Gelişmiş Arama
Ziyaret
14726
Güncellenme Tarihi: 2010/10/12
Soru Özeti
Spor hareketleri müzikle yapılırsa sakıncası olur mu? Bu hareketler dans hükmüne girer mi?
Soru
Hızlandırmak için hareketli müziklere (trans müzik) ihtiyaç duyulan sporların hükmü nedir? Bu sporları yapmaktan amaç kiloları çoğaltma veya azaltma yahut sağlık için olursa ve dansta olmazsa hükmü nedir? Ve acaba öğretmende olmak üzere başkalarının niyeti dans etmek olsa hükmü nedir?
Kısa Cevap

Dans ve müzik birbirinden ayrı iki konu olup her birinin kendine özgü hükümleri vardır. Yani haram dansla haram müzik bir arada olursa insan iki haram iş yapmış olur.

Fakihlerin çoğu, oynak ve fesat amaçlı eğlence ortamlarına uygun müziklerin haram olduklarını söylerken, bazılarıda her türlü müziğin haram olduğunu söyleyip müzik çeşitlerinin arasında herhangi bir fark görmemekteler.
Dansın tarifi konusunda dayanaklar farklıdır. Kimi fakihler eğlence maksatlı ölçülü hareketlere dans derken, kimiside örfçe dans denilen her şeye dansın ahkamını uygulamaktadır. Hükmü hakkında ise bir grup onun tümüyle haram olduğunu söylerken, diğer bir grupta fesat veya haram bir fiil ile olursa haram olduğunu söylemektedir.
Kısacası spor hareketleri, haram dans veya haram müzik dinlemek kapsamına girmezlerse sakıncası yoktur; ancak bu konularda herkes kendi müçtehidine başvurmalıdır.

Ayrıntılı Cevap

Söz konusu sorunun cevabına geçmeden önce haram müziğin özelliklerinden olan ‘Tarb’ (etkileyici müzik), ‘Lahiv’ (oyun) ve ‘Eğlence Meclisi’ deyimlerinin ne manaya geldiğine bakmamız daha uygun olur:

1- Tarb (=Mütrib=Etkileyici müzik): Duyduğu müzik karşısında insanın ruhunda meydana gelen bir durumdan dolayı, insanın aklının hafiflemesine ve onu ölçülü olmaktan çıkmasına neden olan müziğe denir. Bu hal sadece mutluluğa ait değildir, üzüntülü ve hüzünlü zamanlarda da olabilir.[1]

2- Lahiv (Eğlence Müziği): Fakihlerin lahiv sözcüğünden maksadı, fesat meclislerine uygun olarak söylenen ve eğlenme amaçlı müziklerdir. Yani bir müzik mütrip olmayabilir, ama fasıkların ve hevalarına tapanların meclislerinde yaygın olan türden olabilir.[2]

3-  Fesat Amaçlı Meclisler: Ayyaşlık, şehvet, dans ve oyun amaçlı düzenlenen meclislerdir. Kutsalların örfünde bunlara günah meclisleri denmektedir.[3]

Bu girişten sonra bazı taklit mercilerinin ‘müzik dinleme’ hakkındaki görüşlerine yer veriyoruz: Fakihlerin çoğu bütün müziklerin değilde ‘lahiv’ türündeki müziğin haram olduğunu söylemekteler. Bazıları ise mütrip içerikli müziği dinlemeyide haram bilmekteler.[4]

Ayat-ı İzam Humeyni (r.a), Hamanai, Sistani, Fazıl Lenkerani (r.a) ve Mekarim Şirazi şöyle buyuruyorlar: ‘Mütrib olan her türlü müzik haramdır. (Ve) müziğin neşeli veya dertli olması ölçü değildir. Ölçü mütrib olup olmadığıdır.[5]

Ayetullah Gulpaygani: Müzik dinlemek veya çalmak (lahvi ve mütrib olsun ya da olmasın) haramdır.[6]

Ayetullah Safi Gulpaygani: Halkın örfünde müzik olarak bilinen şeyi dinlemek, bestelemek, öğrenmek ve öğretmek haramdır.[7]

Ayetullah Nuri Hamadani: Her türlü mütrib, lahvi, günah ve eğlence meclislerine uygun olan müziği dinlemek haramdır.[8]

Ayetullah Vahid Horasani: Günah ve eğlence meclislerine uygun lahvi şarkıları dinlemek caiz değildir.[9]

