Gelişmiş Arama
Ziyaret
15541
Güncellenme Tarihi: 2009/06/16
Soru Özeti
Cinleri, ruhları ve şeytanları çağırıp teshir etmenin (emri altına almanın) hükmü nedir?
Soru
Cin, ruh ve şeytanlarla irtibat kurup onlardan dünya işlerimiz için faydalanmanın mantıklı bir açıklaması var mı? Neden?
Kısa Cevap

Ruhlar, cinler ve şeytanlardan ilmi ve ameli istifade etmeye ve irtibata geçmeye lugatte ve fıkhi ıstılahta sihir denmektedir.[i] Kur'an, hadis ve fıkhi delillere göre sihirbazlık dünya ve ahiret yaşantıları açısında insanın faydasına değildir.

 

Kur'an-ı Kerim, sihirbazlığı, küfür, imansızlık, takvasızlık, insanın kendisiyle kötü ticaret yapması, ahiretten nasibi olmamak,[ii] günahın çoğalması ve horluk olarak görmektedir.[iii]

 

Rivayetlerde sihirbaz; kafir,[iv] Kur'an'a nankörlük,[v] şirk,[vi] ilahi rahmet[vii] ve İslamdan uzak olmak,[viii] kulluğa ihtiyaç duymamak,[ix] cehenneme gitmenin nedeni[x]-[xi] ve lanetli[xii] olarak nitelendirilmiştir.

 

Fakihler de ayetler ve rivayetler ışığında, ve sihrin bedensel, ruhsal, dini ve ictimai zararlarını göz önüne alarak sihri haram bilmişlerdir.[xiii]-[xiv]



[i] -Zahir şuıdur ki, sahirat kısımlarıyla ve bütün tarifleriyle sihire girmektedir. (Şerh-i Mekasib-i Muharreme-i Müzci, Seyyid Muhammed Ali Cezairi, c.2, s.112); Şehid-i Evvel ve Şehid-i Sani meleklerin ve cinlerin kullanılamsını, şeytanların çağırılmasını sihirden saymışlardır. (a.g.e, s.68); veya sazice ruhlardan yardım amaçlı kullanmak (a.g.e. s.71)

[ii] -“Tuttular da Süleyman'ın saltanatı aleyhine, Şeytanların kapıldıkları şeylere uydular. Halbu ki Süleyman kafir olmamıştı...” Bakara/102-103; Tefsir-ul Mizan, c.1, s.234

[iii] -“Şüphe yok ki insanlardan bazı kimseler, cinlerden bazılarına sığınıyorlar da onların taşkınlığını, zulümlerini artırıyor.” Cin/6

[iv] - el-Vesail, c.12, s.107

[v] - a.g.e, s.109

[vi] - a.g.e, s.106

[vii] - a.g.e, s.107

[viii] - a.g.e, s.108

[ix] - a.g.e, s.108

[x] -Bihar, c.58, s.223

[xi] - el-Vesail, c.12, s.107

[xii] - a.g.e, s.103

[xiii] -Mekasib-i Muharreme, 10. Mesele

[xiv] -İmam Humeyni, böyle irtibatları sihir olarak kabul etmese de haram olduğunu söylüyor ve şöyle buyruyor: “Melekleri istihdam etmek, cin çağırmak ve onları tutsak etmek, ruhları çağırmak ve onları tutsak etmek vb. şeyler buna dahildir.” Tahrir-ul Vesile, c.1; Mekasib-i Muharreme-i Müzci, 16.Mesele

Ayrıntılı Cevap

Her ne kadar lügat ve fıkhi kitaplarda sihir için çeşitli tarifler yapılmışsa da ruhlar, cinler ve şeytanlarla irtibat kurmaya sihir denildiği kesindir.[1]

Sihirbazlığın, insanlık tarihindeki geçmişi çok eskiye dayanıyor. En fazla yaygın olduğu zaman da Peygamberlerin olmadığı ya da Onların hakimiyetinin az olduğu zamanlardır. Bu yüzden onlar özellikle Hz. Nuh (a. s)[2] ve Hz. Süleyman (a.s)'dan[3] sonra daha çok görülmeye başlamışlardır.

