Gelişmiş Arama
Ziyaret
6486
Güncellenme Tarihi: 2019/10/09
Soru Özeti
Rivayetlerde sihir ve büyünün gerçek olduğu ancak sadece Allah’ın izniyle etki edebileceği beyan edilmiştir. Allah’ın böyle bir şeye izin vermesi ilahi adaletle çelişmez mi?
Soru
İmam Rıza (a.s)’dan nakledilen hadiste büyü ve sihrin ancak Allah’ın izniyle etki edeceği bildirilmektedir. Öncelikle böyle bir izin ilahi adaletle çelişmez mi? Saniyen büyü ve sihri ortadan kaldırmanın yolu nedir?
Kısa Cevap

 Muhammet bin. İsa der ki İmam Rıza (a.s)’dan ‘sihir’ hakkında sordum. İmam şöyle buyurdu: “ Sihir gerçektir ancak sadece Allah’ın izniyle etkisi olur.”[1]

Bu rivayette mevzu bahis olan ibaret: (هُوَ یُضِرُّ بِإِذْنِ اللهِ تَعَالَى) “O (sihir) Allah Teala’nın izniyle zarar verir.” bölümü olup, bu tabirden iki anlam çıkarılmaktadır.

Sihrin tekvini etkisi

Tevhid inançının temel ilkelerinden biride alemde var olan bütün gücün Allah Teala’nın kudretinden kaynaklandığıdır. Ateşin yakıcılığı ve kılıcın keskinliği dahi Rabbin izni ve tekvini emri olmadan gerçekleşmez. Varlık alemi sebep sonuç üzeredir. Elbette bazı sebepler maddi bazıları ise madde ötesi sebeplerdir. Allah Tealanın hikmetli iradesi her oluşun ve olayın kendine özgü sebepten meydana gelmesi üzeredir. Elbette yinede bütün sebebler ve sonuçlar Allah teala’dan kaynaklanır ve ondan güç ve kudret alır. Sebebi yaratanda ona güç ve kudret verende odur. Aynı şekilde sebebi ona özgü olan sonucu doğurması için hazırlar. Hakikatte varlık alemnde gerçek sebep tekdir.  Varlık alemi sebep sonuç ilişkisi içinde tecelli etmektedir. Bütün varlık alemi Hak Teala’ya muhtaç ve ondan kaynaklanmaktadır.[2]

Büyü ve sihrin etki etmesi konusunda da durum bu şekildedir. Alla Teala kendi kudretiyle böyle bir iradeyi ve güçü bazı insanlara imtihan vesilesi karar kılmıştır. Bu kişiler bu iradeden faydalanarak ve geliştirerek inanılmaz işler gerçekleştirebilirler. Ama maalesef bazıları bunu kötüye kullanarak yakışık almayan, nahoş işlere kalkışmaktadırlar. Bunun karşısında bazı salih insanlarda sihir ve büyü yöntemlerine ve usulüne vakıf olarak diğerlerinin cadılarını bozmaktadır. Öyleyse bu gücü insan vücudunda karar kılan ve Allah Tealadır. Sadece onun izniyle tahakkuk bulur. Ancak ondan nasıl kullanılacağı insanın kendi ühdesinedir. Bunun kullanımındanda mesuldür. Allah teala’nın karar kıldığı para, güç, güzellik, musibet, savaş gibi diğer imtihan vesilelerinden bir fark yoktur. Buna binaen ilahi adaletle bir çelişki söz konusu değildir.[3]

Sihre eser etme izni verilmesi

Sihrin varlıksal gerçekciliği ayrı bir boyut fiili olarak etki etmesi ayrı bir konudur. Allah Teala sihrin ve büyünün etki etmesini ve eser etmesini bazı durumlarda engelleyebilir. Yani varoluşsal tekvini etkisi Allah Teala tarafından ortadan kaldırılabilir. Buna binaen rivayette sihrin mutlak bir şekilde etki edeceği reddedilmiş ve Allah teala’nın izninin şart olduğu ilan edilmiştir. Bazı durumlarda ilahi hikmet ve maslahat bu sihrin ve büyünün Allah teala’nın izniyle birine zarar vermesi engellenmiştir.

Her halükarda nakledilen rivayetin devamında ve diğer rivayetlerde açıklandığı üzere sihir ve büyü ile mücadele için zikirler ve dualar beyan edilmiştir. Böylelikle sihir ve büyünün tekvini eserini kontrol edebiliriz. Hatta açıklanan dua ve zikirlerin yardımıyla Allah’a tevekkül ederek sihrin ve büyünün etki etmesini sağlayabiliriz. Mevzu bahis olan rivayetin devamında İmam Rıza (a.s) sihrin etki ve eserinden korunmak için şu desturu vermiştir: ‘Sana büyü yaptıkları zaman ellerini yüzüne kadar kaldır ve şunu oku: “بِسْمِ اللهِ الْعَظِیمِ، بِسْمِ اللهِ الْعَظِیمِ، رَبِّ الْعَرْشِ الْعَظِیمِ” [4]

 

 

[1] Tabersi, Hasan bin fazl, mekarim’ul-ahlak, 413.s, kum, şerif rezi, 4.bk, 1412.k.

[2] Subhani, Cafer, esalet ruh, 241.s, kum, muesse’tul İmam Sadık (a.s).

[3] Müracaa edinir: Sihir öğrenmek ve Allah’ın izniyle zarar vermesi, Cevap: 6481.

