Gelişmiş Arama
Ziyaret
6933
Güncellenme Tarihi: 2012/04/03
Soru Özeti
Rivayetlerde İmam Hüseyin’e (a.s) özel bir önem verilmiş midir? Onun bu özel ayrıcalığı diğer İmamların (a.s) masumiyetleriyle uyuşur mu?
Soru
Selamun aleykum, kolay gelsin, bütün imamların masum oldukları göz önüne alındığında İmam Hüseyin’in (a.s) makamının diğer imamlardan daha üstün olduğu görülmektedir. İmam Hüseyin (a.s) için küçük bir amelde yapılsa ahirette ona büyük sevaplar verileceği hakkında rivayetler vardır. Neden İmam Hüseyin’e (a.s) Allah’ın veya Hz. Zehra’nın (s.a) değerli varlığı denmektedir.
Kısa Cevap

İmamet makamının İmam Hüseyin’in (a.s) neslinde devam etmesi, türbetinin şifa vermesi, kabrinin yanında duanın kabul olması vb. gibi ayrıcalıklar Allah tarafından İmam Hüseyin’e (a.s) verilmiştir. Ama bu ayrıcalıkların İmam Hüseyin’in (a.s) makamının diğer İmamlardan (a.s) farklı olmasından kaynaklandığına dair bir delil yoktur. Hangi nedenlerden dolayı bu ayrıcalıkların İmam Hüseyin’e (a.s)  -imamların makamlarının eşit olduğu var sayımıyla- verildiği hakkında demek gerekir ki İmam Hüseyin’i (a.s) yüceltmek bütün Ehl-i Beyt’i ve diğer İmamları (a.s) yüceltmek demektir. Kerbela’ya daha çok önem vermek, Kerbela’nın insanlara verdiği büyük derslere daha çok önem vermek demektir. Bu açıdan bakıldığında İmam Hüseyin’i (a.s) anan kimse sanki bütün İmamları anmış gibidir.

Yine tereddütsüz İmam Hüseyin (a.s) Kerbela’da mümkün olan en feci şekilde şehid edilmiştir; tarih boyunca Peygamberler ve İmamların başına gelen bütün musibetler Kerbeladaki musibetlerin bir kısmıdır. Öyleyse hak sahibinin hakkının ödenmesi için bu en feci hadiseler en görkemli matemlerle anılmalıdır. Bu yüzden İmamlar mümkün olan en iyi şekilde matem tutarlardı.   

Ayrıntılı Cevap

Sorunun içinde gerçekte birkaç soru var. Mesela İmam Hüseyin’e (a.s) rivayetlerde özel bir önem verilmiş midir? Acaba bu özel ayrıcalık diğer İmamların (a.s) masumiyetleriyle uyuşur mu?

Son bölümün rivayet dayanağı yoktur. Ancak birçok hadiste İmam Hüseyin’in (a.s) özel ayrıcalığına vurgu yapılmıştır. Bu ayrıcalıklar diğer İmamlar hakkında bu şekilde gelmemiştir. Örneğin:

a) İmametin İmam Hüseyin’in (a.s) neslinden gelmesi: İmam Bakır ve İmam Sadık’ın (a.s) şöyle buyurdukları rivayet edilir: ‘Allah Teala, İmam Hüseyin’in (a.s) şehadetinin karşılığı olarak imameti onun soyuna, hastaların şifasını onu türbetine verdi ve Onun kabrinin yanında duayı müstecap etmektedir.’[1]

b) İmam Hüseyin’in (a.s) türbetinin şifa olması: Yukarıdaki rivayette Allah’ın İmam Hüseyin’in (a.s) yaptığı işin kadirşinaslığı için türbetini dertlerin şifası etmiştir.

İslam fıkhında toprak yemenin haram olduğu göz önüne alınırsa yalnızca İmam Hüseyin’in (a.s) toprağını yemenin bu hükümden istisna edilmesi[2] onun önemini ortaya koyar.

