Gelişmiş Arama
Ziyaret
12467
Güncellenme Tarihi: 2009/12/13
Soru Özeti
Ehlisünnetin görüşünde beyan edilen Ehlibeyt kimlerdir?
Soru
Lütfen sadece Ehlisünnet rivayet ve tefsirleri esasınca onların görüşünde beyan edilen Ehlibeyt’in kimler olduğunu açıklar mısınız?
Kısa Cevap

“Ehlibeyt” kelimesi iki defa Kur’an-ı Kerim’de zikrolunmuştur.[1] İlki Hz İbrahim’in (a.s) ailesi hakkında ve diğer ayet ise konumuz olan Ahzab suresinin 33. ayetinde. Bu ayetin sonunda, Allah-u Teala iradesinin Ehlibeyt’in tathiri olduğundan haber vermektedir. Tarih boyunca bu ayet farklı yönlerden İslami ilimler bilginlerinin araştırma konusu olmuştur. Bu cihet ve yönlerden bir tanesi Ehlibeyt için misdak (reel örnek) tayin edilmesidir. Usulen bu konu hakkında birkaç nazariye vardır. Şii müfessirleri var olan birçok rivayetler esasınca Ehlibeyt’in misdakı kimler olduğu noktasında tek bir görüş sunmuş o da şudur: Hz. Resul-i ekrem (s.a.a), Hz. Ali (a.s), Hz. Zehra (s.a), İmam Hasan (a.s), İmam Hüseyin (a.s)[2] ve İmam Hüseyin’nin masum evlatları.[3]   

Ama Ehlisünnet Ehlibeyt’in misdakı kimler olduğu noktasında birkaç görüş sunmuş:

1. Ehlibeyt’ten kasıt sadece Peygamber’in (s.a.a) hanımlarıdır.

2. Ehlibeyt’ten kasıt Peygamber’in (s.a.a) hanımları ve Hz Ali (a.s), Zehra (s.a), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin’dir (a.s).

3. Ehlibeyt’ten kasıt örfe göre o hazretin (s.a.a) hanedanından sayılan kimselerdir; hem hanımları ve hem de akraba ve yakınları, yani “Abbas Alı”, “Akil Alı”, “Cafer Alı” ve “Ali Alı”.

4. Ehlibeyt’ten kasıt Beytü’l Haramdır.

5. Ehlibeyt’ten kasıt Allah resulünün (s.a.a) mescididir.[4]

Ehlisünnet arasında 3. 4. ve 5. nazariyelerin fazla taraftarı yoktur ve genellikle bu üç görüşü gündeme getirmemişlerdir. Birinci nazariye hakkında İkreme’nin sözüne istinat ediyorlar ki pazarda bağırarak şöyle diyordu: Ehlibeyt’ten kasıt sadece Peygamberin (s.a.a) hanımlarıdır.[5] Bu görüş Ehlisünnet müfessirleri arasında kabul görülmedi.[6] Ayriyeten bu kelam ya İkreme’nin kendisine ait veya o İbni Abbas’tan nakletmiştir ve aynı şekilde tefsir kitaplarında İkreme’nin bu kelamı Allah resulüne (s.a.a) dayanmamakta ve ondan nakledilmemiştir. (hadis ilmi literatüründe mürsel veya maktu sayılmaktadır).

 Genellikle bütün Ehlisünnet tefsirleri diğer görüşlerin yanında, bu ayetin nüzul sebebi hakkında rivayet ettikleri hadiste Ehlibeyt’in Peygamber (s.a.a), Hz Ali, Hz Zehra, imam Hasan ve imam Hüseyin olarak bilmektedirler. Onlar meşhur Ümmü Seleme’nin A’li Kisa ve… hadisini nakletmişlerdir. Numune olarak bazı Ehlisünnet tefsirlerinden bu rivayete veya bu rivayetin mazmununu ve içeriğini içeren rivayetlere işaret etmiş veya bu rivayeti kabul görmüş şahsiyetlere değiniyoruz:

1. Fahri Razi (“Mefatihu’l Gayb”), c. 25, s. 168, Tathir ayetinin zeylinde.

2. İbni Ebi Hatem, (“Tefsiri El- Kur’ani’l Azim”), c. 9, s. 3132, Tathir ayetinin zeylinde.

3. Nizamu’d Din Nişaburi, (“Tefsiri Garaibu’l Kur’an ve Regaibu’l Furkan”), c. 5, s. 460, Tathir ayetinin zeylinde.

4. Muhammed bin Cerir Taberi, (“Camiu’l Beyan fi Tefsiri’l Kur’an”), s. 22, s. 5, Tathir ayetinin zeylinde.

5. Haskani, (“Şevahidu’t Tenzil Li Gavaidi’t Tefzil”), c. 2, s. 18, Tathir ayetinin zeylinde. Haskani, bu konu hakkında Ehlisünnet kitaplarında yer alan hadisleri çok iyi toplamıştır.

6. Suyuti, (“Ed- Durru’l Mensur fi Tefsiri’l Me’sur”), c. 5, s. 198, Tathir ayetinin zeylinde.

7. İbni Cuzi, (“Zadu’l Meysir fi Ulumu’t Tefsir”), c. 3, s. 462, Tathir ayetinin zeylinde.

8. İbni Atiyye, (“El- Muherriru’l Veciz”), c. 5, s. 308, Tathir ayetinin zeylinde.

