Gelişmiş Arama
Ziyaret
5121
Güncellenme Tarihi: 2010/11/21
Soru Özeti
Cuma namazı nasıl kılınır?
Soru
Cuma namazı nasıl kılınır açık ve anlaşılır bir biçimde açıklayabilir misiniz?
Kısa Cevap
Cuma namazı edası vacip olan ve cemaatle yerine getirilen ibadetlerden biridir. Fazileti hakkında Kuran’ı kerimde bu isimle bir surenin var olması açıklayıcı olacaktır. Cuma namazının hamt ve sena ile başlayan iki hutbesi vardır. Cemaat imamı bu hutbelerde halkı ilahi takvaya davet etmelidir. Hutbelerden sonra sabah namazında ki gibi iki rekât olarak kılınır. Sadece Cuma namazında iki sünnet kunut vardır.  Bu kunutların ilki ilk rekâtta rükûa gitmeden önce ikincisi ise ikinci rekâtta rükudan sonradır. Her iki kunutta da vacip namazlarda kunutta okunan dualar okunur.  Cumam namazının taşıması gereken bazı şartlar bulunmaktadır; bu şartlar ayrıntılı cevapta açıklanmıştır.
Ayrıntılı Cevap
Cuma namazı diğer günlük namazlar gibi cuma günü öğlen belirli şartlar altında kılınır. Fazileti hakkında Kuran’ı kerimde bu isimle bir surenin var olması yeterlidir. Bu surede açıkça müminler Cuma namazına davet edilmiştir. Bu emir şu ayette gelmiştir: “Ey iman edenler! Cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman, hemen Allah'ın zikrine koşun ve alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır.”[1]  Bütün müfessirlerin ortak görüşü bu ayette murat Cuma namazıdır. Ayrıca rivayette de şöyle geçer; Cuma namazı insan bedenine cehennem ateşini haram eder, kıyamet azaplarını hafifletir, amellerde işlenen suçlara kalem çekilmesini sağlar.[2] Müstati olmayan Müslüman için Cuma namazı Haç sevabına eştir.[3] Yine başka bir rivayette Cuma namazını terk eden sert bir şekilde kınanmış öyle ki üç hafta boyunca Cuma namazını terk eden münafık olarak tabir edilmiştir.[4]
İmam Zaman (a.c.f)’ın gaybet döneminde Cuma namazı seçilme hakkı olan ama öğlen namazından daha faziletlidir. Cuma namazını kılan insana öğle namazını kılmak vacip değildir. Ama sünnet ihtiyat öğle namazını da eda etmesidir.
Cuma Namazının Kılınış Şekli
Cuma namazının vacip olan iki hutbesi ve iki rekât namazı bulunmaktadır. İlk hutbede hamdı ilahiyi gerine getirmek vaciptir. Elbette bu hamdı ilahi hangi sözle olursa olsun hamdı ilahi sayılırsa söylemek caizdir. Sünnet ihtiyatta göre lafzı celale “Allah” zikredilmelidir. Vacip ihtiyat ise hamttan sonra senayı ilahi yerine getirilmesi ve İslam peygamberine selam gönderilmesidir.  Bu hutbede insanları ilahi takvaya davet etmek ve kurandan kısa bir sure okumak farzdır. İkinci hutbede daha önce zikredildiği üzere hamt ve senayı ilahi yerine getirmek ve İslam peygamberine selam göndermek farzdır. Vacip ihtiyat bu hutbede de insanlar takvaya davet edilmeli ve kısa bir sure okunmalıdır. Tekit edilmiş sünnet ihtiyat ise ikinci hutbede İslam peygamberinden sonra Masum imamlara da selam gönderilmesi ve müminler için bağışlanma dilemektir. Evla olan bu hutbelerde Emir ’il-Müminin Ali (a.s) ve diğer masum imamlardan bizlere ulaşan hutbeler okumaktır.
Hutbelerin tamamlanmasından sonra Cuma namazı kılınır. Cuma namazı sabah namazı gibi iki rekattır yalnızca birkaç farklılık taşımaktadır aşağıda bunlar açıklanacaktır.
Cuma namazında ihtiyat Fatiha’nın ve surenin sesli okunmasıdır.
İlk rekâtta Fatiha suresinden sonra Cuma suresini ikinci rekâttan Fatiha’dan sonra münafıkun suresini okumak sünnettir.
