Gelişmiş Arama
Ziyaret
7556
Güncellenme Tarihi: 2011/11/12
Soru Özeti
Müminlerin emiri (a.s.) ile ilişkin gerçekleşecek olaylar ve zulümler hakkında peygamber’in (s.a.a) verdiği haberlerin rivayi kaynaklar hagileridir?
Soru
Allah Resulü’nün (s.a.a), gelecekte Emirül-müminin’e (s.a) zulmedileceğini bildiren rivayetleri arıyorum. Örneğin, Allah Resulü Emirülmümin (s.a) ile ilişkin üç savaşın da gerçekleşeceğini ön gördüğünü defalarca işitmişiz. Veya Hudeybiye barışı esnasında “Bir gün seninde ismin temize çıkacaktır” şeklinde buyurmuş” vb. Bu haberlerin yer aldığı kitap ve kaynakların adresini verir misiniz?
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

Hadis ve tarih kitaplarında Peygamber Ekrem (s.a.a), gelecekte (Hz. Ali zamanında) bir takım hadiselerin patlak vereceğini bildirdiği rivayetler mevcuttur. Burada bu rivayetlerin bazılarına işaret edeceğiz:

1. Peygamber Ekrem’in (s.a.a) Hudeybiye barışı esnasında verdiği haber: Barış antlaşması kararlaştırıldıktan sonra, Ali (a.s) Peygamber (s.a.a)’in dilinden antlaşma metnini yazıyordu. Kureyş’in temsilcisi, antlaşma metninin yukarısına yazılan “Bismillahirrahmanirrahim” cümlesine ve Peygamber (s.a.a)’in isminden sonra “Resulullah” unvanına itiraz etti ve müzakere bu konu etrafında uzadıkça uzadı. Sonunda Allah Resulü, bu antlaşmanın maslahatlarını temel alarak, Ali (a.s)’ye “Resulullah” unvanının silinmesini buyurarak şöyle dedi: “Senin içinde böyle bir gün gelecek ve kaçınılmaz olarak sende böyle bir şeyi kabul edeceksin”.[1] Geleceğe dair bu haber, Sıffin savaşında, hakemiyet olayında Muaviye’nin ısrarı ile Ali (a.s)’nin isminin sonunda yer alan “Emirilmüminin” unvanının silinmesiyle gerçeklik kazandı.[2]

2. Bir rivayette Peygamber (s.a.a), kendi eşi Ümmi Seleme’ye hitap ederek, Ali (a.s)’ye muhalefet eden ve onunla savaşanların isimlerini şöyle tanıtır: “Ey Ümmü Seleme! Allah’a andolsun ki bu Ali benden sonra Kasitin (zalimler), Nakisin (ahdini bozanlar) ve Marikinlerle (dinden çıkanlar) savaşacaktır.”[3]

Başka bir rivayette Peygamber (s.a.a) söz konusu bu isimler hakkında daha fazla açıklamada bulunup, eşi Ümmi Seleme’nin “Muhalif olan bu üç gurup kimlerdir?” sorusuna cevaben şöyle buyururlar: “Nakisin, Aliye Medine’de biat edip Basra’da biatlerini bozanlardır; Kasitin, Şam’da Muaviye ve onun ashabıdır; Marikin ise Nehrevan ashabıdır.”[4]

Ammar Yasir ve Ebu Eyüp Ensari’den de benzeri anlamdaki rivayetlerin nakledildiği bildirilmiştir.[5]

3. Peygamber (s.a.a) özel bir surette ve açıkça, Muaviye’nin hâkimiyeti ve onun Allah Resulü’nün (s.a.a) minberine oturma konusunda uyarıda bulunmuş ve böyle olması durumunda kendi ümmetinden onu öldürmelerini istemiştir.[6]

4. Peygamber Ekrem (s.a.a) savaş ganimetlerini paylaştırırken, yeni Müslüman olan Müşriklere teşvik amacıyla kendilerine düşen sehimlerinden daha fazlasını verdi. Efendimizin bu tutumuna, Haricilerin kurucularından olan “Herkus” itiraz ederek Onu (s.a.a.) adaletsizlikle suçladı. Efendimiz ona cevaben şöyle buyurdular: “Eğer adalet benim yanımda değilse nerdedir?” Efendimizin uyarısı önemli noktadır zira şöyle buyururlar: “Onun, dini işlerde cahilane taassup ve ifratçı takipçileri olacaktır. Onlar, okun yaydan çıktığı gibi dinden çıkacaklardır.”[7] Efendimizin bu buyrukları Havaricilerde tahakkuk buldu.

Daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki kaynaklara müracaat ediniz:

1. Meclisi, Muhammed Bakır, “Bihar’ul-Envar”, c. 20

2. Abdül Hüseyin Ahmet, “el-Ğadir”, c. 3

3. Şeyh Tusi, “el-emali

4. “Tarihi Yakubi”, c. 2

5. “Sahihi Buhari”, c. 3

6. “Sahihi Müslim, c. 2

7. İbni Esir, “el-Kamil fi’t-Tarih”, c. 3

8. Ahmedi Miyaneci, Ali, “Mekatib’ur-Rasul”, c. 1



[1] Meclisi, MUHAMMED BAKIR, “Bihar’ul-Envar”, Beyrut: Müseseseyi Vefa, c. 20, s. 334 - 350; Ahmedi Miyaneci, Ali, “Mekatib’ur-Rasul”, c. 1, s. 275 ve 287.

[2] İbni Vazıh Yakubi, AHMET EBİ YAKUP, “Tarihi Yakubi” Necef: “el-Mektebetu’l-Haydariye”, c. 2, s. 179; İbni Esir, Ebul Hasal Ali b. Abdulvahit, “el-Kamil fit tarih”, Beyrut: Daru Sadra, c. 3, s. 32.

[3] İbni Asakir, “Tarihi Dımışk”, Beyrut: c. 42, s. 470; el-Hafız ebul-feda İsmail b. Kesir ed-Dımışki, el-Bidaye ve’n-Nihaye, Daru ihya’ut-turas’il Arabi, c. 7, s. 306; Erbili Ali b. İsa, Keşf’ul ğumme, Tahran: Dar’ul-kutubü’l İslamiye, c. 1, s. 126; Allame Emini, el-Ğadir, Tahran: Dar’ul Kutübu’l-İslamiye, c. 3, s. 188.

[4] Şeyh Tusi, el-Emali, s. 425 ve 464; Tabersi, Ahmet b. Ali, İhticac, Dar’un-Nu’man, c. 1, s. 462; Meani’l ahbar, s. 204.

[5] Tarihi Dımışk”, c. 42, s. 472.

[6] Tarihi Dımışk, c. 59, s. 157.

