Gelişmiş Arama
Ziyaret
6948
Güncellenme Tarihi: 2010/01/14
Soru Özeti
Modern dünyada dinin işlevi nasıldır?
Soru
Size göre modern dünyada dinin bir işlevi olabilir mi? Bunu kabul ettiğimiz takdirde, İslam dini günümüz modern insanlarının ihtiyaçlarıyla uyumlu kavramlar üretebilir mi?
Kısa Cevap

“Din” kelimesi, ilahi olan veya olmayan, tahrif olmuş veya olmamış (İslam dini) bütün dinleri kapsamaktadır. Bize göre, her asır ve yerde doğru işlevi olan tek din İslam dinidir; çünkü İslam dini kâmil ve son ilahi dindir. Bu yüzden, İslam dininin, bireysel olsun veya toplumsal, bütün zamanlarda ve hayatın her dalında görüş ve programı vardır. Diğer taraftan dinin işlev alanı, ilim ve teknolojinin işlev alanından tamamen ayrıdır. Teknolojinin ilerlemesiyle, dinin kanun türetmesi ve sunduğu programlar genişlemektedir ve İslam dininin zengin kaynaklarıyla içtihat etme yoluyla yeni çıkan konuların hükümleri açıklanmaktadır.

İnsanın kendisiyle olan irtibatı, insanın diğer canlılarla olan irtibatı (doğa ve toplum) ve insanın Allah ile olan irtibatı olmak üzere her üç bölümde dinin insan için programı vardır. İnsanların hidayet ihtiyaçlarının hepsine, içtihat adı verilen Ehl-i Beyt (a.s.)’in temellerini atmış olduğu yöntemlerle cevap verilmiş ve verilmektedir.

Ayrıntılı Cevap

“Din” kelimesi, ilahi olan veya olmayan, tahrif olmuş veya olmamış bütün dinleri kapsamaktadır. Bize göre, bütün zamanlar ve asırlar için doğru işlevi olan tek din İslam dinidir ve diğer dinlerin böyle bir güçleri yoktur; çünkü İslam dini en kâmil ve son gönderilmiş ilahi dindir.

Aslında dinin işlev alanı, ilim ve teknolojinin işlev alanından tamamen farklıdır. İnsanın dine olan ihtiyacının delili; akıl, his ve tecrübe yoluyla ulaşılması mümkün olmyan konuların olmasıdır. Bu bizim derk etme ve öğrenme vesilelerimizin sınırlı olma konusu felsefede akıl sayesinde ispatlanmıştır ve Kur’an-ı Kerim de bu noktaya işaret etmiştir: “Allah-u Teâlâ sizlere bilmediklerinizi öğretmiştir”.[1] Bu yüzden insanlık, dine ihtiyaçsız olacağı bir noktaya ulaşamaz.

Dinin, üç bölümde de insanlar için programı vardır ve insanın üç boyutlu ilişkisinin doğru olmasına çalışmaktadır:

—İnsanın kendisiyle ilişkisi

—İnsanın diğer canlılarla olan ilişkisi (doğa ve toplum)

—İnsanın Allah ile olan ilişkisi

Bu yüzden insan hem dünyaya ve hem de ahrete yönelmektedir. İslam dini ahreti güzelleştirecek bir dünyanın peşindedir ve böyle bir şey dünyevi ahlakın gücü dışındadır. Din, hem kalbe ve hem akla her ikisine de önem vermektedir. Şimdiye kadar kendi varlığının çeşitli boyutlarını kâmilen tanıyamamış insan, nasıl topluma bir program sunarak onların mutluluğunu sağlayabilir. Beşeri ilimler birçok şeyi başarmış olsa da yine de bu ilimler sadece kendi ölçüsünde bazı yöntemlerin planlanmasında bizlere yardımcı olabilir; ama bir ekol, felsefe ve düzen sunmaktan acizdir. İnsanın her şeyden önce bir program ve ekole ihtiyaç duyar. İslam dininde gerekli araç ve teknik bilgilerin bulunması insanlara bırakılmıştır ve din sadece bilimin tek başına ulaşamayacağı konuları üstlenmiştir.

