Gelişmiş Arama
Ziyaret
6410
Güncellenme Tarihi: 2011/04/16
Soru Özeti
Acaba “aşura gününde insan kedisi için dua yapmamalıdır” şeklindeki iddia doğru mudur?
Soru
Acaba “aşura gününde insan kedisi için dua yapmamalıdır” şeklindeki iddia doğru mudur?
Kısa Cevap

Dua kulun fakirane bir şekilde hak Teâlâ’yla irtibat kurup dünyevi ve uhrevi ihtiyacını gidermek için dilekte bulunmaktır. Her durumda kendine ve başkalarına dua yapmak beğenilmekte ve oldukça fazla fazileti ve sevabı vardır.

Aşura gününde kedin için dua yapmanın hiçbir işkâlı yoktur. Bilakis aşura gününde yapılması tavsiye edilen ameller içerisinde dualar ve “ziyaret-i aşura” okumak vardır. Bu dualar ve ziyaret okumak içinde insanın kendisi için de dua yapması vardır.

Bu günde dünyevi işlere teveccüh etme insanda azalıp sadece gereken miktarda, zaruri şeylerle yetinmek ve bu günü musibet günü bilmek, bu günde hüzünlü olmak ve bu günde ağlamak elbette ki daha uygundur.

Ayrıntılı Cevap

Dua kulun fakirane bir şekilde hak Teâlâ’yla irtibat kurup dünyevi ve uhrevi ihtiyacını gidermek için dilekte bulunmaktır. Aşura gününde kendine dua yapmamak gerekmektedir şeklinde bir şey yoktur. Zira rivayetlerde aşura gününde yapılması tavsiye edilen ameller içerisinde dualar ve “ziyaret-i aşura” okumak da vardır. Bu dualar ve ziyaret okumak içinde insanın kendisi için de dua etmesi de vardır.

Örnek teşkil etmek babından aşura ziyaretinin kendisine dikkat ederseniz, aşura ziyaretinin kendisinde duadan bazı bentler vardır ki kendimiz için Allahtan bazı isteklerde bulunuyoruz. “Allahummec’alni indeke vecihen bi’l-Hüseyn aleyhi’s-selam fid-dünya vel-ahire; Yani Allah’ım! Hüseyin hatırası için beni dünya ve ahrette kendi yanında değerli kıl”. Veya Allahtan aşura duasında şöyle bir istekte bulunuyoruz: “Allahummec-alni fi makami haza mimen tenaluhu minke selavatun ve rahmetun ve meğfiretun, Allahummec-al mahyaye mahya Muhammedin ve ali Muhammed ve memati memate Muhammedin ve al Muhammed; Yani Allah’ım! Beni içinde olduğum bu makamda senden kendilerine selabatin, bereketin ve mağfiretin kavuşmuş olan kimselerden eyle. Allah’ım! Yaşamımı Muhammed ve ali Muhammed’in yaşamı gibi ve ölümümü de Muhammed ve ali Muhammed’in ölümü gibi kıl”. Hakeza aşura gününde tavsiye edilen amellerden bir diğeri de namaz ve çok değerli bir dua imam Cafer Sadıktan (s.a.) nakledilmiştir. Bu duanın birçok kısımlarında imam Allahtan rahmet, meğfiret ve hacetlerinin yerine getirilmesini diliyor.[1]   

Buna binaen aşura gününde kendin için dua yapmanın bir sakıncası yoktur. Ama genel anlamda masumlar (a.s.) başkaları için de dua yapılmasını tavsiye etmişlerdir. Bir mümin sadece kendisi için dua edip başkaları bağlamında gaflete duçar olmamalıdır. Bir rivayette şöyle nakledilmiştir: İmam Cafer sadık (a.s.) şöyle buyuryor: Allahın resulü şöyle buyurdu: “her kim şöyle derse “Allahhummeğ-fir lil-müminine vel- müminat” (Allahım! Mümin erkekleri ve mümin kadınları af et); Allah Adem’in (a.s.) zamanından kıyamet gününe kadar gelen müminlerin sayısınca onun için bir hasena yazar, onun bir günahını da siler ve onun bir derecesini (iman derecesini) de yükseltir”.[2]

