Gelişmiş Arama
Ziyaret
19690
Güncellenme Tarihi: 2011/10/17
Soru Özeti
Kur’an yalnızca kesilme sırasında Allah’ın adı zikredilmeyen hayvanın etini yemeyi yasaklamıştır. Allah’ın isimlerinden hiç biri zikredilmediği ve Allah’tan başkasınında adı getrilimediği zaman bunların yenmesi neye göre yasaklanmıştır?
Soru
Kur’an’ın ayetlerine dikkat ettiğim kadarıyla eti haram olan hayvanlar için ‘Uhille Ligayrillah’ (Allah'tan başkası için kesilen hayvan) ibaresi kullanılmıştır. Bu ibare galiba tarihte putlar için ve onların adına bir hayvan kesildiği zaman, Allah’tan başkasının (putun) adı zikredildiği veya Allah’tan başkası (put) için kesilenler hakkındadır, yoksa Allah’ın adı getirilmediği için değil. Buna göre gayr-i müslim ülkelerde veya gayr-i müslim birinin kestiği ve Allah’ın adı zikredilmeden kesilen eti helal olan hayvanları yemenin hükmü aynı mıdır? Allah’tan başkasının adı değilde, Allah’ın adı zikredilmeden kesilen hayvanın etinin yenmesinin haram olduğu konusunda ayet veya hadis var mı? Kesim sırasında Allah’ın adının zikredilmesi tabiiki daha iyidir, ancak bunu gerektiren bir ayet ve hadis yoksa Allah’ın adı zikredilmeden kesilen etlerin haram olmasının hükmü lütfen yeniden gözden geçirilsin; çünkü özellikle birçok yabancı ülkede helal et bulmak çok zordur.
Kısa Cevap

‘Ma Uhille Li’gayrillah’ (Allah'tan başkası için kesilen hayvan) ifadesinin açık bir şekilde geldiği ayetlerden biri Bakara suresinin 173. ayetidir. Ayeti iki şekilde tercüme edilebilir. Yani öyle bir şekilde tercüme edebiliriz ki ‘Ma Uhille Li’gayrillah’ Allah’ın adı anılmadan kesilen hayvanlarıda -ki sonuçta haram olurlar- kapsamına alır. Böyle bir tercümenin tercih edilen yönleri var ki, kısaca şöyledir:

1-En’am suresinin 121. ayeti olan ‘Allah'ın adı anılarak kesilmeyen hayvanları yemeyin, şüphe yok ki bu kötülüktür...’ ayeti gibi bu konudaki diğer ayetlerle uyum sağlaması:

2-Söz konusu ayetin son tarafının rivayetle uyumlu olması. Buna ayrıntılı cevap bölümünde değineceğiz.

3- Şafi’inin dışında Şii ve Sünni alimleri arasında eskiden beri bu konuda icma olması.

4-Böyle bir algının, tercümesi dikkatle yapılan Kur’an mealleriyle ve ahkam ayetleri konusunda yazılan kitaplarla uyum sağlaması.

5-Şu andaki taklit merciilerinin fetvalarıyla uyumlu olması.

Ayrıntılı Cevap

‘Uhille Ligayr-illah’ (Allah'tan başkası için kesilen hayvan) ibaresi Kur’an-ı Kerim’de dört ayette gelmiştir.[1] İkisi Mekke’de nazil olan En’am ve Nahl surelerinde (biri bi’setin başlarında, diğeride Allah Resulünün (s.a.a) Mekke’de ikametinin son dönemlerinde nazil olmuştur), diğer ikiside biri hicretin başlarında nazil olan Bakara suresinde, diğeride hicretin sonlarına doğru nazil olan Maide suresinde gelmiştir. Söz konusu ayetlerin en belirginlerinden biri Bakara suresindeki 173. ayettir. Aşağıda onun tefsir ve tercümesine değinip sırasıyla bazı konuları ele alacağız. Bu şekilde daha doğru bir sonuç alabileceğimizi umuyoruz.

Kur’an-ı Kerim şöyle buyuruyor: ‘O, size ölü hayvan etini, kanı, domuz etini, Allah'tan başkası için kesilen hayvanı haram etmiştir. Fakat zorda kalan, başkasının hakkına el uzatmamak ve zaruret miktarını da aşmamak üzere yerse günah etmiş olmaz. Çünkü Allah, suçları örten rahimdir.’

