Gelişmiş Arama
Ziyaret
7121
Güncellenme Tarihi: 2011/01/17
Soru Özeti
Gadir hadisini ispat eden belgeler nelerdir?
Soru
Gadir hadisini ispat eden belgeler nelerdir?
Kısa Cevap

Gadir olayı ve o günde İmam Ali’nin (a.s) Allah Resulü’nün (s.a.a) halifesi olarak tanıtılması, o kadar azametli bir olaydı ki, bu tarihi olayı Resulullah’ın 110 tane sahabesi nakletmiştir. Ancak bu demek değildir ki, o olaya şahid olan Resulullah’ın (s.a.a) binlerce sahabesinden yalnızca bu kadarı onu nakletmiştir. Bu sayı sadece Ehl-i Sünnetin kitaplarında isimleri zikredilen sahabelerdir.

Ayrıntılı Cevap

Gadir olayı ve o günde İmam Ali’nin (a.s) Allah Resulü’nün (s.a.a) halifesi olarak tanıtılması, o kadar azametli bir olaydı ki, bu tarihi olayı Resulullah’ın 110 tane sahabesi nakletmiştir. Ancak bu demek değildir ki, o olaya şahid olan Resulullah’ın (s.a.a) binlerce sahabesinden yalnızca bu kadarı onu nakletmiştir. Bu sayı sadece Ehl-i Sünnetin kitaplarında isimleri zikredilen sahabelerdir.

Gadir olayını rivayet eden 110 sahabeden bazıları şunlardır: Ebu Bekr b. Ebi Kuhafe, Ömer b. Hattap, Osman b. Affan, Talha, Zübeyr, Abdullah b. Cafer, Abbas b. Abdu’l Muttalib, Abdullah b. Abbas, Ebu Eyyub Ensari, Ebuzer Ğifari, Selman-ı Farsi, Ebu Katade, Ebu Hureyre, Zeyd b. Erkam, Udey b. Hatem, Sehl b. Hanif, Hassan b. Sabit... (Kadınlardan) Fatımat-uz Zehra, Ümm-ü Seleme, Aişe, Ümm-ü Hani, Fatıma binti Hamza...[1]

Sahabeden sonra aralarında Ebu Raşid, Ebu Seleme, Ebu Süleyman, Mu’zen Ebu Salih’de olmak üzere Tabiin’den de 84 kişi Gadir hadisini nakletmiştir.[2]

Daha sonraki asırlarda alimler ve muhaddislerde bu ölümsüz eseri korumak için en yüksek çabalarını göstermiş ve her asırdakiler bu değerli hadisi bir öncekilerden dikkatle alıp kendilerinden sonraki tabakaya teslim etmişlerdir:

Ehl-i Sünnet alimlerinden 2. yüzyılda 56 kişi; 3. yüzyılda 92 kişi; 4. yüzyılda 43 kişi; 5. yüzyılda 24 kişi; 6. yüzyılda 20 kişi; 7. yüzyılda 21 kişi; 8. yüzyılda 18 kişi; 9. yüzyılda 16 kişi; 10. yüzyılda 14 kişi; 11. yüzyılda 12 kişi; 12. yüzyılda 13 kişi; 13. yüzyılda 12 kişi; 14. yüzyılda 21 kişi Gadir hadisini nakletmişlerdir ki toplam 360 kişiye ulaşmaktadır.[3]

Gadir hadisinin ölümsüz olmasının delillerinden bir diğeri, bazı Ehl-i Sünnet alimlerinin bu hadisi nakletmenin yanı sıra onun senet ve manası hakkında da ayrıca kitaplar yazmışlardır. Örneğin:

1-Ebu Cafer Taberi (ö. h/310); büyük İslam tarihçisidir. O, ‘el-Velayet Fi Turuki Hadis-il Gadir’ adlı kitabında bu hadisi 70’ten fazla yolla Peygamber’den (s.a.a) nakletmiştir.

2-Ebu’l Abbas Ahmed b. Muhammed Hemedani (ö. h/333); Ukde diye meşhurdur. O, ‘el-Velayet Fi Turuki Hadis-il Gadir’ adlı kitabında bu hadisi 105 kişiden nakletmiştir.

3-Ebu Bekr Muhammed b. Ömer Bağdadi (ö. h/355); Cahani diye meşhurdur. O, ‘Men Reva Hadis-i Gadir-i Hum’ adlı kitabında Gadir hadisini 125 yolla Peygamber’den (s.a.a) getirmiştir.

