Gelişmiş Arama
Ziyaret
59382
Güncellenme Tarihi: 2012/02/18
Soru Özeti
Künye ne demektir? İslam Peygamberinin (s.a.a) künyesi olan Ebu’l-Kasım’ın manası nedir?
Soru
Künye ne demektir? İslam Peygamberinin (s.a.a) künyesi olan Ebu’l-Kasım’ın manası nedir?
Kısa Cevap

Arap kültüründe Eb (erkekler için) ve Ümm (kadınlar için) takılarıyla başlayan isimlere künye denir. Künye kalıbında isim vermek Arap kabilelerinde insanı bir çeşit yüceltmek sayılmaktadır.[1] Ebu’l-Kasım, Ebu’l-Hasan, Ümmü Seleme, Ümmü Kulsüm vb. gibi.

İslam da künyeye çok önem vermiştir. Gazali bu konuda şöyle diyor: ‘Resul-i Ekrem (s.a.a) saygıdan dolayı kalpleri kazanmak için herkese künyeleriyle seslenirdi. Künyesi olmayanlara da künye verir ve öyle seslenirdi. Halkta ona o künyeyle hitap ederdi. Hatta çocuğu olmadığı için künyesi olmayanlara da künye verirdi. Allah Resulü (s.a.a) çocuklara bile sevgilerini kazanmak için künye verir, onlara künyeleriyle seslenirdi.’[2]

İmam Rıza’dan (a.s) şöyle rivayet edilir: ‘Birisi yanında ise ona künyesiyle seslen, yanında değilse ismiyle seslen.’[3]

Yine Resulullah’ın şöyle buyurduğu nakledilmiştir: ‘Güzel sünnetlerden biri, insanın oğlunun adını kendi künyesi yapmasıdır.’[4]

Dolayısıyla künyenin tarifi göz önüne alındığında İslam Peygamberinin (s.a.a) künyesinin Ebu’l-Kasım olmasının nedeni çocuklarından birinin adının Kasım olduğu içindir.[5] Bu yüzden kendilerine Ebu’l-Kasım denilmiştir. Yine İmam Hüseyin’e (a.s) Ebu Abdullah denmesinin nedeni Abdullahu’r-Razi’ (Süt emen Abdullah-Ali Asgar) adlı oğlundan dolayıdır.

Belirtmek gerekir ki, bazen bazılarının künyeleri kendilerine layık olmadığı için, onları aşağılamak amacıyla künye benzeri bir şey verilirdi. Örneğin, İslam’dan önce Ebu Cehil’e Ebu Hükm denirdi. Ama İslamın ve Peygamberin (s.a.a) karşısında durduğu için artık bu künye onun şanından değildi ve ona Ebu Cehil künyesi verildi.



[1] -Lugatname-i Dehhuda, c.11, s.16452, ‘Künye’ sözcüğü, Tahran Üniversitesi, Yeni 1. Baskı, HŞ.1373.

[2] -Hüseyni Deşti, Mustafa, Maarif ve Maariif, c.8, s.595, Müessese-i Tahkikat ve Neşr-i Maarif-i Ehl-i Beyt.

[3] -Tabersi, Ebu’l-Fazl, Ali b. Hasan, Mişkatu’l-Envar, s.324, Kitaphane-i Haydariyye, Necef, HK. 1385.

