Gelişmiş Arama
Ziyaret
4085
Güncellenme Tarihi: 2013/08/03
Soru Özeti
Acaba fakihler Cuma namazının seçmeli farz olduğu konusunda görüş birliğine ulaşmışlar mıdır?
Soru
Acaba fakihler Cuma namazının seçmeli farz olduğu konusunda görüş birliğine ulaşmışlar mıdır? Cuma namazının seçmeli farz olduğu konusunda imamlardan ulaşan bir delil var mıdır?
Kısa Cevap
Cuma namazı, masum imamın fiziki huzurunun olduğu, diğer şartların imkânı ve takiye gerektirecek bir durum olmadığı taktirde hükmü aşikardır. (Yani farzdır)
Gaybet döneminde çeşitli hükümler Cuma namazı hakkında beyan edilmiştir. Bu görüşlerden en meşhur olanının “Cuma namazı seçmeli farz” olduğu söylenebilir. Hatta bazı fakihler Cuma namazının seçmeli farz olduğu konusunda görüş birliği olduğunu dahi iddia etmişlerdir. Elbette bu iddia kesinlikle ispat edilememiştir. Zira bu görüşe muhalefet edilmiştir.
Ayrıntılı Cevap
Cuma namazı Kuran’ı kerimde zikredildiği üzere insanların yerine getirmeleri emredilmiş İslam dininin toplumsal ibadetlerinden biridir.[1] Bu ibadet, mezheplerin farz olduğu konusunda görüş birliği ettikleri bir konudur.[2] Elbette masum imamın fiziki huzurunun olduğu zaman ikame edilmelidir. Gaybet döneminde bazı fakihler onun eğni ve tayini farz[3] olduğuna kail olsalar da ekseriyet Cuma namazının seçmeli farz[4] olduğu görüşünü kabul etmişlerdir. Ezcümle bu fakihlerden olan şeyh Tusi, Nihaye kitabında bu görüşü ifade etmiştir. Hatta bu görüşü ona nispet verebiliriz. Birçok fakih şeyh Tusi’nin nazariyesini kabul ederek, kendisine tabiiyet etmişlerdir.[5] Öyle ki bazı fakihler bu konuda görüş birliği olduğunu iddia etmişlerdir. Örnek olarak şehit şeyh Zeynuddin, Alim muhakkik şeyh Ali “Kavaid” adlı eserin şerhinde ve diğer bazı fakihler bu iddiada bulunmuşlardır.[6]
Son dönem fakihleri açıkça bu nazariye hakkında görüş bildirmişlerdir. Kendi ibaretlerini zikretmek yeterli olacaktır.
Muhakkiki Kereki: Masum imamların döneminden şimdiye kadar İmamiye Uleması gaybet döneminde Cuma namazının eğni farz olmadığı seçmeli farz olduğu hakkında görüş birliği etmişlerdir.[7]
Vehid Behbehani: Zikrettiğimiz bilgiler üzere Cuma namazının seçmeli farz olduğu ama Cuma namazını eda etmenin daha faziletli olduğu görüşü, güçlü olan görüştür.[8]
Seyit Hüseyin Müçtehit Kereki (1001.m), “El-lumetu fi edemi ayniyeti salat’il-Cuma” adlı eserinde Cuma namazının seçmeli farz olduğu görüşünü ispat etmektedir.[9]
Muhamed ibn. Hasan şehit Sani’nin oğlu kendileri Cuma namazının seçmeli farz olduğunu muayyen bilmektedir. [10]
Sahip Cevahir: Cuma namazı için istinat edilmiş vacip seçmeli farz oluşudur.[11]
Seyit Kazım Yezdi Sahip urvet’ul-vuska: İmam Zaman (a.c.f)’nin gaybette olduğu dönemde güçlü görüş Cuma namazının seçmeli vacip olduğudur.[12]
Ayetullah Hoi: Rivayet ve hadislerden anlaşıldığı üzere Cuma namazı farz oluşu, seçmeli bir vaciptir.[13]
Seyit Ahmet Hansari Cuma namazının seçmeli farz olduğunu birçok büyük fakihe nispet vermektedir.[14]
İmam Humeyni: cuma günü insan öğle namazı yerine iki rekât Cuma namazını kılabilir.[15]
Ayetullah Behçet: zahiren insan cuma günü öğle namazı yerine iki rekât Cuma namazını kılabilir. Gaybet döneminde seçmeli farz hükümdedir. Yani Cuma namazı öğle namazı yerine eda edilebilinir.[16]
Ayetullah Seyit Ali Hamaney: Cuma namazı gaybet döneminde seçmeli farzdır.[17]
Ayetullah Sistani: Cuma namazı seçmeli farzdır.[18]
Ayetullah Fazıl Lenkerani ve Ayetullah Mekarim Şirazi: gaybet döneminde Cuma namazı seçmeli farzdır. Yani mükellef Cuma namazı ile öğle namazı arasında seçim yapabilir. Ancak adalet üzere yönetilen İslami bir devlet varsa ve Cuma namazı eda ediliyorsa Cuma namazının kılınması daha evladır.[19]
Ayetullah Vahit Horasani: Cuma namazı seçmeli farzdır. Şöyle ki gaybet döneminde mükellef öğle namazı ile şartları taşıyan Cuma namazını kılmak arasında seçim hakkına sahiptir. Ehven öğle namazı ve faziletli olan ise Cuma namazıdır.[20]
Gaybet döneminde Cuma namazının eğni farz olduğu yoksa seçmeli farz olduğu hakkında bazı hadislere rücu edilmiş ancak fakihler usulü ameli ’ye göre fetva vermişlerdir. Bu bağlamda şöyle açıklama yapmışlardır: Eğer gaybet döneminde Cuma namazının meşruiyeti sabit olduktan sonra eğni farz olduğu veya seçmeli farz olduğu hakkında şüpheye düşersek eğni ve seçmeli döngüsü kaidesine başvurmamız gerekir. Bu kaide[21] ışığında şöyle denebilir: böyle bir döngüde özellikleri ve eğni oluşu yok sayılır. Sonucunda ise husus yok sayıldığı için kesinlikle seçmeli farz olduğu sonucuna ulaşılır.[22]
 
 

[1] Cuma/9
[2] Tabatabai, Burucerdi, Hüseyin, El’bedr-ul’zahir fi salat’il-Cuma ve’l-misafir,11.s, kum, 1416.
