Gelişmiş Arama
Ziyaret
10860
Güncellenme Tarihi: 2008/05/13
Soru Özeti
Ebu Said Hudri hakkında bilgi verir misiniz? Bu zat Ehl-i Beyt'in dostlarından mıdır? Hz. Ali'nin imametini kabul emiş midir?
Soru
Ebu Said Hudri hakkında bilgi verir misiniz? Bu zat Ehl-i Beyt'in dostlarından mıdır? Hz. Ali'nin imametini kabul emiş midir?
Kısa Cevap

Ebu Said El-Hudri Peygamber’in yarenlerindendi ve bu zat bilgin bir kişi idi. Resulullah’tan birçok hadis ezberlemiş ve onları nakletmiştir.

Ebu Said diyor ki Handek savaşında 13 yaşımda idim. Babam elimden tutup Resullah’ın huzuruna çıkardı ve “Ey Allah’ın Resulu! Bu oğlum gövdeli ve pazusu güçlüdür onu da savaş için kabul edin.” Ama Peygamber benim yaşımın küçüklüğünden dolayı beni kabul etmediler. Fakat 15 yaşında Beni’l-Mustalak savaşına katıldım.[1]

Ebu Said aktardığı aşağıdaki kıssa Hz. Ali’nin seçkinlik ve faziletini bildirmenin yanı sıra onun da kendi manevi makamını göstermektedir. O şöyle anlatır: “Mekke’de Peygamber’in huzurunda idim. Uzun boylu, iri yarı bir Arap görkemli bir şekilde oraya geldi. Boynuna bir yay asmış ve bir ok mahfazasını da kuaşanmıştı. “Ey Muhammed! Ali senin kalbinin neresinde yer alır?” diye sordu. Allah’ın Peygamberi bu sözü duyunca ağladı ve şöyle buyurdu: Taneleri yaran, yaratıkları yaratan ve yeri döşeyen Allah’a and olsun ki, sen yaratıkların efendisi ve büyüğü hakkında bir soru sordun. O ilk oruç tutmuş, zekat ve sadaka vermiş, iki kibleye namaz kılmış iki defa bey’at etmiş, iki defa hicret etmiş, ik bayrağı taşımış, Bedir ve Huneyn’de zafer kazanmış ve Allah’a göz açıp kapayınca bile karşı gelmemiştir.” Allah’ın Resulu’nün sözleri tamamlanınca o adam birden kayp oldu. Allah’ın Peygamber’i, benimle konuşan kişinin kim olduğunu bildin mi? diye sordu. Ben, Allah ve Resulu daha iyi bilir, dedim. Buyrudu ki: Allah’a yemin ederim ki O Cebrail’di. Bu soruyu sizin için bir ahit olması için bunları benden sordu.[2]

Ebu Said Peygamber’in savaşlarından 15 gazveye katılmış halifeler dönemindeki savaşlara özellikle Hz. Ali’nin dönemindeki savaşlara da iştirak etmiştir.[3]

“Harre” yani Yezid’in ordusunun vahşice Medine-i Munevvere’yi yağmalaması olayında Şamlılar onun evine de saldırmışlar ve kimsin? demişler. O Peygamber’in ashabından Ebu Said el-Hudri’yim diye karşılık vermiştir. Onlar senin ismini sürekli duymuşuzdur. Evinden çıkmayıp bize karşı savaşa katılmamakla iyi iş yapmışsın, Evinde ne varsa bize getir, demişler. O da bana bir mal bırakmadılar, demiş ancak Şamlılar ona eziyet ve işkence yapmış ve sakallarını yolmaya başlamışlardır sonra evinde buldukları her şeyi yağmalamışlardır.[4]

İmam Zeynulabidin (a.s) şöyle demiştir: Ebu Said el-Hudri doğru bir insan idi ve sürekli olarak doğru yolda adım atıyordu. Ancak ölüm zamanı üç gün can verme halinde kalmış sonunda onu gusl ettirdiler ve namaz kıldığı yere götürdüler öylece can verdi.[5]

Onun vefatı 63, 64 ya da 65 hicri yılında Medine-i Münevvere’de vuku bulmuştur.[6]



[1] Alimi Damğani, Peygamber ve yaran, c. 1 s. 78; İbn-I Esir, İzzuddin, Usdu’l-Gabe c. 5 s. 142. Beyrut Daru’l-ciil. 1992

[2] Meclisi, Biharu’l-Envar c. 40 s. 10 Muessetu’l-Vefa Beyrut 1404

[3] Usdu’l-Gabe c. 5 s. 142.

[4] Adge.