c) İmam Hüseyin’in (a.s) kabrinin yanında duanın kabul olması: Duanın kabul olma ayrıcalığı İmam Bakır ve İmam Sadık’ın (a.s) rivayetlerinde gelmesinin yanı sıra başka bir rivayette, İmam Hadi’nin (a.s) hastalandığında şifa bulmak için birini İmam Hüseyin’in (a.s) hairine[3] gönderip orada kendisine dua etmesini istediği nakledilmiştir. Rivayet şöyledir: İmam Hadi’nin (a.s) ashabından olan Ebu Haşim şöyle diyor: İmam Hadi (a.s) hastaladığında bana ‘Birini bana dua etmesi için İmam Hüseyin’in (a.s) hairine gönderin’ diye buyurdu. Ebu Haşim bu durumu Ali b. Bilal’a anlattı. O da dedi ki: ‘İmam Hadi’nin kendisi İmam Hüseyin’in (a.s) hairidir.’ Yani onun da hürmeti var. Ebu Haşim, İmam’ın yanına gelip Ali b. Bilal’le arasında geçeni kendisine anlattı. İmam (a.s) şöyle buyurdu: ‘Allah Resulü (s.a.a), kendisinin ve her müminin hürmeti Kabe’den üstün olduğu halde onu tavaf ederdi, haceru’l esved’i öperdi ve Allah Subhanehu ona Arefe’de vukuf etmesi için emir vermişti.’[4]

d) İmam Hüseyin’in (a.s) hairinde namaz: Şurasını biliyoruz ki yolculukta namaz, ilmihallerde belirtilen şartlarda seferi (kısaltılarak) kılınır. Ama yolcu dört mekanda namazını seferi veya tam kılabilir. O mekanlardan bir İmam Hüseyin’in (a.s) türbesidir.[5] Bu konuda gelen rivayetler[6] bu hükmün temelini oluşturmakta ve Seyyidu’ş-Şüheda’nın türbesinin ve kabrinin önemini göstermekteler.

Burada şöyle bir soru karşımıza çıkmaktadır: İmamların (a.s) masumiyetleri İmam Hüseyin’in (a.s) diğer İmamlara olan üstünlüğüyle nasıl uyuşmaktadır?

Cevap: Bütün Masumlar, tekvini velayet ve ismet makamına sahip olsalar da bu ismet ve velayetin farklı derecede olmasının mahzuru yoktur. Daha ilmi olarak söyleyecek olsak sübut merhalesinde (gerçek alemde), velayet makamının dereceli olarak ispat olunmasının ve birinin ismet makamının diğerinden fazla olmasının sakıncası yoktur. Ama bu meseleyi ispatlayacak delilde yoktur. Başka bir deyişle bir imamın ismet makamının başka bir imamınkinden üstün olmasının ve kendisine özgü özel ayrıcalıklarının bulunmasının başlı başına bir sakıncası yoktur ama bu ayrıcalıkların bir imamda olmasının ve diğerinde olmamasının nedeninin mutlaka makamlarının farklılığından dolayı olduğuna dair elde delilde yoktur. Aksine onların ismet ve velayet makamlarının eşit olma ihtimali daha güçlüdür. Allah, İmam Hüseyin’e (a.s) başka bir nedenden dolayı bu ayrıcalıkları vermiştir. Fakat makamlarının eşit olma varsayımına göre acaba hangi neden bu ayrıcalıkların verilmesinde etkili olmuştur? Aşağıda gelenler bu sorunun cevabı olabilirler:

1- Masumlar, insanların hidayeti için tam bir örnek olduklarından hangi şart ve konumda olursa olsunlar hal ve hareketleri insanların gözünün önünde olmalı ki değişik şartlarda nasıl davranacaklarını öğrensinler. Yani savaş zamanı barış yapmasınlar, barış zamanı savaş yapmasınlar. Başka bir ifadeyle bütün imamlar ilahi isim ve sıfatların tam tecellisi olmalarına rağmen özel şartlar ve zamanın gereği olarak bu isim ve sıfatların  biri Onların şahsında tecelli eder, fiiliyata ulaşır ve ilahi isimlerin birine mazhar olurlardı. Bu arada İmam Hüseyin’in (a.s) konum ve şartları çok özeldi. İmam bu şartlarda hem İslamı yok olmaktan kurtardı hem de gerçek İslamı bütün yönleriyle insanlığa tanıttı. Yani Kerbela olayında, özellikle Aşura’da İmam Hüseyin’in (a.s) ve ashabının bütün fazilet ve iyiliklerinin ortaya çıktığını görüyoruz. Halbu ki diğer İmamlar (a.s), hakikatı arayanlar için, bütün faziletlerini, ortaya koyacak şartlara ve imkanlara sahip değildiler. Bu, özel şartlarda özel tepkiyi gerektirecek vazifelerin gereğiydi. Onlar şartlara uygun tepkileri ortaya koymakla yükümlü idiler. Yani şartların sınırlaması, örnek davranışı sınırlamayı gerektiriyordu. En kapsamlı dersler İmam Hüseyin’den (a.s) bize ulaştığı için Onu (a.s) yüceltmek bütün Ehl-i Beyt’i (a.s) ve diğer bütün İmamları (a.s) yüceltmek, Kerbela’ya daha çok önem vermek Kerbela’nın insanlara verdiği büyük derslere daha çok önem vermek demektir. Ve hedef bu derslerin unutulmamasıdır.