4-Ebu Galib Ahmed b. Muhammed er-Razi (ö. h/3368), Muhsin b. Hüseyin Nişaburi Hazai, Ali b. Abdurrahman b. İsa Cerrahi Kannati ve bunların dışında Ehl-i Sünnet’ten meşhur 26 kişi daha Gadir hadisi hakkında kitaplar yazmışlardır.[4]

Büyük Şia alimleride Gadir olayını A’yan-uş Şia, el-Gadir, el-Muracaat, et-Taraif, Avamil-ul Ulum, Bihar-ul Envar (cild: 37), Abakat-ul Envar, vb. gibi önemli ve değerli kitaplarında nakletmişlerdir.

Ehl-i Sünnet’e Göre Tebliğ Ayetinin Nüzul Sebebi

Ehl-i Sünnet alimlerinin, tefsir, hadis ve tarih alanlarında yazdıkları çeşitli kitaplarda ‘Ey Peygamber, sana Rabbinden indirilen emri bildir ve eğer bu tebliği ifa etmezsen onun elçiliğini yapmamış olursun ve Allah, seni insanlardan korur.’[5] ayetinin nüzul sebebinin Gadir-i Hum’da Hz. Ali’nin (a.s) velayeti hakkında olduğu konusunda bir çok rivayet olduğu görülmektedir. Örneğin:

1-Fahr-u Razi kendi yazdığı tefsir kitabında İbn-i Abbas’tan şöyle naklediyor: Tebliğ ayeti nazil olduğunda Peygamber (s.a.a) Ali’nin (a.s) elini kaldırarak ‘Ben kimin mevlasıysam Ali’de onun mevlasıdır...’ diye buyurdu. Bu arada Ömer b. Hattap, Ali’nin (a.s) yanına gelerek O’na dedi ki: ‘Ey Ebu Talib’in oğlu, (bu makam) sana mübarek olsun! Benim ve kadın erkek bütün müminlerin mevlası oldun.’[6]

2-İbn-i Kesir Dimeşki’de ayetin Hz. Ali’nin (a.s) hakkında nazil olduğunu ve ardından Peygamber’in (s.a.a) Gadir hutbesini okuduğunu teyit etmiştir.[7]

3-Şeyh Muhammed Abduh, kendi tefsirinde Tebliğ ayetini tefsir ederken Ebu Said Hudri’den ayet-i kerime’nin Gadir-i Hum gününde Ali b. Ebi Talib’in hakkında nazil olduğunu söylüyor. Sonra Berra b. Azib’in şöyle dediğini naklediyor: ‘Ben kimin mevlasıysam Ali’de onun mevlasıdır.’ sözünü Peygamber (s.a.a) söylemiştir.’[8]

4-Suyuti ‘ed-Dürr-ül Mansur’da Tebliğ ayetinin hakkında şöyle yazıyor: ‘Ebu Said Hudri diyor ki: Bu ayet Gadir-i Hum’da Ali b. Ebi Talib’in hakkında nazil olmuştur.’[9]-[10]


[1] -İbn-i Şehr-i Aşub, ‘Menakıb’ adlı eserinin c.3, s.25’de 110 kişinin adını zikretmiştir. Yine Allame Emini’de ‘el-Gadir’ c.1, s.14’te 110 kişinin adını alfabetik sıraya göre yazmıştır.

[2] -el-Gadir,c.1, s.129-151.

[3] -a.g.e. c.1, s.73-151.

[4] -a.g.e. s.152-157.

[5] -Maide/67

[6] -Tefsir-i Fahr-i Razi, c.12, s.42.

[7] -İbn-i Kesir, el-Bidaye ve’n Nihaye, c.5, s.183-189.

[8] -Tefsir-ul Minar, c.6, s.463-465

[9] -Tefsir-ud Durr-il Mensur, c.2, s.298.

[10] -Gencname-i İmam Ali (a.s), Gadir ve Velayet bölümünden alıntı yapılmıştır.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Haram aylarda savaşmak hakkında İslam’ın görüşü nedir?
    28222 Tefsir 2012/04/15
    Ayet ve rivayetlere göre, İslam haram aylarda (Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep) savaşmayı caiz görmemekle kalmamış, hatta hiç kimsenin bu aylarda savaşmayı düşünmemesi için katı bir tutum sergilemiştir. Hatta soruda belirtilen ayette haram aylarda savaşmak büyük bir günah sayılmış ve istenmeden işlenen cinayetlerin diyeti bile artırılmıştır. Bütün ...
  • Şans ne demektir? Şans denen bir şey var mı?
    27701 Eski Kelam İlmi 2009/10/18
    Baht ve şans halkın arasında sık olarak kullanılan sözcüklerdendir; daha çok edebiyat ve şiirde kullanılan bu sözcüklerin iki manası vardır: 1- Bir olayın nedensiz gerçekleşmesi:Bu görüş felsefede geçersizdir. Her şeyin kendine has bir neden ...
  • eğer kor suyu necis olan bir elin üzerine dökülür ve akar giderse, akan bu suyun hükmü nedir?
    7007 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/01
    Bütün taklidi mercilerin fetvasına göre kor miktarında olan her hangi bir kuyunun suyu, necisin kendisine veya necisin kendisine değil, necislenmiş bir şeye temas ederse, eğer tamas eden suyla birlikte necisin kendisi bulunmazsa, ve bunun yanı sıra suyun rengi, kokusu ve tadından hiç birisi değişmemişse necise temas eden ...
  • Namazı terk etmek orucu bozar mı?
    5699 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/19
    İslam’ın tüm hüküm ve buyrukları insanın gelişmesi ve erginleşmesi için teşrii edilmiştir ve onlara göre amel edilmesi durumunda da bunun fayda ve yararı insana dönecektir. Bu hükümlerin tümü bir külliyattır ve ancak bütün buyruklarla amel edilmesi durumunda kâmil neticeye ulaşılır. Netice itibariyle oruçsuz namaz veya namazsız orucun hiçbiri, ideal ...
  • Kravat takmanın hükmü nedir ve neden sadece İran’da kullanılmamaktadır?
    15531 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/21
    Bugünkü dünyada simge ve sembollerin kendine has bir dili vardır. Hatta bazen bir sembol bir mesajın mefhum ve manasını öylesine güzel ve hızlı bir şekilde aktarabilmektedir ki bir konuşma veya kitap telifi bunu yapmaktan aciz kalabilmektedir. Bugün dolandırıcılar da dâhil her grubun bir takım sembolleri bulunmaktadır ve ...
  • Şia’daki adaletin Mutezile ile farkı nedir?
    10726 Eski Kelam İlmi 2012/01/23
    Şia ve Mutezile’den ibaret her iki okul da adaleti kendi mezhep usullerinden biri olarak ilan etmekte ve her ikisi de aklî iyi ve çirkine inanmaktadır; yani bir takım konular hakkında hatta mukaddes şeriat tarafından bir hüküm belirtilmemişse dahi, insan aklı yalnız başına onların iyi veya kötü olduğunu ...
  • Zaman nedir? İnsan tarafından kontrol edilebilir mi?
    13823 İslam Felsefesi 2011/11/22
    Filozofların önemsedikleri ve görüş ayrılığına düştükleri felsefî önemli konulardan birisi zaman meselesidir. Zaman hakkında değişik teoriler öne sürülmüştür. Meşhur filozoflar şöyle demektedir: Zaman hareketin miktarıdır, müstakar olmayan bir varlıktır ve hareketle vardır. Hareket onu taşır. Molla Sadra şöyle der: Zaman hareketin miktarıdır ve hareket etmeleri açısından hareket eden şeylerin ...
  • Yaratmada tevhidin manası nedir?
    7446 Eski Kelam İlmi 2012/04/15
    Varlık âleminin yüce Allah dışında hiçbir yaratıcısının olmamasına yaratmada tevhit denir. Mümkün varlıklar, onların eserleri, fiilleri ve hatta insan ve onun tüm icat ve keşifleri hiçbir tartışmaya yer bırakmaksızın Allah’ın yaratıklarıdır. Varlık âleminde bulunan her şey O’nun mahlûkudur. Ama bazıları vasıtasız bir şekilde ve bazıları ise vasıtayladır. ...
  • Eğer birisi oruçluyken eşiyle oynaşır ve bedeni gevşer ama meni gelmez ise görevi nedir? Eğer meni gelirse görevi nedir?
    9461 Cünüpte Şüphe Etmek 2018/12/08
    Meni bedeninizden dışarı çıkmadığı sürece cenabet olmazsınız ve gusül size farz olmaz. Taklit Mercilerin bu konuda fetvaları şöyle: “Eğer meni mecrasından hareket eder ama dışarı çıkmaz ise veya insan dışarı çıkıp çıkmadığından şüphe duyarsa gusül almak vacip olmaz.”[1] Buna göre cenabet olmadığı için orucu ...
  • Boşanma merasimi düzenlemenin İslam dini açısından hükmü nedir?
    2602 Boşanma 2020/01/20

En Çok Okunanlar