Gelişmiş Arama
Ziyaret
10440
Güncellenme Tarihi: 2012/04/15
Soru Özeti
Hz Zehra’nın şehadetinin kesin tarihi nedir?
Soru
Hz Zehra’nın şehadet günü hakkında Hz Peygamberin (a.s) vefatından 75 gün veya 95 gün sonra diye belirtilen tarihlerden hangisi daha güçlü görüştür?
Kısa Cevap

Hz Zehra’nın (a.s) şehadet günü hakkında tarih kitaplarında birkaç görüş vardır. Bazı tarihçiler bunun Hz Peygamberin vefatından 40 gün sonra bazıları 6 ay sonra ve bir grup da 8 ay sonra gerçekleştiğini belirtmiştir. Aynı şekilde imamlarımızdan (a.s) nakledilen rivayetlerde iki tarih belirtilmiştir ve birçok Şia âlimi Hz Peygamberin (a.s) vefatından 95 gün sonra bunun gerçekleştiğine inanmakta ve bu tarihi muteber bilmektedir.

Ayrıntılı Cevap

Hz. Sıddıka-i Tahire’nin yüce babasının vefatından sonra kaç gün hayatta kaldığı hususunda hadis ve tarih kitaplarında birkaç görüş vardır. Bazıları bunun 40 gün, bazıları 6 ay ve bazıları da 8 ay olduğunu belirtimiştir.[1] Merhum Ebu’l Ferec İsfahani Mekalitu’t Talibin kitabında şöyle demektedir: Hz Fatıma Zehra’nın Hz Peygamberin (a.s) vefatından sonra ne kadar hayatta kaldığı hususunda görüş ayrılığı vardır; öyle ki bu hususta zikredilmiş en az süre 40 gün ve en fazla zikredilen zaman ise 8 aydır. Ama bizim yanımızda kesin ve makbul olan şey, imamlardan (a.s) nakledilen rivayetlerdir: İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Sıddıka-i Kübra’nın (a.s) vefatı, Hz Peygamberin (a.s) vefat etmesinden 3 ay sonra gerçekleşmiştir.”[2] Aynı şekilde Merhum Şii Taberi, Delailu’l İmame kitabında kendi senet zinciriyle İmam Sadık’tan (a.s) bir takım rivayetler nakletmiş ve İmam (a.s) şöyle buyurmuştur: “Hz Sıddıka-i Tahire Cemadiu’l Ahir ayında Salı günü ayın üçünde ve Hicri 11. yılda dünyadan göçmüştür.[3] Bu iki rivayet Şii âlimlerinin ekseriyetinin görüşüne temel teşkil etmektedir. Ama bir grup sahih rivayetler esasınca da bu müddet 75 gündür. Bu rivayetlerin birisi Merhum Kuleyni’nin İmam Sadık’tan (a.s) naklettiği şu rivayettir: “Fatıma’nın (a.s) bu dünyadan göçmesi yüce babasının vefatından 75 gün sonra idi.”[4] Bu rivayetler de Merhum Kuleyni gibi bazı Şii âlimlerinin görüşüne temel teşkil etmektedir. Elbette bu iki grup sahih rivayet arasındaki ihtilaf sebebinin rivayetlerin söylendiği dönemde harflerin üzerinde noktaların olmamasından kaynaklanması muhtemeldir. “خمسه و سبعون” ile “خمسه تسعون” kelimelerinin birbirine benzerliği bunu teyit etmektedir. Büyük şahsiyetlerin çoğu Cemadiu’s Sani’nin üçüncü gününü (Hz Peygamberin (a.s) vefatından 95 gün sonrasını) en muteber görüş bilmektedir.

Daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki adrese müracaat ediniz:

Ehli Sünnet kaynaklarında Hz Fatıma’nın şehadeti, 18327. Soru (Site: 17933).   

 


[1] Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l Envar, c: 43, s: 189, hadis 19.

كشف الغمة] وَ نَقَلْتُ مِنْ كِتَابِ الذُّرِّيَّةِ الطَّاهِرَةِ لِلدُّولَابِيِّ فِي وَفَاتِهَا ع مَا نَقَلَهُ مِنْ رِجَالِهِ قَالَ لَبِثَتْ فَاطِمَةُ بَعْدَ النَّبِيِّ ص ثَلَاثَةَ أَشْهُرٍ وَ قَالَ‏ ابْنُ شِهَابٍ سِتَّةَ أَشْهُرٍ وَ قَالَ الزُّهْرِيُّ سِتَّةَ أَشْهُرٍ وَ مِثْلُهُ عَنْ عَائِشَةَ وَ مِثْلُهُ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ وَ عَنْ أَبِي جَعْفَرٍ مُحَمَّدِ بْنِ عَلِيٍّ ع خَمْساً وَ تِسْعِينَ لَيْلَةً فِي سَنَةِ إِحْدَى عَشْرَةَ وَ قَالَ ابْنُ قُتَيْبَةَ فِي مَعَارِفِهِ مِائَةَ يَوْمٍ وَ قِيلَ مَاتَتْ فِي سَنَةِ إِحْدَى عَشْرَةَ لَيْلَةَ الثَّلَاثَاءِ لِثَلَاثِ لَيَالٍ مِنْ شَهْرِ رَمَضَانَ وَ هِيَ بِنْتُ تِسْعٍ وَ عِشْرِينَ سَنَةً أَوْ نَحْوِهَا

[2] Ebu’l Ferec, Ali ibni’l Hüseyin İsfahani, (356 ö) Mekatilu’t Talibin, s: 59 – 60, Tahkik Seyyid Ahmet Sıgar, Beyrut, Daru’l Marife, bita.