İmam Hüseyin’i (a.s) anmakla, gerçekte bütün masumlar anılmaktadır.

2- İmam Hüseyin (a.s) Kerbela’da mümkün olan en feci şekilde şehid edilmiştir; tarih boyunca Peygamberler ve İmamların başına gelen bütün musibetler Kerbeladaki musibetlerin bir kısmıdır.[7] Öyleyse hak sahibinin hakkının ödenmesi için bu en feci hadiseler en görkemli matemlerle anılmalıdır. Bu yüzden İmamlar mümkün olan en iyi şekilde matem tutarlardı.[8]

 


[1] -Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, c.44, s.221.

[2] -İmam Humeyni, Tevzihu’l-Mesail (Haşiyeli), c.2, s.598, Mesele:2628

[3] -Hair, lugatte suyun toplanıp korunduğu emin yer manasınadır. Hayret kökünden ‘başıboş’ manasına da gelmiştir. Eskiden Kerbela’ya ‘Hayir’de denilirdi. (Bkz: İbn-i Manzur, Lisanu’l-Arap; Sefinetu’l-Bihar, c.1, s.358). Fıkıh ve ibadet terimlerinde, İmam Hüseyin’in (a.s) türbesi, etrafı, revakları, avluları, müze, eski yeni kısımlarına vs. hair denirdi. Bazılarıda hairin sınırlarının sadece haremin sınırları olduğunu söylemekteler. Seyyidi’ş-Şüheda’nın haremine bu ismin verilmesinin tarihsel nedeni şudur: Abbasi halifelerinden Mütevekkil, kendi zalim halifeliğine tehlike arzetmeye başlayan o pak ve ilham veren kabiri tahrip etmek ve Şiaları onun etrafında toplanmalarını engellemek için o bölgeye su bağladılar. Su bölgeye ulaştığında duruyor, toplanıyor ve geri dönüyordu. Su duvar gibi kabrin etrafında duruyor ve kabrin etrafı kupkuru kalıyordu. (Zerkeli, el-A’lam, c.8, s.30, Dipnot; Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, c.50, s.225 ve c.86, s.89; Sefinetu’l-Bihar, c.1, s.358). Suyun toplandığı yere Hayir dendiği için İmamın kabrinin olduğu bölge de Hayir adını aldı. (Muhaddisi, Cevad, Ferheng-i Aşura, Hayir kelimesi).     

[4] -Bakıru’l-Ulum Araştırma Merkezi, Ferheng-i Cami-i Suhanen-i İmam Hadi (a.s), s.457.

[5] -İmam Humeyni, Tevzihu’l-Mesail (Haşiyeli), c.1, s.728, Mesele:1356; Milani, Seyyid Muhammed Hadi, Muhaziratun Fi-Fıkhi’l-İmamiyye, c.1, s.314.

[6] -Hür Amuli, Muhammed b. Hasan, Vesail-uş Şia, c.8, s.531; Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, c.86, s.88; Şeyh Müfid, el-Mezar, s.140.

[7] -‘Ben gökteki meleklerin kendisine ağladığı kimsenin oğluyum, ben yerde cinlerin, havada kuşların nevha ettiği kimsenin oğluyum.’ (Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, c.45, s.174, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, HK.1404)

