Gelişmiş Arama
Ziyaret
9072
Güncellenme Tarihi: 2009/12/20
Soru Özeti
Niçin evli erkekler eşlerinin izni olmadan geçici evlilik yapabiliyorlar?
Soru
Evli bir erkeğin eşinin izni olmadan geçici evlilik yapmasının caiz oluşunun sebebi nedir?
Kısa Cevap

Cinsel istek, en güçlü cismi isteklerden birisidir ve insanın diğer doğal istekleri gibi bu cinsel istek de doğru bir şekilde karşılanmalıdır. Çünkü insanın doğasından kaynaklanan istekleri söndürmek mümkün değildir. Eğer bu istekleri bastırmayı başarsak dahi, bu akıllıca bir iş değildir ve yaratılış kanunlarıyla mücadele etmek demektir. Bu yüzden insan doğasından kaynaklanan istekleri doğru ve akıllıca bir yolla karşılamak gerekmektedir.

Diğer taraftan birçok yerde bazı kimseler belli yaşlarda sürekli evliliğe güçleri yoktur ya da bazı evli erkekler, uzun yolculuklar, özel görevler veya başka sorunlardan dolayı bu cinsel isteklerini karşılayamamaktadırlar. İslam dini topluma zarar veren, cinsel isteğin karşılanamamasından kaynaklanan sorunların çözümü için, bir bayanla daimi evliliği caiz kılmasına ilave olarak çok evliliği ve geçici evliliği de caiz kılmıştır.

Bununla beraber aşağıdaki şu noktalara da dikkat edecek olursak:

1) Biz, kullarına karşı merhametli olan ve sebepsiz yere hiçbir hükmü göndermeyen bir Allah’a inanmaktayız, yani O’nun kanunları maslahat ve hikmet üzeredir.

2) Geçici ve çok evliliği engellemek, topluma ve bireylere telafisi mümkün olmayan zararlar verir. Kanunları ilahi olan İslam dininde geçici ve çok evlilik caiz kılınmış ve bu hak birinci eşin izni şart kılınmadan erkeğe verilmiştir. Eğer bu hak birinci eşin iznine şart kılınmış olsaydı, bayanların bu konuya olan hassasiyetlerini ve genellikle kocalarının ikinci bir evlilik yapmalarına karşı çıkacaklarını göz önünde bulunduracak olursak, Allah-u Teâlâ’nın istediği maslahat gerçekleşmezdi.

Tabii ki bazı müçtehitler şöyle buyurmuşlardır: Eğer Müslüman olan bir erkek, Ehl-i kitap olan bir bayanla geçici evlilik yapmak isterse ve müslüman bir eşi varsa, bunun için müslüman eşinden izin alması gerekmektedir.

Ayrıntılı Cevap

Cinsel istek, Allah-u Teâlâ’nın insana bağışladığı bir içgüdüdür. Bu isteği karşılamak doğal ve gerekli bir iştir. Ruhbanlığı yayan şahıslar ve ekollerin tersine bu cinsel isteği bastırmak doğru bir iş değildir ve bu isteği bastırmak psikolojik sorunların oluşmasına sebep olur. Bu cinsel isteğin karşılanmasında başıboşluğun ve kuralsızlığın olması da insanın yaratılış hedefiyle uyuşmamaktadır. Bu yüzden kadın ve erkek arasındaki irtibatın en doğal ve iyi şekli şu özelliklere sahip olmasıdır:

1) Karı koca arasındaki irtibatın kanun ve kural üzerine olması,

2) Tek eşlilik

3) Daimi evlilik.

