Gelişmiş Arama
Ziyaret
8732
Güncellenme Tarihi: 2010/11/27
Soru Özeti
Allah’ın varlığını ispat eder misiniz ve ondan sonra da O’nun arı, münezzeh ve en büyük olmak gibi sıfatlara nasıl sahip olduğunu açıklar mısınız?
Soru
Allah’ın varlığını ispat eder misiniz ve ondan sonra da O’nun arı, münezzeh ve en büyük olmak gibi sıfatlara nasıl sahip olduğunu açıklar mısınız?
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

Allah Tebarek ve Teâlâ mutlak varlık ve mutlak kemaldir. O’nda hiçbir kusur ve noksanlık yoktur. Her işi yapmaya kadir olan benzersiz bir varlıktır. O, tüm zaman ve hallerde eşyaların tümünden haberdardır. Duyan ve görendir. İrade ve ihtiyara sahiptir. Diridir, her şeyin yaratıcısı ve tüm hayır ve iyiliklerin kaynağıdır. O, tüm varlıkları (yaratıkları) sever ve onlara şefkat duyar. Tanrı kavramı en genel ve sade mefhumlardandır; tüm insanlar hatta Tanrının varlığını inkâr edenler bile onu anlamaktadır. Her ne kadar mukaddes ve aşkın olan Allah’ın zatının künh ve hakikatini bilmek insan için mümkün olmasa da birçok yol ile Allah Tebarek ve Teâlâ’nın varlığına kesin bilgiyle ulaşılabilir. Allah’ı tanımanın yolları genel bir sınıflandırmayla aşağıdaki bölümlere ayrılmaktadır:

1- Akıl yolu (imkân ve zorunluluk kanıtı ve benzeri gibi)

2- Tecrübe yolu (düzen kanıtı)

3- Kalp yolu (fıtrat kanıtı)

En kolay ve üstün yol, fıtrat kanıtıdır (kalp yoluyla Allah’ı tanımak). İnsan kendi içine dönerek ve hiçbir aklî kanıt veya deneysel gözleme ihtiyaç duymaksızın kendi Tanrısını bulur ve kalp yoluyla ebedi yârine ulaşır.[1] Allah için arı, münezzeh ve en büyük olmak vb. sıfatların ispatı ise şu şekildedir: Zorunlu varlık bir takım sıfatlara sahiptir. Bunlar genel bir sınıflandırmayla iki bölüme ayrılır: Selbi sıfatlar, noksanlığa delalet eden ve Allah’ta olması mümkün olmayan sıfatlardır. Sübutsal sıfatlar ise Allah’ta olan ve olması gereken sıfatlardır. En büyük olmak gibi sübutsal sıfatları ispat etmek için şöyle diyebiliriz: Zorunlu varlığın ispatında beyan edildiği gibi zorunlu varlık bir nedene muhtaç değildir ve bu nedene muhtaç olmayışın gereklerinden biri de ezeli ve ebedi olmaktır; yani Allah bir nedene muhtaç olmadığı için her zaman var olmuş ve var olacaktır. O, tüm nedenlerin nedeni olduğu için de onların tümünden daha büyük olacak ve sonuçların (yaratıklar) taşıdıkları tüm kemalleri taşıyacaktır. Diğerlerinin neyi varsa O’ndandır. Dolayısıyla her şeyden daha üstün ve büyüktür. Selbi sıfatları da şu şekilde Allah’tan uzak kılabiliriz: Zorunlu varlık olmanın gereklerinden biri yalın olmak yani bileşik olmamak ve cüzlere sahip olmamaktır; zira bileşik her varlık noksan olur ve cüzlerine muhtaç olduğundan zorunlu olamaz. Dolayısıyla Tanrı bileşik değildir ve de cisim ve bileşiklerin tüm özelliklerinden münezzehtir. O halde Tanrının münezzeh olması, kendisinden her noksanlık ve kusurun nefyedilmesidir. Genel olarak bir şekilde noksanlık, sınırlılık ve muhtaçlığa delalet eden her mefhum Allah’tan nefyedilir. Bu, selbi sıfatlar manasına gelir.[2] Netice itibariyle Allah’ın varlığını ispat eden kanıt ve deliller, tüm kemal sıfatlarını Allah için ispat etmekte ve her noksanlık ve kusuru da O’ndan nefyetmekte ve de O’nu münezzeh kılmaktadır.       



[1] Sorudan iktibas edilmiştir. Daha fazla bilgi edinmek için 479. Soruya (site: 520) müracaat ediniz.

