Gelişmiş Arama
Ziyaret
9216
Güncellenme Tarihi: 2010/01/14
Soru Özeti
Niçin müslümanlar dini merasimlerinde koyun veya diğer hayvanları kesiyorlar?
Soru
Niçin hac gibi dini merasimlerde bir hayvanın kurban edilmesi gerekir. Bir hayvanı özgür bırakmakla bu dini merasimi kutlanamaz mı?
Kısa Cevap

İnsan yaratılmışların en üstünüdür ve Allah-u Teâlâ diğer bütün canlıları, insanların onlardan (et, binek, ağır yükleri taşımak ve …) faydalanmaları için yaratmıştır. Dini bayram ve kutlamalarda hayvanların kurban edilmesi ilahi emirlerden kaynaklanmaktadır. Hayvanların (inek, koyun, deve ve …) bütün zamanlarda kurban edilebilme değeri olmasının yanı sıra kurban kesmenin kendisi bir çeşit fedakârlık ve maldan geçmedir. Diğer taraftan ihtiyacı olan bir grup fakir insan ete olan ihtiyaçlarını karşılamakta ve toplumun ekonomisine, özellikle zayıf kesime önemli bir katkı olmaktadır.

Dini bayram ve kutlamalar, önemli anlardır ve bu anlarda insan ilahi nimetleri daha çok anıp Allah’a şükür ederek kendisini O’na yaklaştırmalıdır. Dini merasim ve kutlamalarda kurban kesilmesinin felsefesi, kurbanların etinin Allah yolunda O’na şükrederek rızasını kazanmak için O’nun kulları arasında, özellikle de ihtiyacı olan kimseler arasında infak edilmesidir. Tabii ki İslam dini genel olarak bütün dini merasim ve kutlamalarda kurban kesilmesini emretmemiştir.

Ayrıntılı Cevap

İslam dinine göre insan yaratılmışların en üstünüdür ve bütün her şey onun tekâmülü için yaratılmıştır. Kur’an-ı Kerim şöyle buyurmaktadır. “O, yerde ne varsa hepsini sizin için yaratan Allah’tır”.[1] Başka bir ifadeyle Allah-u Teâlâ bu âlemin bütün imkânlarını, insanların ihtiyaçlarını karşılaması ve ilerlemesi için onların hizmetine karar kılmıştır ve bu yaratılmışların bazıları Kur’an-ı Kerimde de geçtiği gibi hayvanlardır: “Ey iman edenler! Akitleri(n gereğini) yerine getiriniz. İhramlı iken avlanmayı helal saymamak üzere (aşağıda) size okunacaklar dışında kalan hayvanlar, sizin için helâl kılındı. Allah dilediğine hükmeder.”[2]

Dini bayram ve kutlamalarda hayvanların kurban edilmesi ilahi emirlerden kaynaklanmaktadır. Hz. İbrahim Allah’ın emriyle Hz. İsmail’i kurban etmekle görevlendirildiği zaman, hiç tereddüt etmeden biricik oğlunu kurban etmeye gitmiştir. Bu sayede Allah rızası için bütün dünyevi bağlardan geçtiğini göstererek hayatının meyvesi olan biricik oğlunu kurban etme gibi büyük bir imtihandan başarılı çıkmıştır. Allah-u Teâlâ Hz. İbrahim’in bu büyük başarısı karşısında Hz. İsmail’in kurban edilmesini engellemiş ve kurban etmesi için cennetten ona bir koç göndermiştir. Bizler de aynı şekilde bir hayvanı Kıbleye doğru çevirip Allah’ın adını anarak kurban ettiğimizde, Hz. İbrahim gibi kendi bağlarımızı Allah karşısında kurban etmiş oluyoruz.

