Gelişmiş Arama
Ziyaret
10788
Güncellenme Tarihi: 2012/04/15
Soru Özeti
Günümüz dünyasında kanaatın ölçüsü nedir? Orta halli ve kanaata dayalı bir yaşam nasıl olmalıdır?
Soru
1) Bendenizin İslam’da bahsedilen kanaat konusunda kafam çok karışıktır. Günümüzde insan hangi yaşam seviyesinde olmalı ki ona kanaatkar densin? Geçen gün Miracu’s-Saadet adlı kitapta bu konuda (fakirlik ve kanaatın fazileti hakkında) bir şeyler okudum. Bir taraftan Allah’ın kullarına rızık veren ve herkesin bu dünyada bir kısmetinin olduğu söylenmekte ki bunda şüphe yoktur, netice olarak insanlar birikim yapmaktan sakındırılarak gelecek için üzülmemesi istenmektedir. Diğer taraftan dilencilikte kınamıştır. Günümüzde insanların ev almak, hastalık ihtimali, evlilik, çocuk sahibi olmak vs. ihtiyaçları vardır. Eğer insanın birikimi olmazsa gelecek için hep endişe içinde olur. Örneğin, insan, ailesini muhtaç bırakarak ölürse Müslüman değildir, denilirken, öte yandan baba, çocuklarının geleceği için mal toplamasın denilmektedir. İnsan sadece günübirlik düşünür ve sigorta ve birikim peşinde olmazsa yaşlandığında muhtaç ve zelil olmaz mı? Fakirlik zenginlikten üstünse dualarda neden Allah’tan bol rızık istiyoruz? 2) Birisi ihtiyaçlarını en alt seviyede karşılasa ve artırdığı parayı ev almak için biriktirse ve her ay biraz infak etse acaba artırdığı paranın her yıl humsunu vermeli midir? Ama humusunu verirse asla ev sahibi olamayacaktır (hatırlatmak gerekir ki mesken, yiyecek ve giyecek yaşamın zaruri ihtiyaçlarındandır.) Müçtehitlerin ilmihallerinde şöyle yazılmaktadır: ‘Yıllık ihtiyaçtan fazla kalan malın humusunun verilmesi gerekir.’ Oysa humus sorularına verilen cevaplar bu meseleyle farklılık arzetmekte ve insanı, humus üzerine gelmesin diye bütün gelirini harcamaya teşvik etmekte, yani tamahlandırmaktadır.
Kısa Cevap

Değerli okuycumuz,

Yazdığınız şeyler dini öğretilerde maddi ve geçim konularında bir tür tezat ve ikilemin olduğu yönünde olduğundan bize hatırlatma olması, sizin de şüphelerinizin giderilmesi için aşağıda İslamın fakirlik ve zenginlik meselesindeki görüşünü özetle ele alacağız.

1- Bildiğiniz üzere İslam tam ve kapsamlı bir din olduğundan yaşamın tüm yönleri için kanunlar koymuştur. Ve biliyoruz ki Allah Teala, insana akıl, gazap ve şehvet kuvveleri vermiştir. İnsanın bu kuvvelerle tekamül yolunda ilerlemesi için elçilerinin vasıtasıyla yaşam programı ve direktifler göndermiştir. İnsan aklıyla ve Peygamberlerinin yardımıyla saadetli bir yaşama ulaşabilir.

2- Yine biliyoruz ki, insanı çalışıp çabalamaya iten şey onun şehvet kuvvesidir. Kendisi ve içinde bulunduğu toplum için maddi ve manevi yönden faydalı olabilmesi çalışması gerekir. Bu dünyada yaşayabilmek için çalışmaktan başka yol yoktur. Kim çalışırsa doğal olarak çalışmasının karşılığını alacak ve bir ölçüye kadar rahat bir yaşama kavuşacaktır.

3- İnsanın bu çalışmasında tamahkâr ve aç gözlü olmaması için ölçülü olmayı ilke edinmelidir. Ölçülü olmak, din öğretilerinin ve aklın istediği beğenilmiş bir özelliktir. Neticesi tuğyan ve azgınlık olan[1] aç gözlülüğe ve tamaha davet eden kimse nefsani isteklerinin karşısında durulabilirse ölçülü olabilir. Ölçülü olmak ne gelecekten endişe duymaya neden olan fakirliktir ne de Allah’tan gafil olup tekamül yolundan çıkmaya neden olan tamah ve aşırı istektir.

4- Yerine getirmeye tavsiye edildiğimiz kanaat, dini ölçülere göre standart bir yaşama yetinilen, lüksten uzak durulması ve mevcut durumdan şikayet edilmemesi gereken bir kanaattır.