Cuma namazında iki kunut sünnettir. Bu kunutların ilki ilk rekâtta rükûa gitmeden önce ikincisi ise ikinci rekâtta rükudan sonradır. Her iki kunutta da vacip namazlarda kunutta okunan dualar okunur.  Cuma namazı kunutunda hatta diğer namazların kunutunda evla olan dualarda kurtuluş istemektir.
İmam Sadık (a.s) şöyle nakledilir: “Cuma namazının ilk kunutunda surelerin kıtaatından sonra kunutta söyle: la ilahe illallah ul-helim ul-kerim… .” 
Cuma namazının şartları:
İlk şart: Cuma namazı cemaatle kılınır; ferdi olarak gerçekleştirmek sahih değildir.
 İkinci şart: Cuma namazının kılınabilmesi için cemaat imamı da dahil olmak üzere en az beş kişi olmalıdır. Daha az olursa Cuma namazı kılınamaz.
Üçüncü şart: iki Cuma namazı arası en az bir fersah olmalıdır.
Aşağıda konuya vakıflığın artması için kısaca bazı bilgiler verilmiştir.
Cuma namazının vakti: güneşin doruğa ulaştığı zaman Cuma namazının ilk vaktidir.  
Cuma namazının sünnetleri:
Cuma namazı imamının şunları yapması sünnettir:
  1. Hutbelerde yüzünü halka dönmesi
  2. Ortama hâkim olarak, açık ve etkili konuşma yapması
  3. Günlük namazlarını vaktinde kılması
  4. İlahi emirleri hatta sünnetleri yerine getirmede hevesli ve istekli olması
  5. İlahi yasakları hatta mekruhları terk etmesi
  6. Şüpheli şeylerden kaçınması
  7. Nefesinin insanlar üzerinde etkili olması için boş konuşmalardan uzak durması
  8. Kış ve yaz namaz kılarken emame takması
  9. Namaz kılarken aba   giyinmesi
  10. Hutbeleri okurken asaya, kılıca veya benzeri bir gerece yaslanması
  11. Cemaatiyle karşılaştığında selam vermesi
  12. Hutbelerden önce Müezzin ezan okurken oturması
Cuma namazının mekruhları:
Cuma namazı imamına ve cemaate hutbe sırasında mekruh olan şeyler
  1. Hatip hutbe okurken hutbe dışında bir söz söylemekten çekinmelidir.
  2. Hutbeyi dinleyen cemaat hutbeler okunurken konuşmamalı ihtiyaten hutbeleri dikkatle dinlemeli ve hatibin verdiğini öğütlere teveccüh etmelidir.[5]
Konuyla ilgili dizin: Cuma namazının seçmeli vacip oluşu, 8313 (site:8495)
 
 
 

 
 

[1] Cuma/9
[2] Nesayih, 255.s
[3] Nevadir revendi, tercüme sadigi erdistani, 277.s
[4] Emali, Şeyh Sadug, tercüme, kumrei, metn, 485.d
[5] Taklitmercilerin bu konuda görüşlerine vakıf olmak için: tevzuh’ul-mesail (el’mehşi lil’İmam Humeyni), 1.c, 843-880.s
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İmamlar (a.s) neden takiyye ederlerdi?
    8809 Kelam İmi 2010/12/04
    Takkiyyenin nedeni yalnızca korku değildir, korku, takiyyenin nedenlerinden sadece biridir, tümü değil. Dikkat etmek gerekir ki, korku, soruda gelen iki çeşidin ötesinde bir şeydir. Zira korku takiyyesi bazen takiyye edenin canı, onuru, malı ve yakınlarına gelebilecek tehlikeden dolayı yapılırken, bazen başkalarına ve müminlere gelecek olan zarar ihtimalinden ...
  • daimi ve geçici nikâhın akdi nasıl okunuyor?
    6096 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/05/20
    Ayetullah Mehdevi Hadevi Tahrani Hazretleri (damet berakatuh) mezkûr sorunun cevabı hakkındaki açıklaması şöyledir: Eğer erkek bayan tarafından, bayanı kendine aktetme vekaletine sahip ise daimi akitte mihriyesini tayin ettikten sonra şu şekilde akti okuyabiliyor: a) bayan adına desin: “zevvectü müvvekkileti li nefsi ala sidaki’l malum. Yani ...
  • Ramazan ayında dövme yapmak orucun bozulmasına neden olur mu?
