Gelişmiş Arama
Ziyaret
17470
Güncellenme Tarihi: 2013/02/16
Soru Özeti
‘Onun vechinden (zatından) başka her şey helak olucudur.’ (Bu ayete göre) İmam Ali’nin (a.s) vechullah olduğu söylenmektedir. Bunun manası nedir?
Soru
‘Onun vechinden (zatından) başka her şey helak olucudur.’ (Kasas/88). İmam Ali’nin (a.s) vechullah olduğu söylenmektedir. Bunun manası nedir?
Kısa Cevap
Allah’ın vechi, yaratılmışların dergahına yönelmesi için onlara onunla tecelli ettiği bir şeydir. Bu, O’nun hayat, ilim, kudret, işitme ve görme gibi önemli sıfatlarıdır. Yine hilkat, rızk, mağfiret, rahmet gibi fiili sıfatlar ve O’nun alametleri Allah’ın vechi (Vechullah)’dir. Ayrıca Şianın rivayetlerinde Masum İmamlar (a.s) vechullah olarak sunulmuşlardır. Zira onlar ilahi isim ve sıfatların tam ve eksiksiz örnekleridirler. Hz. Ali de (a.s) vechullah diye nitelendirilmiştir. Çünkü Allah’ın isim ve sıfatları Onda tam olarak tecelli etmektedir.
Masum İmamlar (a.s) ilahi sıfatların tam bir tecelli ve aynaları olduklarından Allah’ın mukaddes zatı gibi yok olmazlar. Buna göre İmam Ali’yi (a.s) şu anda maddi alemde göremesekte yine de hep vardır. Aynı şekilde İmam Mehdi (a.s) nur-u vahidin devamı olan bir diğer vechullahtır.
 
Ayrıntılı Cevap
Vech’in Manası
‘Vech’ ve ‘Cihet’ eş anlamlı kelimelerdir. Örfte bir şeyin vechi,o şeyin başkasıyla yüz yüze ve ilgili olduğu tarafıdır. Nitekim bir cisimin vechi onun dış yüzeyidir.[1]
Allah’ın vechi, yaratılmışların, dergahına yönelmesi için onlara onunla tecelli ettiği şeydir. Bu, O’nun hayat, ilim, kudret, işitme ve görme gibi önemli sıfatlarıdır. Yine hilkat, rızk, mağfiret, rahmet gibi fiili sıfatlar ve O’nun alametleri Allah’ın vechi (vechullah)’dir.[2]
 
Vechullah’ın Ayetteki Manası
‘Onun vechinden (zatından) başka her şey helak olucudur.’ ayetindeki vechullah’tan (Onun vechi’nden) maksadın ne olduğu hakkında müfessirler iki ihtimal zikretmişlerdir:
1. Kimi müfessirlere göre ‘Vech’ten maksat ‘Zat’ olup ‘Allah’ın zatından başka her şey yok olacak’[3] demektir. Bu ihtimalin soruyla alakası yoktur.
2. Kimiside şöyle demektedir: ‘Vech’ten maksat bir tür  Allah’a ait olan şey demektir. Onun isim ve sıfatlarından tutunda dinler, salih kulların amelleri, enbiya, melekler, şehidler ve müminler gibi dergahının mukarreblerinin tümü Allah’ın vecihlerindendirler.[4]
Bu ihtimale göre tasavvur edebildiğimiz her varlık özünde helak ve batıl olan varlıklardır. Allah Teala’nın vereceği şeyin dışında bir hakikatleri yoktur. Allah’a mensup olmayan şey hakikatten tümüyle uzak olup, vehimden başka bir şey değildir. Veya hayalin hakikat diye gösterdiği bir seraptır. Örneğin putların hakikatı taş, tahta, demirden başka bir şey değildir.[5] Ya da Allah’ın yaratırken kendisine cisim ve ruh verdiği insan gibi. İnsanlığın kemal sıfatlarının tümünü Allah vermiş ve tümü Onundur. Öyleyse Allah’ın fazlıyla bize feyiz ettiği miktardaki hakikat bizim yanımızdadır ancak. O feyiz ise Onun rahmet, rızık, fazl, ihsan vb. gibi önemli sıfatlarının göstergesi olan ayetleridir. Demek ki gerçekte helak ve batıl olmayacak hakikat, Allah’ın mukaddes zatında olan önemli sıfatları ve yarattıklarında olan hakikattır.[6] Alemin değişerek sona ereceği gerçeğini göz önüne aldığımızda, onun ardından daha kamil bir varlık gelecektir. Ve bu alemin sona ermesi onun helak olup, yokluğa gömülmesi demek değildir. Bu, dünya aleminden ahiret alemine intikali demektir.[7]
Kısacası her iki ihtimale göre ayetin maksadı şudur: Allah’ın dışındaki bütün varlıklar mümkünü’l-vücut (var olmaları imkan dahilinde olanlar) olup, varlıklarını Allah’tan almış olsalar bile zatlarında (özlerinde) yokluk ve helaktırlar. Zatında yokluk ve batıllık olmayan tek varlık Allah’ın zatıdır.[8]
Ayetin ikinci ihtimaline göre vechullah’ın kimde tecelli ettiğinin bilinmesi gerekir.