Elbette dikkate şayandır ki bize ulaşan bazı rivayetler vardır ki bu günde hüzünlü olmak ve dünyevi işlerden –zaruri ve lazım olandan hariç- el çekmek, en azında bu gündeki dünya için çabası ve uğraşı diğer günlerde göstermiş olduğu çaba ve uğraşa oranla daha az olması tavsiye edilmiştir. Zira beni ümmeye (ümmeye oğulları) bu günü mübarek bir gün saymış ve bu günü kendileri için zafer ve galip gelme günü olarak algılamışlardır. Ama bu zaruri ihtiyaçlarını gidermekten tamamen el çekmek anlamına gelmiyor.

Aşağıdaki rivayet bu günün hüzün günü olarak alınmasını tavsiye eden rivayetlerden birisidir: İmam Rıza (a.s.) şöyle buyurmuş: “Aşura gününde her kim kendi ihtiyaçlarını bırakıp onlar arkasında dolaşmazsa Allah onun dünyevi ve uhrevi ihtiyaçlarını giderecektir. Her kim aşura günü kendisi için musibet ve hüzün günü olarak alırsa Allah’u Teala kıyamet gününü onun için sevinç ve hoşnutluk günü karar kılar. Her kim aşura gününü kendi için bereket ve o günde kendi evi için azık toplama günü olarak karar kılarsa Allah onun azık yapmış olduğu şeyden bereketi alır ve kıyamet gününde de Abdullah b. Ziyat, Ömer b. Sad ile birlikte cehennemin en alt tabakalarında haşir edecektir”.[3]

Ama denildiği gibi dünya hayatı için uğraş ve çabaları terk etmek dua ve yaşamın zaruri şeylerinden el çekmek anlamında gelecek değildir.

Konuyla alakalı daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki indeksleri mütalaa ediniz.

. «شرايط استجابت حتمى دعا»؛ سؤال 1843 (سایت: 2184).

 


[1] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharul-Envar”, Beyrut: Müesesetül Vefa, 1404, kameri, c. 97, s. 303-307; Şeyh TUSİ, “Misbahul-Müçtehit”, Beyrut: Müesesetu fıkhuş-Şia, 1411, kameri, s. 782-787.

[2] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharul-Envar”, Beyrut: Müesesetül Vefa, 1404, kameri, c. 90, s. 391.