[3] Bu nispet şehit Sani’nin Cuma namazı risalesinde gözlemlenmektedir. Ancak merhum Vahit Behbehani hem bu kitabın hem de bu görüşün şehit saniye nispet verilmesini şiddetle reddetmektedir. Bkz: Vahit Behbehani, Muhammet Bakır, mesabih’ul-zellam, 1.c, 401.s, Muessese el-Allame’tul-Vahid’ul-Behbehani, Kum, 1424.
[4] “Seçmeli farz” dan kasıt: cuma günü mükellef öğle namazı ile şartları taşıyan Cuma namazını kılmak arasında seçim hakkına sahiptir. Öyleyse Cuma namazını kılarsa öğle namazını eda etmesine gerek kalmaz. Bkz: tevzuh’ul-mesail (el’meşy’il-imam Humeyni), 1.c, 405.s, defter intişarat islami, kum, 1424.
[5] Caferiyan, Resul, devazdeh riseleyi fıkhi derbareyi namaz Cuma, 411.s, kum, bica, bita.
[6] Devazdeh riseleyi fıkhi derbareyi namaz Cuma, 604.s
[7] Kereki Amuli, Ali ibn. Hüseyin, Resail muhakkık Kereki, 1.c, 147-148.s ketaphaneyi Ayetullah Maraşi ve defter naşr İslami, Kum, 1409.
[8] Mesabih’ul-zellam, 1.c, 403.s,
[9]Devazdeh riseleyi fıkhi derbareyi namaz Cuma, 86.s
[10] Istikasa-il’itibar fi şerh-il’istibsar, 7.c, 262.s.
[11] Necefi, Muhammed Hasan, Cevahir’ul-kelam fi şerh’I-şerai’ul-İslam, 11.c, 336.s, Dar ihya’ul-tiras’ul-Arabi, Beyrut, bita.
[12] Yezdi Tabatabai, Seyit Muhammed Kazım, Sual ve Cevap (Li’l-seyid’il-yezdi), metin, 79.s, Merkezi naşr ulum İslami, Tahran, 1415.
[13] Hoi, Ebu’l-Kasım, Et’tengih fi şerh’il-urve’tul-vuska, 6.c, 40 ve 57.s, bica, bita.
[14] Hansari, Seyit Ahmet, Cami’ul-medarik fi şerh’I muhtesar’ul-nafi, 1.c, 523.s, muessese’tul-ismailiyan, Kum, 1405.
[15] Bu ifade seçmeli farz anlamına gelmektedir; bkz: tevzuh’ul-mesail (el’meşy’il-imam Humeyni), 1.c, 405.s,
[16] tevzuh’ul-mesail (el’meşy’il-imam Humeyni), 1.c, 406.s.
[17] Hamaney, Seyit Ali, Ecvebe’tul-İstiftaat, s:606, ve 611, porseman programından faydalanılmıştır.
[18] tevzuh’ul-mesail (el’meşy’il-imam Humeyni), 1.c, 405.s.
[19] tevzuh’ul-mesail (el’meşy’il-imam Humeyni), 1.c, 406.s.
[20] Vahit Horasani, Hüseyin, tevzuh’ul-mesail, 151.s, 739.m, medrese’yi İmam Bakır (a.s) Kum, nohom, 1428.hicri.
[21] Eğni ve seçmeli farz döngüsünde akli ve nakli beraat, eğni ve hususi farzın olmadığınadır.
[22] Bkz: Et’tengih fi şerh’il-urve’tul-vuska, 6.c, 57.s
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hafızayı takviye etmenin yolları nelerdir?
    8761 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/04
    Peygamber efendimiz ve masum İmamlardan bizlere ulaşan rivayetlerin bir kısmı bazı bitkilerin özellikleri, ilaçlar ve yiyecekler hakkındadır. Birçok rivayette hafızayı takviye etmenin yolları ve hangi yiyecekler ve ilaçların kullanılması gerektiği açıklanmıştır. Zikri geçen rivayette İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: “Her kim biraz halis safranı, ayak otu ve ...
  • İnsan kıyamette bu dünyada sevdiği ve ilgi duyduğu insanlarla mı haşır olacak?
    3207 Hadis 2020/01/20
  • Hz. Fatıma Zehra (a.s) nerede toprağa verildi?
    47421 تاريخ کلام 2011/10/23
    Fatıma Zehra (a.s), İslam Peygamberinin (s.a.a) elçiliğe seçilmesinden sonra[1] ve hicretten sekiz yıl önce (peygamberliğin beşinci yılında) Mekke’de doğmuş[2] ve dokuz yaşındayken İmam Ali (a.s) ile evlenmiştir.[3] Peygamberden (s.a.a) sonra Hz. Fatıma’ya (a.s) zulüm ...
  • İslamın beşer medeniyetinin ilerlemesindeki rolü nedir?
    10791 Fıkıh Tarihi 2012/02/15
    Medeniyet her milletin yücelişi ve ilerlediğinin göstergesidir. İslami ülkelerdeki medeniyetin icat edilişinin geçmişi şu anlamdadır: Müslümanlar fikir, düşünce, servet, sermaye ve hakeza kudret üretmiş olmalarıdır. Eğer böyle bir durum olmamış olsaydı hiç bir medeniyet şekillenmezdi.Medeniyet şu anlamdadır: Şehirleşmeyi, düzen ve kanunu, ...
  • Hac ve umre giderlerini hayırlı işlerde kullanmak hac ve umrenin sevabını taşır mı?
    14834 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/06/14
    Tüm ömür boyunca bir defalığına Allah’ın evini ziyaret etmek gerekli şartları taşıyan herkese farzdır ve bu farzdan yüz çevirmek diğer farzlarda olduğu gibi hiçbir bahaneyle caiz değildir. Ama müstehap hac ve umre gibi müstehap amellerin tümüyle ilgili olarak genel bir kaide vardır ve bu kaide esasınca içinde ...
  • Ehlisünnetin kadınları kabirleri ziyaret etmekten men etmesinin nedeni nedir?
    8975 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Ehlisünnet kitaplarında kadınların kabir ziyaretinde bulunmasının mekruh veya haram olduğunu yansıtan bir takım rivayetler mevcuttur. Lakin böyle ziyaretlerin caiz olduğunu belirten daha güçlü hadislerin varlığı ve birinci grup hadislerin senet ve muhtevasındaki zayıflık, birçok Ehlisünnet âlimini şer’i şart ve durumlara riayet etmesi halinde kadınların da erkekler gibi ...
  • Namazda kırattan sonra rükû’a gitmeden önce azıcık beklemek gerekiyor mu? Rükû’a bitişik kıyamın hükmü nedir?
    11569 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Namazda kırattan sonra biraz bekleme ve rüku’a bitişik kıyamın hükmü konusunda büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: Ayetullah Uzma Hamanei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Cevap 1: Durmak vacip değildir ve tekbirin söylenmesi de farz değil, müstehaptır. Cevap 2: Rükün olan ...
  • Hz. Ali’ye (a.s.) göre vacip nedir? Vacipten daha vacip nedir? Zor nedir? Daha zor nedir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Yakın nedir? Yakından daha yakın olan nedir?
    13965 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/14
    Allame Meclisi’nin “Biharu’l Envar” adlı kitabında da naklettiği bir rivayette: Şahsın birisi Hz Ali’den (a.s) şu sorularına cevap vermesini istedi; vacip nedir? Vacipten daha vacip hangisidir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Zor olan hangisidir? Zordan daha zor olan nedir? Yakın nedir? Yakından daha ...
  • Güvercin oynatmanın İslamdaki hükmü nedir?
    10378 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    Bu işin kendiliğinden şer’i bir sakıncası yoktur, ancak genel olarak başkalarını ve komşuları rahatsız ve eziyet edecekse ve bazı bölgelerede bunu yapan ciddiye alınmayacaksa sakıncalı olduğu söylenebilir. Bütün bunları göz önüne alan büyük taklit merciileri şöyle fetva vermişlerdir:Hz. Ayetullah Hamanei’nin Bürosu:
  • Anne rızası olmadan Müslüman olmayan bir kızla evlenmenin hükmü nedir?
    9048 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/09/22
    İslam dini insanların bozulması ve yozlaşmasını önlemek ve ahlakî yozlaşmalardan kaynaklanan problemlerden birey ve toplumu korumak ve aynı şekilde aile müessesesini güçlendirmek için evlenmeyi çok tavsiye etmiştir. Elbette gencin hayatı ve geleceği için karar alabileceği bir erginlik ve rüşt yaşına ermesi de İslam dini tarafından önemsenen ...

En Çok Okunanlar