Gelişmiş Arama
Ziyaret
6796
Güncellenme Tarihi: 2010/07/22
Soru Özeti
Neden Allah cennetin çoğunu maddi hususlar ile nitelemiştir?
Soru
Allah cenneti neden bu kadar maddi konular ile nitelemiş ve manevi boyut ve Allah’ın kullarından razı olmasına çok az değinmiştir?
Kısa Cevap

Kur’an-ı Kerim’de cennet ve cehennem hem maddi özellikler ve hem de ruhani ve manevi özellikler ile betimlenmiştir. Maddi nimetler ile nitelemek, birçok insanın manevi ve ruhani nitelemeler aracılığıyla bilgi edinmesinin zor ve hatta imkânsız olması nedeniyledir. Zira insanların zihni daha çok maddi konulara alışıktır ve bu nedenden ötürü daha yüksek bir derecede bulunan cennetin manevi makam ve kavramlarını idrak etmekten yoksundurlar. 

Ayrıntılı Cevap

Kur’an-ı Kerim bazen cennet ve cehennemi maddi özellikler ile ve bazen de ruhani ve manevi özellikler ile nitelemiştir. Bazen cennet bahçeleri, zevk veren gölgelikler, yemek ve alımlı tabaklar, temiz şaraplar, görkemli elbise ve süsler ve güzel eşlerden söz etmiş ve bazen de ilahi Rıdvan ve deruni sevinçten söz etmiştir. Ruhani cennet derece ve makam açısından maddi cennet ve maddi nimetlerden çok üstündür. Nitekim Tevbe suresi maddi nimetlerin özelliklerini belirttikten sonra hemen ardından şöyle buyurmaktadır: “و رضوانٌ مِن اللهِ اکبر” ; yani Rabbin rıza ve memnuniyeti belirtilen nimetlerden daha üstündür.[1] Ama ruhani cennetin bazı dereceleri tüm müminlere değil, sadece bazı müminlere özgüdür. Nitekim Kur’an şöyle buyurmaktadır: Onlardan her biri Naîm cennetine sokulacağını mı umuyor? Hayır, (ne mümkün)! Şüphesiz biz onları kendilerinin de bildikleri şeyden (meniden) yarattık.[2] Cennetliklerin yerlerini ve cennet nimetlerinin farklılığı temel alınarak Kur’an’da cennet dört isimle zikredilmiştir: Adn cenneti, Firdevs cenneti, Naim cenneti ve Ma’va cenneti. Bir rivayette İmam Sadık’tan (a.s) şöyle nakledilmiştir: “Kur’an’da belirtilmiş cennetler Adn cenneti, Firdevs cenneti, Naim cenneti ve Ma’va cennetinden ibarettir.”[3] Kur’an-ı Kerim’de cennet hem maddi nimetler ve hem de ruhani nimetler ile nitelendirilmiştir. Ama çoğu yerde maddi özellikler ile nitelenmesinin sebebi, insanların zihninin daha çok maddi konular ve dünyevi hususlara alışkın olmasıdır. Neticede birçok insan için manevi ve ruhani özellikler yoluyla cenneti tasavvur etmek ve tanımak çok zor ve hatta imkânsızdır.  İnsanların çoğu daha yüksek bir derecede yer alan manevi cennetin makam ve kavramlarını idrak etme gücünden yoksundur. Kur’an bu hususta şöyle buyuruyor: Hiç kimse, yapmakta olduklarına karşılık olarak, onlar için saklanan göz aydınlıklarını bilemez.[4] Aynı şekilde nebevi bir hadiste şöyle buyrulmaktadır: “Allah şöyle buyurmuştur: Ben kullarım için ne bir gözün gördüğü, ne bir kulağın duyduğu ve ne de bir insanın kalbine yansıyan şeyler hazırlamışımdır…”[5] Bu yüzden, cennetin ruhani nimetlerini tasavvur etmek çok zor olduğundan, Yüce Allah herkesin anlaması için herkesin anlayabileceği ve idrak edebileceği maddi nimetleri beyan etmekten istifade etmiş, manevi ve ruhani nimet ve zevklere çok kısa bir şekilde özet olarak işaret etmiştir. 


[1] Tevbe Suresi, 72. ayet.

[2] Mea’ric Suresi, 38 ve 39. ayet: "أَ يَطْمَعُ كُلُّ امْرِئٍ مِنْهُمْ أَنْ يُدْخَلَ جَنَّةَ نَعيمٍ، كَلا".

[3] Kuleyni, Muhammed bin Yakup, El- Kafi, c: 8, s: 100, Neşri İslamiye, Tahran, 1362.

[4] Secde Suresi, 17. ayet: "فَلا تَعْلَمُ نَفْسٌ ما أُخْفِيَ لَهُمْ مِنْ قُرَّةِ أَعْيُنٍ".