Tarihi gerçekler gösteriyor ki, sihirciler dini, manevi ve maddi olmak üzere insanlığa çok büyük zararlar vermişlerdir. Çünkü cinlerin ve şeytanların eksik bilgilere[4] sahip olmaları ve onlarla irtibatı olanların bu yanlış bilgilerle insanların hayatına yön vermeğe çalışmaları çeşitli felaketler kaynak olmuştur. Bu yüzden bize göre hem cin, şeytan ve ruhlara ulaşmaya çalışmak dine aykırıdır,[5] hem de onların verdiği bilgi ve yaptıkları etkileri uygulamaya geçirmek. Sihirbazların çok kere peygamberlik iddiasında bulundukları da görülmüştür.[6]

 

İnsanın saadeti, dostlukları, düşmanlıkları, mutluluğu, endişesi, uyuması, uyanık kalması, yolculuğu, ikameti, kısacası her şeyi dünyevi ve uhrevi faydalarını temin edecek şekilde düzenlemelidir. Ama sihirbazlık tarihinde bu ölçünün yerine başka ölçüler temel alınmıştır.[7]

 

Öte yandan ruh çağırmak, cin ve şeytanları teshir etmek, bir çeşit iradeyi elden almak olduğundan, veya cin ve şeytanları çağırmak için kadın ve çocukların ruhlarını teshir etmek zarar ve eziyettir.[8]

 

Sonuç şudur: Cin, şeytan ve ruhların hem bilgileri sınırlıdır,[9] hem de yaptıkları etkileri.[10] Eğer bilgi ve tesirleri şeytandan olursa, şeytanın da işi saptırmak ve batılı güzel göstermek olduğuna göre[11] böyle bir irtibata asla güvenilmez.

 

Daha fazla bilgi için bakınız:

 

1- İnsanla Cinin İlişkisi, 556. soru

2- Başka Âlemlerin Varlıklarıyla İrtibat, 293. soru

3-Şeytan ve Cinin Gücü, 138. soru



[1] - Şerh-i Mekasib-i Muharreme-i Müzci, c.2, s.112

[2] -İmam Hasan Askeri (a.s) buyuruyor: “Nuh tan sonra sihirbazlar çoğaldı.” Vesail, c.12, s.106

[3] - Tefsir-ul Mizan, c.1, s.237

[4] -a.g.e. c.15, s.330

[5] - Şerh-i Mekasib-i Muharreme-i Müzci, c.2, s.67

[6] - a.g.e.