‘Uhille Ligayr-illah’ cümlesindeki ‘Uhille’ manası: ‘el-İhlal’ sesi yükseltmek demektir. Müşrikler hayvan keserken cahiliyetin iki putu olan ‘Lat’ın ve Uzza’nın adına’ diye seslenirlerdi. Çocuk doğduktan sonra ağlamayla sesi açılmasına da ‘İstehelle Sabiyy’ derlerdi.[2]

 

Ayetin Tefsiri

Ayet: ‘O, size ölü hayvan etini... Allah'tan başkası için kesilen hayvanı haram etmiştir.’ diye buyurarak kendine özgü belagat ve vecizliğiyle sanki iki konuyu ispat etmek istiyor:

a) Her kesilen hayvanda Allah’ın adının getirilmesi, b) Allah’ın dışında birinin adı getirilerek kesilen hayvanın haram olması. Burada dört varsayım düşünülebilir. Birincisi yalnızca Allah’ın adının zikredilmesi. İkincisi Allah’tan başkasının adının zikredilmesi. Üçüncüsü hem Allah’ın hem de başkalarının adının zikredilmesi. Dördüncüsü kimsenin adının zikredilmemesi. Birinci varsayım kesinlikle doğru ve sakıncasızdır, bunu ayetin mefhumundan anlıyoruz. İkinci varsayım yine ayetin mefhumunun yasakladığı varsayımdır. Üçüncü varsayım Allah’tan başkasının adı zikredildiği için ‘Kesilen şey Allah’tan başkasının adıyla kesilmiştir’ dememizi doğrulamaktadır. Dördüncü varsayımdan ayette herhangi bir isimden söz edilmediği için kesimin helal olduğu anlaşılsa da manasına biraz dikkat edilse karşımıza başka bir şey çıkacaktır. Zira, ‘Ses yükselmiştir’ diye buyurduğunda şu noktaya parmak basmaktadır ki kestikleri zaman bir şeyin ismini getiriyorlardı, putperestler ise kendi putlarının adını getirirlerdi. Bu düşünce yüzde yüz kabul edilmese de en azından sizin düşüncenizin yanında bir düşüncedir. Ancak bu düşüncenin şöyle sağlam karineleri var:

1- En’am suresi 121. ayetinde şöyle buyuruluyor: ‘Allah'ın adı anılarak kesilmeyen hayvanları yemeyin, şüphe yok ki bu kötülüktür...’[3] Ayet, Allah’ın adının zikredilmediği kesimlerin haram olduğunu söylemektedir. Öyleyse kimsenin ismi zikredilemse de haramdır. Zira onda Allah’ın adı getirilmemiştir.

2- Yine En’am/118’de şöyle buyurulmaktadır: ‘Allah'ın adı anılarak kesilenleri yiyin.’[4] Muhalif mefhumdan Allah’ın adının zikredilmediği kesimlerden yemememiz gerektiği anlaşılmaktadır.

3- Kesimde Allah’ın adını getirmek o kadar önemlidir ki Allah avcılara, av köpeklerini avlarının üzerine gönderecekleri zaman Allah’ın adının anılmasını emrediyor.[5]

4- Ahkam ayetleri kitaplarının bazılarında ‘Ma Uhille Li’gayrillah’ ifadesinin Allah’ın adının zikredilmediği kesimleri de kapsadığı yazılmıştır.[6]

5- Masum İmamların (a.s) rivayetlerinde de bu mana görülmektedir. Bir rivayette İmam Rıza (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Allah, kendi adının dışında bir adla kesilen şeyi haram etmiştir. Zira Allah, kendi birliğini ikrar etmeyi ve kesim sırasında adının anılmasını kullarına farz etmiştir. Allah’ın adını zikretmek Onun rububiyet ve tevhidine ikrardır.’[7]

Bu esastan dolayı bütün İslam alimleri şu noktaya iz’an etmişler ki, Allah’ın adı zikredilmezse (ister hiçbir isim zikredilmesin, ister Allah’tan başkasının adı zikredilsin farketmez) kesimin haram olmasına neden olur ve Şii mezhebinde kesimin helal olabilmesi için Allah’ın adının anılması konusunda hiçbir ihtilafın olmadığını söyleyebiliriz.[8] Ehl-i Sünnetten Şafii diyor ki: ‘Ad getirmek, kesilen hayvanın yenilmesinin helal şartı değildir. Evet Allah’tan başkasının adı zikredilirse haramdır.’[9]

Bu görüş söz konusu ayete ters olup Ehl-i Sünnetin diğer üç mezhebine ve Şia mezhebine muhaliftir.