5- ‘Herkesin bu dünyada bir kısmeti var’ sözü doğrudur. Bunun manası gücü ölçüsünde ve standart şekilde helal rızık kazanmak, Allah’ın rızık veren olduğuna tevekkül ve ümitli olmak, aşırı derecede servet toplamaktan sakınmak demektir. İşte kanaat burada mana kazanıyor. Yani insan, doğru ve meşru yollarla çabasını gösterirse artık gelecekteki ihtiyaçlarına dair endişe duymayacaktır. Zira insan çalışmakla yükümlüdür. Rızık ve bereket Allah’tandır. Bu açıdan dünayaya ve yaşama bakanlar ne fakirlikten korkarlar ne de tamah ve mal toplama endişesi duyarlar. Çünkü tıpkı kural ve kaidelere göre hareket eden kimse eğer fakir olsa, o fakirlik iftihardır ve din büyükleri onu övmüşlerdir.[2] Zenginde olsa o zaman bu kendisi için fitne olmadığı gibi yaşamının ziyneti de olur.[3]

6- Dolayısıyla fakirlik ve zenginlik, yücelme ve ilerleme veya sapma ve çökmeye neden olabilecek ilahi imtihanlardandır. Şunu da unutmamak gerekir ki fakir kimsenin toplumda sorumluluğu daha az olduğu gibi kıyamette de hesabı daha kolay olacaktır. Çünkü dünya malı hakkında ‘Helalinde hesap, haramında azap vardır’ diye buyurulmuştur.[4]

7- Çocuklara miras bırakmak, karzu’l-hasene vs.’de bu çerçeveye girmektedir. Birikim yapmak kınanmış olsa zayıflara, fakirlere yardım etmenin manası olmaz. Mirasta böyledir. Ancak hac, infak vb.gibi diğer dini görevleri yerine getirmek konusunda ihmalkar olmamak gerekir. Buna göre kınanan şey aşırı derecede servet toplamaktır.[5] Yoksa gelirinin bir kısmını kendisi ve çocukları için biriktirmek kınanmamıştır.
8- Humus konusunda ise bütün fakihlerin görüşü aynı değildir. Bu yüzden mesken ve normal ihtiyaçlarda humusun farz olmadığı görüşünde olan müçtehitlere taklit edebilirsiniz.[6]

Daha fazla bilgi için bkz:

-Kanaatın Etkisi ve Cimrilikle Farkı, 14858 (Site:14614)

-Masumların Borç Konusunda Değişik Görüşlerinin Olması, 15457 (Site:15172)

-Karzu’l-Hasene ve Onun Sadakadan Üstün Olması, 13033 (Site:12763)

-Zarar, Hastalık ve İmtihan, 13229 (Site: tr12983).          

 

 


[1] -‘Hayır; şüphesiz insan azar, kendini yeterli gördüğünde.’ (Alak/6-7)
2 -Resul-i Ekrem (s.a.a) buyuruyor: ‘Fakirlik iftiharımdır ve ben onunla iftihar ediyorum.’ (Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, c.69, s.30, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, HK.1409.)
3 -‘Mal ve oğullar, dünya yaşayışının ziynetidir. Rabbinin katında ebedi olarak kalan hayır ve hasenatsa hem mükafat bakımından daha hayırlıdır, hem sonucu bakımından daha hayırlı.’ (Kehf/46)

4 -Muhaddis Nuri, Müstedreku’l-Vesail, c.12, s.51, Müessese-i Alu’l-Beyt, Kum, HK.1408.
5 -‘İnsanları arkadan çekiştiren, kaş göz işaretiyle alay eden, mal toplayan ve onu durmadan sayanların vay hâline! Malının onu gerçekten de ebedileştireceğini sanır.’ (Hümeze/1-3)
6 -Ayet-i İzam Behcet, Fazıl Lenkerani, Safi Gulpaygani, Nuri Hemedani. Mesken Birikimi İçin Humus, 1736 (Site:1732)