9. Kadi Beyzavi, (“Envaru’t Tenzil ve Esrarı’t Te’vil”), c. 5, s. 12, Tathir ayetinin zeylinde.

10. Tefsiri Muhyi’s Sunne, Ebu Muhammed El- Hüseyin bin Mesud El- Bagevi, (“Mealimu’t Tenzil”), c. 6, s. 350, Tathir ayetinin zeylinde.

 


[1] Ahzab suresi 33; Hud suresi 73.

[2] Tabatabai, “El- Mizan”, Musa Hamedani, Kum: Defteri intişaratı İslami, c. 16, s. 465.

[3] Bazı rivayetlerde Masum imamlar (a.s) kendilerini “Ehlibeyt” olarak tanıtmışlardır; Tusi, “Tehzibu’l Ahkam”, Nerm Efzarı Camiu’l Ahdasi, c. 5, s. 232.

[4] “El- Mizan” kitabının tercümesinden yararlanılmıştır, c. 16, s. 463.

[5] İbni Kesir, “Tefsiri’l Kur’ani’l Azim”,Beyrut: Daru’l Kutubu’l İlmiye, Menşuratı Muhammed Ali Beyzun, 1419 h.k, c. 6, s. 365.

[6] “Tefsiri’l Kur’ani’l Azim”, c. 6, s. 365; Fahrı Razi, “Mefatihu’l Gayb”, Beyrut: Daru’l İhyai’t Turas, 1420 h.k, c. 25, s. 168.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cenabet guslü alması gereken biri namaz kılabilmek için guslün yanı sıra abdestte alması gerekir mi?
    26159 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/11
    Cenabet guslü yerine getirmiş olan kimse normal şartlarda abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı takdirde (tuvalete çıkma, yellenme gibi…)aldığı cenabet guslü ile namaz kılabilir ve namaz için abdest almaması gerekir. Eğer abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı halde gusülden sonra namaz için abdest alırsa haram olan(yapmaması gereken ) bir ...
  • İmam niçin masum olmalıdır ve imamın masum olduğu nasıl belirlenmelidir?
    13092 Eski Kelam İlmi 2008/06/18
    Şia, Ehl-i Sünnet’in aksine, imamın, da masumiyet konusunda peygamberler (s.a.a.) gibi olduğuna inanmaktadır. Bu yüzden İslam Peygamberi ve diğer ilahi peygamberlerin de masum oldukları gibi, imam da hata ve yanlıştan masum olmalıdır.Ama Ehl-i Sünnet, peygamberden sonraki halifeliği, ilahi değil, toplumsal bir makam olarak görmektedirler onlara göre bu makam halk ...
  • Rehberliğin görüşüne göre “bilerek” namazı bozmanın hükmü nedir?
    30111 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    İradi olarak farz namazı bozmak ve kesmek haramdır ama bir kefareti yoktur. Eğer insan namazını doğru kılıp kılmadığına dair şüphe ederse şüphesine itina etmemeli, namazını doğru kıldığına hükmetmeli ve namazı bozmamalıdır. Ama namazını bozarsa bunun bir kefareti yoktur. Elbette farz namazı iradi olarak bozmak haramdır ama ...
  • Eğer namaz kılan bir insan namaz esnasında mescidin necis olduğunu veya olacağını anlarsa ne yapmalıdır?
    6070 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Tevzihü’l-Mesail’de şöyle belirtilmiştir: “Eğer namaz kılan şahıs namaz esnasında mescidin necis olduğunu anlarsa ve namaz vakti dar ise namazın tümünü kılmalıdır. Eğer vakti varsa ve mescidi temizlemek namazı bozmaya neden olmazsa namaz esnasında temizlemeli ve sonra namaz kılmalıdır. Lakin bu namazı bozacaksa, namazı bozmalı, mescidi temizlemeli ve sonra namaz ...
  • Ümmü'l Mü'minin deyimi nasıl ortaya çıktı?
    11752 Tefsir 2009/06/16
    Ümmü'l Mü'minin deyimi ilk olarak Peygamber (s.a.a)'in zamanında Ahzap suresinin 6. ayetinin nazil olmasıyla deyimleşti. Ayet, Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin mü'minlere göre durumunu ortaya ...
  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    7032 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Eğer Ayşe müminlerin annesiyse ve Kur’an onun temiz olduğunu ilan etmişse, Cemel savaşında İmam Ali’yle (a.s) nasıl savaştı?
    9578 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Sorudaki temizlikten kastedilen temizlik, tathir ayetinin içeriği olan tüm yönleriyle ve mutlak temizlikse, tathir ayeti sadece aziz Peygamber (s.a.a), İmam Ali (a.s), Fatıma (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin ile ilgilidir ve Peygamberin eşlerini kapsamamaktadır. Ama iffet ile çelişen bir ameli yapma ithamından (ifk hadisesi) temizlenmek ise, bu ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    9969 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Hz. Meryem’in makamının yükselmesine neden olan şey nedir?
    15584 Tefsir 2012/06/26
    Kur’an ve hadislerden anlaşılan şu ki; İmran’ın kızı Meryem, mali bakımından iaşesini idare edebilecek bir güce sahip değil ve böyle fakir bir ailede (zira o doğmadan önce babası vefat etmişti) dünyaya gelmiştir. Bu neden dolayı onun sorumluluğunu Hz. Zekeriya (Meryem’in teyzesinin kocası) üstlenmişti. Bu değerli ...
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6741 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...

En Çok Okunanlar