[4] Mekarim’ul-ahlak, 413.s.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İkinci iş yapma hakkında fetva var mıdır? Veya ikinci işten elde edilen mal, dünyaya düşkünlük sayılır mı?
    6377 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    İslam açısından iş sahibi veya ikinci bir işe sahip olmanın hiçbir sakıncası yoktur. İslam dini açısından beğenilmeyen, kınanan şey dünyaya düşkünlük, ona bağlanmak, maneviyat ve ahiretten uzaklaşmaktır ki bunlar bir işe sahibi olanlarda da görülebilir. Bir işi ve az bir geliri olanların içinde de dünayaya daha fazla ...
  • Eğer meseleyi bilmemeden ötürü ölüyü tahnit etmeksizin toprağa gömerlerse ne yapılmalıdır?
    7445 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/15
    Gusül aldırıldıktan sonra ölüyü tahnit etmek farzdır; yani ölünün alnı, el avuçları, diz kapakları ve ayaklarının büyük parmaklarının ucuna kâfur sürülmelidir.[1] Ama defin işleminden sonra ölünün tahnit edilmediğinin farkına varılırsa, beden kabirde kokmamış ve dağılmamışsa, kabrin açılıp kabirde tahnit işleminin yapılması fazdır ve onun ...
  • Namaz dinin direği ise neden fürû-u din’den sayılmıştır?
    9745 Eski Kelam İlmi 2010/10/12
    Usul-u din, insanın akıl ve idrakıyla kabul ederek İslam’a girdiği inançlar topluluğuna denir. İslam’agirildikten sonra insanın üzerine bir takım bireysel ve toplumsal vazifeler farz olur ki, onlardan biri namazdır. Namaz, ahkamın içinde çok önemli ...
  • İslam’ın intihar hakkındaki hükmü nedir?
    9073 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/17
    Kesinlikle her insanın hayatında dünyayı gözünde karanlık ve boş kılan rahatsızlıklar ve yenilgiler meydana gelmektedir. Bu durumda insanlar iki türlüdür: Bir grup bu sorunlar yumağından başı dik çıkmakta, tüm zorluklara göğüs germekte ve Allah’a tevekkül ederek yeniden yapılanmaya başlamaktadır. Bunun karşısında yer alan diğer grup ise eğilmekte, inzivaya çekilmekte ...
  • İslam dininin büyük ve görkemli evler hakkındaki görüşü nedir? Nasıl insanları ev yaparken ölçülü olmaya davet edebiliriz?
    2804 Hadis 2020/01/19
  • Neden biz Şiiler Hamd suresinden sonra “elhamdülillahi rabbi’l-âlemin diye söylemekteyiz?
    8783 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/23
    Bizim ile Ehli Sünnet arasında bir takım şekilsel ihtilaflar mevcuttur. Ehli Sünnet mensuplarının el bağlayarak namaz kılması, onların abdest alma şekli ve bunun Şia ile farklılığı, fıkıh konularındaki bazı şekilsel ihtilaf noktaları olarak adlandırılabilir. Bu ihtilafların nedeni, bu sitedeki diğer sorularda detaylıca işlenen daha genel konulara dönmektedir. (1523, 248 ...
  • Gıybeti dinleyen gıybet edenin günahına ortak mıdır?
    3852 Gıybet, Hakaret Ve Gözetleme 2020/01/20
  • Acaba “aşura gününde insan kedisi için dua yapmamalıdır” şeklindeki iddia doğru mudur?
    6103 Pratik Ahlak 2012/09/15
    Dua kulun fakirane bir şekilde hak Teâlâ’yla irtibat kurup dünyevi ve uhrevi ihtiyacını gidermek için dilekte bulunmaktır. Her durumda kendine ve başkalarına dua yapmak beğenilmekte ve oldukça fazla fazileti ve sevabı vardır. Aşura gününde kedin için dua yapmanın hiçbir işkâlı yoktur. Bilakis aşura gününde yapılması ...
  • Hz. İsa’nın evlenmemesinin özel bir nedeni mi vardı?
    26719 Eski Kelam İlmi 2012/05/30
    Hz. İsa’nın evlenmesi konusunda dini öğretilerde işaret edilen bazı meselelere bakıldığında ilk anda Hz. İsa’nın evliliğe karşı olduğu düşüncesini doğurmaktadır. Ancak Kur’an ve rivayetlerin önemle yaptıkları tavsiyeler göz önüne alındığında ve Hz. İsa’nın (a.s) yaşamı incelediğinde Onun evliliğe karşı olmadığı görülecektir. Onun evlenmemesinin nedeni kendi özel yaşamının ...
  • Cabir b. Efleh kimdir?
    5567 تاريخ بزرگان 2011/08/17
    Cabir b. Efleh-i İsmailî beş ve altıncı asırdaki İspanyalı gökbilimcilerinden olup “Kitabu’l-Hayat Fi Islahi’l-Mucesta” kitabının yazarıdır. O, muhtemelen Sivil’de (İşbiliye) dünyaya gelmiştir; zira bazı yazarlar ve özellikle de Cabir’in oğluyla tanışık olduğunu belirten Musa b.Meymun (529-600) ve Betruci onu İşbilî olarak adlandırmışlardır. Bazen Cabir b. Efleh’in adı başka şahıslar ...

En Çok Okunanlar