Gelişmiş Arama
Ziyaret
6304
Güncellenme Tarihi: 2011/03/03
Soru Özeti
Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
Soru
Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
Kısa Cevap

Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:

1- Haklı ve haksız olarak öldürme.

2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı

3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi.

4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya benzemesi ve tümüyle hatayla olması yönünden olması. Sizin sorunuz galiba bu son kısıma aittir.

Ayrıntılı Cevap

Sorunuz çok geneldir. Öldürmenin çeşitlerinden kastınız nedir, çeşitli kısımlarından hangisine yöneliktir, belli değil. Soru daha ayrıntılı biçimde sorulsaydı cevapta ona göre verilirdi.

Örneğin, bir soruyla bütün insanların kısımlarını detaylarıyla açıklanması istenmez. Zira insanlar mezhep, ırk, renk, cinsiyet, eğitim, uyruk, yaş ve daha onlarca bölümlere ayrılabilir.

Öldürmeyide çeşitli yönlerden kısımlara ayırabiliriz. Aşağıda bu kısımlardan bazılarına işaret ediyoruz:  

1- Öldürmenin haklı ve haksız olması yönü: Kısastan dolayı idama mahkum edilenler, işledikleri suçtan dolayı ölüm cezasına çarptırılanlar, İslam ülkesiyle savaşan kafirler, görüntüde Müslüman olan ama İslam devletinin aleyhine silahlı mücadeleye girenlerin öldürülmesi hak, bunların dışındakileri öldürmek haksızlıktır.

2- Öldürmenin gerçekleştirilme zamanı: Çünkü haram aylarda öldürmenin cezası diğer aylara göre daha ağırdır.

3- Öldürmek, verilen cezalar yönünden de bölümlere ayrılmaktadır. Silahla veya darağacına asılmak, taşlanarak vb. gibi öldürülme şekilleri vardır.

4- Katilin durumuna göre yapılan öldürme, onun başka bir kısımdır.

Katil haklı olarak birini öldürdüğünde ona karşı hiçbir şey yapılmaz. İslam devletiyle işbirliği yapılmadan düzeni bozmak isteyen, kanı dökülmesi helal kimseyi öldürmek, tazir cezasını gerektirir. Suçsuz kimseyi öldüren kısas edilir. Bazı durumlarda maktulün ailesi, katilin ailesine para ödeyerek hükmün icrasını talep edebilirken, bazende para ödemeye gerek yoktur. Kısasın diyete dönüştüğü veya baştan diyetin belirlendiği yerlerde diyetin miktarı, yerine göre değişmektedir. Birçok yerde katilin kendisi onu ödemelidir. Öldürme, tümüyle hataysa katilin ailesi onu ödemekle mükelleftir. Bu tür ödemeler genel sigorta gibidir.

5- Gerçekleşme şekline göre olan bölüm bir başka kısım olup galiba sizinde maksadınız bu bölümdür. Buna göre öldürme:

a) Bilerek işlenmiştir. Yani katil -neyle öldürdüğü göz önüne alınmadan- kasıtlı ve kendi iradesiyle birini öldürmüştür veya öldürücü bir araçla birine saldırmış -ve ister öldürmek kastı olsun ister olmasın- onun ölümüne neden olmuştur.[1]  

Normal olarak kasıtlı öldürme, bir şey yaparak gerçekleşir. Ama bazende yapılması gereken şey yapılamadığında da kasıtlı öldürme gerçekleşebilir. Örneğin, hastahanede yatan bir hastaya hemşire ilaç veya yemek vermeyerek hastanın ölümüne neden olursa o hemşire birşey yapmamış olsa da bilerek adam öldürmekten yargılanır.

Ayrıca maktul mümin ise belirlenen cezaların yanı sıra, katil ahirette de devamlı olarak cehennemde kalabilir.[2]

Bir maktulun sanığı bir kişi olabileceği gibi, birkaç kişide olabilir ve hepsi cezalandırılır.[3]

Kısasın cezasının icrasında din benzerliği, cinsiyet, köle olmamak, vb. gibi şeyler göz önüne alınmalıdır.

b) Kasıta benzeyen öldürme: Yani birisi cinayet amacı olmadan ölüme neden olan bir iş yapabilir. Doktorun yaptığı ameliyatın bazen ölüme neden olması gibi.[4]

Kasıta benzer öldürmeyi şöyle de ifade edebiliriz: Birisinin bilerek ve isteyerek yaptığı bir hareket, öldürme gibi toplumun aleyhine olan bir sonuç getirebilir. Oysa ortaya çıkan şey asla onun istediği şey değildir.[5]  

Kasıta benzer öldürmede kısas yapılmaz, onun yerine diyet alınır.

c) Öldürme, tümüyle hata olabilir. Katil, maktulün farkında olmadan tesadüfi olarak böyle bir katli gerçekleşmiştir. Yani iradeyle yapılan amel, hem fiilde, hem de alınan sonuç itibarıyla her türlü kasıttan uzaktır.[6] Tıpkı bir avcının silahını avlayacağı hayvana doğru ateşlediğinde, onun ava değilde tamamen tesadüfi olarak oradan geçen birine değip öldürmesi gibi.[7]

Büluğa ermeyen veya deli biri kasıtlı olarak birini öldürürse onların bu kasıtlı ameli tümüyle hata kategorisine girer. Ve yakınları maktulun ailesine diyet ödemelidirler.[8]

Katlin ispatı için sanığın itirafı, tanıkların tanıklığı ve yemin gibi yollar vardır.

Görüldüğü üzere, öldürmeyi beş kısıma ayırdık. Daha fazla araştırma yapılırsa başka kısımlarda eklenebilir. Fıkhi ve ceza hukuku hakkında özel yazılan kitaplarda bu konuyla ilgili oldukça geniş bilgi verilmesine rağmen sorunuz hangi kısıma yöneliktir belli değil. Bu yüzden, özellikle hukuk öğrencisi olduğunuz için sorunuzu daha belirgin hale getirip sorarsanız ve kafanıza takılan şeyi yazarsanız verilecek cevapta daha yeterli olacaktır.     



[1] -İmam Humeyni, Tahrir-ul Vesile, c.2, s.508-509, İntişarat-ı Dar-ul İlm, Kum, 2. Baskı; İslam Ceza Kanunu, 206. Madde.

[2] -‘Kim bir mümini kasten öldürürse cezası cehenneme atılmaktır, orada ebedi kalır; Allah ona gazap eder ve onu rahmetinden uzaklaştırır ve ona pek büyük bir azap hazırlamıştır da.’ (Nisa/93); Muhammed Hasan b. Hür Amuli, Vesail-uş Şia, c.29, s.31, 35074. Rivayet; Müessesei-i Al’-il Beyt, Kum, h.k.1409; Muhammed Hüseyin Tabatabai, el-Mizan, c.5, s.62.

[3] -İslam Ceza Kanunu, 212. Madde.

[4] -İmam Humeyni, a.g.e. c.2, s.554, Mesele:5; İslam Ceza Kanunu, 295. Madde.

[5] -İreç Golduziyan, Hukuk-u Cezay-ı İhtisasi, s.108, Müessese-i İntişarat-ı Cihad-ı Danişgahi, 6. Baskı h.k.1378.

[6] -a.g.e. s.109.

[7] -İmam Humeyni, a.g.e. c.2, s.554, Mesele:7; İslami Ceza Kanunu, 296. Madde.

