Gelişmiş Arama
Ziyaret
11771
Güncellenme Tarihi: 2012/03/10
Soru Özeti
Acaba namahrem erkeklerle karşı ağır başlı ve soğuk davranmak kızların evlenmelerindeki fırsatların kaçırılmasına neden olmaz mı?
Soru
Bana, namahrem erkekler sana tama ve göz dikmesinler diye onlara karşı soğuk ve tekebbürlü olmamı, zira onlara karşı yumuşak konuşursanız onları kendine karşı tahrik etmiş olursunuz söylemiştiniz. Hal böyle olunca onlar beni gururlu ve kötü ahlaklı olarak tanımaktadırlar ve 25 yaşına gelmeme rağmen beni isteyip benimle evlenmek isteyen yok. İslam dini namahrem olan kimselere karşı güler yüzlü ve onlara karşı yumuşak davranmayı yasaklıyor olmasına rağmen onlara güler yüzlü ve şefkatli olduğumu nasıl anlatabilirim! Delirmiş durumdayım bu bağlamda lütfen beni aydınlatır mısınız?
Kısa Cevap

Metanetli ve vakarlı olmak asık suratlı ve erkeklere saygısız davranmak manasına gelmez; belki toplumsal davranışlarda namahrem karşısında tevazu etmemek kadının şahsiyet ve iffetinin sembolüdür. Toplumda iffetli olmuş ve namahremlerle olan irtibatta ihtiyatlı davranan bütün kızların evlilik nimetinden mahrum olduğu ve tanıdığı veya tanımadığı herkesin karşısında tebessüm eden bütün kızların evlenip mutlu bir hayata sahip oldukları söylenemez. Belki çoğu erkekler kendi hanımlarını, kadınların ortamında tesettürlü ve mütedeyyin olan kızlarla tanışan anne, kız kardeş, hala, teyze vb…  gibi akraba olan bayan ve hanımların vasıtasıyla seçmişlerdir. Bu tür erkekler genellikle kendilerini namahrem erkeklerin ortamına karışmaktan uzak tutmuş iffetli, tesettürlü ve vakarlı kızların peşindedirler.

Ayrıntılı Cevap
  1. Metanetli ve vakarlı olmak asık suratlı ve erkeklere saygısız davranmak manasına gelmez; belki toplumsal davranışlarda namahrem karşısında tevazu etmemek kadının şahsiyet ve iffetinin sembolüdür. Müslüman bir kız toplumsal ilişkilerde her zaman iffetli olmaya riayet etmesi gerek ki eğer böyle yaparsa Allah-u Teâlâ ona ferahlık vermeyi vaade etmiştir. Kur’an-ı Kerim birçok ayette bu konuya değinmiştir; örneğin:

“İşte bununla Allah’a ve ahret gününe inanan kimselere öğüt verilmektedir. Kim Allah’a karşı gelmekten sakınırsa, Allah ona bir çıkış yolu açar.”

“Onu beklemediği yerden rızıklandırır. Kim Allah’a tevekkül ederse, O kendisine yeter. Şüphesiz Allah, emrini yerine getirendir. Allah, her şeye bir ölçü koymuştur.”

“Kim Allah’a karşı gelmekten sakınırsa, Allah ona işinde bir kolaylık verir.”[1]

  1. Toplumda iffetli olmuş ve olan ve namahremlerle olan irtibatta ihtiyatlı davranan bütün kızların evlilik nimetinden mahrum olduğu ve tanıdığı veya tanımadığı herkesin karşısında tebessüm eden bütün kızların evlenip mutlu bir hayata sahip oldukları söylenemez. Bilakis tam tersinedir; çünkü gülücük ve şakayla bir insana meyil ve gönül veren bir erkek her insanın tabiatı ve hayatında olan en küçük sorun ve tatsızlıkta yüzünü çevirir ve gider.
  2. Özgüveni olan vakarlı ve şahsiyetli kadınlar kişiliklerini iki türlü yansıtırlar. Birincisi kendi cinsleriyle olan irtibatlarında yansıttıkları kişilikleri, yani kadınlar bu tür irtibatlarda mütebessim, samimi, şefkatli, mütevazı vb… dirler.

İkincisi namahrem olan erkeklerle karşılaştıklarında yansıttıkları kişilik ki ciddi bir çehreyle ama edepli ve meşru olmayan her türlü lezzet ve teme yolunu kapatacak kelimeler kullanarak zaruret kadarını konuşurlar ve onlarla kahkaha ve gülücük atmaktan uzak dururlar. Zira namahrem olan kimseler karşısında, yumuşak davranma, samimiyet, güler yüzlü olma ve tevazu olmak onlar için kötü neticeleri olabilir.

Ayrıca çoğu erkekler hanımlarını, kadınların ortamında tesettürlü ve mütedeyyin olan kızlarla tanışan anne, kız kardeş, hala, teyze vb…  gibi akraba olan bayan ve hanımların vasıtasıyla seçmişlerdir. Bu tür erkekler genellikle kendilerini namahrem erkeklerin ortamına karışmaktan uzak tutmuş iffetli, tesettürlü ve vakarlı kızların peşindedirler.

Netice itibari ile eğer siz gerçekten mutlu ve mesut ortak bir yaşam sürmek istiyorsanız namahremler karşısında metanet ve vakarınızı korumaya özen gösteriniz. Emin olun bu yolla tatlı ve başarılı bir evlilik olan mukaddes hedefinize daha iyi ulaşırsınız ve Allah-u Teâlâ sizi uygun ve beğeneceğiniz bir erkekle tanıştıracak bayanlar görevlendirecektir.

Daha fazla bilgi için aşağıdaki indekse müracaat ediniz:

İndeks: “Müslüman ülkelerde gençlerin evliliği ve hicap, 17548, (Site: 17185)”.   

 


[1] Talak Suresi, 2 - 4

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Vaktin başında namaz kılmak mı iyidir yoksa iki doğuş arasında yatmamak mı?
    5640 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Her şeyden önce bir noktaya dikkat etmeniz lazımdır:Kerahete neden olan uyku ister sabah namazından sonra olsun, ister ondan önce olsun iki doğuş arasındaki uykudur. Bu yüzden sorunuza göre siz iki doğuş arasında uyuduğunuzdan dolayı her iki durumda da kerahete mürtekip olmuş bulunmaktasınız. ...
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    26742 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum ve bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir?
    10283 Pratik Ahlak 2012/01/18
    Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerde de bu konuya işaret edilmiştir. Kesinlikle bu ilgi onların haremindeyken veya dikkatle kendilerine sevgi ifadesinde bulunduğumuzda daha çok ve belirgindir. Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmuştur ve ayet ve rivayetlerde de bunun ...
  • Bankanın halktan geciken taksitten dolayı aldığı “gecikme parası” faiz sayılıyor mu?
    5983 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Banka aracılığıyla gecikmiş taksitten dolayı alınan gecikme parasın hükümü hakkında bazı mercilerin görüşleri aşağıda açıklandığı şekildedir: Ayetullah Uzma Hamenei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Çalışmalarını “İslami Şura Meclisi’nin” tasvip ettiği kanunlar esasına göre yapan ve “Gözetleme Şurası’nın” teyit ettiği bankanın uygulamasında bir ...
  • İlahi yaşam nasıl bir yaşamdır? Şu andaki yaşamla bir tezaddı var mı?
    7834 Pratik Ahlak 2012/01/05
    Kur’an’a baksak ve ‘’Neden yaratıldık? sorusunu ona sorsak şu cevabı verecektir: ‘Ben, cinleri ve insanları, sadece bana kulluk etsinler diye yarattım.’ İbadet nedir? İbadet yani Allah’a kulluk etmektir. Yani yaptığımız bütün işler, hatta yemek içmek gibi günlük ve çok normal işlerimiz bile ilahi ve ibadi ...
  • Acaba Şia mezhebinden Sünni mezhebine geçmek caiz mi?
    4784 Diğer Konular 2018/12/08
    Esasen din ve inanç insanın akıl ve mantık yoluyla hakikati araştırması ve araması sonucu kendi seçimiyledir. İnsan temel inançlarında araştırma yapmalı ve hakikate ulaştıktan sonra onu seçmelidir. Din ve mezhep insana büyüklerinden miras kalmaz. Buna binaen dinin temel inançlarında taklit caiz değildir.[1] Zira din, ...
  • Rivayetlere göre iyi bir ortağın taşıması gereken özellikler nelerdir?
    3561 Şirket 2020/01/20
  • Anne (kadınlar) yoluyla da seyitli intikal eder mi?
    16105 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/06/20
    Hz. Zehra’nın (a.s) tüm evlatlarının Peygamberin (s.a.a) evlatları olduğu hususunda hiçbir şüphe yoktur. Ama Allah Resulü’nün (s.a.a) evladı olmak sıfatı ile seyit ve Haşimi olmak sıfatı arasında fark bulunduğuna dikkat etmek gerekir. Soyu Fatıma Zehra’ya (a.s) ulaşan herkes İslam Peygamberinin (s.a.a) neslindendir, ama seyitlerden değildir; zira seyit ve Haşimî ...
  • Bilal-i Habeşî Ve Hilafet Meselesi
    9683 تاريخ بزرگان 2011/08/03
    Tarihten anlaşıldığı kadarıyla Bilal-i Habeşî halifeler biat etmemiş, bazı yerlerde onlara itiraz etmiş ve hilafet sistemi için ezan okumaktan uzak durmuştur. Bu yüzden Şam’a sürgüne gönderilmiş ve orada vefat etmiştir. ...
  • “Farz” ve “vacip” hangi manaya gelmektedir? Bu iki kelime arasındaki fark nedir?
    10232 مبانی فقهی و اصولی 2014/01/21
    Farz ve vacip eğer değişik durumlarda ve özellikle ayrı (birlikte değil) bir şekilde kullanılırsa, kesinlik ve belirleme anlamına gelir[1] ve ıstılahtaki manası ise mütealliklerinin zorunlu olmasıdır. Ama bu iki kelime arasında bir farkın olduğu bazı lügat kitaplarında zikredilmiştir. Farz ve vacip arasındaki fark, farzın ...

En Çok Okunanlar