    32547 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/18
    Dövme, orucu bozmaz. Hatırlatılmalıdır ki orucu bozan şeyler şunlardan ibarettir: 1. Yemek ve içmek, 2. Cima, 3. Mastürbasyon (insanın kendi başına meni gelmesine neden olacak bir şey yapması), 4. Allah, Peygamber (s.a.a) ve onun halifelerine yalan isnat etmek, 5. Boğaza katı toz ulaştırmak, 6. Tüm başı suya sokmak, 7. ...
  • Eşinin veya başkalarının verdiği hediyelerle kadına hac farz olur mu?
    5693 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/12
    Bu malların size hediye edilip sizin kabul etmenizden sonra sizin malınız olduğuna göre bunlar da sizin diğer mallarınız gibi sayılır. Sizin bu mallarla mustati (hacca gitmeye gücünüzün) olduğu farz edilmiştir. Bu yüzden sizi mustati kılacak diğer şartlar da var ise hac size farz olur. ...
  • Hermonotik nedir ve onun görecelikle ne gibi bağlantısı vardır?
    14327 Yeni Kelam İlmi 2010/12/28
    Hermonotik teriminin iki manası vardır:a) Geniş Mana: Bu kelime bu manada, bir metnin yorumu hakkındaki her türlü araştırmadır. Bu yüzden hermonotik, bu alanda bütün dinleri, hatta ilm-i usul’un lafızlar bölümünü dahi kapsamaktadır. b) Dar Mana: Bu kelimenin bu manasıyla ...
  • Akli Burhan ile Fıkhi Kıyas arasındaki fark nedir?
    12000 Düzenler 2012/11/01
    Fakihler nezdinde kıyas ıstılahı, mantık ve felsefedeki “temsil” (analoji) ıstılahıyla aynıdır. ” kıyas ve temsilden maksat birinci şeyin hükmünü ikinci bir şeye, iki şeyde nitelik benzerlik olduğundan dolayı sirayet etmektir. Burhan, mantık ilminde “kıyas” türlerinden bir ıstılahtır ki yakini mukaddimelerden (öncül) oluşur ve verdiği netice ...
  • İnsan yeryüzünün mü en üstün varlığıdır, yoksa tüm varlık aleminin mi? Acaba insandan daha üstün bir varlığın yaratılması mümkün mü?
    48069 Eski Kelam İlmi 2009/11/10
    Bize göre insan, varlık âleminde -ister yerde olsun ister gökte- bütün varlıkların en üstünüdür. Biz bunu insanın yaratılışı hakkında ki ayet ve hadislerden anlıyoruz. İnsanın üstün olmasının nedeni onun sahip olduğu şu özelliklerdir: 1-İahi bir ruha sahip olması, 2-Meleklerin secde ettiği varlık olması, 3-Yaratılışın ve varlığın ...
  • Niçin Allah bütün insanları Müslüman yaratmadı?
    38415 Eski Kelam İlmi 2009/08/20
    Allah Teala insanları Allah’ı tanıyan, tapan, akıl ve düşünce gücüne sahip, irade ve ihtiyar sahibi bir yapıda yaratmıştır. İnsanların hidayeti için de peygamberler göndermiştir. Allah kimseyi kâfir, Hıristiyan, Yahudi… olarak yaratmamıştır. Aksine insan sahip olduğu ihtiyarı kötüye kullanmak ve yaşadığı alan ve koşullar dolayısıyla yanış yola sapmaktadır.
  • Sermayenin humusu var mıdır?
    5640 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/16
    Muhterem taklit mercilerinin sermayenin humusu hakkındaki görüşü şudur: Eğer bir kimse bir sermaye edinirse ve bu sermayenin humusunu vermesi durumunda kalan kısmıyla bir işe girişemezse ki bu sermayeyle geçinmeyi istiyorsa bu sermayenin humusunu vermeli midir? Tüm merciler (Ayetullah Vahit ve Ayetullah Safi dışında): ...
  • Mülk sahibi, mülkünün yarısını bir hayır kuruluşuyla sulh ediyor (anlaşıyor) ve orada veya ona bedeli olacak mekanda okul yapılmasını şart koşuyor. Bu kuruluş orada medresenin dışında bir şey yapabilir mi?
    5721 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/30
    Bu meselede üç nokta göz önüne alınmalıdır: 1. Akitteki söz konusu şarta aykırı davranmak caiz değildir. Yani o mekan veya bedel mekan okulun dışında bir şey için kullanılamaz. Ayetullah el-Uzma Hamanei’nin Bürosu: Şart, lazım akdin içindeyse ona amel etmek gereklidir ve aykırı davranmak caiz değildir.

En Çok Okunanlar