[7] - a.g.e. s.69

[8] - a.g.e. s.69

[9] - el-İhticac, c.2, s.67

[10] - a.g.e

[11] -Nisa/60; Enam/6 ve Kur'an'da Şeytan hakkında gelen diğer bir çok ayetler.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • cinsel sapıklık ve inhiraftan korkulmadığı taktirde evlilik bırkalabilinir mi?
    10114 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/01
    Evlilik olgusu bütün milletler arasında süre gelmiş bir gelenektir. Ancak islam dini evliliğe ve aile yuvasının ve teşkilatının kurulmasına çok önem vermiştir. Ayet ve rivayetlerdeki bütünlükten evliliğin ne kadar önemli olduğu çok güzel bir şekilde anlaşılıyor. Allahu teala kuranı kerimde bekar olanları evlendirin, şeklinde emr ...
  • İmam Musa Kazım’ın (a.s) hayatı, evlatları ve torunlarını özetle benim için açıklar mısınız?
    21759 تاريخ بزرگان 2011/01/20
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Melekler Âdem’in yaratılmasından önce Âdem’in bozgunculuk çıkaracağını nerden bilmekteydiler?
    13280 Tefsir 2011/06/20
    Meleklerin Âdem’in yaratılmasından önce Âdem’in bozgunculuk çıkaracağını nerden bildiği hususunda bir takım ihtimaller beyan edilmiştir:1. Lavh-i Mahfuz kanalıyla Âdem’in zürriyetinin yeryüzünde bozgunculuk çıkaracağı ve kan akıtacağı öğrenilmiştir. 2. İlahi haberler yoluyla öğrenilmiştir.3. Bu konu gerçekte meleklerin öngörüsüydü; çünkü onlar insanın bir takım tabii çelişkiler taşıyan toprak ...
  • Cennet ve cehennemde ölüm var mıdır?
    18303 Eski Kelam İlmi 2010/07/05
    Kur’an, rivayet ve aklî deliller, insanların cennete veya cehenneme gittiği zaman artık bir ölümün olmadığı hususunda müttefiktirler. Kur’an’ı Kerim bir taraftan kıyameti daimi gün (ebediyet günü) olarak adlandırmış ve öte taraftan da cennetlikleri daimiler (ebediler) sıfatıyla nitelemiştir. Rivayetlerde geldiği üzere cennetlik ve cehennemliklere şöyle ...
  • Yolculuktayım ve yolculuğumun müddeti belli değil. Lütfen seferî kılma ve tam kılma açısından namazımın durumunu belirtiniz.
    6948 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Cemaat namazı niyetinde namaz rekâtlarının sayısı belirtilmeli midir?
    6376 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Asıl yanıta değinmeden önce niyette iki önemli konunun dile getirildiği noktasını hatırlamak gerekir:1. Niyette söz gerekli midir?2. Niyette muteber olan şeyleri dile getirmenin lazım olmadığı açıklığa kavuştuktan sonra[1] hangi şeylerin niyette gerekli ve muteber olduğu konusu ortaya çıkmaktadır. ...
  • Hicr suresi 91. ayetteki bölenlerden Allah’ın kasti nedir?
    11333 Tefsir 2010/11/27
    Bu ayet-i şerifede yer alan “el-muktesimin” kavramı bölen ve bölücüler anlamındadır. Bu ayetin nüzul sebebinin ne olduğu ve kimler hakkında nazil olduğu hususunda ise tefsirlerde birkaç ihtimal beyan edilmiştir. 1. Hac aylarında yolculara Muhammed adındaki bir şahsın bir takım iddiaları olduğunu ve kesinlikle kendisinin sözlerini dinlememelerini ...
  • Üç Haslet hadisinin senedi sahih midir?
    7310 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/10/23
    Söz konusu hadisin bazı ravileri hakkında elde herhangi bir bilgi yoksa da birkaç sebepten dolayı ona istinat edilebilir:1-Hadis, çeşitli birinci grup rivayet kaynaklarında gelmiştir. Ve biliyoruz ki bir rivayet değişik kaynaklarda gelmişse ve büyük muhaddisler ona önem vermişlerse bu, onun itibarını ve muhaddislerin ...
  • Sigaranın orucu bozduğunu bilmeyen biri, sigara içerek tuttuğu oruçların kazasının yanı sıra keffarette vermeli midir?
    8350 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/13
    İmam Humeyni (r.a) ve diğer büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: (Oruç tutan kişi) Meseleyi bilmediğinden dolayı orucu bozan bir şey yapsa, eğer meseleyi öğrenme imkanı vardıysa farz ihtiyat gereği üzerine keffaret gelir. Eğer meseleyi öğrenme imkanı yoktuysa veya meselenin farkında değildiyse yahut filan şeyin orucu bozduğunu kesin olarak ...
  • Hz. Müslim kimdi?
    19268 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2010/12/22
    Akil’in oğlu olan Müslim üç imam (müminlerin önderi Ali, İmam Hasan, İmam Hüseyin (a.s) ) ile aynı asırda olup onları yakından görmüş, İmam Hüseyin’in (a.s) imameti zamanında imamının hedefleri için canını feda etmiş ve Übeydullah b. Ziyad emriyle şahadete ulaşmıştır. O bu zamanda İmam Hüseyin’in (a.s) ...

En Çok Okunanlar