin bir takım şartları vardır ve onlardan her birine riayet etmeme durumunda abdest geçersizdir. Abdestin şartlarından birisi, bizzat insanın yüzünü ve ellerini yıkması ve de baş ve ayaklarını mesh etmesidir. Eğer bir başkası insana abdest aldıracak olursa veya yüz ve ellere su ulaştırmada ve baş ve ayakları ...
  • Ayet ve rivayetlere göre salih amellerin yok olmasına neden olan ameller hangileridir?
    12376 Pratik Ahlak 2012/02/04
    Ayet ve rivayetlerde, Allah’a iman, şirke düşmemek ve mürted olmamak amellerin kabul olunmasının ilk şartları olduğu, bunlar olmadan hiç bir salih amel kabul edilmeyeceği belirtilmiştir. Namazı terketmek, minnet ederek salih amel yapmak, başa gelen işlere razı olmamak vb. gibi amellerin yok olmasına neden olan şeyler -ayrıntılı cevap ...
  • Niçin Abdulmuttalib oğlunun adını Abduluzza koymuştur?
    23883 تاريخ بزرگان 2008/07/22
    Abdulmuttalibin oğlu Ebu leheb (Haşim oğlu Abdulmuttalib oğlu Abduluzza) künyesi Ebu utbe’dir, Peygamber (s.a.a) efendimizin amcası ve aynı zamanda onun en katı düşmanlarından biridir. Annesi Beni Huzae kabilesinden Lubna ve eşi Harb ibn-i Umeyye’nin kızı ve Ebu süfyanın kız kardeşi, Ümm-i cemil adıyla tanınan Arvi veya Avra’dır. ...

En Çok Okunanlar