[4] -Hür Amuli, Vesail-uş Şia, Müesseset-ü Alu’l-Beyt, Kum, HK.1409

[5] -Peygamber Efendimizin bu oğlu büluğa ermeden, çocuk yaşta vefat etmiştir.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İkinci iş yapma hakkında fetva var mıdır? Veya ikinci işten elde edilen mal, dünyaya düşkünlük sayılır mı?
    6377 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    İslam açısından iş sahibi veya ikinci bir işe sahip olmanın hiçbir sakıncası yoktur. İslam dini açısından beğenilmeyen, kınanan şey dünyaya düşkünlük, ona bağlanmak, maneviyat ve ahiretten uzaklaşmaktır ki bunlar bir işe sahibi olanlarda da görülebilir. Bir işi ve az bir geliri olanların içinde de dünayaya daha fazla ...
  • Eğer meseleyi bilmemeden ötürü ölüyü tahnit etmeksizin toprağa gömerlerse ne yapılmalıdır?
    7445 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/15
    Gusül aldırıldıktan sonra ölüyü tahnit etmek farzdır; yani ölünün alnı, el avuçları, diz kapakları ve ayaklarının büyük parmaklarının ucuna kâfur sürülmelidir.[1] Ama defin işleminden sonra ölünün tahnit edilmediğinin farkına varılırsa, beden kabirde kokmamış ve dağılmamışsa, kabrin açılıp kabirde tahnit işleminin yapılması fazdır ve onun ...
  • Namaz dinin direği ise neden fürû-u din’den sayılmıştır?
    9745 Eski Kelam İlmi 2010/10/12
    Usul-u din, insanın akıl ve idrakıyla kabul ederek İslam’a girdiği inançlar topluluğuna denir. İslam’agirildikten sonra insanın üzerine bir takım bireysel ve toplumsal vazifeler farz olur ki, onlardan biri namazdır. Namaz, ahkamın içinde çok önemli ...
  • İslam’ın intihar hakkındaki hükmü nedir?
    9073 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/17
    Kesinlikle her insanın hayatında dünyayı gözünde karanlık ve boş kılan rahatsızlıklar ve yenilgiler meydana gelmektedir. Bu durumda insanlar iki türlüdür: Bir grup bu sorunlar yumağından başı dik çıkmakta, tüm zorluklara göğüs germekte ve Allah’a tevekkül ederek yeniden yapılanmaya başlamaktadır. Bunun karşısında yer alan diğer grup ise eğilmekte, inzivaya çekilmekte ...
  • İslam dininin büyük ve görkemli evler hakkındaki görüşü nedir? Nasıl insanları ev yaparken ölçülü olmaya davet edebiliriz?
    2804 Hadis 2020/01/19
  • Neden biz Şiiler Hamd suresinden sonra “elhamdülillahi rabbi’l-âlemin diye söylemekteyiz?
    8783 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/23
    Bizim ile Ehli Sünnet arasında bir takım şekilsel ihtilaflar mevcuttur. Ehli Sünnet mensuplarının el bağlayarak namaz kılması, onların abdest alma şekli ve bunun Şia ile farklılığı, fıkıh konularındaki bazı şekilsel ihtilaf noktaları olarak adlandırılabilir. Bu ihtilafların nedeni, bu sitedeki diğer sorularda detaylıca işlenen daha genel konulara dönmektedir. (1523, 248 ...
  • Gıybeti dinleyen gıybet edenin günahına ortak mıdır?
    3852 Gıybet, Hakaret Ve Gözetleme 2020/01/20
  • Acaba “aşura gününde insan kedisi için dua yapmamalıdır” şeklindeki iddia doğru mudur?
    6103 Pratik Ahlak 2012/09/15
    Dua kulun fakirane bir şekilde hak Teâlâ’yla irtibat kurup dünyevi ve uhrevi ihtiyacını gidermek için dilekte bulunmaktır. Her durumda kendine ve başkalarına dua yapmak beğenilmekte ve oldukça fazla fazileti ve sevabı vardır. Aşura gününde kedin için dua yapmanın hiçbir işkâlı yoktur. Bilakis aşura gününde yapılması ...
  • Hz. İsa’nın evlenmemesinin özel bir nedeni mi vardı?
    26719 Eski Kelam İlmi 2012/05/30
    Hz. İsa’nın evlenmesi konusunda dini öğretilerde işaret edilen bazı meselelere bakıldığında ilk anda Hz. İsa’nın evliliğe karşı olduğu düşüncesini doğurmaktadır. Ancak Kur’an ve rivayetlerin önemle yaptıkları tavsiyeler göz önüne alındığında ve Hz. İsa’nın (a.s) yaşamı incelediğinde Onun evliliğe karşı olmadığı görülecektir. Onun evlenmemesinin nedeni kendi özel yaşamının ...
  • Cabir b. Efleh kimdir?
    5567 تاريخ بزرگان 2011/08/17
    Cabir b. Efleh-i İsmailî beş ve altıncı asırdaki İspanyalı gökbilimcilerinden olup “Kitabu’l-Hayat Fi Islahi’l-Mucesta” kitabının yazarıdır. O, muhtemelen Sivil’de (İşbiliye) dünyaya gelmiştir; zira bazı yazarlar ve özellikle de Cabir’in oğluyla tanışık olduğunu belirten Musa b.Meymun (529-600) ve Betruci onu İşbilî olarak adlandırmışlardır. Bazen Cabir b. Efleh’in adı başka şahıslar ...

En Çok Okunanlar