 
Vechullah Kimlerdir?
Genel olarak ilahi yönü ve bir tür Allah’a ait olan her şey -ayetin ikinci ihtimali hakkında söylendiği gibi- vechullahtır. Kur’an-ı Kerim buyuruyor: ‘Doğu da, batı da Allah'ındır. Nereye dönerseniz dönün, orada Allah'a dönmüş olursunuz. Şüphe yok ki Allah'ın lütfü, rahmeti boldur, o her şeyi bilir.’[9] Nereye bakılırsa orası vechullahtır. Zira Allah’ın ilim ve kudreti her yeri kaplamıştır. Nitekim Hz. Ali (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Yaratıklarıyla yarattıklarına tecelli eden Allah’a hamd olsun.’[10] Varlık alemi baştan başa Allah’ın tecellisinin aynasıdır ve onda kendisini göstermektedir.
İnsan, Allah’ın yarattığı varlıklardan biri ve yer yüzündeki halifesi olduğundan -(Hani Rabbin meleklere, ‘Ben yeryüzünde mutlaka bir halife yaratacağım.’ demişti. Onlarda demişlerdi ki: orada bozgunculuk yapacak ve kan dökecek birini mi yaratacaksın?)-[11] sahip olabileceği en üstün makama sahiptir. Allah, her şeyin maliki olarak üstün bir makamı olduğundan halifesi de Onun isim, sıfatlar ve vechinin tecellisidir. Bu yücelik ve şerafet bütün insanların zatında vardır.
Bu arada insan-ı kamil, Yüce Allah’ın celal ve cemal sıfatlarının aynası olup, ilahi isim ve sıfatlarıyla adlandırılarak diğer bütün yaratılmışlardan daha üstündür. Onların sözü, davranışı, hareketi, kısacası insan-ı kamil’in bütün yaşamı Allah’ı göstermektedir. Çünkü onun her şeyi Allah Teala içindir.[12]  Öyleyse insan-ı kamil, diğer varlıklar arasında en üstün ve en büyük vechullah’tır.
Hadislere baktığımızda Resul-i Ekrem’in (s.a.a), İmam Ali’nin (a.s), Hz. Zehra’nın (s.a) ve diğer Masum İmamların (a.s) özel bir konuma, özel varlık mertebesine sahip olduklarını, varlık aleminin en üstünü olarak gerçek insan-ı kamil ve vechullah olduklarını görmekteyiz. Zira o mukaddes zatlar (a.s) Allah-u Subhan’ın ism-i a’zam’ının tecellileridirler.
İmam Ali (a.s) ise bir yaratılmış ve varlık olarak işin hakkını eda etmiş, Allah’ın mutlak cemal ve celal sıfatlarının aynası olup, ism-i a’zam’ının tecellisidir. İsm-i A’zam öyle bir makamdır ki kim bu makama ulaşsa alemde tasarruf edebilir, olağan üstü işler yapabilir.[13] Bu da İmam Ali’nin (a.s) ve diğer Masum İmamların (a.s) vechullah olduğu anlamına gelmektedir.
Bir çok rivayette Peygamberler  ve Masum İmamlar (a.s) vechullah diye tanıtılmıştır. Örneğin:
1. İmam Rıza (a.s) Ebaselt’e şöyle buyurdu: ‘Vechullah, peygamberler, resuller ve hüccetleridir. Onların vesilesiyle Allah’a yönelinilir, Onun dinine ve marifetine ulaşırlar... Allah -azze ve celle- buyuruyor: Onun vechinden (zatından) başka her şey helak olucudur.’[14]
2. İmam Sadık (a.s) ‘Onun vechinden (zatından) başka her şey helak olucudur.’ ayeti hakkında ‘Biz Allah’ın vechiyiz ve onunla Allah’a gitmek gerek.’ diye buyurmaktadır.[15]
Öyleyse İmam Ali (a.s) -ve diğer Masum İmamlar (a.s) ki hepsi bir nurdandırlar-[16] ilahi sıfat ve isimlerin tecellileri olduklarından yok olmazlar. Şu anda Onları maddi alemde maddi cisimleriyle görmesekte manevi ve ruhsal yönleri zatlarında sabittir ve bekadadırlar.[17]
Toparlayacak olursak, insan-ı kamil’in en belirgin ve gerçek örneği olan İmam Ali’nin (a.s) vechullah olması, ilahi isimler, sıfatlar ve ism-i a’zam’ın tam göstergesi olması demektir. Her ne kadar Onun (a.s) maddi bedenini bu dünyada görmesekte ruhani ve vechullah yönü zat-ı mukaddes-i ilahi’nin kendisi gibi yok olmayacak ve baki kalacaktır.