Kur’an-ı Kerim, haccın farz oluşunu ve amellerini açıklarken şöyle buyurmaktadır: “Ta ki kendilerine ait bir takım yararları yakinen görmeleri, Allah'ın kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belli günler de Allah'ın ismini ansınlar. Artık ondan hem kendiniz yiyin, hem de yoksula, fakire yedirin.”[3]

Diğer bir ayette ise şöyle buyurmaktadır: “Biz, büyük baş hayvanları da sizin için Allah'ın (dininin) işaretlerinden kıldık. Onlarda sizin için hayır vardır. Şu halde onlar, ayakları üzerine dururken üzerlerine Allah'ın ismini anınız (ve kurban ediniz). Yan üstü yere düştüklerinde ise, artık (canı çıktığında) onlardan hem kendiniz yiyin, hem de ihtiyacını gizleyen-gizlemeyen fakirlere yedirin. İşte bu hayvanları biz, şükredesiniz diye sizin istifadenize verdik.”[4]

Bu iki ayette hacda kurban kesmenin hikmetlerinden iki tanesine değinilmiştir:

—Sayısız nimetleri karşısında Allah’a şükretmek

—Fakir ve ihtiyaç sahiplerine ihsan etmek

Diğer bir ayette de şöyle buyurmaktadır: “Onların ne etleri ne de kanları Allah'a ulaşır; fakat O'na sadece sizin takvanız ulaşır. Sizi hidayete erdirdiğinden dolayı Allah'ı büyük tanıyasınız diye O, bu hayvanları böylece sizin istifadenize verdi. Güzel davrananları müjdele!”[5]

Bu ayette çok ince bir noktaya işaret edilmiştir; yani Allah yolunda kesilen kurbanların etleri ve kanları Allah’a ulaşmamaktadır. O’na ulaşan sadece bu işi yapan kişideki takva ve paklıktır. Yani Allah rızası için kendi malınızdan geçerek fakir kimseleri doyurup onlara iyilik yapmanız, sizin takvanızı gösteren çok değerli bir iştir.

İslam dinine göre hayvan kurban etmenin şartları olduğuna dikkat edilmelidir ve bu şartların bazıları şunlardır:

1-) İnsanların yiyebilmeleri için kurbanın, eti yenen hayvanlardan olması gerekmektedir.

2-) Kıbleye doğru çevrilip Allah’ın adı anılarak kesilmelidir.

3-) Boyunda olan dört ana damarın kesilmesi gerekmektedir.

4-) Hayvanın eziyet çekmemesi için keskin demir bıçakla kesilmelidir.

Ve bunlar gibi diğer şart ve sünnetler[6], İslam dinindeki kurbanın değerli hedef ve amacının olduğunu ve sadece kesmek ve yok etmek olmadığını göstermektedir. Buna göre, bir hayvanı özgür bırakmakla bu dini merasimleri kutlamamız daha iyi olmaz mı diye bir sözün anlamı yoktur.

Diğer taraftan dünyanın her tarafında günde milyonlarca hayvan kesilmektedir. Tabii ki eğer bu iş bir gün durdurulursa insanlar çok ciddi sıkıntılarla karşılaşırlar. Bu iş, hiçbir ilahi hedef olmaksızın sadece insanların kullanmaları için yapılmaktadır. Ama İslam dini, bu işe hedef kazandırarak hem maddi ihtiyaçların karşılanmasını ve hem de manevi faydaların kazanılmasını sağlamıştır.

Buna göre dini merasimlerde hayvanların kurban edilmesinin, ahlaki, ekonomik ve sosyal yönleri vardır ve bu, insanların peygamber ve onların yollarına olan inançlarının derinliğinin göstergesidir. Ama özellikle bugünkü bulunduğumuz şartlarda hayvanları serbest bırakmak, onların yok olmasına sebep olur ve bunun yanında da hiçbir maddi ve manevi fayda ele geçmez.


[1] Bakara Suresi, 29. ayet.

[2] Maide Suresi, 1. ayet.

[3] Hac Suresi, 28. ayet.