Ayetullah Behcet: Lahive ait olan aletleri lahiv olmayan yerlerde kullanmak (çalmak) vacip ihtiyat gereği caiz değildir. Onların lahivde kullanılması kesinlikle haramdır. Ve onun mütrib müziğini dinlemekte haramdır.[10]

Ayetullah Tebrizi: Fesat meclislerine uygun müzik lahiv müziktir, onu çalmak ve dinlemek haramdır.[11]

Binaenaleyh bütün taklit mercilerinin ittifakıyla müziğin haram olan türü[12] tahrik etsin veya etmesin, neşeli olsun, dertli olsun, İslam cumhuriyetinin televizyondan yayınlanmış olsun ya da olmasın vb. durumların onun haram oluşuna herhangi bir etkisi yoktur.[13]

Bu esasa göre, spor yapmak her ne kadar başlı başına sakıncasız olsa da haram müzikler bu sporlarla bile caiz değildir, bu sporları yapmaktan amaç sağlığı korumak vb. amaçlarla olsa dahi.

Spor hareketleri ve dans konusuna gelince diyoruz ki, bu spor hareketlerine dans denirse dansın hükmüne girer. Müziğin haram oluşu, dansın haram oluşunun dışında olup, dansın kendine has hükmü vardır.

Taklit mercilerinin dans için yaptıkları tarifler farklıdır:

Ayat-ı İzam Humeyni, Behcet, Tebrizi, Hamenei, Sistani, Fazıl ve Gulpaygani’ye göre örfün dans dediği herşey danstır.

Ayetullah Mekarim Şirazi’ye göre ise dans, oyun ve eğlence amaçlı yapılan ölçülü hareketlerdir.[14]

Buna göre eğer bir harekete dans denirse büyük taklit mercilerinin bu konudaki hükümleri şöyledir:

İmam Humeyni (r.a): Vacip ihtiyat gereği kadınların ister düğün meclislerinde olsun, ister doğum günlerinde dans etmeleri kocalarının dışında her yerde haramdır.[15]

Ayetullah Gulpaygani: Kadının yalnızca kocası için dans etmesi caizdir, bunun dışında haramdır.[16]

Ayetullah Eraki: Dans sakıncalıdır.[17]

Ayetullah Behcet: Dans kesinlikle sakıncalıdır.[18]

Ayetullah Safi Gulpaygani: Kadının yalnızca kocası için dans etmesi caizdir, bunun dışında haramdır.[19]

Ayetullah Vahid Horasani: Dans etmek -şeriata muhalif olmasına ve diğer yönlerden haram adını almasına bakılmaksızın- vacip ihtiyat gereği mutlak surette caiz değildir.[20]

Ayetullah Sistani: Karı kocanın yalnız olmalarının dışında dans etmeleri vacip ihtiyat gereği caiz değildir.[21]

Ayetullah Mekarim: Yalnızca kadının kocası için yapacağı dans caizdir, bunun dışında sakıncalıdır.[22]

Rehber Ayetullah Hamanei: Dans etmenin temelde sakıncası yoktur, ancak haram fiile (şehvetin haram şekilde tahrik edilmesi, müzik dinlemek vb. gibi) yol açmamalıdır. Bu meselede dansların arasında fark yoktur.[23]

Yine şöyle buyurmaktadır: Genel olarak, dans şehveti tahrik ederse veya haram fiile yahut fesada yol açarsa haramdır.[24]

Kadın kocası veya erkek karısı için dansederse, haram değildir, sakıncası da yoktur.[25]

Büyük taklit mercileri ‘Kadın veya erkek yalnız başlarına ve başkalarının (hatta eşlerinin bile) görmediği yerde aerobik yapmalarının hükümü  nedir? sorusuna şöyle cevap vermişlerdir:

Ayat-ı İzam Humeyni, Tebrizi, Hamenei ve Sistani: Sakıncasızdır, ancak mümine yakışan şey lahivden uzak durmaktır.[26]

Ayetullah Behcet, Fazıl, Nuri, Vahid: Vacip ihtiyat gereği caiz değildir.[27]

Ayetullah Safi ve Mekarim: Haramdır.[28]

Sonuç şu ki, dans ediliyor[29] veya spor hereketleriyle beraber haram müzik dinleniliyor denirse sakıncalıdır, denmezse sakıncasızdır. Bu işlerde herkes kendi taklit merciine başvurmalıdır.

