Gelişmiş Arama
Ziyaret
6327
Güncellenme Tarihi: 2011/04/12
Soru Özeti
Malların fiyatını belirlemek İslam yöneticisinin görevlerinden midir?
Soru
Üretim ve ticaret mallarının fiyatını İslam yöneticisi mi belirler, yoksa arz talep ilkesi mi?
Kısa Cevap

İslam'ın iktisadi düzeninde fiyatları arz talep belirler. Ancak çarşı, şer'i olan sabit ve devletin koyduğu değişken hüküm ve kanunlar vasıtasıyla kontrol edilir. Elbette eğer hükümet bazı durumlarda belli bir malın fiyatının belirlenmesinin İslam ve Müslümanların çıkarlarını temin edeceğini teşhis ederse o malın fiyatını belirleyebilir.

Ayrıntılı Cevap

 İslam ekonomisinin ilkelerinden biri iktisadi hürriyettir. Her şahıs İslam'ın belirlediği çerçeve ve sınırları riayet etmek kaydıyla her türlü iktisadi faaliyet yapmakta serbesttir. İslam'a göre iktisadi faaliyetlerde temel ilke hürriyet olmasına rağmen insanın gerçek saadet ve kemale varması için bu özgürlüğün belli bir çerçeve ve sınırları olması gerekir.

Bu tamamen mantıklı ve akıllıca bir tutumdur. Çünkü insan hürriyet sayesinde gereken olgunluğa erişir ve kendisinde olan yetenekleri olduğu gibi ortaya koyabilir. Ancak insanın kendi gerçek çıkarlarını teşhis etmedeki aczi, yalnız yakın geleceğini görmesine ve işin akıbetini unutmasına sebep olan açgözlülüğü yüzünden onun özgürlüğü ilahi hidayetler ve ilkelerle sınırlanmazsa saadeti için gerekli olan yetenek ve imkanlarını yok eder, başkalarına sulta kurmaya çalışır ve dini ve manevi yönlerine darbe vurur. Bu yüzden İslam ne sosyalizm gibi tamamen iktisadi özgürlüğü reddeder ne de kapitalizm gibi kayıtsız şartsız hürriyetle insanın fesat ve yokluğuna sebep olur. Şehit Sadr'ın ifadesiyle İslam orta yolu takip ederek insanın hürriyetine yön vermekte, kötülüklerden arındırarak özgürlüğünü onun hayrı ve maslahatı için vesile kılmaktadır. [1]

Kapitalizm iktisadında fiyatları arz talep sistemi belirlemektedir. Kapitalist ekonomistlere göre, insanlar hiçbir dış gücün hatta devletin denetim ve etkisi olmadan alışveriş yapsalar çarşıdaki arz talep sisteminin etkisi sonucu alıcının beğenisi ve sunucunun kârı en yüksek noktaya çıkar. Kapitalizmin hedefi de en fazla kazanım olduğuna göre bu tür fiyatlar hedefi temin edici olarak tanıtılmaktadır.

İslam'ın iktisadi düzeninde fiyatın belirleyen unsur arz talep güçleri olmasına rağmen bu sistemde çarşı şer'i sabit kanunlar ve devletin koyduğu değişken kanunlar aracılığıyla denetlenmektedir. Elbette hükümet eğer belli bir dönem için bir malın fiyatın belirlenmesinin İslam ve Müslümanların çıkarını temin ettiğini teşhis ederse o mala bir fiyat belirleyebilir.

Fiyatın uygun oluşu da onun İslam ve Müslümanların genel çıkarlarıyla uyum sağlamasına bağlıdır. Buna göre fiyatların ihtikar sonucu yükselmesi veya iç üretime darbe vuracak şekilde hesapsız ithalat sonucu düşmesi asla uygun değildir.[2]

Belli şartlarda İslam yöneticisinin fiyatları belirleyebileceği görüşü bir çok fakih tarafından desteklenmiştir. Örneğin Şeyh Mufit el-Muknia'de[3] Şehid-i Evvel Lüma'de[4] Şehit Sani onun şerhinde, İmam Humeyni Tehriru'l-Vesile'de,[5] Şehit Mustafa Humeyni onun şerhinde,[6] Ayetullah Gölpeygani Şerh-i Vesiletu'n-Necat'ta[7] bu görüşü desteklemişlerdir.[8]



[1] Ustad Hadevi Tehrani, Mekteb ve Nizam-i İktisadi İslam s. 140 -141; İktisaduna, Şehit Muhammed Bakır es-Sadr s. 298

[2] Mekteb ve Nizam-i İktisadi İslam Ustad Hadevi Tehrani s. 207

[3] Şeyh Mufid el-Muknia s. 616

[4] Şehit Sani, Zeynud'din b. Ali b. Ahmed Amuli, er-Ravzatu'l-Bahiyye c. 3 s. 299