[5] Peygqamber ve yaran c. s. 79

[6] Usdu’l-Gabe c. 5 s. 142

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İslam dini niçin var?
    13395 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Din, akaid ve Peygamberlerin insanların hidayet ve saadeti için Allah’tan getirdikleri bir dizi ameli ve ahlaki hükümlerdir.Dini öğretilerde dinin gerekliliği insan fıtratıyla ilişkilendirilmiş, Kur’an-ı Kerim’de de insan fıtratı ilahi fıtrat olarak tanımlanmış ve bütün ilahi kanunların Allah’a inanma ve tapınma hissi üzerine kurulduğu ...
  • Rivayette müminlerin birbirleriyle ilişkilerinde sevinçli ve güler yüzle davrandıkları gelmiştir. Acaba bu mesele, yaşamda karı-koca arasında da geçerli midir?
    6096 Pratik Ahlak 2012/09/09
    Müminin sıfatlarının birisi hakkında zikredilen rivayetlerde, onun başkalarına karşı sevinçli ve güler yüzlü davrandığı ve hüzün ve gamını kalbinde gizlediği; bu sıfatın dostluk eğilimini çektiği buyrulmuştur. Bu konunun müşterek yaşamda ve aile içinde başka bir şekilde olduğunu; evli çiftlerin birbirlerinin gam ve hüznüne ortak olduğunu; eşlerin birbirine ...
  • Acaba kadın yargıç olabilir mi?
    11168 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/06
    Fakihler ve din uzmanları kadının yargıç olması gibi bazı konular hakkında farklı görüşlere sahiptirler. Bu gibi konular, dinin zaruri ve zorunlu konularından sayılmamaktadır.Kadının yargıç olamayacağını söyleyenler, bu hususta nakledilen rivayetlere ve icma delililine dayanmışladır.
  • Sonucun öznesel nedene muhtaç oluşunun ölçüsü sadece varlıksal yoksulluk mudur? Yoksa tam neden için de yeterli midir? Felsefî kavramların neden tür ve ayrımı bulunmamaktadır? Ve…
    5633 İslam Felsefesi 2011/09/21
     Aşağıdaki noktalara dikkat etmek, yanıtı kavramada size yardımcı olacaktır.      1. Tüm nedenler öznesel nedene döndüğünden bu konuda tam neden ile öznesel neden arsında bir fark bulunmamaktadır.2. Felsefî kavramlar varlıktan alınmıştır ve varlığın mahiyeti yoktur. Tür ve ayrım mahiyetin kısımlarıdır ve mahiyetten yoksun bir şey mahiyetin kısımlarından da ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7034 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Velayet-i fakihi dile getiren rivayetler veliyy-i fakihin bir olmasını da yansıtmakta mıdır?
    6332 Düzenler 2012/06/16
    Rivayetler ve velayet-i fakihin kelam eksenli diğer referanslarından veliyy-i fakihin bir veya çok oluşu anlaşılmamaktadır. Düzenin korunması ve kaosun engellenmesi durumunda birkaç fakihin ayrı bir şekilde veya şura şeklinde velayetlerini icra etmesi mümkündür. Şura türü İslam cumhuriyetinin ilk anayasasında (1980) mevcut idi, lakin bir takım sorunların önüne ...
  • Vesilelerin Allah'a Yakınlaşmakta ki Önemi Nedir?
    12727 Eski Kelam İlmi 2009/12/20
    Vesilenin çok geniş manası vardır. Allah'a yakınlaşmaya neden olan her şey ve her işe şamil olmaktadır. Dünya yaşayışı, insanların hidayeti ve ilerlemesi için sebep ve sonuç düzeni üzerine kurulduğu, yine insanların doğal ihtiyaçları maddi sebeplerle karşılandığı için Allah'ın, hidayet, mağfiret, bağışlanma, yakınlaşma ve ...
  • Bedensel esenlik sırrını nasıl araştırabiliriz?
    7133 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Allah tarafından konulan tabiat kanunları bu dünyada hiçbir insanın baki kalmamasını ve değişik nedenlerle ve bu cümleden olmak üzere bedensel esenliği kaybederek dünyayı terk edip ebedi âleme geçmesini muayyen kılmıştır. Öte taraftan her ne kadar peygamberler ve imamlar (a.s) bir takım özel durumlarda Allah’ın izniyle hastalara (sadece Allah’ın evliyalarının ...
  • Humus yılının başlangıcından birgün önce alınan yiyeceklerin humusunun verilmesi neden gereklidir?
    5580 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Herkes humus yılı boyunca şanına uygun şekilde ve israf etmeden gelirinden yaptığı -ailesine yiyecek almak gibi- harcamalarına humus gelmez. Ancak humus yılının sonunda humus yılından birkaç gün önce alınmış olsa bile bu yiyeceklerden fazla kalan kısmının humusunu vermesi gerekir. Zira sonuçta elindeki sermayeyle onları almıştır. Almasaydı ve ...
  • Kendimden nasıl şehvani düşünce ve hayalleri uzaklaştırmalıyım?
    46781 Pratik İrfan 2011/10/29
    Şeytansal fikirler ve düşünceler herkesin zihnine hutur ediyor. Ama insan bu fikir ve düşüncelerin yerini dolduracak ve insanı iyiliklere sevk eden başka düşünce ve fikirler bulmalıdır. Böylece insanı pislik ve kötülüklere duçar etmeden bu şeytansal fikirlerin önünü kesip onlardan fasıla almalıdır. ...

En Çok Okunanlar