Daha fazla bilgi için bkz: Peygamber ve Ehl-i Beyt’in (a.s) Şu Anda Yaşadıklarının Anlamı ve Delilleri: 26033.
 

[1] -Tabatabai, Seyyid Muhammed Hüseyin, Tefsiru’l-Mizan, (Musavi Hemedani, Seyyid Muhammed Bakır’ın Farsça çevirisinden), c.16, s.134, Defter-i İntişarat-ı İslami, Kum, 5. Baskı, HŞ.1374; Kureşi, Seyyid Ali Ekber, Kamus-i Kur’an, c.7, s.184, Daru’l-Kütübi’l-İslamiyye, 6. Baskı, Tahran, HŞ.1371.
[2] -Tefsiru’l-Mizan, (Farsça çevirisi), c.16, s.134.
[3] -Mekarim Şirazi, Nasir, Tefsir-i Nümune, c.16, s.1889, Daru’l-Kütübi’l-İslamiyye, 1. Baskı, Tahran, HŞ.1374; Tabersi, Fazl b. Hasan, Mecmau’l-Beyan Fi-Tefsiri’l-Kur’an, Müterciman, c.18, s.246, İntişarat-ı Ferahani, 1. Baskı, Tahran, HŞ.1360.
[4] -Tefsiru’l-Mizan, (Farsça çevirisi), c.7, s.144 ve c.16, s.134.
[5] -Putperestler her ne kadar putun Allah’a ait olduğunu söyleseler ve onun varlığının Allah’tan ve vechullah olduğunu itiraf etselerde onların Allah’tan ayrı olarak alemin idaresinde etkili olduğuna inanırlardı. Ve bundan dolayı Allah’a değil onlara ibadet ederlerdi. Halbuki hiçbir varlığın hiç bir şeyde kendi başına etkisi yoktur. Bu yüzden varlık aleminde Allah Teala’dan başka kimse tapınılmaya layık değildir. (Tefsiru’l-Mizan, (Farsça çevirisi), c.16, s.135.)    
[6] -Tefsiru’l-Mizan, (Farsça çevirisi), c.16, s.134-135.
[7] -a.g.e. c.16, s.137-138.
[8] -a.g.e. c.16, s.136-a.g.e. c.16, s.137-138..
[9] -Bakara/115
[10] -Nehcü’l-Belağa (Subhi Salih), s.155 (Müessese-i Daru’l-Hicret).
[11] -Bakara/30
[12] -Cevadi Amuli, Abdullah, Ali (a.s), Mazhar-ı Esmay-ı Hüsnay-ı İlahi, (Düzenleyen: Bendali, Said), s.13, Merkez-i Neşr-i İsra, Kum, 1. Baskı, HŞ. 1380.
[13] -Allame Hasanzade Amuli, Hasan, İnsan-ı Kamil Ez Didgah-ı Nehcü’l-Belağa, s.58-59, İntişarat-ı Kıyam, Çap-ı Yaran, Kum, 3. Baskı, HŞ.1381; Ali (a.s), Mazhar-ı Esmay-ı Hüsnay-ı İlahi, s.14; Muhammed Şucai, İnsan ve Hialfet-i İlahi, s.25-38, Müessese-i Hademat-ı Ferhengi-i Resa, Tahran, 1. Baskı, HŞ.1362
[14] -Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, c.4, s.3, Tabersi, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, Lübnan, HK.1404.
[15] -a.g.e. s.5, H.10
[16] -a.g.e. c.36, s.281 ve 223: ‘Ey Muhammed! Şüphesiz ben, Ali’yi, Fatıma’yı, Hasan’ı, Hüseyin’i (Ondan sonra gelen) İmamları bir nurdan yarattım.’
[17] -Allame Hasanzade, Hasan, Nehcü’l-Velayet, s. 8-14, Neşr-i Elif Lam Mim, Çap-ı Nevid-i İslam, Kum, 2. Baskı, HŞ.1385.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İmam evlatlarının adına yapılmış türbelere inanmanın ölçüsü nedir?
    6813 Eski Kelam İlmi 2009/07/04
    İmam evlatlarından maksat Ehl-i Beyt İmamlarının soyundan gelen zatların türbeleridir. Bir çok hadiste Resulullah’ın soyuna saygı göstermenin gerekli olduğu vurgulanmış ve bu iş için büyük bir sevap ve mükafat vaat edilmiştir.Resulullah’ın soyuna saygı göstermenin bir örneği de onların mezarlarına saygı göstermek, oraları ziyaret ...
  • Şia'nın Mehdi Muntezer hakkında görüşü nedir?
    10145 Eski Kelam İlmi 2008/02/18
    Bu soru çok genel olduğu için, cevapta bu konuyu birkaç yönden ele alıp; İmam Mehdi (ac)'in hayatını, Kur'an ve rivayetlerdeki bilgileri ve son olarak 12. İmamın zuhurunun alametlerini kısaca inceleyeceğiz.On ikinci imamın ismi İslam peygamberinin ismiyle (m h m d) aynıdır ...
  • Neden yeni Müslüman olmuş birisi geçmiş namaz ve oruçlarını kaza etmesi gerekmezken doğuştan Müslüman olan birisi eda etmediği namaz ve oruçlarını kaza etmesi gerekmektedir?
    2736 Kaza Namazı Ve Kiralık Namaz 2020/01/19
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12734 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • “Vebtelül yetama hatta iza beleğun nikahe” şeklinde olan ayetin anlamı nedir?
    7622 Tefsir 2012/05/12
    Allah u Teâlâ bu ayeti kerimede yetimlerden sorumlu olan kimselere düstur veriyor ki yetimlerin mallarına karşı dikkatli olmalarını istiyor. Yani onların sermayesini korusunlar, sorumlulukları döneminde buluğ ve rüşt çağına erinceye kadar onları denemeye tabi tutsunlar. Sorumlular, sorumluluklarının altında olan yetimlerin buluğ ve rüşt çağına erdiklerini fark ettiklerinde ...
  • Oruç insan üzerinde ne gibi eğitici eserler bırakır?
    6967 Pratik Ahlak 2012/05/12
    Oruç, nefsin tehzip (ruhi temizlik) ve tezkiyesi için bir çeşit alıştırma ve insanın kendi nefsine tasallutunun tahakkuku için uygun bir yöntem ve nefsanî heveslerle mücadeledir. Oruç, ferdi ve içtimai iki boyutta olmak üzere, insanın bedensel boyutta bıraktığı eserlerin yanı sıra insanın ruhi boyutunda da eğitici ...
  • Haksız yere yemin eden kimsenin akıbeti ne olur?
    12187 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/13
    Haksız yere yemin etmenin akıbetinden maksat iki şey olabilir:1- Şer’i ve fıkhi hüküm manasında akıbet.2- Getirdiği sonuçlar manasındaki akıbet. Bu etki dünya veya ahiret etkileri olabilir. Sorudan galiba bu ikinci mana kastedilmektedir.1- Şer’i HükümŞer’i Hüküme göre ...
  • Nur suresinin iniş sebebi nedir?
    30901 Tefsir 2012/05/27
    Nur suresinin bir iniş sebebi yoktur; ama 6 ila 9, 11 ila 16 ve 30 ila 31. ayetlerinin iniş sebebi vardır ve aşağıda bunlara işaret edilecektir: Nur suresinin 6 ila 9. ayetlerinin iniş sebebi: Bu ayetlerin iniş sebebi hakkında İbn. Abbas’tan nakledildiğine göre ...
  • Neden biz Şiiler Hamd suresinden sonra “elhamdülillahi rabbi’l-âlemin diye söylemekteyiz?
    8855 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/23
    Bizim ile Ehli Sünnet arasında bir takım şekilsel ihtilaflar mevcuttur. Ehli Sünnet mensuplarının el bağlayarak namaz kılması, onların abdest alma şekli ve bunun Şia ile farklılığı, fıkıh konularındaki bazı şekilsel ihtilaf noktaları olarak adlandırılabilir. Bu ihtilafların nedeni, bu sitedeki diğer sorularda detaylıca işlenen daha genel konulara dönmektedir. (1523, 248 ...
  • Aşırılık nedir ve ondan nasıl uzak kalınabilir?
    17415 Eski Kelam İlmi 2011/03/01
    “Ğuluv” (aşırılık) sözlükte fazlalık ve uzamak anlamındadır; başka bir ifadeyle had ve ölçüyü aşmaktır veya daha iyi bir tabirle her şeydeki ölçü ve konumdan çıkmak ve öteye geçmek aşırılıktır. Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de aşırılığa şöyle işaret etmektedir: “Ey Kitap ehli! Hakkın dışına çıkarak dininizde aşırı gitmeyin.” ...

En Çok Okunanlar