Ayrıca sorunuzu taklit mercilerinin bürolarına gönderdik ve şimdiye kadar şu mercilerin bürolarından elimize cevaplar ulaşmıştır:

Hz. Ayetullah-ul Uzma Mekarim Şirazi’nin Bürosu: Müzik, eğlence ve fesat meclisleri için değilse bir engel yoktur.

Hz. Ayetullah-ul Uzma Hamanei’nin Bürosu: Mutrib müzik, lahvi olmazsa bir engel yoktur ve bunu da belirlemek mükellefin kendi görevidir. Dans etmek şehveti tahrik etse veya haram işe yahut fesada yol açarsa veyahut kadın namahrem erkeklerin içinde dans ederse haramdır.

Hz. Ayetullah-ul Uzma Safi Gulpaygani’nin Bürosu: Spor başlı başına iyidir, ama müzik aletleriyle veya dansetmek amaçlı olursa haramdır. Vallah-ul Alim.

İlgili dizinler:

1-     Müziğin Haram ve Helal Oluşunun Delilleri, 388. Soru (Site:401).

2-     Haram Müzikle Helal Müziği Tanımanın Yolları, 499. Soru, (Site:540)

3-     Fıtrat ve Müziğin Haram Oluşu, 1078. Soru (Site: 1256).

4-     Müziğin Haram Oluşunun Delilleri, 932. Soru (Site:1004).

5-     İletişim Araçlarından Müzik Dinlemenin Hükmü, 1358. Soru (Site:1381).

6-     Spor Amacıyla Yapılan Dansın Hükmü, 1645. Soru (Site:2161).

7- Hadislerde Dansın Haram Oluşu, 423. Soru (Site:443).



[1] -Seyyid Mücteba Hüseyni, Porsişha ve Pasuhha-i Danişcui (Musiki Ahkamı), s.40

[2] -a.g.e. s.41.

[3] -a.g.e. s.42.

[4] -Tevzih-ul Mesail-i Meraci’, c.2, s.813 ve 913; Mesail-i Cedid, c.1, s.47 ve sonrası.

[5] -Seyid Mesud Masumi, Ahkam-ı Revabit-ı Zen ve Merd, s.227.

[6] -a.g.e. s.228.

[7] -Seyid Muhsin Mahmudi, Mesail-i Cedid Ez Didgah-ı Ulema ve Meraci’, s.54.

[8] -Seyid Mucteba Hüseyni, Porseşha-i Daneşcui (Ahkam-ı Müzik), s.43.

[9] -a.g.e.

[10] -Risale-i Tevzih-ul Mesail, Mesail-i Mütefferika, s.3, Mesele:20.

[11] -Seyid Mesud Masumi, Ahkam-ı Revabit-i Zen ve Merd, s.228.

[12] -Ancak daha öncede söylediğimiz gibi bazı taklit mercileri müziğin tüm çeşitlerini haram bilmemekteler.

[13] -Bkz: Ahkam-ı Revabit-ı Zen ve Merd ve Ahkam-ı Müzik.

[14] -Seyid Mucteba Hüseyni, Porseşha ve Pasuhha-i Daneşcui (Ahkam-ı Müzik), s.84.

[15] -Seyid Muhsin Mahmudi, a.g.e. s.203.

[16] -a.g.e.

[17] -a.g.e.

[18] -a.g.e.

[19] -a.g.e.

[20] -a.g.e.

[21] -a.g.e.

[22] -a.g.e.

[23] -Seyid Mesud Masumi, Ahkam-ı Revabit-ı Zen ve Merd, s.219.

[24] -Tevzih-ul Mesail (İmam Humeyni), c.2, s.970.

[25] -a.g.e.

[26] - Seyid Mucteba Hüseyni, Porseşha ve Pasuhha-i Daneşcui (Ahkam-ı Müzik), s.84.

[27] - a.g.e.

[28] - a.g.e.

[29] - veya bazı dayanaklara göre haram dans.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kur'an-i Kerim "Açık kitap nazil ettik. Bu ayetteki açık kelimesinden maksat nedir?
    9490 Tefsir 2011/07/23
    Açık (mübin) Kur'an'ın bir sıfatıdır. Kur'an'ı bu şekilde vasıflandırmakla onu halka daha fazla tanıtmayı hedef almaktadır. Onun diğer semavi olan ve olmayan kitaplara olan üstünlüğünü açıklıyor. Çünkü hiçbir kitabın emir ve programları Kur'an gibi açık değildir.Kur'an'da sürekli çeşitli ayetlerde bu Kur'an'ı nazil ettiğini açıklaması hidayet nimetini insanlara hatırlatmak içindir.
  • Hz. Zehra’nın (s.a) şahsiyeti hangi yönlere sahiptir?
    10849 Masumların Siresi 2010/07/06
    Sadece irdeleme ve derin düşünme aracılığıyla engin boyutlarına ulaşmanın mümkün olduğu Hz. Zehra’nın (a.s) yüce şahsiyetinin yönleri çok geniş ve engindir. O yüce şahsiyetin manevî ve ilahî, ilim ve marifet, siyasal ve toplumsal mücadele yönleri hakkında okumak ve araştırmak bize hedefimize ulaşmada yardımcı olacaktır. Kadınların efendisinin muhtelif ...
  • Âlimler ve müçtehitlerin Savefi Şahları hakkında ki genel görüşleri nedir?
    7289 تاريخ بزرگان 2009/04/08
    Her şeyden önce bilmek gerekir ki âlim ve müçtehitler şöyle bir genel kaideye inanırlar: Dini tebliğ edip yaymak için çaba harcamak lazımdır ve onun temellerinin sağlamlaştırmak için hiçbir fedakârlıktan kaçınılmamalıdır. Ancak bu ortak hedefe ulaşmak için metot konusunda görüş ayrılığı olabilir.İmam ...
  • “A’lem, fe’l a’lem”in anlamı nedir?
    8345 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/06
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Ölüm meleği her diri varlığın canını almaktadır mı?
    20487 Eski Kelam İlmi 2011/04/11
    Hadislerin genel ifadesinden anlaşılan şu ki ölüm meleği (Azrail) canları alan ilahi araçların başındadır ve her canlı varlığın canını almaktadır.Ancak önemli olan şunu bilmektir ki, bütün canlıların canını alan Allah'tır. Onun uyguladığı sünnet gereği bu iş belli araçlar vasıtasıyla gerçekleşir. Bu vasıta meleku'l-mevt ...
  • Aerobik egzersizinin hükmü nedir?
    6555 Müzik Eşliğinde Spor Hareketleri 2012/05/15
    Ayetullah el-Uzma Hamanei: Genel olarak günah ortamlarına uygun olan eğlendirici bir müzik olur veya şehveti tahrik eder yahut haram bir işe neden olur veyahut fesada yol açarsa caiz değildir. Ayetullah el-Uzma Sistani: Ritmi eğlence ve oynamaya neden olursa bilerek dinlenmemelidir. Ayetullah el-Uzma Safi ...
  • Neden Allah cennetin çoğunu maddi hususlar ile nitelemiştir?
    7469 بهشت و جهنم 2012/05/27
    Kur’an-ı Kerim’de cennet ve cehennem hem maddi özellikler ve hem de ruhani ve manevi özellikler ile betimlenmiştir. Maddi nimetler ile nitelemek, birçok insanın manevi ve ruhani nitelemeler aracılığıyla bilgi edinmesinin zor ve hatta imkânsız olması nedeniyledir. Zira insanların zihni daha çok maddi konulara alışıktır ve bu nedenden ...
  • İmam Mehdi (a.s)’ın kısa biyografisini sunabilir misiniz?
    3313 امام مهدی عج 2020/01/20
  • Karz-ul hasene ev kredisi hesabına humus gelir mi?
    7618 Tasarruf Humusu 2011/04/13
    Sorunuz büyük taklit mercilerinin bürolarına gönderildi ve şimdiye kadar elimize geçen cevaplar şunlardır:Hz. Ayetullah el-Uzma Hamanaei: Söz konusu meblağın gelirinizden olan miktarına humus gelir, humus yılı başında onun beşte birini vermelisiniz.  Hz. Ayetullah el-Uzma Mekarim Şirazi: Humusunu vermemişseniz, geri kalana humus gelir. ...
  • Zengin olan kimselerin sahip oldukları servet kendilerin göstermiş oldukları çabanın karşılığı mıdır yoksa Allah’ın kendilerine vermiş olduğu lütuf müdür?
    11480 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Rızık ve azık veya servet genel anlamda Allah tarafından bağışlanan genel bir lütuftur. Ancak Allah’ın genel anlamda olan bu lütuf ile servet elde etmek için çaba harcamak ve uğraş göstermek arasında her hangi tezat söz konusu değildir. Ama Allah u Teâlâ’nın, iman eden kulları ilişkin has ...

En Çok Okunanlar