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Namazı terk etmek orucu bozar mı?
    5628 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/19
    İslam’ın tüm hüküm ve buyrukları insanın gelişmesi ve erginleşmesi için teşrii edilmiştir ve onlara göre amel edilmesi durumunda da bunun fayda ve yararı insana dönecektir. Bu hükümlerin tümü bir külliyattır ve ancak bütün buyruklarla amel edilmesi durumunda kâmil neticeye ulaşılır. Netice itibariyle oruçsuz namaz veya namazsız orucun hiçbiri, ideal ...
  • Akika kurbanının şartları ve sünnetleri nelerdir?
    9776 Pratik Ahlak 2019/11/10
    Akika: Yeni doğan çocuğun doğumunun yedinci günü belalardan korunması için bir koyunun veya kurban etmeye salahiyeti olan bir hayvanın kurban edilmesidir.Kurban kesmek yerine para bağışlanması akika yerine geçmez. Münasip olan kız çocuğuna dişi, erkek çocuğuna ise erkek koyunun kurban edilmesidir. Eğer mümkün değilse dişi ...
  • Gençte depresyonun göstergeleri ve tedavi yolu nedir?
    11648 Pratik Ahlak 2011/10/22
    Depresyon, bireylerdeki bir tür davranış veya duygusal bozukluğa denir. Çocuk ve gençliğe yeni adım atmış kimseler, çevrelerindeki birisinin (özellikle anne veya baba) ölmesinden kaynaklanan ruhsal baskı, ailenin anormal ve tabii olmayan tutumu, şiddet, baba veya annenin uyuşturucu bağımlısı olması sebebiyle ailenin güven ve sebattan yoksun olması veya ailevî uyuşmazlıklar ...
  • Mersiye okuyucuların her yıl mersiyelerine ekledikleri yeni şeylerin sakıncası yok mudur?
    8594 تاريخ بزرگان 2009/01/29
    Aşura kıyamı ve Kerbela tarihinin iki sayfası vardır: Biri yiğitlik ve iftiharla dolu nurlu ve beyaz bir sayfa, diğeri benzersiz veya eşine az rastlanır bir cinayetin işlendiği bir facia oluşu. Bu yüzden Kerbela’da meydana gelen musibetleri imkansız ve akla aykırı olarak algılamamak gerekir. ...
  • Vesveseyi tedavi etme yolu nedir?
    13993 Pratik Ahlak 2011/04/11
    Sözlerinizde belirttiğiniz gibi vesveseye müptelasınız. Belirttiğiniz ruhsal ve psikolojik sorunlarınızın çoğu kesinlikle bu hastalıktan kaynaklanmaktadır. Bu sorunlardan kurtulmak için ilk etapta hastalığınızı tedavi etmeye yönelin. Vesvesenin şeytanın desise ve tuzaklarından olduğunu bilmeli ve ona itina etmemelisiniz. Ondan kurtulmak ve bu tür hallerin bertaraf edilmesi için, kendinizi ...
  • Rum ordusunu başında (İran’la olan savaşta) imparator Heraklüyus vardı. Bu imparator, Allah’ın sevgili kullarından ve mümin midir? Acaba cennete gidecek midir?
    8493 تاريخ بزرگان 2008/08/12
    Müslümanların, Rumluların zaferinden sonraki sevinçleri, onların ve imparatorlarının müslüman oldukları anlamına gelmez. Ama iman getiren ve iyi amel yapan herkes cennete gitmeyi hak edecektir. ...
  • İnternetten film ve müzik indirmenin hükmü nedir?
    7599 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/17
    Film müstehcen ve müzik haram türden olursa onları indirmek, izlemek ve dinlemek, site sahiplerinin izniyle ve parasını ödeyerek olsa bile haramdır. Ama izlenmesi ve dinlenmesi caiz olan film ve müziklerin indirilmesi, site sahiplerinin koyduğu şartlara uyularak ve parasını ödeyerek olursa sakıncasızdır. Yoksa hırsızlık olur ve caiz değildir. ...
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6672 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...
  • İkamet ettiğimiz evimizin dışında iki parça da arsamız var. Sattıktan sonra onların humusunu vermemiz gerekir mi?
    5571 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/07/10
    Ayetullah el-Uzma Hamanei’nin Bürosu: Elde edilen kazançtan ticaret yapmak ve değerinin yükselmesi için satın alınmışsa satıldıktan sonra humusunun verilmesi gerekir. Ayetullah el-Uzma Mekarim Şirazi’nin Bürosu: Şimdi de humusunu verebilirsiniz, ama sıkıntıdaysanız sattıktan hemen sonra da verebilirsiniz. Ayetullah el-Uzma Hadevi Tahrani’nin Cevabı: Arsa sahibi ...
  • Acaba bir insan cinle evlilik yapabilir mi?
    4518 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/05/28
    Öncelikle sagılarımızı sunarak şu noktayı hatırlatmayı gerek görmekteyiz.bu be benzeri konuları öğrenmenin hayatımıza hiçbir faydası yoktur. Bunun hükmünü öğrenmek bize hiçbir maddi ve manevi fayda sağlamayacaktır. “~~55.56~ فٖيهِنَّ قَاصِرَاتُ الطَّرْفِ لَمْ يَطْمِثْهُنَّ اِنْسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَانٌّ”

En Çok Okunanlar