[3] Şeyh HUR AMULİ, “Vesailuş-Şia”, Kum: Müesesei Alulbeyt (a.s.), 1409, kameri, c. 14, s. 504.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hangi ayet tevhidin kısımlarını içermektedir? Tevhidin kısımları nelerdir?
    16882 Eski Kelam İlmi 2011/08/14
     Tevhit konusu, Kuranî ve dinî kavramlar içinde en derin ve geniş konulardandır. Çünkü tevhidin çeşitleri ve mertebeleri vardır. Bu yüzden Kuran’da tevhit konusu birçok sure ve ayette genişçe ve derin olarak işlenmiştir. Kuran’ın bu üslup ve tarzı temel kavramlardadır. Bugün bu üslup, Kuran’ın konusal ...
  • Genetik düzeltmenin hükmü ve bu yöntemle dünyaya gelen çocuğun hükmü nedir?
    7251 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/11
    Genetik düzeltmeler yapmanın birçok çeşidi söz konusudur bu yüzden tabii olarak hükümleri de farklıdır.Ancak genel olarak söylemek gerekir ki genetik düzeltme karı kocanın (eşlerin) sperm ve yumurtalığı üzerinde yapılır ve maksat dünyaya gelecek çocuğun genler ve kalıtımla geçen hastalıklara karşı bağışıklık kazanması olursa ...
  • Niçin bizim mektepte imamlık makamı babadan oğla irsi olarak geçmektedir?
    8827 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    İmamet makamı masum olmak ve bol ilim gibi vasıflara sahip olan kişiye verilir. Bu vasıflara kimin sahip olduğunu yalnız Allah Teala bilir. Bu yüzden imamlar dünyaya gelmeden önce onların isimleri ve özellikleri Allah tarafından Peygambere bildirilmiştir. Ama imamlık veya peygamberlik makamının gereken liyakati taşıdığı için önceki peygamberin soyunda yer ...
  • Acaba İmam Hüseyin(a.s) bir hadisinde, Arap ve Acem arasında fark koymuş ve Acemleri kınamış mıdır?
    9935 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2010/09/04
    Dile getirdiğiniz rivayet Ebu Ebdillah (a.s)'dandır. Yani İmam Sadık (a.s)'tan, İmam Hüseyin (a.s)'den değildir. Şöyle buyurmuşlardır: “Biz Kureyşteniz ve bizim Şialarımız da Araptırlar, acem değil”. Bu rivayetin zahir anlamı dikkate alındığında Arap, acem ve Kureyş'ten maksat bilinen meşhur ırklardır. Ama bu rivayet senet açısından zayıftır. ...
  • Müslüman kadınlar camiasından ilmi havzalarda içtihat derecesine ulaşanlar var mı?
    10122 تاريخ بزرگان 2010/06/08
    İslam’ın ilime önem vermesi ve ilimi kadın erkek herkese farz kılması sonucu bazı kadınlar ilim öğrenimine iştigal edip sonunda içtihat derecesine ulaşmışlardır.Örneğin, H. K. 1403 yılında vefat etmiş olan Bayan Müçtehit Emin ve şimdi kadınların ilmi havzalarının değerli üstatlarından ...
  • Ailenin duyarsılığından dolayı tutumadığım oruçları kaza etmek zorunda mıyım?
    5608 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/14
    Hz. Ayetullahi’l-uzma Sistaninin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Eğer itminanla orucun vacip olmadığına inanarak oruç tutmamışsa (kefaret yoktur ve) kaza yeterlidir.Hz. Ayetullahi’l-uzma Mekarım-i Şirazinin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Namaz ve oruçları tedrici bir şekilde kaza ediniz. Kefaretin ile ilgili (niteliği hakkında) tevzihu’l-mesailimizdeki 1301-1402 numaralı meselelerdeki ...
  • Ağzı temizleyen maddelerin içinde genellikle az miktarda alkol bulunur. Bunun hükmü nedir?
    6519 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/06/12
    Sarhoş edici[1] sıvılardan olup olmadığı belli olmayan alkoller temiz hükmündedirler. Onların karıştırıldığı sıvıların alınıp satılması ve kullanılmasının herhangi bir sakıncası yoktur.[2]
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    27338 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • el-Muttali ve el-Mulakkan sıfatlar kemaliye mi yoksa veya cemaliye sıfatlardan mıdırlar?
    7183 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    İster Allah’ın lütfunu, ister kahrını vs. yansıtsın bir sıfatın Allah’ta olduğunu ispat eden bütün sübuti sıfatlar kelam ilminde cemal sıfatları diye bilinmekte ve varlık açısından aralarında herhangi bir fark yoktur. Soruda gelen el-Muttali (Telkin edici) ve el-Mulakkan (Bilen)’da bunlardandır. ...
  • Şia imamlarının Son Peygamber Hz. Muhammed dışında diğer peygamberlerden daha faziletli ve üstün oluşunun sebebi nedir?
    17757 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    Bizim dini öğretilerimizde geldiğine göre Hz. Muhammed dışında hiçbir peygamber, peygamberlik vasfı dışında imamlardan üstün değildir.Yine bazı hadislere göre ism-i azam 73 harften ibarettir ki önceki peygamberler bu harflerin hepsine vakıf değildiler. Örneğin Hz. İbrahim'e yalnız sekiz harf verilmiştir ancak İslam Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.a)'e 72 harf verilmiştir ...

En Çok Okunanlar