Teknolojinin ilerlemesiyle, dinin kanun çıkartma ve program hazırlama alanı genişlemektedir ve âlimler İslam dininin zengin kaynakları aracılığıyla içtihat ederek yeni çıkan konuların hükümlerini açıklamaktadırlar. İslam kültüründe içtihat sayesinde, modern zamanın insanlarının ihtiyaç ve gereksinimlerini karşılayacak hükümlerin bulunacağında şüphe bırakmamaktadır.

Diğer taraftan eğer ilim ve teknolojinin ilerlemesiyle insanların dine olan ihtiyacı kalmayacak olsaydı, İslam dininin ortaya çıkışından birkaç asır sonra insanlık dine ihtiyacının olmadığını ortaya koyarak kendi aklıyla yolun geri kalanını devam etmeliydi. Günümüz tarihi bunun batıl oluşunun en büyük delilidir. İnsanlık âlemi, kendini dine ihtiyaçsız olarak görmemekle kalmayıp, dine karşı işlemiş olduğu suçtan yani Rönesans’tan sonrası bu yolda tatmış olduğu birçok acılardan sonra bugün kendisini dine daha yakın ve daha muhtaç hissetmektedir.

Daha fazla bilgi edinmek için başvurulması önerilen kaynaklar:

1) Dizin: İslam dininin son olmasının sırrı, 386. soru.

2) Dizin: Din ve değişiklik, 8. soru.

3) Dizin: İslam dini ve bir projenin gerekliliği, 16. soru.

4) Dizin: İslam dini ve birikim düşüncesi teorisi, 17. soru.

5) Dizin: İlim ve din arasındaki kıyas, 210. soru.

6) Hadevi Tahrani, Mehdi, Velayet ve Diyanet, s: 13–56, Akıl evi kültür kurumu.

7) Hadevi Tahrani, Mehdi, İnançlar ve Sorular, Kitabın hepsi, Akıl evi kültür kurumu.

8) Hadevi Tahrani, Mehdi, İçtihadın İnançsal Esasları, Kitabın hepsi, Akıl evi kültür kurumu.



