Gelişmiş Arama
Ziyaret
8479
Güncellenme Tarihi: 2010/11/27
Soru Özeti
Allah’ın varlığını ispat eder misiniz ve ondan sonra da O’nun arı, münezzeh ve en büyük olmak gibi sıfatlara nasıl sahip olduğunu açıklar mısınız?
Soru
Allah’ın varlığını ispat eder misiniz ve ondan sonra da O’nun arı, münezzeh ve en büyük olmak gibi sıfatlara nasıl sahip olduğunu açıklar mısınız?
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

Allah Tebarek ve Teâlâ mutlak varlık ve mutlak kemaldir. O’nda hiçbir kusur ve noksanlık yoktur. Her işi yapmaya kadir olan benzersiz bir varlıktır. O, tüm zaman ve hallerde eşyaların tümünden haberdardır. Duyan ve görendir. İrade ve ihtiyara sahiptir. Diridir, her şeyin yaratıcısı ve tüm hayır ve iyiliklerin kaynağıdır. O, tüm varlıkları (yaratıkları) sever ve onlara şefkat duyar. Tanrı kavramı en genel ve sade mefhumlardandır; tüm insanlar hatta Tanrının varlığını inkâr edenler bile onu anlamaktadır. Her ne kadar mukaddes ve aşkın olan Allah’ın zatının künh ve hakikatini bilmek insan için mümkün olmasa da birçok yol ile Allah Tebarek ve Teâlâ’nın varlığına kesin bilgiyle ulaşılabilir. Allah’ı tanımanın yolları genel bir sınıflandırmayla aşağıdaki bölümlere ayrılmaktadır:

1- Akıl yolu (imkân ve zorunluluk kanıtı ve benzeri gibi)

2- Tecrübe yolu (düzen kanıtı)

3- Kalp yolu (fıtrat kanıtı)

En kolay ve üstün yol, fıtrat kanıtıdır (kalp yoluyla Allah’ı tanımak). İnsan kendi içine dönerek ve hiçbir aklî kanıt veya deneysel gözleme ihtiyaç duymaksızın kendi Tanrısını bulur ve kalp yoluyla ebedi yârine ulaşır.[1] Allah için arı, münezzeh ve en büyük olmak vb. sıfatların ispatı ise şu şekildedir: Zorunlu varlık bir takım sıfatlara sahiptir. Bunlar genel bir sınıflandırmayla iki bölüme ayrılır: Selbi sıfatlar, noksanlığa delalet eden ve Allah’ta olması mümkün olmayan sıfatlardır. Sübutsal sıfatlar ise Allah’ta olan ve olması gereken sıfatlardır. En büyük olmak gibi sübutsal sıfatları ispat etmek için şöyle diyebiliriz: Zorunlu varlığın ispatında beyan edildiği gibi zorunlu varlık bir nedene muhtaç değildir ve bu nedene muhtaç olmayışın gereklerinden biri de ezeli ve ebedi olmaktır; yani Allah bir nedene muhtaç olmadığı için her zaman var olmuş ve var olacaktır. O, tüm nedenlerin nedeni olduğu için de onların tümünden daha büyük olacak ve sonuçların (yaratıklar) taşıdıkları tüm kemalleri taşıyacaktır. Diğerlerinin neyi varsa O’ndandır. Dolayısıyla her şeyden daha üstün ve büyüktür. Selbi sıfatları da şu şekilde Allah’tan uzak kılabiliriz: Zorunlu varlık olmanın gereklerinden biri yalın olmak yani bileşik olmamak ve cüzlere sahip olmamaktır; zira bileşik her varlık noksan olur ve cüzlerine muhtaç olduğundan zorunlu olamaz. Dolayısıyla Tanrı bileşik değildir ve de cisim ve bileşiklerin tüm özelliklerinden münezzehtir. O halde Tanrının münezzeh olması, kendisinden her noksanlık ve kusurun nefyedilmesidir. Genel olarak bir şekilde noksanlık, sınırlılık ve muhtaçlığa delalet eden her mefhum Allah’tan nefyedilir. Bu, selbi sıfatlar manasına gelir.[2] Netice itibariyle Allah’ın varlığını ispat eden kanıt ve deliller, tüm kemal sıfatlarını Allah için ispat etmekte ve her noksanlık ve kusuru da O’ndan nefyetmekte ve de O’nu münezzeh kılmaktadır.       



[1] Sorudan iktibas edilmiştir. Daha fazla bilgi edinmek için 479. Soruya (site: 520) müracaat ediniz.