Ama bazı sebeplerden dolayı eğer daimi evlilik mümkün olmazsa veya tek evlilik, insanı veya toplumu bazı özel sorunlarla karşı karşıya bırakırsa, böylesi bir durumda gayrimeşru ilişkilerin mi önerilmesi gerekir ya da bazı kadın veya erkeklerin şehvetleri peşinde koşmalarını engelleyecek geçici veya ikinci bir evlilik gibi çözümleri mi sunmak gerekmektedir? Bu hususta iki görüş vardır:

1) Peygamber (s.a.a.) ve pak 12 imamlar (a.s) yoluyla açıklanmış olan İslam dini, geçici ve çok evliliği caiz bilmektedir. (Tek ve daimi evliliğe ve aile kurulmasına teşvik edildiğine dikkat edilmelidir. Ama zorunlu durumlarda-tek ve daim evliliğin karşısında değil-bu geçici ve çok evliliğin önü açıktır.)

2) Yukarıda açıklanan yola karşı erkeğin birden fazla bayanla olan ilişkisinin kanun çerçevesinde olmasının gerekli görülmemesi. Bu ise İslam dışı bir yöntemdir.

Batıda, cinsel hayattaki başıboşluk ve sonsuz özgürlüğün olması bu ikinci görüşün benimsendiğini göstermektedir. Ama batılı bilim adamları, geçici evlilik gibi evliliklerin toplumsal gereklilikler ve zorunluluklardan olduğunu ve bu geçici ve çok evliliği yasaklamanın telafisi olmayan zararlara yol açacağını itiraf etmektedirler.

Toplumlarda özellikle de günümüz şartlarında cinsel ilişkiyi, daimi evlilikle sınırlamak mümkün değildir ve hiçbir hükümet ve toplum, bu doğal içgüdünün karşılanmasını engelleyemez. Bu cinsel isteğin, toplumların çoğunda olduğu gibi gayrimeşru ve zina yoluyla karşılanması ve hatta kadın ve kızların bu yolda satılmaları İslam dinini onaylamaz. İslam dini buna şiddetli bir şekilde karşıdır ve bu işi kadına ihanet ve onun hak ve şahsiyetine tecavüz, toplumsal ahlakla zıt ve ailelerin yıkılma sebebi olarak görmektedir. Sonuç olarak geriye birinci seçenek yani geçici veya çok evlilik kalmaktadır; yani kadın ve erkeğin belli meşru anlaşmalarla, birbirlerinin haklarına dikkat ederek ve ahlaki, insani ve şer’i kurallar çerçevesinde evlenmeleridir. Geçici evlilikle daimi evlilik arasındaki fark, birisinde zamanın belli olması ve diğerinde ise belli olmamasıdır ve bu, daimi evliliğin mümkün olmadığı ve çeşitli sorunların ortaya çıktığı durumlardadır.

Allah-u Teâlâ kullarına karşı merhametlidir ve hiçbir kanunu boş yere koymamıştır ve İslam dini de ilahi kanunların açıklayıcısıdır. Gerçekten var olan maslahat üzerine, İslam dini, geçici ve çok evlilik hakkını erkeğe vererek caiz kılmıştır[1] ve erkeğin bu haktan faydalanabilmesi için de eşinin izin vermesini göz önünde bulundurmamıştır.[2] Çünkü eğer bu hak birinci eşin iznine şart kılınmış olsaydı, bayanların bu konuya olan hassasiyetlerini ve genellikle kocalarının ikinci bir evlilik yapmalarına karşı çıkacaklarını göz önünde bulunduracak olursak, Allah-u Teâlâ’nın istediği maslahat gerçekleşmezdi.

Tabii ki bazı müçtehitler şöyle buyurmuşlardır: Eğer Müslüman olan bir erkek, ehl-i kitap olan bir bayanla geçici evlilik yapmak isterse ve müslüman bir eşi varsa, bunun için müslüman eşinden izin alması gerekmektedir.[3]



[1] Daha fazla bilgi edinmek için: Konu: Çok evliliğin erkek için caiz olması, 692. soru.

[2] Bu yüzden müçtehitler şöyle buyurmuşlardır: Kadın, kocasının bu haktan faydalanmasını engelleyemez. İmam Humeyni, Sorulara cevap, c: 3, s: 100, soru: 55.