[5] İmam Humeyni Tahriru'l-Vesile, c. 1 s. 502; el-Mekasip vel Metacir M. 23

[6] Humeyni Seyyid Mustafa Musavi, Mustened Tahriru'l-Vesile, c. 1 s. 483

[7] İsfahani, Seyyid Ebu'l-Hasan, Vesiletu'n-Necat c. 1 s. 17

[8] İlmi bir mevzu olduğu için bu konuda çeşitli görüşler vardır ve diğer fakihlerin bu konuda görüşleri daha farklıdır. Onlardan bazılarına göre Allah'tan başka masumlar dahil kimsenin fiyatları belirlemeye hakkı yoktur. Bu görüşü Şeyh Tusi, Mebsut kitabında (c. 2 s. 195) ve İbn-i İdris Serair kitabında (c. 2 s. 239) Allame Hilli Tezkire'de (c. 1 s. 585) Şeyh Ansari Mekasipte (c. 4 s. 373) ve Ayetullah Behcet benimsemişlerdir. Ayetullah Behcet Camiu'l-Mesail kitabında şöyle diyor: İhtikarcı devlet tarafından satılmaya emredilir ama kimse ona fiyat belirlemez. Eğer pahalıya satarsa ve diğerlerine zarar verecek olursa, zarar bertaraf olacak şekilde fiyatı azaltması istenir, ama ona fiyat belirlenmez. Çünkü iki tarafından zarar önlenmelidir. Camiu'l-Mesail c. 2, s. 472

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cemaat namazında saf nasıl tutulur? Hareket etmek namazı batıl eder mi?
    12279 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Karşılaştığınız olay (cemaat namazında saf oluşturmak) fıkıh kitaplarındaşöyle anlatılır:  1- Me’mum imamdan önde olmamalıdır.[1]2- Me’mum bir erkek ise imamın ...
  • Beyin ölümünden sonra organ bağışı hakkında taklit mercilerinin görüşünün ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
    5981 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Aşağıdaki cevaplar taklit mercilerinin bürolarından alınmıştır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer diğer hastaları tedavi etmek için söz konusu hastaların beden organlarından istifade etmek kendilerinin ölümlerini çabuklaştırır ve hayatlarının noktalanmasına neden olursa, caiz değildir. Bu ...
  • Allah bir işi yapamayacak kadar güçsüz müdür ve bir başkasının O’nun işini yapması gerekir mi?
    7555 Eski Kelam İlmi 2012/06/23
    Bu soruda dile getirilen iddia ve varsayım şudur: Her nerede Allah’ın zatı bir işi yapmaya güç yetirebiliyorsa O’nun kendisi bu işi yapar ve eğer buna güç yetiremezse sebeplerden istifade eder. Allah’ın her işe güç yetirebildiğini bildiğimizden dolayı O’nun fillinin nedenler kanalıyla gerçekleşmesi muhaldir ve her kim bir ...
  • Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
    6619 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/03
    Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:1- Haklı ve haksız olarak öldürme.2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi. 4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya ...
  • İnsanın üstünlüğünü tehdit eden amiller nelerdir?
    7493 Pratik Ahlak 2012/01/23
    Kur’an-ı Kerim’in bakışında gerçekte insanın insanî makam ve üstünlükten düşmesine neden olan ahlakî düşüş, değişik etkenlere bağlıdır: Bir grup Kur’an ayeti, insanların gaflet, akıl ve düşünceyi kullanmama ve bunların gerekleriyle amel etmeme nedeniyle insanî üstünlüklerini yitirdiğini beyan etmektedir. Başka Kur’an ayetleri ise nefis hevesi ve dünya sevgisini ...
  • Kur’an’da Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı kaç defa zikredilmiştir?
    17590 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı Kur’an’da dört defa gelmiş ve aşağıdaki surelerde zikredilmiştir:1. Ali İmran, 144. Ayet: “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    33885 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Şüphesine itina etmemesi gereken kesirü’ş-şekk, şüphelerinin hiç birisine mi itina etmemelidir?
    7487 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    ‘Kesirü’ş-Şekk’in (Çok Şüphe Edenin) şüphesi yoktur.’ kaidesine göre çok şüphe eden kimse şüphesine itina etmemelidir. Fakihlerin çoğuna göre bu kaide sadece namaza özgü olmayıp, abdest, gusül ve teyemmüm gibi namazın mukeddamatını da kapsarken hac, muameleler, itikatlar gibi terkipli ibadetleri de içine almaktadır. Bu görüşte olanlar ‘Kesirü’ş-Şekkin şüphesi ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    9155 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Peygamberden (s.a.a) gelen kırk hadis ezberleme hakkındaki rivayetler sahih midir? Bu kırk hadisin ölçütlerini söyleyiniz.
    12558 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Şii[1] ve bazı sünni[2] kaynaklarda çeşitli ibarelerle İslam Peygamberinden (s.a.a) ‘Erbain’ diye meşhur olan hadiste, kırk hadis ezberlemeye önemle tavsiye edilmiştir. Örneğin: ‘Ümmetimdem kim, halkın ihtiyaç duyduğu hadislerimden kırkını ezberlerse Allah ...

En Çok Okunanlar