[7] El-Buhari, Ebu Abdullah Muhammed b. İslmail, Sahihi Buhari, Beyrut: Dar’ul Marife, c. 3, s. 1321; el-Kuşeyri Nişaburi, Müslim b. Haccac, Sahihi Müslim, Beyrut: “Dar’ul Kitab el-Arabi, c. 2, s. 774.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Neden cennetin kilidi namazdır?
    9176 Teorik Ahlak 2012/03/12
    İnsanın yaratılış hedefi Yüce Allah’a kulluk etmek ve O’nu tanımaktır. İnsan ancak Allah’a tapmanın gölgesinde kemale ve ilahi yakınlık makamına erer. Namaz, aşkın yaratıcıya ibadet ve kulluk etmenin en güzel göstergesidir. Beş öğün namaza bağlılık, ruhun erdemliliğine ve gücüne sebep olur, insanı günaha ve çirkin davranışlara bulaşmaktan ...
  • “Sure ne Anlama Geliyor?
    7025 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2015/02/15
    Lügat kitaplarında birkaç mana sure için beyan etmişler: “yüksek makam”, “hisar / sur”, “şehir etrafında çekilen duvar”.[1] Ragıbi Isfehani sure isminin verilmesinin nedeni hakkında şöyle yazıyor: “kuranı kerim (eskiden bir gelenek olup) şehirler etrafında çekilen hisara benzediği için bu isimle isimlendirilmiş. Duvarın şehri içine ...
  • Utanmanın kökü nedir?
    13987 Teorik Ahlak 2010/09/22
    Utanmak “çekingenlik” anlamındadır. Çekingenlik ise olağanüstü “kendine bakma” ve başkalarıyla karşılaşmaktan korkmaktır. Çekingenlik hayâ ile eşdeğer değildir. Hayâ kendini kontrol etme gücü olup iradî ve değerli bir fiildir. Ayet ve rivayetlerde ondan olumlu bir şekilde söz edilmiştir. Çekingenlik ise tamamıyla gayri tabii, hoş olmayan ve insanın ...
  • Kimsenin olmadığı bir yerde çıplak olmak veya çıplak uyumak günah mıdır?
    55047 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/11/26
    Dini metinlerden ve kaynaklardan elde edilen veri böyle bir davranışın özünde haram olmadığı ama mekruh olduğu yönündedir. Zira bu halet şeytanın vesvese etmesine bir anlamda alt yapı oluşturabilir. ...
  • Gayri Müslim kadınlar Müslüman kadınların özelliklerini beyan etmezlerse onlara namahrem olurlar mı?
    14253 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Gayri Müslim kadınların Müslüman kadınlara bakması hakkında hadis kitaplarında İmam Sadık’tan şöyle bir rivayet nakledilmiştir: (Müslüman) Kadının Yahudi ve Hıristiyan kadınlar karşısında hicabını açması uygun değildir; zira kendileri onların bedensel sıfat ve özelliklerini eşlerine bildirmektedirler.[i] Bu ...
  • Bedenin hangi bölgelerine gusül vermek lazım ve hangi bölgelerine gusül vermek lazım değildir?
    3506 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/06/25
    Gusülde bedenin bütün dış yüzeyine gusül vermek gerekir. İğnenin ucu kadar yer yıkanmazsa gusül batıl olur. Elbette insanı vesveseye düşürecek şüphelere itina edilmemelidir. Lakin bedenin kulak içi, burun içi, ve ağız içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak caiz değildir. Aynı şekilde bedenin görünen veya görünmeyen yeri olduğu hakkında ...
  • Simurg’un çığlığı risalesini kim yazmıştır? İçeriği nedir?
    10553 Teorik İrfan 2012/08/26
    “Simurg’un çığlığı” risalesinin yazarı, Şeyh’i İşrak adıyla tanınan Şababuddin Yahya b. Habeş b. Emirek Ebul-futuh Sohreverdidir. “Safir” her türlü latif ve içeriğinde söz olmayan ve iki dudak arasından çıkan uzun ses ve ahenge denir[i] ve “Simurg (Anka kuşu)” ise kuşların efsanevi kralları ...
  • Acaba bireysel fıkıhta uzmanlık siyasal (hükümetsel) fıkıhta uzman olabilmek için gerekli mukaddime midir?
    6413 بیشتر بدانیم 2015/05/21
    İslami fıkıh bir biriyle irtibatlı ve iç içe girmiş birçok bilimlerin bütündür ki onun her bir bölümünü bir diğerinden müstakil bir ada şeklinde dikkate alıp sadece bir bölümünde yetişip uzmanlaşmak mümkün değildir. Elbette doğal olarak şu imkân mevcuttur ki bazı dini düşünürler fıkhın has bir bölümünde yapmış ...
  • daimi ve geçici nikâhın akdi nasıl okunuyor?
    6377 Evlilik Hutbesi 2015/05/20
    Ayetullah Mehdevi Hadevi Tahrani Hazretleri (damet berakatuh) mezkûr sorunun cevabı hakkındaki açıklaması şöyledir: Eğer erkek bayan tarafından, bayanı kendine aktetme vekaletine sahip ise daimi akitte mihriyesini tayin ettikten sonra şu şekilde akti okuyabiliyor: a) bayan adına desin: “zevvectü müvvekkileti li nefsi ala sidaki’l malum. Yani ...
  • Kimler masum kavramının örnekleridir?
    9707 Eski Kelam İlmi 2010/09/22
    Masumluk nefsanî bir sıfat ve derunî bir güç olup taşıyanı günaha bulaşmanın ötesinde günah işleme düşüncesi ve tasavvurundan alıkoyar. Istılahta ise hata, unutma, sürçme ve günahtan korunma ve mahfuz olma anlamındadır. Genel bir sınıflandırmayla masumiyet iki çeşittir: 1- Tümel korunma ve masumiyet; 2- Güçlü ve zayıf ...

En Çok Okunanlar