[8] -Daha fazla bilgi için bkz: Terhan, Kasım, Negeriş-i İrfani, Felsefi ve Kelami Be-Şahsiyet ve Kıyam-ı İmam Hüseyin (a.s), s.105-142.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Eğer Ehlibeyt (a.s) «خُزّان العلم» ilmin madeni iseler neden kumeyl duasını Hz. Hızır İmam Ali (a.s)’a öğretmiştir?
    6102 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2019/04/07
    Kumeyl duası Şeyh Tusi’nin “Misbah’ul-Muteheccid”[1] ve Seyit ibn. Tavus’un “İkbal’ul-Emal” adlı eserlerinde nakledilmiştir. Seyit ibn. Tavus bu duayı eserinde naklederken şöyle açıklama yapmaktadır: Şeyh Tusi’nin naklettiği rivayetten başka bir rivayette gördüm ki Kumeyl ibn. Ziyad Neğei diyor ki: Basra mescidinde İmam Ali (a.s)’ın yanında ...
  • Şia neden abdeste ayaların yıkanmasını terk ederek farzı terk ediyor?
    20362 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Her fırka ve gurubun kendisini fırka-i Naciye (kurtuluşa eren fırka) bilmeleri gayet doğaldır ama biz, sizin aksinize kendi teklifimize boyun eğdiğimizi, farzı yerine getirdiğimizi ve Ehl-i Sünnet kardeşlerimizin farzdan uzaklaştıklarını kabul ediyoruz ve bu iddiamızın delillerini Kur'an ve rivayetlerle ortaya koyacağız. Şia; ...
  • Mehdiliği tehdit eden şeyler nelerdir?
    7147 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Mehdiliği tehdit eden hususlar çoktur. Biz burada sadece üç önemli şeye işaret edeceğiz: 1. Eğer en üstün kanunlar ehil olmayan uygulayıcıları eline düşerse veya eğer en pahalı şeyler ehil olmayan insanların elinde bulunursa, ne kanundan ve ne de belirtilen değerli şeyden bir sonuç alınamaz. Mehdilik ...
  • Müslümanlar neden biribirleriyle musafaha ederler?
    9443 Pratik Ahlak 2011/07/14
    Müfaala kipinden olup iki kişi arasında gerçekleşen musafaha, el vermek manasına gelmektedir. Birisi ‘Safehtuhu’ derse bu ‘Elimin içi onun elinin içine değdi’ anlamına gelir. Musafahatun, birbirine el vermek, ellerin içini biribirine değdirmek, demektir. Selam vermek ve tokalaşmak güzel davranışın örneğidir. İslam Peygamberi (s.a.a) ve Masum ...
  • Niçin bazıları ölülerin kabirlerini yarıp araştırma yapıyorlar? Acaba bu iş haram mıdır?
    5503 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/04/09
    Büyük taklit mercilerinin bu soruya cevapları şöyledir: Müminin kabrinin açılması haramdır. Ama aşağıda zikredilen konularda kabrin açılmasının sakıncası yoktur: 1. Cenaze gasbi yere defnedilmiş olursa ve yerin sahibi, cenazenin orada kalmasına razı olmazsa. 2. Cenazeyle birlikte defnedilen kefen veya başka bir ...
  • Alkol kullanmaktan nasıl uzak kalınabilir ve bundan tövbe etmenin yolu nedir?
    22117 Teorik Ahlak 2011/10/23
    Her günahtan tövbe etmenin dayanağı, şahsın gerçekten kabul ettiği inanç ve değerlerdir. Eğer insan Allah’a ve diriliş gününe iman ederse, diğer bir dünyada amellerinin neticesini göreceğini bilirse ve kendisini gafletten kurtarmak gerektiğine kanaat getirirse, rahatlıkla günahlardan el çekebilir. Eğer insan haram işlerin kendisini nasıl bir bedbahtlığa ve ...
  • Türkiye bankalarında yatan paramla devlete ait borç bonosu satın alıp karından yararlanabilir miyim?
    5422 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/02
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Orası İslam ülkesi olması nedeniyle onlardan kar almak sakıncalıdır. Elbette orada şubesi olan İslamî olmayan bankalar veya gerçekten katılım bonosu olması müstesnadır.  Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Ömrü uzun olsun) Bürosu:
  • Namazda âmin söylemenin yasaklanmasının felsefesi nedir?
    9495 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/16
    Ehlibeyt rivayetleri esasınca namazda âmin sözünü söylemek caiz değildir ve bunu söylemek namazın geçersiz olmasına neden olur. Artı, caiz olmaması delile ihtiyaç duymaz; yani namaz ibadetsel bir fiil olduğundan ve insanın kendi tarafından namaza bir şey eklenemeyeceğinden, eğer şeriat tarafından bir şeyin caiz oluşu ispatlanmazsa, bunun kendi ...
  • Bahaîlerin düşüncelerinin yanlış oluşu, necis olmalarının nedeni ve onların inançlarını saflıkla kabul edenlerin durumu hakkında açıklamada bulununuz.
    11426 Eski Kelam İlmi 2008/02/17
    Bab adıyla tanınan Alimuhammed, ilk olarak 1847 yıllarında çok farklı inanç ve kurallar ortaya çıkarmaya başlamıştır. Sonraları onun düşüncelerini kabul eden ve daha da genişleterek Bahaîliği kuran Mirza Hüseyinali Baha'dır. Bu şahıs kitaplarında; kendisinin ve Alimuhammed Bab'ın gelmesiyle İslam dinin geçerliliğini yitirdiğini, İslami hükümlerin yürürlükten kalktığını ve Hz. Muhammed'in risaletinin ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7033 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar