Gelişmiş Arama
Ziyaret
15106
Güncellenme Tarihi: 2011/04/13
Soru Özeti
Neden Müslüman erkeğin ehl-i kitap kadınla evlenmesi caizdir, ama Müslüman kadının ehl-i kitap erkekle evlenmesi caiz değildir?
Soru
Neden Müslüman erkeğin ehl-i kitap kadınla evlenmesi caizdir, ama Müslüman kadının ehl-i kitap erkekle evlenmesi caiz değildir?
Kısa Cevap

Çünkü, 1) Daimi evlilik iki taraf içinde yasaktır. Sadece geçici evlilikte Müslüman erkek ehl-i kitap kadınla evlenebilir. 2) Ahkamın hikmetini bilmek iyi bir şey olsa da kulu hedeflenen menzile götüren şey, onun Allah’a kayıtsız ve şartsız itaat etmesidir. Bazı hükümlerin felsefesi hakkında ihtimaller verilebilir. Örneğin bu hüküm hakkında şöyle bir ihtimal verilebiliriz: İslam’da Müslümanın kafirin sultasına girmesi yasaktır. Müslüman kadının ehl-i kitap erkekle evlenmesi Müslümanın kafir sultasına girmesi demektir. Bu yüzden Müslüman kadına, kendisini gayri müslim bir erkeğe teslim etme izni verilmemiştir.

Ayrıntılı Cevap

İmam Humeyni (r.a) bu konuda şöyle buyuruyor: ‘Müslüman kadın kafir bir erkekle evlenemez. Müslüman erkekte daimi olarak ehl-i kitap olmayan kafir kadınla evlenemez. Ve farz ihtiyat gereği kafir ehl-i kitap kadınlarla da evlenmesi de caiz değildir. Ama Yahudi ve Hıristiyan gibi ehl-i kitap kadınlarla muta yapmanın sakıncası yoktur.’[1]

Diğer müctehitlerin farklı görüşleri vardır. Bilgilendirme amacıyla aşağıda onlara yer veriyoruz:

Ayetullah Gulpaygani ve Safi: Ehl-i Kitap kadınla daimi evlilik yapmak güçlü bir görüş olabilir, ama Müslüman kadınla evlenme imkanı varsa (ehl-i kitap kadınla daimi evlilik) şiddetle mekruhtur. Hatta bu durumda ihtiyat terkedilmemelidir.[2]

Ayetullah Hoi ve Tebrizi: Müstehap ihtiyat gereği onlarla daimi evlilik yapılmamalıdır. Hariciler, Guluvcular ve Nasibiler gibi kendilerini Müslüman bilen fırkalar kafir hükmündedirler. Müslüman kadın ve erkekler, onlarla ne daimi ve ne de geçici olarak evlenmemelidirler.

Ayetullah Nuri Hemedani: Onlarla daimi evlilik yapmak güçlü görüşe göre caizdir. Ancak ihtiyat olarak Müslüman kadınla evlenme imkanı olmadığı zaman bu evlilik yapılmalı ve bu ihtiyat terkedilmemelidir.

Ayetullah Fazıl: Müslüman erkekler kafir kadınlarla Yahudi ve Hıristiyan olsalarda farz ihtiyat gereği daimi olarak evlenemezler. Ama onlarla muta yapmanın sakıncası yoktur.

Ayetullah Mekarim: Müslüman erkek kafir kadınla ihtiyat gereği daimi olarak evlenemez   Ama Yahudi ve Hıristiyan gibi ehl-i kitap kadınlarla geçici evlilik yapmanın sakıncası yoktur.

Ayetullah Behcet: Müslüman erkek ehl-i kitap olmayan kafir kadınla evlenemez, ama Yahudi ve Hıristiyan kadınlarla geçici evlilik yapabilir.

Ayetullah Zencani: Müslüman bir erkek, mecusi ve ehl-i kitap olmayan kadınla ne daimi olarak, ne de geçici olarak evlenemez, galiba Yahudi ve Hıristiyan kadınla daimi ve geçici evlilik yapmak batıl değildir, ama mekruh ya da müstehap ihtiyata aykırıdır, özellikle daimi evlilikte.

Ayetullah Sistani: Müslüman erkek, ehl-i kitap olmayan kafir kadınla evlenemez, ama Yahudi ve Hıristiyan kadınlarla geçici evlilik yapmanın sakıncası yoktur, ancak lazım ihtiyat gereği onlarla daimi evlilik yapmamalıdır.[3]

Buna göre Müslüman erkek ehl-i kitap kadınla geçici evlilik yapabilir. Daimi evlilikte ise bazı fakihlerin görüşüne göre Müslüman erkek ehl-i kitap kadınlarla daimi evlilik yapamaz.

‘Müslüman erkeğin ehl-i kitap kadınlarla muta ya da daimi evlilik yapması caizdir, ama Müslüman kadının ehl-i kitap erkekle evlenmesi neden caiz değildir?’ sorusuna gelince bu konuda iki cevapla yetineceğiz:

1- Allah-u Teala, Müslümanların kafirlerle evliliğini yasakladığı ayetin sonunda şöyle buyuruyor: ‘İşte budur size Allah'ın hükmü, o hükmeder aranızda ve Allah, her şeyi bilir, hüküm ve hikmet sahibidir.’[4]

Bunlar ilahi ilim ve hikmetten kaynaklanan ahkamdır ve İslamın adaletine tamamen uygundur. Bütün hükümlerin kaynağının Allah-u Teala olduğu gerçeği bu hükümlerin icrasının en büyük garantisidir.[5] Bu hükmün felsefesini bilmek iyi bir şeydir, ama ona amel etmek için nedenini keşfetmeye gerek yoktur. Böyle bir hükmün her şeyi bilen, bütün işlerini ilim ve hikmete göre yapan ve herkesten daha çok kullarına merhametli olan Allah’tan olduğunu bilmemiz, kendimizi O’nun kulu olarak gören bizler için yeterlidir. Kul sorgusuz sualsiz mevlasının fermanını yerine getirmelidir. Allah’ın bazı düsturları belki de kim daha iyi kulluk ediyor bilinsin diye sırf bizlerin kulluğunu imtihan etmek içindir. Ve kim bir hükmün nedenini bilmediğinde de Allah’ın emrine itaat edecek ve kim şahsi menfaatinden dolayı itaat edecek, bununla ortaya çıkar. Bu, Kur’an’ın ısrarla üzerinde durduğu bir konu olup ona sırat-ı müstakim demektedir: ‘Ve bana kulluk edin, budur ancak doğru yol.’[6]

2- Diğer cevapta şudur: İhtimal olarak bu hükmün delili veya delillerinden biri kafirin Müslümana sulta etmesine izin vermemektir. Nitekim ‘Allah, kafirlere, müminler aleyhine bir yol, bir başarı vermez.’[7] ayet-i kerimesi bu konuya işaret etmektedir. Yani Allah, kafirlere müminlere asla zarar verme (musallat olma) yolu vermez. Buna göre kafirlerin müminlere musallat olmasına neden olan herşey Allah katında yasaktır. Müslüman kadının kafir veya ehl-i kitapla evlenmesi bunun açık örneklerinden biridir. Çünkü karı koca ilişkilerinde erkeğin kadın üzerinde bir tür sultası düşünülebilir ve kadın erkeğin sultasının altına girer.   



[1]- Tevzih-ul Mesail-i Meraci, c.2, s.468, Mesele:2397, 8. Baskı, İntişarat-ı Camiay-ı Müderrisin, Kum, h.k.1424

[2]- a.g.e. (Haşiye), c.2, s.468.  

[3]- a.g.e. s.469.

[4]- Mümtehine/10.

[5]-Nasır Mekarim Şirazi, Tefsir-i Nümune, c.24, s.41.

[6]- Yasin/61.

[7]- Nisa/141.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Istakoz, deniz kabukları ve ahtapot yemek haram mıdır?
    59266 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/09
     Istakoz[1] ve deniz kabuklarını yemek haramdır. Dini kaynaklar uyarınca helal ve haram olan hayvanların birbirlerinden ayırt edilmesi için bir takım genel kurallar açıklanmıştır. Bu kurallar deniz ve kara hayvanları hakkında birbirinden farklıdır. Kuşların da kendilerine özgü hükümleri vardır…
  • Bir şahıstan veya bankalardan aldığımız borca ve her ay taksitini ödediğimiz paraya humus düşer mi?
    5865 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Dikkatinizi buna benzer bir soruya İmam Humeyni (r.a) ve Ayetullah Hamaney tarafından verilen cevaba çekiyoruz: 868. Soru: Birkaç yıl önce bir bankadan borç aldım ve onu bir yıllığına banka hesabıma aktardım. Bu borçtan faydalanamadım ve her ay ...
  • Kız ve oğlan elçilik ve nişanlılık aşamasından sonra ve nikahtan önceki ilişkileri nasıl olmalıdır?
    12259 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Hikmet sahibi Allah kadın ve erkeği birbiri için yaratmıştır. İslam’a göre kadın ve erkek birbirlerinin tamamlayıcısıdırlar; zira birbirlerine sükunet vermekte, cinsel, ruhsal ve duygusal ihtiyaçlarını gidermekteler. İslam, her iki tarafında ...
  • Hz. Ali'nin (a.s) dilenciye yüzüğünü vermesi haliyle, ayağından ok çekildiğinde bunu fark etmemesi hali arasında bir çelişki yok mudur?
    15833 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2009/04/18
    Sorunuza şu şekilde cevap verebiliriz: 1- İnsan, ilahi rızaya uygun ameller yaparak kemale erişebilme gücüne sahiptir. Yani insan-ı kâmil makamına ulaşarak bütün mükemmellikleri kendisinde toplayabilir. 2- İnsan-ı kâmil makamına ulaşmak demek, bu makama ulaşanların çeşitli halleri olmayacağı anlamına gelmez. Bize ve birçok Müslüman'a göre İmam Ali (a.s), Müslümanlar için mükemmel bir örnektir ve ...
  • Cude’nin Hz. Hasan’dan (a.s) olma bir evladı var mıydı?
    19559 تاريخ بزرگان 2011/08/17
    Cude, Eş’as b. Kays Kindi’nin kızıdır. Eşas, İslam’ın ilk yıllarındaki meşhur şahıslardan olup o dönemin tehlikeli münafıklarından sayılmaktaydı. Belazeri’nin yazdığına göre Cude babasının hilesiyle İmam Hasan Mücteba (a.s) ile evlenmiştir.[1] Bir rivayette İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: Eşas, Müminlerin ...
  • Sehl bin Sa’d Saidi kimdi?
    9033 تاريخ بزرگان 2011/04/13
    Sehl bin Sa’d Ensari Saidi, Resul-i Ekrem’in (s.a.a) tanınmış sahabelerinden olup Peygamberimiz vefat ettiği zaman 15 yaşındaydı. Onun asıl adı ‘Hazn’ idi, ama Peygamber (s.a.a) adını ‘Sehl’ diye değişti. Künyesi ‘Ebu’l Abbas’ idi. Uzun bir ömür sürdü. Medine’de ölen son sahabe olduğu söylenmektedir. Kimisi hicri 88 yılında, kimisi ...
  • Kuranı kerimde, kalpteki itminan ile iman ilişkisi nasıl konu edilmiş?
    12615 Tefsir 2010/12/18
    Lügatte imanın anlamı şöyle beyan edilmiştir: yalanlamanın karşıtı olup tasdik etmektir. Istılahta ise anlamı şöyledir. Dille ikrar ve itiraf etmektir, kalpte bir kararlılık ve sözleşmedir, organlarda da ameldir. "İtminan" ve tümenine ise lügatte kararsızlık ve ıstırabın ardından gerçekleşen (kalpsel veya zihinsel) rahatlık ve huzurdur.
  • Peygamberin (s.a.a.) Teşkil Etmiş Olduğu Hükümetin, Allah’ı Arayan Fıtrat ile İrtibatı nedir?
    8033 کلیات 2012/10/24
    Bize göre Resul-i Ekrem’in (s.a.a.) teşkil etmiş olduğu hükümet ilahi bir emir idi. Ama bu emri iktiza eden nokta, bu hükümetin insan yaşamının tüm alanlarında tesir etmesidir. İmam Bakırdan (a.s.) “…velayete davet edildiği kadar hiç bir şeye davet edilmedi”[i] şeklinde nakledilen tabir buna yöneliktir. ...
  • “Vebtelül yetama hatta iza beleğun nikahe” şeklinde olan ayetin anlamı nedir?
    8041 Tefsir 2012/05/12
    Allah u Teâlâ bu ayeti kerimede yetimlerden sorumlu olan kimselere düstur veriyor ki yetimlerin mallarına karşı dikkatli olmalarını istiyor. Yani onların sermayesini korusunlar, sorumlulukları döneminde buluğ ve rüşt çağına erinceye kadar onları denemeye tabi tutsunlar. Sorumlular, sorumluluklarının altında olan yetimlerin buluğ ve rüşt çağına erdiklerini fark ettiklerinde ...
  • Dört seçkin kadın ve babalarının ismi nedir?
    20774 تاريخ بزرگان 2010/05/19
    İnsanlık tarihi boyunca tevhid yolunda ve ilahi hedefler uğruna büyük fedakârlıklar gösteren Evliya ve Salihlerin içinde kadınlarda vardır. Onların namı insanlığın karanlık tarihinde parlamaktadır. İslami rivayet ve kaynaklarda büyüklük, fazilet ve yüce makamlarından ötürü en üstün kadınlar ve cennet kadınlarının en üstünleri olarak yad edilen, yücelikle övülen ...

En Çok Okunanlar