[8] -İslam Ceza Kanunu, 221. Madde

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İslam dini niçin var?
    13395 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Din, akaid ve Peygamberlerin insanların hidayet ve saadeti için Allah’tan getirdikleri bir dizi ameli ve ahlaki hükümlerdir.Dini öğretilerde dinin gerekliliği insan fıtratıyla ilişkilendirilmiş, Kur’an-ı Kerim’de de insan fıtratı ilahi fıtrat olarak tanımlanmış ve bütün ilahi kanunların Allah’a inanma ve tapınma hissi üzerine kurulduğu ...
  • Rivayette müminlerin birbirleriyle ilişkilerinde sevinçli ve güler yüzle davrandıkları gelmiştir. Acaba bu mesele, yaşamda karı-koca arasında da geçerli midir?
    6096 Pratik Ahlak 2012/09/09
    Müminin sıfatlarının birisi hakkında zikredilen rivayetlerde, onun başkalarına karşı sevinçli ve güler yüzlü davrandığı ve hüzün ve gamını kalbinde gizlediği; bu sıfatın dostluk eğilimini çektiği buyrulmuştur. Bu konunun müşterek yaşamda ve aile içinde başka bir şekilde olduğunu; evli çiftlerin birbirlerinin gam ve hüznüne ortak olduğunu; eşlerin birbirine ...
  • Acaba kadın yargıç olabilir mi?
    11168 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/06
    Fakihler ve din uzmanları kadının yargıç olması gibi bazı konular hakkında farklı görüşlere sahiptirler. Bu gibi konular, dinin zaruri ve zorunlu konularından sayılmamaktadır.Kadının yargıç olamayacağını söyleyenler, bu hususta nakledilen rivayetlere ve icma delililine dayanmışladır.
  • Sonucun öznesel nedene muhtaç oluşunun ölçüsü sadece varlıksal yoksulluk mudur? Yoksa tam neden için de yeterli midir? Felsefî kavramların neden tür ve ayrımı bulunmamaktadır? Ve…
    5633 İslam Felsefesi 2011/09/21
     Aşağıdaki noktalara dikkat etmek, yanıtı kavramada size yardımcı olacaktır.      1. Tüm nedenler öznesel nedene döndüğünden bu konuda tam neden ile öznesel neden arsında bir fark bulunmamaktadır.2. Felsefî kavramlar varlıktan alınmıştır ve varlığın mahiyeti yoktur. Tür ve ayrım mahiyetin kısımlarıdır ve mahiyetten yoksun bir şey mahiyetin kısımlarından da ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7034 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Velayet-i fakihi dile getiren rivayetler veliyy-i fakihin bir olmasını da yansıtmakta mıdır?
    6332 Düzenler 2012/06/16
    Rivayetler ve velayet-i fakihin kelam eksenli diğer referanslarından veliyy-i fakihin bir veya çok oluşu anlaşılmamaktadır. Düzenin korunması ve kaosun engellenmesi durumunda birkaç fakihin ayrı bir şekilde veya şura şeklinde velayetlerini icra etmesi mümkündür. Şura türü İslam cumhuriyetinin ilk anayasasında (1980) mevcut idi, lakin bir takım sorunların önüne ...
  • Vesilelerin Allah'a Yakınlaşmakta ki Önemi Nedir?
    12727 Eski Kelam İlmi 2009/12/20
    Vesilenin çok geniş manası vardır. Allah'a yakınlaşmaya neden olan her şey ve her işe şamil olmaktadır. Dünya yaşayışı, insanların hidayeti ve ilerlemesi için sebep ve sonuç düzeni üzerine kurulduğu, yine insanların doğal ihtiyaçları maddi sebeplerle karşılandığı için Allah'ın, hidayet, mağfiret, bağışlanma, yakınlaşma ve ...
  • Bedensel esenlik sırrını nasıl araştırabiliriz?
    7133 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Allah tarafından konulan tabiat kanunları bu dünyada hiçbir insanın baki kalmamasını ve değişik nedenlerle ve bu cümleden olmak üzere bedensel esenliği kaybederek dünyayı terk edip ebedi âleme geçmesini muayyen kılmıştır. Öte taraftan her ne kadar peygamberler ve imamlar (a.s) bir takım özel durumlarda Allah’ın izniyle hastalara (sadece Allah’ın evliyalarının ...
  • Humus yılının başlangıcından birgün önce alınan yiyeceklerin humusunun verilmesi neden gereklidir?
    5580 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Herkes humus yılı boyunca şanına uygun şekilde ve israf etmeden gelirinden yaptığı -ailesine yiyecek almak gibi- harcamalarına humus gelmez. Ancak humus yılının sonunda humus yılından birkaç gün önce alınmış olsa bile bu yiyeceklerden fazla kalan kısmının humusunu vermesi gerekir. Zira sonuçta elindeki sermayeyle onları almıştır. Almasaydı ve ...
  • Kendimden nasıl şehvani düşünce ve hayalleri uzaklaştırmalıyım?
    46781 Pratik İrfan 2011/10/29
    Şeytansal fikirler ve düşünceler herkesin zihnine hutur ediyor. Ama insan bu fikir ve düşüncelerin yerini dolduracak ve insanı iyiliklere sevk eden başka düşünce ve fikirler bulmalıdır. Böylece insanı pislik ve kötülüklere duçar etmeden bu şeytansal fikirlerin önünü kesip onlardan fasıla almalıdır. ...

En Çok Okunanlar