Gelişmiş Arama
Ziyaret
61143
Güncellenme Tarihi: 2010/08/22
Soru Özeti
Hırsızlık günahı nasıl telafi edilebilir?
Soru
Ben bir şahıstan gizlice ve kendisinin anlamadığı bir şekilde bir miktar para aldım. Yani bu parayı onun parasını koyduğu yerden azar azar bir şekilde aldım. Ama şimdi pişmanım, onun parasını geri vermek ve tövbe etmek istiyorum. Bununla birlikte bu şahıstan ne kadar para aldığımı bilmiyorum ama rakamını tahmin ediyorum. Sizden bana kılavuzluk etmenizi istiyorum. Bu parayı aldığım yere tekrar koyabilir miyim? Sadece bu yol benim için mümkündür. Zira kendisine söylersem haysiyetim lekelenecektir ve bunu yapamam. Bundan ötürü lütfen bana kılavuzluk edin.
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

Yüce Allah’ın lütfüne mazhar olup yanlışınızı anlamanız ve tövbe ve günahınızı telafi etme girişiminde bulunmanız nedeniyle sizi kutluyoruz. Bu günahın bağışlanması ve telafide bulunmanız için o şahsın kendisine söylemenizin ve onu yaptığınız işten haberdar etmenizin lazım olmadığını size müjdeliyoruz. Sadece yaptığınız işten dolayı kendiniz ve Yüce Allah arasında kalacak şekilde tövbe etmeniz ve kesin bilgiyle bildiğiniz ondan aldığınız para ve eşya miktarını kendisine geri vermeniz[1] (veya eline ulaşacağını bilmeniz şartıyla aldığınız yere koymanız) hatta kendisi anlamasa bile yeterlidir. İnşallah şefkatli Allah’ın inayet ve bağışlamasına mazhar olacaksınızdır.      


[1] Bu hüküm benzer konulardaki (malî borçlar) büyük merci taklitlerinin fetvalarından istifade edilerek verilmiştir. Numune sıfatıyla aşağıdaki örneklere dikkat ediniz:

Müctemeü’l-Mesail (Gülpeyganî), c. 1, s. 401, s. 374: “İşi insanların evleri içinde kuyu kazmak olan bir şahıs bir ev sahibiyle on metre bir kuyu kazması şartıyla bir anlaşma yapar. Bu şahıs on metre yerine anlaşmasına ihanet ederek dokuz metre kazıp işi telsim eder. Bu şahıs bu işten bir miktar para toplamıştır. Ama şimdi önceki yaptıklarından dolayı pişman olmuştur ve kendilerini razı kılması için de işlerini yaptığı insanlara ulaşamamaktadır. Bu durumda eğer o miktarın humusunu verirse uhdesinden kalkar mı yoksa kalkmaz mı?

C- Eğer aynı o miktar kalmamışsa, harcanmışsa ve sahiplerini de tanımıyorsa, kesin bilgiyle bildiği uhdesinde olan miktarı hak sahipleri adına seyit olmayan fakire sadaka olarak vermelidir. Eğer onları tanıyorsa, onlardan rızayet almalıdır. Eğer o miktar kalmışsa ve başka mallara karışmışsa ve onun miktarı ve sahibini de bilmiyorsa, o malların humusunu haram ile karışmış olarak ödemelidir.”

