Please Wait
Ziyaret
4984
4984
Güncellenme Tarihi:
2012/06/07
Soru Özeti
Ebu Leheb muvahhit değil miydi, küfrünün delili sadece peygambere (s.a.a) muhalefet ettiği midir?
Soru
acaba Ebu Leheb’in küfrü putperestliğinden miydi ya peygamberin nübüvvetini inkâr ettiğinden miydi? Bazıları küfrü putperestliğinden değil nübüvveti inkâr ettiğinden dolayı olduğunu iddia etmişlerdir.
Kısa Cevap
Rivayet ve tarihi nakiller esasınca ebu Leheb putperest idi ve onun peygambere (s.a.a.) muhalefet etmesinin nedeni de tevhide karşı olduğundan dolayı idi.
Ayrıntılı Cevap
Ebu Leheb muvahhit ve sadece peygamberin (s.a. a.) nübüvvetini inkâr etmiştir iddiası tarihi nâkil ve birçok rivayete terstir. Burada bazılarına işaret edeceğiz:
- İmam Sadık (a.s) buyuruyor: “her kim hafta içinde bir defa “tevhit” suresini okumadan ölürse Ebu Lehib’in dini üzerine ölmüştür.[1]
Tevhit suresinin kâmilen tevhit hakkında olduğuna dikkatle okumamasının Ebu Leheb’in dinine uygun olduğunu ilan edilmesi dakik bir şekilde şu noktaya işaret ediyor ki o muvahhit değildir.
- Müşrikler peygamberi (s.a.a.) öldürme niyetine girdikleri vakit o, kabile taassubundan dolayı eli ayağı bir birine karışırcasına Lat ve Uza (iki putun adıdır) adına yemin ederek peygamberi savunacağını söyledi.[2]
Bu iki putun (Lat ve Uza) adına yemin etmesi onun putperest olduğunu gösteriyor. Elbette sonralarda “leyletü’l mebit’te” kendisi de peygambere suikast düzenlemek isteyen grubun içinde yer alıyor.[3]
- İmam Sadıktan (a.s.) nakil edilmiştir ki “tebbet yeda ebi leheb ve teb” suresini okuduğunuz her vakit Ebu Leheb’e “be dua ediniz”; zira o, hem peygambere (s.a.a) hem peygamberin (s.a.a.) Allah tarafından getirmiş olduğuna (vahye) inanmayan kimselerdendir.[4] Biliyorsunuz ki peygamberin en asıl çalışmalarından birisi insanları tevhide davet ve putperestlikten uzaklaştırmak idi.
- Bu bağlamdadır ki peygamber (s.a.a.) beni Haşim kabilesini topladı ve onları Allaha tapmaya davet etti ve bu bağlamdaki konuşması bitikten sonra Ebu Leheb, küçümsercesine peygambere (s.a.a.) şöyle dedi: bu sözleri söylemek için mi bizi buraya çağırdın?![5]
Ve..
Ebu Leheb’in tevhit inancına sahip olmadığını ispatlayan bu türden deliller oldukça fazladır. Elbette bilinmelidir ki Muaviye ve onun ardından ümeye oğulları kendi ailesinin müşrik olduğunu unutturmak ve Mekke fethine kadar İslam’ın amansız düşmanı olduğunu camianın zihninden temizlemek için Ebu Leheb’in küfrünü büyütmek için çok uğraşmışlardır. Örneğin; bir gün Muaviye bu hedef doğrultusunda Akil’den şöyle bir soru soruyor: amcan Ebu Leheb hakkında senin görüşün nedir? Akil de zekice maskara edercesine, “cehenneme girdiğinde soluna bak, onu, halanla (ümmü cemil ve Ebu Lehebin eşi) birlikte aynı yatağa girdiklerin göreceksin.[6]
Ama her halükarda Ehlibeyt düşmanları tarafından yapılan böyleli çalışmaları, bizi Ebu Leheb’i yapmış olduğu kötülüklerinden temizlemeye sürüklememelidir.
Ebu Leheb’in tevhit inancına sahip olmadığını ispatlayan bu türden deliller oldukça fazladır. Elbette bilinmelidir ki Muaviye ve onun ardından ümeye oğulları kendi ailesinin müşrik olduğunu unutturmak ve Mekke fethine kadar İslam’ın amansız düşmanı olduğunu camianın zihninden temizlemek için Ebu Leheb’in küfrünü büyütmek için çok uğraşmışlardır. Örneğin; bir gün Muaviye bu hedef doğrultusunda Akil’den şöyle bir soru soruyor: amcan Ebu Leheb hakkında senin görüşün nedir? Akil de zekice maskara edercesine, “cehenneme girdiğinde soluna bak, onu, halanla (ümmü cemil ve Ebu Lehebin eşi) birlikte aynı yatağa girdiklerin göreceksin.[6]
Ama her halükarda Ehlibeyt düşmanları tarafından yapılan böyleli çalışmaları, bizi Ebu Leheb’i yapmış olduğu kötülüklerinden temizlemeye sürüklememelidir.
[1] Şeyh Saduk, “Sevabul Amal”, Kum: int. Şerif Rezi, 1364, kameri, s. 128.
[2] Şeyh Kuleyni, “Kafi”, Tahran: darul kutubul islamiye, 1365, şemsi, c. 8, s. 277.
[3] Meclisi, Muhammed Bakır, “Biharul Envar”, Beyrut: müessese-i darul Kitap, 1404, kameri, c. 19, s. 50 – 51.
[4] Şeyh Saduk, “Sevabul Amal”, s. 127.
[5] İbni Şehri Aşub, “Menakibi Ali Ebi Talip”, Kum: int. Allame, 1379, kameri, c. 2 s. 25.
[6] Sakafi, İbrahim, bin. Muhammed, “el – Garat”, Kum: müessese-i darul kitap1410, kameri, s. 381.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar