Please Wait
9318
Tarihten anlaşıldığı kadarıyla Bilal-i Habeşî halifeler biat etmemiş, bazı yerlerde onlara itiraz etmiş ve hilafet sistemi için ezan okumaktan uzak durmuştur. Bu yüzden Şam’a sürgüne gönderilmiş ve orada vefat etmiştir.
Bilal, Ribah ve Hemame’nin oğlu olup esaret halinde Habeşistan’dan Arabistan yarımadasına getirilmiştir. O, Kureyş’in ileri gelenlerinden sayılan “Ümeyye b. Halef” adındaki bir şahsın kölesiydi. İslam’ın ilan edilmesiyle tam bir meyil ve rağbet ile İslam’ı kabul eden ilk kişilerdendi. Bu yolda birçok fedakârlık ve özveride bulunmuştur. “Ümeyye” Bilal’ı İslam’dan döndürmek için çok vahşi bir halde onu işkenceye tabi tutmakta ve Bilal ise tüm varlığıyla imanında ısrar etmekteydi. Sonraları Ebubekir onu Ümmeye’den satın almış ve özgür kılmıştır.[1] Hilafet bağlamında Bilal’ın tavrı hakkında tarihte fazla bir şey zikredilmemiştir, ama aktarılan veriler onun hilafete muhalif olduğunu yansıtmaktadır. Burada onun muhalefet ettiği iki örneği aktarıyoruz:
1. Ömer’in Bilal’a İtirazı Ve Onu Şam’a Sürgün Etmesi
Tarihte yer aldığı kadarıyla “Bilal, Ebubekir’e biat etmekten sakınmış ve Ömer ona serzenişte bulunarak şöyle demiştir: Seni kölelikten özgürleştiren Ebubekir’e biat etmeyerek mi kendisini ödüllendiriyorsun? Bilal şöyle der: Ebubekir beni Allah için özgürleştirdi ve beni Allah’a bıraksın. Ama beni özgürleştirmede bunun dışında başka bir hedef taşıyorduysa, ben buyum. Ben Allah Resulü’nün halife karar kılmadığı bir kimseye biat etmem. Lakin Allah Resulü’nün halife karar kıldığı kimseye biat etmek kıyamet gününe dek boynumuzun borcudur. (Bunun üzerine) Ömer sinirlendi ve Medine’yi terk etmesini söyledi ve Bilal da Şam’a gitti.”[2]
2. Hilafet Sistemi İçin Ezan Söylemeyi Kabul Etmemek
Bilal, Allah Resulü’nün vefatından sonra halifeler için ezan söylemeyi kabul etmedi[3] ve onların isteğini ret etti. Neticede de onlar tarafından Şam’a sürgüne gönderildi ve orada Ömer’in hilafeti döneminde Hicrî-Kamerî on sekizinci yılda Yaratana canını teslim etti.[4] Bu cesaret ve direniş nedeniyle İmam Sadık (a.s) onun hakkında şöyle buyurmuştur: “Bilal Allah’ın salih kuluydu. O, ben Peygamberden (s.a.a) sonra kimse için ezan okumayacağım diye söylemiştir. Onun bu işten çekilmesi ve hilafet sistemine tabi müezzinlerin iş başına gelmesiyle ezanın bir kısmı (hayya âla hayru’l-amel) silindi.[5]
[1] Bkz: 1012 (Site: 1233).
[2] Kumî, Şeyh Abbas, Sefinetü’l-Bihar, c. 1, s. 389, çap-ı dovvom, Daru’l-Üsve, 1416 h.k; İmam Hasan Askeri’ye (a.s) mensup tefsir, s. 622.
[3] Şeyh Mufid, İhtisas, s. 73, Kongre-i Şeyh Mufid, Kum, 1413 h.k.
[4] Şeyh Tusi, Rical, s. 27, İntişarat-ı Camia-i Müderrisin, Kum, 1415, h.k.
[5] Men La Yehziruhu el-Fakih, Kitab-ı Salat, bap. 16, hadis. 9.