Bu yüzden günümüzdeki tüm taklit merciileri, Allah’ın adı zikredilmeden kesilen hayvanın yenilmesinin haram olduğuna dair fetva vermişlerdir. Evet, eğer unutulmaktan dolayı Allah’ın adı zikredilmezse sakıncası yoktur.[10]

Allah’ın adını zikretmek sadece kuru bir ikrar değildir. Bu ikrarın kesilen hayvanın üstünde çeşitli etkileri vardır.

Son olarak belirtmek gerekir ki günümüzde ülkelerin çoğunda helal et bulunmaktadır. Eğer bulunmazsa balık gibi kesime ihtiyaç duyulmayan etler yenilebilir.     



[1] -Bakara/173, Maide/3, En’am/145, Nahl/115.

[2] -Muhyiddin Derviş, İ’rab-ul Kur’an ve Beyanuh, c.2, s.408, Dar-ul İrşad, Suriye, 4. Baskı, HK. 1415

[3] - وَ لا تَأْکُلُوا مِمَّا لَمْ یُذْکَرِ اسْمُ اللَّهِ عَلَیْه

[4] - فَکُلُوا مِمَّا ذُکِرَ اسْمُ اللَّهِ عَلَیْه

[5] -Maide/4

[6] -Cemaleddin Mikdad, Kenzu’l-İrfan Fi Fıkhi’l-Kur’an, c.2, s.301, Kum, Bi-Ta; Cevad Kazımi, Mesaliku’l Efham İla Ayat-ul Ahkam, c.4, s.141, Murtazavi, HK. 1389

[7] -Muhammed b. el-Hasan Hür Amuli, Vesailu’ş-Şia, c.24, s.213, İhyai’t Teras, Kum.

[8] -Şeyh Hüseyin Hilli, Delilu’l-Urvetu’l-Vuska, c.1, s.376, Matbaatu’n Necef, HK. 1379.

[9] -Abdurrahman el-Ceziri ve Seyyid Muhammed Yasir Mazih, el-Fıkh Ale’l Mezahibi’l Erbaa, c.1, s.400, el-Mektebtu’l Asriyye, Beyrut, 1426