[3] Sırat-un Necat, Tebrizi, Şeyh Cevat, c: 2, s: 270. Alakalı konular: 1209. soru, Ehl-i Kitap bayanlarla geçici evlilik yapılması.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cemaat namazında saf nasıl tutulur? Hareket etmek namazı batıl eder mi?
    12279 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Karşılaştığınız olay (cemaat namazında saf oluşturmak) fıkıh kitaplarındaşöyle anlatılır:  1- Me’mum imamdan önde olmamalıdır.[1]2- Me’mum bir erkek ise imamın ...
  • Beyin ölümünden sonra organ bağışı hakkında taklit mercilerinin görüşünün ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
    5981 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Aşağıdaki cevaplar taklit mercilerinin bürolarından alınmıştır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer diğer hastaları tedavi etmek için söz konusu hastaların beden organlarından istifade etmek kendilerinin ölümlerini çabuklaştırır ve hayatlarının noktalanmasına neden olursa, caiz değildir. Bu ...
  • Allah bir işi yapamayacak kadar güçsüz müdür ve bir başkasının O’nun işini yapması gerekir mi?
    7555 Eski Kelam İlmi 2012/06/23
    Bu soruda dile getirilen iddia ve varsayım şudur: Her nerede Allah’ın zatı bir işi yapmaya güç yetirebiliyorsa O’nun kendisi bu işi yapar ve eğer buna güç yetiremezse sebeplerden istifade eder. Allah’ın her işe güç yetirebildiğini bildiğimizden dolayı O’nun fillinin nedenler kanalıyla gerçekleşmesi muhaldir ve her kim bir ...
  • Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
    6619 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/03
    Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:1- Haklı ve haksız olarak öldürme.2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi. 4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya ...
  • İnsanın üstünlüğünü tehdit eden amiller nelerdir?
    7493 Pratik Ahlak 2012/01/23
    Kur’an-ı Kerim’in bakışında gerçekte insanın insanî makam ve üstünlükten düşmesine neden olan ahlakî düşüş, değişik etkenlere bağlıdır: Bir grup Kur’an ayeti, insanların gaflet, akıl ve düşünceyi kullanmama ve bunların gerekleriyle amel etmeme nedeniyle insanî üstünlüklerini yitirdiğini beyan etmektedir. Başka Kur’an ayetleri ise nefis hevesi ve dünya sevgisini ...
  • Kur’an’da Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı kaç defa zikredilmiştir?
    17590 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı Kur’an’da dört defa gelmiş ve aşağıdaki surelerde zikredilmiştir:1. Ali İmran, 144. Ayet: “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    33885 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Şüphesine itina etmemesi gereken kesirü’ş-şekk, şüphelerinin hiç birisine mi itina etmemelidir?
    7487 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    ‘Kesirü’ş-Şekk’in (Çok Şüphe Edenin) şüphesi yoktur.’ kaidesine göre çok şüphe eden kimse şüphesine itina etmemelidir. Fakihlerin çoğuna göre bu kaide sadece namaza özgü olmayıp, abdest, gusül ve teyemmüm gibi namazın mukeddamatını da kapsarken hac, muameleler, itikatlar gibi terkipli ibadetleri de içine almaktadır. Bu görüşte olanlar ‘Kesirü’ş-Şekkin şüphesi ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    9155 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Peygamberden (s.a.a) gelen kırk hadis ezberleme hakkındaki rivayetler sahih midir? Bu kırk hadisin ölçütlerini söyleyiniz.
    12558 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Şii[1] ve bazı sünni[2] kaynaklarda çeşitli ibarelerle İslam Peygamberinden (s.a.a) ‘Erbain’ diye meşhur olan hadiste, kırk hadis ezberlemeye önemle tavsiye edilmiştir. Örneğin: ‘Ümmetimdem kim, halkın ihtiyaç duyduğu hadislerimden kırkını ezberlerse Allah ...

En Çok Okunanlar