[2] Amuzeş-i Akaid, Misbah Yezdi, s. 66.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hatim merasimi ve mezarlığa çocukları götürmenin bir keraheti var mıdır?
    24562 Pratik Ahlak 2012/04/04
    Çocukları dinsel meclis ve merasimlere ve de mescide veya Muharrem ayındaki matem merasimlerine götürmek veyahut bayram namazı ve dinsel bayramlara katılmasını sağlamak kendilerinin dinsel duygularının gelişmesi için çok önemlidir. Ergin gençleri hatim merasimi ve mezarlığa götürmek hakkında ise, rivayetlerde ve fıkhi kitaplarda yaptığımız inceleme neticesinde bu işin ...
  • Akika kurbanının şartları ve sünnetleri nelerdir?
    9489 Pratik Ahlak 2019/11/10
    Akika: Yeni doğan çocuğun doğumunun yedinci günü belalardan korunması için bir koyunun veya kurban etmeye salahiyeti olan bir hayvanın kurban edilmesidir.Kurban kesmek yerine para bağışlanması akika yerine geçmez. Münasip olan kız çocuğuna dişi, erkek çocuğuna ise erkek koyunun kurban edilmesidir. Eğer mümkün değilse dişi ...
  • İranlıların matem, şenlik ve dini bayramlardaki gelenekleri neden diğer Müslümanlarla ve hatta diğer Şiilerle farklıdır?
    8187 Eski Kelam İlmi 2009/07/11
    Dini kutlamalar için genel kurallar olmasının yanı sıra ancak mukaddes İslam dininin görüş belirtmediği yerlerde her bölge örf ve adetlerine göre bu merasimleri yerine getirilebilir. Başka bir deyişle dinin önem verdiği şey örneğin İmam Hüseyin (a.s) için matem merasimlerinin düzenlenmesidir. Ama bunun yapılma şekli halkın kendisine bırakılmıştır. ...
  • Mastürbasyonun evlilikten farkı nedir?
    18619 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2010/08/08
    Mastürbasyon insanın ihtiyacını gerçek şekilde gidermez ve sahte bir doyumdur. İnsanın şehvanî ihtiyacı sadece meninin çıkmasıyla giderilmez. Bunun aşk, duygu, yakınlık ve sevgi ile beraber olması gerekir. Bu nedenle bu fiili işleyenler içlerinde eksiklik hissederler. Bu da cismanî ve ruhî hastalıkları peşinden getirebilir. Ama evlilik şehvanî ...
  • Yüzüğü sağ ele takmak mutlaka gerekli mi?
    53679 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/20
    Peygamber (s.a.a) ve Ehl-i Beyt İmamları(a.s)’nın sünnetlerinden biri ele yüzük takmaktır. Rivayetlerde yüzüğün çeşidi ve üzerindeki nakış hakkında da çeşitli bilgiler verilmiştir. Bir de yüzüğün sağ ele takılması tavsiye edilmiştir. Ancak İslam’daki yüzük takmak ile ilgili hükümlerin hepsi müstehap türündendir ve farz değildir. Sadece erkeklerin ...
  • Dinî ilimleri öğrenmenin önemi nedir?
    16342 Pratik Ahlak 2011/05/21
    Öğrenmek bazen amel ve yükümlülüğü yerine getirmek için ve bazen de başkalarını eğitmek ve yetiştirmek içindir. Birinci kısım genel bir sınıflandırmayla iki bölüme ayrılmaktadır: Birinci bölüm tüm Müslümanlar ile ilgili hükümler olup özel bir iş, uzmanlık ve cinsiyetle bağlantılı değildir. İlk etapta tüm yükümlüler ile ilgilidir. Namaz, oruç ve ...
  • Hamd suresinden sonra Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin söylemek sadece tabi olanlar için mi müstehaptır, yoksa cemaat imamı için de müstehap mıdır?
    7350 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (ömrü uzun olsun) Bürosu:Tabi olanlar için müstehaptır.  Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu:Namazda müstehap olan şey, imamın arkasında namaz kılan fertlerin imamın Hamd suresini okumasının ardından Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin cümlesini söylemesi ve namazda tevhid suresini şahsen okuyan kimsenin de ”kezalik Allah” ...
  • Küfe mescidinin amellerinin çokluğu göz önüne alındığında kimi kafilelerin çeşitli makamların amellerini bir mekanda yerine getirmeleri doğru mudur? Böyle yaptıklarında tam sevap alabilirler mi?
    9026 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/07/10
    Küfe ve Sehle mescidlerindeki amellerin faziletleri hakkındaki rivayetlere baktığımızda Masum İmamlardan (a.s) bu mescitlerin bütün amellerinin bir arada yapılmasına dair bir emir gelmemiştir. Bir sahabesine bir dua ve namaz öğretirken, bir başkasına başka bir namaz ve dua öğretmiştir. Bu yüzden ziyaretçileri mescitlerin tüm amellerini yerine getirmek veya ...
  • Eğer idrar sonrası istibra yapılıp abdest alınırsa ve daha sonrasında bir damla idrar gelirse hükmü nedir?
    8890 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/08/06
     Ayetullah uzma Hamaney’in bürosu:Eğer gelen sıvının idrar olduğuna eminseniz abdest batıldır ve o bölge necis olmuştur. Eğer idrar olduğuna emin değilseniz taharete hükmedilir ve abdesti bozmaz.Ayetullah uzma Sistani’nin bürosu:Eğer idrar olduğundan şüpheniz varsa taharete hükmedilir.Ayetullah ...
  • Kendimizi yetiştirmeye ve nefsimizi arındırmaya nereden başlamalıyız?
    11343 Pratik Ahlak 2010/05/06
    Tezkiye, nefsi arındırmak ve temizlemek anlamına gelmektedir. Kur’an-ı Kerim’de nefsi arındırmanın önemi hakkında birçok ayet bulunmaktadır. Ama şu bilinmelidir ki; nefsi arındırmaya başlama noktası her insana göre değişir. İslam’ı henüz kabul etmemiş birisinin nefsi temizlemeye başlayacağı ilk aşama, İslam’ı kabul etmesidir. Müminler için ilk basamak, ...

En Çok Okunanlar