[5] Allame Meclisi, Muhammed Taki, Biharu’l Envar, c: 8, s: 92, Müessesetü El- Vefa, Beyrut, 1404.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Eğer Ehlibeyt (a.s) «خُزّان العلم» ilmin madeni iseler neden kumeyl duasını Hz. Hızır İmam Ali (a.s)’a öğretmiştir?
    6102 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2019/04/07
    Kumeyl duası Şeyh Tusi’nin “Misbah’ul-Muteheccid”[1] ve Seyit ibn. Tavus’un “İkbal’ul-Emal” adlı eserlerinde nakledilmiştir. Seyit ibn. Tavus bu duayı eserinde naklederken şöyle açıklama yapmaktadır: Şeyh Tusi’nin naklettiği rivayetten başka bir rivayette gördüm ki Kumeyl ibn. Ziyad Neğei diyor ki: Basra mescidinde İmam Ali (a.s)’ın yanında ...
  • Şia neden abdeste ayaların yıkanmasını terk ederek farzı terk ediyor?
    20362 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Her fırka ve gurubun kendisini fırka-i Naciye (kurtuluşa eren fırka) bilmeleri gayet doğaldır ama biz, sizin aksinize kendi teklifimize boyun eğdiğimizi, farzı yerine getirdiğimizi ve Ehl-i Sünnet kardeşlerimizin farzdan uzaklaştıklarını kabul ediyoruz ve bu iddiamızın delillerini Kur'an ve rivayetlerle ortaya koyacağız. Şia; ...
  • Mehdiliği tehdit eden şeyler nelerdir?
    7147 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Mehdiliği tehdit eden hususlar çoktur. Biz burada sadece üç önemli şeye işaret edeceğiz: 1. Eğer en üstün kanunlar ehil olmayan uygulayıcıları eline düşerse veya eğer en pahalı şeyler ehil olmayan insanların elinde bulunursa, ne kanundan ve ne de belirtilen değerli şeyden bir sonuç alınamaz. Mehdilik ...
  • Müslümanlar neden biribirleriyle musafaha ederler?
    9443 Pratik Ahlak 2011/07/14
    Müfaala kipinden olup iki kişi arasında gerçekleşen musafaha, el vermek manasına gelmektedir. Birisi ‘Safehtuhu’ derse bu ‘Elimin içi onun elinin içine değdi’ anlamına gelir. Musafahatun, birbirine el vermek, ellerin içini biribirine değdirmek, demektir. Selam vermek ve tokalaşmak güzel davranışın örneğidir. İslam Peygamberi (s.a.a) ve Masum ...
  • Niçin bazıları ölülerin kabirlerini yarıp araştırma yapıyorlar? Acaba bu iş haram mıdır?
    5503 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/04/09
    Büyük taklit mercilerinin bu soruya cevapları şöyledir: Müminin kabrinin açılması haramdır. Ama aşağıda zikredilen konularda kabrin açılmasının sakıncası yoktur: 1. Cenaze gasbi yere defnedilmiş olursa ve yerin sahibi, cenazenin orada kalmasına razı olmazsa. 2. Cenazeyle birlikte defnedilen kefen veya başka bir ...
  • Alkol kullanmaktan nasıl uzak kalınabilir ve bundan tövbe etmenin yolu nedir?
    22117 Teorik Ahlak 2011/10/23
    Her günahtan tövbe etmenin dayanağı, şahsın gerçekten kabul ettiği inanç ve değerlerdir. Eğer insan Allah’a ve diriliş gününe iman ederse, diğer bir dünyada amellerinin neticesini göreceğini bilirse ve kendisini gafletten kurtarmak gerektiğine kanaat getirirse, rahatlıkla günahlardan el çekebilir. Eğer insan haram işlerin kendisini nasıl bir bedbahtlığa ve ...
  • Türkiye bankalarında yatan paramla devlete ait borç bonosu satın alıp karından yararlanabilir miyim?
    5422 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/02
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Orası İslam ülkesi olması nedeniyle onlardan kar almak sakıncalıdır. Elbette orada şubesi olan İslamî olmayan bankalar veya gerçekten katılım bonosu olması müstesnadır.  Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Ömrü uzun olsun) Bürosu:
  • Namazda âmin söylemenin yasaklanmasının felsefesi nedir?
    9495 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/16
    Ehlibeyt rivayetleri esasınca namazda âmin sözünü söylemek caiz değildir ve bunu söylemek namazın geçersiz olmasına neden olur. Artı, caiz olmaması delile ihtiyaç duymaz; yani namaz ibadetsel bir fiil olduğundan ve insanın kendi tarafından namaza bir şey eklenemeyeceğinden, eğer şeriat tarafından bir şeyin caiz oluşu ispatlanmazsa, bunun kendi ...
  • Bahaîlerin düşüncelerinin yanlış oluşu, necis olmalarının nedeni ve onların inançlarını saflıkla kabul edenlerin durumu hakkında açıklamada bulununuz.
    11426 Eski Kelam İlmi 2008/02/17
    Bab adıyla tanınan Alimuhammed, ilk olarak 1847 yıllarında çok farklı inanç ve kurallar ortaya çıkarmaya başlamıştır. Sonraları onun düşüncelerini kabul eden ve daha da genişleterek Bahaîliği kuran Mirza Hüseyinali Baha'dır. Bu şahıs kitaplarında; kendisinin ve Alimuhammed Bab'ın gelmesiyle İslam dinin geçerliliğini yitirdiğini, İslami hükümlerin yürürlükten kalktığını ve Hz. Muhammed'in risaletinin ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7033 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar