Gelişmiş Arama
Ziyaret
10655
Güncellenme Tarihi: 2012/03/03
Soru Özeti
Anne ve babanın isteğine amel etmenin ölçüsü nedir?
Soru
“Tesnim Tefsiri”nde şöyle gelmiştir: “Babanın vacipsel hakkı kendisine isyan edildiği durumunda eziyet ve babanın incindiği sayılıyor olması yerlerdedir. İstihbabi hakkı da böyleli yerler söz konusu olmadığı durumlardır” (c.5,s.381). Eziyet sayılan konuların belirlenmesiyle eziyet sayılmayan konuların belirlenmesinin ölçüsü nedir? Yani anne ve babanın emirlerine muhalefet etmenin onlara eziyet sebebi olup olmadığını nerden bileceğiz?
Kısa Cevap

Anne ve babaya yapılan eziyetler; onları kızdırmak, incitmek ve hatta ikisinden birisi dahi olsa da anne ve babanın hatırını kırmaktan ibarettir. Bu konuda ayet ve rivayetlerin incelenmesiyle şöyle bir netice alınabilir: Anne ve babanın isteklerine amel edilmesi farz olan hakların ölçüsü, ahlaki açıdan bu hakların yerine getirilmesiyle onların incinmesine sebep olmamak ve onların da fıkhi açıdan çocuklarından haram işlemesini veya farza amel edilmemesini istememeleridir.

Ayrıntılı Cevap

Anne ve babaya yapılan eziyetler “Kızdırmak, incitmek ve hatta ikisinden birisi dahi olsa da baba ve annenin hatırını kırmak” tan ibarettir.[1]

Din ve kültürlerin tamamında anne ve babanın çocukları yanında özel bir ihtiramı vardır, ancak İslam’da bu hakların yanında, anne ve baba için geniş ahlaki haklar sayılmış ve her türlü eziyet ve incitmenin, onların haklarının zayi edilmesini bilecek kadar bu hakları genişletmiştir. Bunun yanında bazı fıkhi hakları da çocukların amel etme sorumluluğuna bırakmıştır; muhtaç anne ve babanın nafakasının çocukların temin etmesinin farz oluşu bunun bir örneğidir.[2]

Anne ve baba hakkı konusunda Kur’an’ın çeşitli tabirleri vardır, nitekim Allah-u Teâlâ şöyle buyurmuştur: Rabbin, kendisinden başkasına asla ibadet etmemenizi, anaya babaya iyi davranmanızı kesin olarak emretti. Eğer onlardan biri, ya da her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşırsa, sakın onlara “öf” bile deme; onları azarlama; onlara tatlı ve güzel söz söyle”.[3]

Görüldüğü gibi Allah-u Teâlâ’ya iman etmenin ve O’na şirk koşmamanın yanında, anne ve babaya iyilik etmek emredilmiş ve küçük bir kelimeyle dahi olsa da onların incitilmeleri yasaklanmıştır. Rivayetlerde de anne ve babayı incitmek büyük günahtan sayılmıştır.[4] Ancak Kur’an ayetlerinde olduğu gibi bu konu için bir sınır tayin edilmemiş ve onların saygın bilinmesi yönünde yalnızca anne ve babanın incitilmesine işaret edilmekle yetinilmiştir.[5]

O halde anne babanın farz olan haklarının dikkate alınmasıyla onların incinmesi ve hatırlarının kırılmasının ölçüsü vardır.[6] Bir konuda anne babasının görüşüyle muhalefet eden kimse bu muhalefetiyle, onların incinmesine sebep olmuştur. Ancak bazen onlara muhalefet etmek, onların incinecekleri ölçüde olmaması durumunda, her ne kadar onların incinmesine sebep olmasa da, anne babanın görüşüne uygun davranılması daha iyidir.