[4] Hac Suresi, 36. ayet.

[5] Hac Suresi, 37. ayet.

[6] Tevzih-ul Mesail- Meraci, c: 2, s: 568, m: 2583 ve sonrası.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cemaat namazında saf nasıl tutulur? Hareket etmek namazı batıl eder mi?
    12279 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Karşılaştığınız olay (cemaat namazında saf oluşturmak) fıkıh kitaplarındaşöyle anlatılır:  1- Me’mum imamdan önde olmamalıdır.[1]2- Me’mum bir erkek ise imamın ...
  • Beyin ölümünden sonra organ bağışı hakkında taklit mercilerinin görüşünün ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
    5981 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Aşağıdaki cevaplar taklit mercilerinin bürolarından alınmıştır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer diğer hastaları tedavi etmek için söz konusu hastaların beden organlarından istifade etmek kendilerinin ölümlerini çabuklaştırır ve hayatlarının noktalanmasına neden olursa, caiz değildir. Bu ...
  • Allah bir işi yapamayacak kadar güçsüz müdür ve bir başkasının O’nun işini yapması gerekir mi?
    7555 Eski Kelam İlmi 2012/06/23
    Bu soruda dile getirilen iddia ve varsayım şudur: Her nerede Allah’ın zatı bir işi yapmaya güç yetirebiliyorsa O’nun kendisi bu işi yapar ve eğer buna güç yetiremezse sebeplerden istifade eder. Allah’ın her işe güç yetirebildiğini bildiğimizden dolayı O’nun fillinin nedenler kanalıyla gerçekleşmesi muhaldir ve her kim bir ...
  • Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
    6619 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/03
    Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:1- Haklı ve haksız olarak öldürme.2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi. 4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya ...
  • İnsanın üstünlüğünü tehdit eden amiller nelerdir?
    7493 Pratik Ahlak 2012/01/23
    Kur’an-ı Kerim’in bakışında gerçekte insanın insanî makam ve üstünlükten düşmesine neden olan ahlakî düşüş, değişik etkenlere bağlıdır: Bir grup Kur’an ayeti, insanların gaflet, akıl ve düşünceyi kullanmama ve bunların gerekleriyle amel etmeme nedeniyle insanî üstünlüklerini yitirdiğini beyan etmektedir. Başka Kur’an ayetleri ise nefis hevesi ve dünya sevgisini ...
  • Kur’an’da Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı kaç defa zikredilmiştir?
    17590 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı Kur’an’da dört defa gelmiş ve aşağıdaki surelerde zikredilmiştir:1. Ali İmran, 144. Ayet: “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    33885 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Şüphesine itina etmemesi gereken kesirü’ş-şekk, şüphelerinin hiç birisine mi itina etmemelidir?
    7487 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    ‘Kesirü’ş-Şekk’in (Çok Şüphe Edenin) şüphesi yoktur.’ kaidesine göre çok şüphe eden kimse şüphesine itina etmemelidir. Fakihlerin çoğuna göre bu kaide sadece namaza özgü olmayıp, abdest, gusül ve teyemmüm gibi namazın mukeddamatını da kapsarken hac, muameleler, itikatlar gibi terkipli ibadetleri de içine almaktadır. Bu görüşte olanlar ‘Kesirü’ş-Şekkin şüphesi ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    9155 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Peygamberden (s.a.a) gelen kırk hadis ezberleme hakkındaki rivayetler sahih midir? Bu kırk hadisin ölçütlerini söyleyiniz.
    12558 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Şii[1] ve bazı sünni[2] kaynaklarda çeşitli ibarelerle İslam Peygamberinden (s.a.a) ‘Erbain’ diye meşhur olan hadiste, kırk hadis ezberlemeye önemle tavsiye edilmiştir. Örneğin: ‘Ümmetimdem kim, halkın ihtiyaç duyduğu hadislerimden kırkını ezberlerse Allah ...

En Çok Okunanlar