Camiu’l-Mesail (Behçet), c. 2, s. 108: “Eğer maliki tanıyorsa ve mal miktarını hiç bilmiyorsa, muhtemel miktara yönelik önceki bilgisi yoksa yani en düşük ihtimalden ibaret olan kesin bir bilgiyle borçlu olmadığı miktarı biliyorsa, kesin bildiği kadarıyla yetinir. Aksi takdirde genellikle böyle cereyan eden bu durumda müstehap olarak ihtiyat edilerek malik ile anlaşılmalı veya en büyük ihtimal ödenmeli veyahut malikin razı olduğu miktar ödenmelidir. Belirtilen konuda mal ve borç arasında bir fark yoktur.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Ehlisünnetin kadınları kabirleri ziyaret etmekten men etmesinin nedeni nedir?
    8366 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Ehlisünnet kitaplarında kadınların kabir ziyaretinde bulunmasının mekruh veya haram olduğunu yansıtan bir takım rivayetler mevcuttur. Lakin böyle ziyaretlerin caiz olduğunu belirten daha güçlü hadislerin varlığı ve birinci grup hadislerin senet ve muhtevasındaki zayıflık, birçok Ehlisünnet âlimini şer’i şart ve durumlara riayet etmesi halinde kadınların da erkekler gibi ...
  • basiret gözüyle Allah-ı görmek, kalp ile Allah-ı müşahede etmekle aynı mıdır?
    13739 Pratik İrfan 2010/12/18
    Hazreti Ali'nin (a.s.) kelamında söz konusu olan basiret gözü ile Allah-ı müşahede etme meselsi kelam ilmince Allah-ı görme meselesiyle ilgili bir konudur. Bu konuyla ilgili hak ve doğru olan görüşe göre kalbi rüyet ve tecelliden farklı olan gözsel rüyet hak Teâlâ hakkında imkânsızdır. Ama Allah ile buluşmak ...
  • Ahlâkla ahlâk ilminin farkı nedir?
    10642 Teorik Ahlak 2012/02/04
    Ahlâk kelimesi, Hulk kelimesinin çoğulu olup -ister iyi olsun ister kötü- huy, yapı, karakter ve alışkanlık demektir. Ahlâk ilminin alim ve filozofları, ahlâk için çeşitli tarifler yapmışlardır. Bütün bu tariflerden yola çıkarak ahlâkı şöyle tarif edebiliriz: ‘Ahlâk, insan nefsindeki keyfiyet olup, insanın ona ...
  • Allah, taklit üzere Müslüman olmayı kabul eder mi?
    7867 Eski Kelam İlmi 2009/08/25
    Ahirette inancımız hakkında sorulan soruya “Atalarımızı taklit edip onları körü körüne takip ettik” demekten başka bir cevabımız yoksa bu cevap geçerli olmaz. Çünkü böyle bir durum insanın fıtrat ve yaratışına da aykırıdır. İnanç, ilim ve yakin üzerine olmalıdır. Elbette bu ilim ve yakini insan bir bilenin ...
  • Sol elin işaret parmağına yüzük takmanın hükmü nedir?
    7937 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/18
    Altından olan süs eşyalarını takmak ve altın yüzük kullanmak sadece erkekler için haramdır ve onunla kılınan namaz geçersizdir.[1] Ama kadınların altın yüzük takmasının veya erkeklerin altın olmayan yüzük kullanmasının hiçbir sakıncası yoktur. Bir bayan altın veya altın olmayan bir ...
  • Vaizlerin Sultanı Şirazi kimdir?
    3630 تاريخ بزرگان 2019/06/22
    Yirminci yüzyılın tanınmış meşhur Alim şahsiyetlerinden biriside Vaizlerin Sultanı Merhum Seyit Muhammet Şirazi (1314/1391.k) dir. Minberde, vaiz vermede, hitabette vede münazarada üstad ve yetenekli bir şahsiyettir. ‘Peşaver geçeleri’ adlı eser kendisinin ehlisünnet ulemasından bazı alimlerle peşaver şehrinde yapmış olduğu münazaraların metinleştirilmiş şeklidir. O dönemden günümüze bu eser ...
  • İnsan utangaçlıktan nasıl kurtulabilir?
    58986 Pratik Ahlak 2010/12/05
    Utangaçlığın olumsuz ve istenmeyen sonuçları olup, insanın yaşamda başarılı olmasına engel olmaktadır. İnsan, bu ruhsal özelliktende diğer kötü özellikler gibi kurtulabilir ve onun tedavisi mümkündür. Çocukları sohbetlere katmak ve onları topluma girmeye teşvik etmek çocukların bu hastalığa yakalanmasını önleyen çözümlerdendir.Telkinde bulunmak, kendine ...
  • Başkasının bostanından izinsiz meyve ve bitki toplamanın hükmü nedir?
    14909 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
    Söz konusu sorunun cevabında ilk önce fakihlerin bu konu hakkında görüşlerini genel olarak açıkladıktan sonra Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tehrani nin görüşünü takdim edeceğiz.  Fakihlerin genel görüşleri:Bir başkasının malından faydalanmak her şekilde olursa olsun mutlaka bu tasarruf o malın sahibinin izni ile olmalıdır. Yalnızca ...
  • İslamla Hıristiyanlığın maneviyatları arasındaki farklılıklar nedir?
    10208 Yeni Kelam İlmi 2010/07/17
    Her dinin maneviyatının değer ve itibarı, o dinin kendisinin değer ve itibarıyla direkt olarak ilgilidir. Hıristiyanların kendi itiraflarına görede onların dini akla yatkın olmayan öğretilerle doludur. Dolayısıyla bu gibi kaynaklardan gelen menaviyatta doğal olarak bir sürü yanlışlıklarla dolu olacaktır. İslamın maneviyatıyla Hıristiyanlığın maneviyatı arasındaki temel fark işte buradadır; ...
  • Bismillahirrahamanirrahim’in Kuran ayetlerinden olup olmadığı hakkındaki görşler nelerdir? olAraf suresinin Genel anlamı ve okumasının fazileti nedir?
    6004 Tefsir 2012/04/07
    Bismillahirrahamanirrahim’in Kuran suresinin ayeti olup olmadığı bağlamında Müslümanlar arasında ihtilaf var olmaktadır. İmamiye (Şia),[1] şafi’iye,[2] Mekke ve Küfe karileri ve fakihleri[3] anlayışında hamd ve diğer surelerdeki bismillah surelerin bir ayeti saılmaktadır. Ama Medine, Basra ve Şam fakihleri ve ...

En Çok Okunanlar