Çocukların anne babasına itaat kısmından sayılmayan çeşitli şer’i konular vardır örneğin; anne babanın çocuklarına ilahi ve İslami kanunlara muhalefet emri vermesi ve çocuklarından falan şer’i emre muhalefet etmelerini istemesi durumunda, onların emrine itaat etmek gerekli değildir ve onların incinmesine de sebep olmaz.[7]

Dolayısıyla şu neticeye varılabilir: Anne ve babanın isteklerine amel edilmesi farz olan hakların ölçüsü, ahlaki açıdan bu hakların yerine getirilmemesiyle onların incinmesine sebep olmamak ve onların da fıkhi açıdan çocuklarından haram işlemesini veya farza amel edilmemesini istememeleridir.

Elbette farz sayılmasa bile şeriatta anne ve babanın görüşüne riayet edilmesinin güzel olduğu başka konularda vardır.

 


[1] -Muhaddis Kummi, Şeyh Abbas, Nehzetü’n-Nevazır fi Tercümeti Ma’deni’l-Cevahir, Tahran, Birinci baskı, Neşri İslamiye, s. 128.

[2] -Daha fazla bilgi için bu sitede bulunan ilgili soruya bakınız: Soru 22660 (Site: fa9937) (Vücubu Nafaka-i Peder ve Mader).

[3] -İsra, 23.

[4] -Ubeyd b. Zürare şöyle diyor: İmam Sadık’a (a.s) büyük günahları sordum ve İmam şöyle buyurdu:  Ali’nin (a.s) kitabında yedi büyük günah sayılmıştır ki bunlar şunlardan ibarettir: 1. Allah’a küfretmek, 2. Nefis öldürmek, 3. Anne babaya eziyet etmek, 4. Bilerek faiz yemek, 5. Zulmederek yetimin malını yemek, 6. Cihattan kaçmak ve 7. Hicretten sonra bedevi olmak. Bakınız: Amuli, Muhammed b. Hasan, Vesailü’ş-Şia (Nefisle cihat babının tercümesi), Tercümeyi Sıhhat, Tahran 1364, İntişarati Nas, s. 198. 

[5] -Hz. İmam Sadık (a.s) şöyle buyurur: Allah-u Teâlâ (anne ve babanın incinmesinde) “Of”tan daha küçük bir şey bilseydi ondan da sakındırırdı ve “Of”un en aşağı merhalesi incitmektir ve bir kimsenin, anne ve babasına bakışını dikmesi, bunun örneklerinden birisidir. Bakınız: Kuleyni Muhammed b. Yakup, Usulü Kâfi (tercümeyi Mustafavi), Tahran,  Kitap Furuşiyi İlmiyeyi İslamiye, Birinci baskı, c. 4, s. 50.

[6] -İstiftaatların bazılarında da bu konuya işaret edilmiştir örneğin “Anne babanın incitilmesinin (Akkı Valideyn) anlamı nedir? Hangi şartlarda gerçekleşir? Eserleri (getirisi götürüsü) nedir?” şeklinde istiftaat edilmiş ve şöyle cevaplandırılmıştır: Onların incinmesine sebep olacak her iş, akkı valideyn (onları incitmek) manasındadır, ancak farz veya haram konularında mükellef olunmasının yanında onların bu emirlere muhalefet edilmesini istemeleri, bunun dışındadır. Bakınız: “İstiftaatı Cedid” (Ayetullah Mekarim Şirazi), c. 3, s. 559; Anne oğluna karısını boşamasını, boşamaması durumunda incineceğini; içtiği sütü helal etmeyeceğini söyleyebilir mi? Cevap: Allah’ın İsmiyle, Bu konuda anneye itaat etmek farz değildir. Bakınız: Sıratü’n-Necat (Ayetullah Tebrizi), c. 6 s. 257.

[7] -Daha fazla bilgilenmek için bu sitede bakınız: Soru 14948 (Site: tr14742) (Vezayifi Ferzendan der Beraberi Valideyn).

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cenabet guslü alması gereken biri namaz kılabilmek için guslün yanı sıra abdestte alması gerekir mi?
    26159 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/11
    Cenabet guslü yerine getirmiş olan kimse normal şartlarda abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı takdirde (tuvalete çıkma, yellenme gibi…)aldığı cenabet guslü ile namaz kılabilir ve namaz için abdest almaması gerekir. Eğer abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı halde gusülden sonra namaz için abdest alırsa haram olan(yapmaması gereken ) bir ...
  • İmam niçin masum olmalıdır ve imamın masum olduğu nasıl belirlenmelidir?
    13092 Eski Kelam İlmi 2008/06/18
    Şia, Ehl-i Sünnet’in aksine, imamın, da masumiyet konusunda peygamberler (s.a.a.) gibi olduğuna inanmaktadır. Bu yüzden İslam Peygamberi ve diğer ilahi peygamberlerin de masum oldukları gibi, imam da hata ve yanlıştan masum olmalıdır.Ama Ehl-i Sünnet, peygamberden sonraki halifeliği, ilahi değil, toplumsal bir makam olarak görmektedirler onlara göre bu makam halk ...
  • Rehberliğin görüşüne göre “bilerek” namazı bozmanın hükmü nedir?
    30111 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    İradi olarak farz namazı bozmak ve kesmek haramdır ama bir kefareti yoktur. Eğer insan namazını doğru kılıp kılmadığına dair şüphe ederse şüphesine itina etmemeli, namazını doğru kıldığına hükmetmeli ve namazı bozmamalıdır. Ama namazını bozarsa bunun bir kefareti yoktur. Elbette farz namazı iradi olarak bozmak haramdır ama ...
  • Eğer namaz kılan bir insan namaz esnasında mescidin necis olduğunu veya olacağını anlarsa ne yapmalıdır?
    6070 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Tevzihü’l-Mesail’de şöyle belirtilmiştir: “Eğer namaz kılan şahıs namaz esnasında mescidin necis olduğunu anlarsa ve namaz vakti dar ise namazın tümünü kılmalıdır. Eğer vakti varsa ve mescidi temizlemek namazı bozmaya neden olmazsa namaz esnasında temizlemeli ve sonra namaz kılmalıdır. Lakin bu namazı bozacaksa, namazı bozmalı, mescidi temizlemeli ve sonra namaz ...
  • Ümmü'l Mü'minin deyimi nasıl ortaya çıktı?
    11752 Tefsir 2009/06/16
    Ümmü'l Mü'minin deyimi ilk olarak Peygamber (s.a.a)'in zamanında Ahzap suresinin 6. ayetinin nazil olmasıyla deyimleşti. Ayet, Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin mü'minlere göre durumunu ortaya ...
  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    7032 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Eğer Ayşe müminlerin annesiyse ve Kur’an onun temiz olduğunu ilan etmişse, Cemel savaşında İmam Ali’yle (a.s) nasıl savaştı?
    9578 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Sorudaki temizlikten kastedilen temizlik, tathir ayetinin içeriği olan tüm yönleriyle ve mutlak temizlikse, tathir ayeti sadece aziz Peygamber (s.a.a), İmam Ali (a.s), Fatıma (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin ile ilgilidir ve Peygamberin eşlerini kapsamamaktadır. Ama iffet ile çelişen bir ameli yapma ithamından (ifk hadisesi) temizlenmek ise, bu ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    9969 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Hz. Meryem’in makamının yükselmesine neden olan şey nedir?
    15584 Tefsir 2012/06/26
    Kur’an ve hadislerden anlaşılan şu ki; İmran’ın kızı Meryem, mali bakımından iaşesini idare edebilecek bir güce sahip değil ve böyle fakir bir ailede (zira o doğmadan önce babası vefat etmişti) dünyaya gelmiştir. Bu neden dolayı onun sorumluluğunu Hz. Zekeriya (Meryem’in teyzesinin kocası) üstlenmişti. Bu değerli ...
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6741 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...

En Çok Okunanlar