[2] Amuzeş-i Akaid, Misbah Yezdi, s. 66.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hafızayı takviye etmenin yolları nelerdir?
    8761 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/04
    Peygamber efendimiz ve masum İmamlardan bizlere ulaşan rivayetlerin bir kısmı bazı bitkilerin özellikleri, ilaçlar ve yiyecekler hakkındadır. Birçok rivayette hafızayı takviye etmenin yolları ve hangi yiyecekler ve ilaçların kullanılması gerektiği açıklanmıştır. Zikri geçen rivayette İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: “Her kim biraz halis safranı, ayak otu ve ...
  • İnsan kıyamette bu dünyada sevdiği ve ilgi duyduğu insanlarla mı haşır olacak?
    3207 Hadis 2020/01/20
  • Hz. Fatıma Zehra (a.s) nerede toprağa verildi?
    47421 تاريخ کلام 2011/10/23
    Fatıma Zehra (a.s), İslam Peygamberinin (s.a.a) elçiliğe seçilmesinden sonra[1] ve hicretten sekiz yıl önce (peygamberliğin beşinci yılında) Mekke’de doğmuş[2] ve dokuz yaşındayken İmam Ali (a.s) ile evlenmiştir.[3] Peygamberden (s.a.a) sonra Hz. Fatıma’ya (a.s) zulüm ...
  • İslamın beşer medeniyetinin ilerlemesindeki rolü nedir?
    10791 Fıkıh Tarihi 2012/02/15
    Medeniyet her milletin yücelişi ve ilerlediğinin göstergesidir. İslami ülkelerdeki medeniyetin icat edilişinin geçmişi şu anlamdadır: Müslümanlar fikir, düşünce, servet, sermaye ve hakeza kudret üretmiş olmalarıdır. Eğer böyle bir durum olmamış olsaydı hiç bir medeniyet şekillenmezdi.Medeniyet şu anlamdadır: Şehirleşmeyi, düzen ve kanunu, ...
  • Hac ve umre giderlerini hayırlı işlerde kullanmak hac ve umrenin sevabını taşır mı?
    14834 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/06/14
    Tüm ömür boyunca bir defalığına Allah’ın evini ziyaret etmek gerekli şartları taşıyan herkese farzdır ve bu farzdan yüz çevirmek diğer farzlarda olduğu gibi hiçbir bahaneyle caiz değildir. Ama müstehap hac ve umre gibi müstehap amellerin tümüyle ilgili olarak genel bir kaide vardır ve bu kaide esasınca içinde ...
  • Ehlisünnetin kadınları kabirleri ziyaret etmekten men etmesinin nedeni nedir?
    8975 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Ehlisünnet kitaplarında kadınların kabir ziyaretinde bulunmasının mekruh veya haram olduğunu yansıtan bir takım rivayetler mevcuttur. Lakin böyle ziyaretlerin caiz olduğunu belirten daha güçlü hadislerin varlığı ve birinci grup hadislerin senet ve muhtevasındaki zayıflık, birçok Ehlisünnet âlimini şer’i şart ve durumlara riayet etmesi halinde kadınların da erkekler gibi ...
  • Namazda kırattan sonra rükû’a gitmeden önce azıcık beklemek gerekiyor mu? Rükû’a bitişik kıyamın hükmü nedir?
    11569 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Namazda kırattan sonra biraz bekleme ve rüku’a bitişik kıyamın hükmü konusunda büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: Ayetullah Uzma Hamanei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Cevap 1: Durmak vacip değildir ve tekbirin söylenmesi de farz değil, müstehaptır. Cevap 2: Rükün olan ...
  • Hz. Ali’ye (a.s.) göre vacip nedir? Vacipten daha vacip nedir? Zor nedir? Daha zor nedir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Yakın nedir? Yakından daha yakın olan nedir?
    13965 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/14
    Allame Meclisi’nin “Biharu’l Envar” adlı kitabında da naklettiği bir rivayette: Şahsın birisi Hz Ali’den (a.s) şu sorularına cevap vermesini istedi; vacip nedir? Vacipten daha vacip hangisidir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Zor olan hangisidir? Zordan daha zor olan nedir? Yakın nedir? Yakından daha ...
  • Güvercin oynatmanın İslamdaki hükmü nedir?
    10378 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    Bu işin kendiliğinden şer’i bir sakıncası yoktur, ancak genel olarak başkalarını ve komşuları rahatsız ve eziyet edecekse ve bazı bölgelerede bunu yapan ciddiye alınmayacaksa sakıncalı olduğu söylenebilir. Bütün bunları göz önüne alan büyük taklit merciileri şöyle fetva vermişlerdir:Hz. Ayetullah Hamanei’nin Bürosu:
  • Anne rızası olmadan Müslüman olmayan bir kızla evlenmenin hükmü nedir?
    9048 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/09/22
    İslam dini insanların bozulması ve yozlaşmasını önlemek ve ahlakî yozlaşmalardan kaynaklanan problemlerden birey ve toplumu korumak ve aynı şekilde aile müessesesini güçlendirmek için evlenmeyi çok tavsiye etmiştir. Elbette gencin hayatı ve geleceği için karar alabileceği bir erginlik ve rüşt yaşına ermesi de İslam dini tarafından önemsenen ...

En Çok Okunanlar