Please Wait
9056
Recim hükmünün konusunun ispat edilmesi zor olması nedeniyle, böyle bir hüküm nadiren icra edilmektedir. Lakin Hz. Peygamber (s.a.a) zamanında bu hükmün icra edilmesi ile ilgili bir takım tarihi veriler mevcuttur. Maız, Yahudi bir erkek ve kadın, Eslemi adındaki bir fert, Beni Gamıt kabilesinden bir kadın ve Cuheyne kabilesinden başka bir kadının recim edilmesi bunun numunelerindendir.
Recim cezasına çarptırılmaya neden olan suçun ispatlanma şartları çok zor olduğundan pratikte bu ilahi haddi uygulamak nadiren gerçekleşmiştir. Lakin bununla birlikte Hz. Peygamber (s.a.a) zamanında bunun birkaç yerde uygulandığına dair tarihsel veriler mevcuttur. Bunun bazı numunelerine aşağıda işaret ediyoruz:
1. Maız b. Malik, Hz. Peygamberin (s.a.a) yanına gelerek zina yaptığını itiraf etti ve Hz. Peygamber (s.a.a) onu recim etmelerini emretti.[1]
2. Hadislerde belirtildiği üzere Hz. Peygamber (s.a.a) Yahudi bir erkek ve kadını zina ettiklerine dair kendi dinlerine mensup başka şahısların tanıklıklarından sonra recim etti.[2] (Yahudi şeriatı esasınca da bu bireylerin cezasının recim olduğu belirtilmelidir.)
3. Kazeruni Muntaki kitabında Hicri 9. yılın hadiselerini anlatırken bu yılda Hz. Peygamberin (s.a.a), Beni Gamıt kabilesinden bir kadını recim ettiğini aktarmıştır.[3]
4. Nakledildiği üzere Hz. Peygamber (s.a.a), Maız’ı itirafı üzere recim ettiği gibi, bu hükmü Beni Gamıt ve Cuheyne kabilelerinden iki kadın hakkında da itirafları üzere icra etmiştir.[4]
5. Cabir b. Semre şöyle nakleder: Ben Eslemi adındaki bir ferdin recim edildiği Cuma gününde Hz. Peygamberden (s.a.a) şöyle buyurduğunu duydum…[5]
Sorunuzun diğer bölümü hakkında şunu söylemeliyiz: Konusu Hz. Peygamber (s.a.a) zamanındaki recimlere özgü olan bir kitap bulmak zordur ve büyük ihtimalle böyle bir kitap mevcut değildir. Lakin konu hakkındaki tarihsel nakiller hadis ve tarih kitaplarında belirtilmiştir ve biz onlardan bazılarını size bildirdik. Bu konu fıkhi istidlali kitaplarda da incelenmiş ve etüt edilmiştir. Örneğin değerli Cevahiru’l-Kelam kitabına müracaat edebilirsiniz.[6] Yanı sıra eğer siz “er-Recm” kavramını “Camiu’l-Fıkh-ı Ehlibeyt” CD’sindeki mevcut fihristlerde tarayacak olursanız, dini düşünürlerin recim konusunu işledikleri başlıklara ulaşabilirsiniz. Son olarak şu noktaya dikkat edilmelidir: Zanlı, itiraf etmeyinceye dek konusu nadiren ispatlanabilen bu hükmün icrası ilk bakışta sert gözükebilir, lakin böyle bir suça bulaşmış bir şahıs tövbe ederse[7] ve ardından hüküm icra edilirse kendisinin günahı bağışlanır ve yeri cennet olur.[8]
[1]Kuleyni, Muhammed bin Yakup, Kâfi, c. 7, s. 185, hadis 5, Daru’lKutubu’l İslamiye, Tahran, 1365 h.ş.
[2]İhsai, ibniebi Cumhur, Avaliyu’lLeali, c. 1, s. 445, hadis 193, İntişaratıSeyyidu’ş Şüheda, Kum, 1405 h.k.
[3] Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’lEnvar, c. 21, s. 366, Müessesetü El- Vefa, Beyrut, 1404 h.k.
[4]Avaliyu’lLeali, c. 1, s. 441.
[5]Biharu’lEnvar, c. 36, s. 239, hadis 38.
[6] Necefi, Muhammed bin Hasan, Cevahiru’l Kelam fi şerhi Şeraiu’l İslam, c. 41, s. 318 – 323, Daruİhyau’tTurasu’l Arabi, Beyrut, çapı heftum.
[7]0000000, Tercüme ve şerhi Tebsiretu’lMuteallimin fi Ahkami’d Din, c. 2, s. 729; Marifet, Muhammed Hadi, Talik ve tahkik hovlu kitabı Gaza, s. 405; El- Mümini’lKummi, Muhammed, MebaniyiTahriru’l Vesile, c. 2, s. 139; Cevahiru’l Kelam fi şerhi Şeraiu’l İslam, c. 41, s. 581.
[8]Muhaddisi Nuri, Müstedreku’lVesail, c. 9, s. 120, hadis 10415, MüessesetüA’lulBeyt, Kum, 1408 h.k.