[1]عَلَّمَکُم مَّا لَمْ تَکُونُواْ تَعْلَمُونَ”, Bakara Suresi, 239. ayet.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İkinci iş yapma hakkında fetva var mıdır? Veya ikinci işten elde edilen mal, dünyaya düşkünlük sayılır mı?
    6377 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    İslam açısından iş sahibi veya ikinci bir işe sahip olmanın hiçbir sakıncası yoktur. İslam dini açısından beğenilmeyen, kınanan şey dünyaya düşkünlük, ona bağlanmak, maneviyat ve ahiretten uzaklaşmaktır ki bunlar bir işe sahibi olanlarda da görülebilir. Bir işi ve az bir geliri olanların içinde de dünayaya daha fazla ...
  • Eğer meseleyi bilmemeden ötürü ölüyü tahnit etmeksizin toprağa gömerlerse ne yapılmalıdır?
    7445 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/15
    Gusül aldırıldıktan sonra ölüyü tahnit etmek farzdır; yani ölünün alnı, el avuçları, diz kapakları ve ayaklarının büyük parmaklarının ucuna kâfur sürülmelidir.[1] Ama defin işleminden sonra ölünün tahnit edilmediğinin farkına varılırsa, beden kabirde kokmamış ve dağılmamışsa, kabrin açılıp kabirde tahnit işleminin yapılması fazdır ve onun ...
  • Namaz dinin direği ise neden fürû-u din’den sayılmıştır?
    9745 Eski Kelam İlmi 2010/10/12
    Usul-u din, insanın akıl ve idrakıyla kabul ederek İslam’a girdiği inançlar topluluğuna denir. İslam’agirildikten sonra insanın üzerine bir takım bireysel ve toplumsal vazifeler farz olur ki, onlardan biri namazdır. Namaz, ahkamın içinde çok önemli ...
  • İslam’ın intihar hakkındaki hükmü nedir?
    9073 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/17
    Kesinlikle her insanın hayatında dünyayı gözünde karanlık ve boş kılan rahatsızlıklar ve yenilgiler meydana gelmektedir. Bu durumda insanlar iki türlüdür: Bir grup bu sorunlar yumağından başı dik çıkmakta, tüm zorluklara göğüs germekte ve Allah’a tevekkül ederek yeniden yapılanmaya başlamaktadır. Bunun karşısında yer alan diğer grup ise eğilmekte, inzivaya çekilmekte ...
  • İslam dininin büyük ve görkemli evler hakkındaki görüşü nedir? Nasıl insanları ev yaparken ölçülü olmaya davet edebiliriz?
    2804 Hadis 2020/01/19
  • Neden biz Şiiler Hamd suresinden sonra “elhamdülillahi rabbi’l-âlemin diye söylemekteyiz?
    8783 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/23
    Bizim ile Ehli Sünnet arasında bir takım şekilsel ihtilaflar mevcuttur. Ehli Sünnet mensuplarının el bağlayarak namaz kılması, onların abdest alma şekli ve bunun Şia ile farklılığı, fıkıh konularındaki bazı şekilsel ihtilaf noktaları olarak adlandırılabilir. Bu ihtilafların nedeni, bu sitedeki diğer sorularda detaylıca işlenen daha genel konulara dönmektedir. (1523, 248 ...
  • Gıybeti dinleyen gıybet edenin günahına ortak mıdır?
    3852 Gıybet, Hakaret Ve Gözetleme 2020/01/20
  • Acaba “aşura gününde insan kedisi için dua yapmamalıdır” şeklindeki iddia doğru mudur?
    6103 Pratik Ahlak 2012/09/15
    Dua kulun fakirane bir şekilde hak Teâlâ’yla irtibat kurup dünyevi ve uhrevi ihtiyacını gidermek için dilekte bulunmaktır. Her durumda kendine ve başkalarına dua yapmak beğenilmekte ve oldukça fazla fazileti ve sevabı vardır. Aşura gününde kedin için dua yapmanın hiçbir işkâlı yoktur. Bilakis aşura gününde yapılması ...
  • Hz. İsa’nın evlenmemesinin özel bir nedeni mi vardı?
    26719 Eski Kelam İlmi 2012/05/30
    Hz. İsa’nın evlenmesi konusunda dini öğretilerde işaret edilen bazı meselelere bakıldığında ilk anda Hz. İsa’nın evliliğe karşı olduğu düşüncesini doğurmaktadır. Ancak Kur’an ve rivayetlerin önemle yaptıkları tavsiyeler göz önüne alındığında ve Hz. İsa’nın (a.s) yaşamı incelediğinde Onun evliliğe karşı olmadığı görülecektir. Onun evlenmemesinin nedeni kendi özel yaşamının ...
  • Cabir b. Efleh kimdir?
    5567 تاريخ بزرگان 2011/08/17
    Cabir b. Efleh-i İsmailî beş ve altıncı asırdaki İspanyalı gökbilimcilerinden olup “Kitabu’l-Hayat Fi Islahi’l-Mucesta” kitabının yazarıdır. O, muhtemelen Sivil’de (İşbiliye) dünyaya gelmiştir; zira bazı yazarlar ve özellikle de Cabir’in oğluyla tanışık olduğunu belirten Musa b.Meymun (529-600) ve Betruci onu İşbilî olarak adlandırmışlardır. Bazen Cabir b. Efleh’in adı başka şahıslar ...

En Çok Okunanlar