[10] -Tevzihu’l Mesail-i Meraci, c.2, s.573, Mesele:2594.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zamanın imamı (a.s) kimin eliyle şahadete erecektir ve ondan sonraki dönem ne kadar sürecektir?
    9095 Eski Kelam İlmi 2011/05/21
    Zamanın imamının (a.s) ömrünün sonu hakkında iki grup rivayet mevcuttur. Birinci gruptaki rivayetler onun tabii bir ölümle, ikinci gruptaki rivayetler ise şahadet ile ömrünün noktalanacağını bildirmektedir. Ama onun katilinin kim olduğu noktasında elde kabul edilir bir rivayet ve delil mevcut değildir. Aynı şekilde zamanın imamının vefatından kıyamete dek süren ...
  • İmamiye Şia’sı ve Ehlisünnetin İbn. Teymiye hakkındaki görüşü nedir?
    8416 شیعه آماج تهمتها 2015/06/29
    İbn. Teymiye, Hicri-Kameri 661 yılında Şam yarım adasında yer alan (bugünkü Türkiye) Harran şehrinde dünyaya geldi ve 67 yıl süren bir yaşamın ardından Hicri-Kameri 728 yılına denk gelen yılda Şam Kalesi hapishanesinde öldü. İbn. Teymiye ilahi sıfatlar, peygamberlere ve velilere tevessül etmek hakkında özel inançlara sahiptir. Onun ...
  • İslam’ın bakışında nazar değmesi ve vesveseyi etkisiz kılmak için dua yazmanın bir meşruiyeti var mıdır?
    14501 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/21
    İslam, fakihler ve mercilerin bakışında hastalık, nazar değmesi ve vesvese gibi sorunları gidermek için muteber ve masumlardan gelen duaları okumak ve yazmak doğru ve onaylanan bir fiildir. Yüce rehberlik makamı dua, dua yazmak ve dualarla kutsanma hakkında sorulan bir soruya cevaben şöyle buyurmuştur: Eğer dualar temiz imamlardan (a.s) nakledilmiş ...
  • Ayat namazı nasıl kılınır?
    11319 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/28
    Konuyu iki bölümde ele alacağız: a) Ayat namazına neden olan şeyler.b) Ayat namazının nasıl kılındığı.a) Ayat namazı şu olaylardan biri vuku bulduğunda farz olur: Güneş tutulması, Ay tutulması (tutulmalar kısmi de olsa), deprem ve halkın genelini korkutan şimşek çakması, ...
  • Bazı Kuran ayetleri, ilahi peygamberlerin masumluğuyla çelişiyor mu?
    18114 Eski Kelam İlmi 2007/11/26
    Yukarıdaki soruya şöyle cevap verilebilir:1. “İsmet” masum olan bir şahısta ruhla özleşmiş ve onu günah, unutkanlık, kötü işler ve hata yapmaktan engelleyen ve koruyan bir sıfattır. Bununla beraber masum olan şahıs mecbur kılınarak iradesi elinden alınmamaktadır.2) Peygamberlerin masum olmalarının sırrı, Allah’a olan aşk, inanç, kâmil bir iman ve ...
  • İnsanların mutluluk ve mutsuzluğunu ve neticede cennet ve cehenneme girmes’n’ belirleyen şey yıldız ve felekler midir?
    6936 آسمان و زمین 2012/07/24
    İnsanların cennet ve cehenneme girmelerinde hareket ve davranışlarını en önemli neden sayan birçok ayet ve rivayet mevcuttur. Siz Şii mütekellimlere müracaat ederseniz onların insanların mutluluk ve mutsuzluklarında yıldızların ve feleklerin etken olduğunu söylediklerini göremezsiniz. Bu konuda bir rivayet bulunsa ve senet açısından kabul edilse bile onun zahiri ...
  • Şiilerin arasında Hz. Âdem’in (a.s) müminlerin önderi Ali’nin (a.s) elleriyle yaratıldığına dair bir inanç var mıdır?
    11282 Varie 2012/08/21
    Eğer bir kimse Müminlerin Önderinin bağımsız olarak Hz. Âdem’i (a.s) yarattığına inanırsa, bu inanç Kur’an-ı Kerim’in aksi doğrultusundadır ve Rabbe şirk koşmak sayılır. Hz Âdem’in(a.s) Müminlerin Önderinin (a.s) maddi cismi tarafından yaratılması da mevcut gerçekler ile bağdaşmamaktadır; zira bu maddi cisim Hz. Âdem’den (a.s) sonra dünyaya gelmiş ...
  • İbrahim makamı nedir? Ondan kastedilen nedir?
    47316 Eski Kelam İlmi 2012/02/18
    Mekke’deki belirgin işaretlerden birisi, İbrahim makamıdır; zira orası İbrahim’in (a.s) durduğu bir makamdır. İbrahim makamının tefsir ve manası hakkında bazıları tüm haccın İbrahim makamı olduğu görüşündedir. Bir grup İbrahim makamının “Arafe”, Meş’aru’l-Haram” ve “üçlü cemerat” olduğuna inanmaktadır. Bazıları da tüm Mekke hareminin İbrahim makamı sayıldığı görüşünü taşımaktadır. Ama mevcut ...
  • Başkasının bostanından izinsiz meyve ve bitki toplamanın hükmü nedir?
    17120 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
    Söz konusu sorunun cevabında ilk önce fakihlerin bu konu hakkında görüşlerini genel olarak açıkladıktan sonra Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tehrani nin görüşünü takdim edeceğiz.  Fakihlerin genel görüşleri:Bir başkasının malından faydalanmak her şekilde olursa olsun mutlaka bu tasarruf o malın sahibinin izni ile olmalıdır. Yalnızca ...
  • Modern İnkılabi (pop) müzikleri dinlemenin hükmü nedir?
    10803 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/06/22
    Bu soruyu cevaplandırmak için öncelikle Taklit Mercilerine başvurup sonra çok kısa bir şekilde müziğin haramlığının hikmetini felsefi olarak inceleyeceğiz.Hz Ayetullah El Uzma Seyyid Ali Hamenei:Eğlence toplantılarına uygun her türlü coşturucu/eğlendirici çalgı ve eğlence haramdır.

En Çok Okunanlar