Gelişmiş Arama
Ziyaret
6144
Güncellenme Tarihi: 2012/03/10
Soru Özeti
Selam, Babam annemin vefatından sonra evlendi, ama evi yok ve kirada oturmaktadır. Şu anda mali sıkıntısı var ve benle hanımım da çalışıyoruz, acaba ona ne ölçüde yardım etmemiz gerekmektedir?
Soru
Selam, Babam annemin vefatından sonra evlendi, ama evi yok ve kirada oturmaktadır. Ona hiç olmazsa evi olan bir hanımla evlenmesini söylediğimiz halde görüşümüzün aksini yaptı. Şu anda mali sıkıntısı var ve benle hanımım da çalışıyoruz, acaba ona ne ölçüde yardım etmemiz gerekmekte? Ayrıca öz baba olmaması halinde ne hükmü vardır?
Kısa Cevap

Şia fıkhında bazı şahısların nafakasını[1] vermek insanın üzerine farzdır. Üç sebeple nafaka vacip olur: Evlilik[2], akrabalık ve mülkiyet.[3]

Nafakası insanın üzerine farz olan kimselerden birisi ebeveynlerdir. İnsanın nafakasını vermekle yükümlü olduğu hanım ve çocuklarının yanı sıra anne ve babası da insanın nafakasını vermekle yükümlü olduğu kimselerdendir. Bu konuda çeşitli rivayetler zikredilmiştir.[4] İmam Sadık (a.s) bir hadisinde şöyle buyurmaktadır: Şahsı ebeveyn, çocukları ve hanımının nafakalarını ödemeye mecbur edilebilir.[5]

Rivayetlerde olduğu gibi, taklit mercileri ebeveynin nafakasını farz bilmektedir. Netice itibarı ile eğer anne ya baba veya her ikisi kendi yaşamlarını idare etmeye güçleri olmazsa, evladın gücü olduğu müddetçe yetecek[6] kadar onların yaşamlarına yardım etmesi, üzerine farzdır.[7]

Nafaka vermek sadece erkek evlatların üzerine farz değildir; belki gücü yeterse ebeveynlerin nafakası kıza da farzdır. Eğer erkek evladın mali gücü yoksa oğlunun oğluna veya kızının oğluna ya da kızın çocuklarına (babanın kız tarafından torunları) nafaka vermeleri farz olur.[8]

Elbette ebeveynin nafakasını vermenin farz oluşu ebeveyn konusunda hakikidir; ama üzerinde hakkı olan ve kendisi için zahmet çekmiş insanlara ve usulen muhtaçlara ve mali imkanları olmayanlara yardım etmek Allah-u Teala’nın beğendiği ve sevdiği amellerdendir.  

 


[1] Nafakanın manasını

[2] Daha fazla bilgi için; Hanımın nafakasının farz olma şartları, Soru: 6895 (Site: 6981) müracaat ediniz.

[3] Necatu’l İbad (lil-İmami’l-Humeyni), Tahran: Müessesei tenzim ve neşri asar-ı İmam Humeyni, 1422, s. 382,.

[4] Amuli, Hurr’ü “Vesailu’ş-Şia”, Kum: Müesseseyi Âlu’l Beyt, c. 21 s. 525, Kum, 1409; Nafakalar ilgi şöyle bir unvanla “Bab-ı vucubi nafakat-il ebeveyn ve’l veled” (Ebeveynin nafakasının farz oluşu ve evlat) bir bap tahsis etmiştir.

[5] Vesailu’ş-Şia, c. 21 s. 525, Kum,

[6] La takdire fi nefakati’l ekarib, belil vacibu kadre’l kifaye minet taam ve’l idam ve’l kisve ve’l mesken mea mülahizetil hal ve’ş şe’n vez zaman ve’l mekan hesebe ma merre fi nafakati’z Zevce. (Akraba nafakasında belirlenmiş her hangi bir miktar yok. Vacip olan, yeme, katık, giyim ve meskende durum, zaman ve zevce nafakasında geçtiği gibi ko­numa göre yetecek kadardır.), Tahriru’l Vesile, c. 2, s. 321.

[7] İnsanın anne ve babası, dede ve büyük dedesi ve onların babalarının nafakalarını vermesi farzdır. Aynı şekilde erkek evlatları ve kızlarının ve onların çocuklarının ve torunlarının çocuklarının nafakasını vermesi de farzdır; ister Müslüman olsunlar ister kâfir. Necatu’l İbad (lil-İmami’l-Humeyni), s. 382,

[8] İmam Humeyni, Tahriru’l Vesile, c. 2, s. 322. Müessesesi daru’l ilm, Kum.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cemaat namazında saf nasıl tutulur? Hareket etmek namazı batıl eder mi?
    12279 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Karşılaştığınız olay (cemaat namazında saf oluşturmak) fıkıh kitaplarındaşöyle anlatılır:  1- Me’mum imamdan önde olmamalıdır.[1]2- Me’mum bir erkek ise imamın ...
  • Beyin ölümünden sonra organ bağışı hakkında taklit mercilerinin görüşünün ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
    5981 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Aşağıdaki cevaplar taklit mercilerinin bürolarından alınmıştır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer diğer hastaları tedavi etmek için söz konusu hastaların beden organlarından istifade etmek kendilerinin ölümlerini çabuklaştırır ve hayatlarının noktalanmasına neden olursa, caiz değildir. Bu ...
  • Allah bir işi yapamayacak kadar güçsüz müdür ve bir başkasının O’nun işini yapması gerekir mi?
    7555 Eski Kelam İlmi 2012/06/23
    Bu soruda dile getirilen iddia ve varsayım şudur: Her nerede Allah’ın zatı bir işi yapmaya güç yetirebiliyorsa O’nun kendisi bu işi yapar ve eğer buna güç yetiremezse sebeplerden istifade eder. Allah’ın her işe güç yetirebildiğini bildiğimizden dolayı O’nun fillinin nedenler kanalıyla gerçekleşmesi muhaldir ve her kim bir ...
  • Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
    6619 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/03
    Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:1- Haklı ve haksız olarak öldürme.2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi. 4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya ...
  • İnsanın üstünlüğünü tehdit eden amiller nelerdir?
    7493 Pratik Ahlak 2012/01/23
    Kur’an-ı Kerim’in bakışında gerçekte insanın insanî makam ve üstünlükten düşmesine neden olan ahlakî düşüş, değişik etkenlere bağlıdır: Bir grup Kur’an ayeti, insanların gaflet, akıl ve düşünceyi kullanmama ve bunların gerekleriyle amel etmeme nedeniyle insanî üstünlüklerini yitirdiğini beyan etmektedir. Başka Kur’an ayetleri ise nefis hevesi ve dünya sevgisini ...
  • Kur’an’da Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı kaç defa zikredilmiştir?
    17590 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı Kur’an’da dört defa gelmiş ve aşağıdaki surelerde zikredilmiştir:1. Ali İmran, 144. Ayet: “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    33885 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Şüphesine itina etmemesi gereken kesirü’ş-şekk, şüphelerinin hiç birisine mi itina etmemelidir?
    7487 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    ‘Kesirü’ş-Şekk’in (Çok Şüphe Edenin) şüphesi yoktur.’ kaidesine göre çok şüphe eden kimse şüphesine itina etmemelidir. Fakihlerin çoğuna göre bu kaide sadece namaza özgü olmayıp, abdest, gusül ve teyemmüm gibi namazın mukeddamatını da kapsarken hac, muameleler, itikatlar gibi terkipli ibadetleri de içine almaktadır. Bu görüşte olanlar ‘Kesirü’ş-Şekkin şüphesi ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    9155 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Peygamberden (s.a.a) gelen kırk hadis ezberleme hakkındaki rivayetler sahih midir? Bu kırk hadisin ölçütlerini söyleyiniz.
    12558 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Şii[1] ve bazı sünni[2] kaynaklarda çeşitli ibarelerle İslam Peygamberinden (s.a.a) ‘Erbain’ diye meşhur olan hadiste, kırk hadis ezberlemeye önemle tavsiye edilmiştir. Örneğin: ‘Ümmetimdem kim, halkın ihtiyaç duyduğu hadislerimden kırkını ezberlerse Allah ...

En Çok Okunanlar