[3] Tebersi, Fazl bin Hasan, Eminu’l İslam, İ’lamu’l Vera, s: 152, El-Faslu’l Salis fi zikri vakti ve feinneha ve movzii gabriha (s.a), İntişaratı Daru’l Kitabi’l İslamiye, Tahran; Hezzaz-ı Kummi, Ali bin Muhammed, Kifayetu’l Eser, s: 63, İntişaratı biydar, Kum, 1401 h.k.

[4] El- Kafi, c: 1, s: 458, Babı Movlidi Ez Zehra Fatıma (s.a), hadis 1,

مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى عَنْ أَحْمَدَ بْنِ مُحَمَّدٍ عَنِ ابْنِ مَحْبُوبٍ عَنِ ابْنِ رِئَابٍ عَنْ أَبِي عُبَيْدَةَ عَنْ أَبِي عَبْدِ اللَّهِ ع قَالَ إِنَّ فَاطِمَةَ ع مَكَثَتْ بَعْدَ رَسُولِ اللَّهِ ص خَمْسَةً وَ سَبْعِينَ يَوْماً

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yabancı ülkelerde ve İslami olmayan muhitlerde nasıl imanımızı koruyabiliriz?
    3762 Pratik Ahlak 2019/09/23
    İnsani, İslami değerlere sahip çıkmak, dini desturlara amel etmek ve onları ihya etmek dünya hayatındaki saadet ve afiyete direkt etkisi olan unsurlardır. Beşerin hayvani güdülerle kurduğu aşağılık ve rezil hayatı temiz, pak bir yaşama dönüştürmektedir. İfrat ve tefritte kalmadan, hurafelereden uzak saf ve sahih dine gerçekten uyan ...
  • Berzahta veya kıyamette ezan okunacak mı?
    7663 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/03
    1- Berzah aleminde ezan okunması konusunda hadis kaynaklarında herhangi bir şey yoktur. 2- Bir rivayette İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resul-i Ekrem (s.a.a) miraca gittiğinde geçmiş bütün Peygamberler Onun yanına geldiler. Cebrail, Allah’ın emriyle ezan okudu ve kamet getirdi.[1] 3- ...
  • Peygamber Efendimizin (a.s.s) mubarek dişinin kırılmasından sonra Üveysi\'n, kendisi de kendi dişini kırdığı şeklinde söylentiler derde doğru mudur? Üveys Karani\'nin hayatı ve şahsiyeti hakkında bilgi verebilirmisiniz?
    21869 تاريخ بزرگان 2012/05/12
    Künyesi Ebu Amr olan Üveys Bin Amir Muradi Karani, tabiinlerin büyüklerinden olup ünlü zahitlerdendi. Öyleki, ühdü, takvası ve ahlaki faziletleri havas ve avam için emsal olmuştu. Üveys, İslam Peygamber'i (a.s.s) zamanında iman getirmiş Onun ziyaretine muvaffak olmadı. Annesine itiatkar oluşu nediyle Medine'den ...
  • Şer’i yükümlülük için erginliğin şart olmasına binaen, çocukların yaptığı iyi ve kötü işlerin hükmü nedir?
    7318 Eski Kelam İlmi 2012/05/27
    Her ne kadar insanın Allah tarafından belirlenmiş şer’i yükümlülük şartı erginlik yaşına ermek olsa da tüm çocukların bütün çocukluk döneminde tamamen başıboş oldukları ve her işi yapabilecekleri sanısı akla gelmemelidir. İslam fakihleri iyi ve kötüyü anlayabilecek olan çocukları istisna etmişlerdir. Onların fetvasına göre eğer işleri ayırt edebilen ...
  • Yüzüğün kaşını avuç içine döndürmenin (çevirmenin) kaynağı nedir?
    10256 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/11/13
    Bu konuda “Vesailu’ş-Şia” kitabında rivayet zikredilmiştir, rivayet şöyledir:Hz. İmam Rıza (a.s) şöyle buyurur: “Parmağında akik yüzüğüyle sabahlayan ve hiç kimseyle görüşmeden önce yüksüğün kaşını avuç içine döndürerek “Kadir” Suresini sonuna kadar okuyup ardından “ Amentü billahi vahdehu la şerikeleh ve amentü bıserri âli muhammedi ve alaniyyetihim” duasını tilavet eden ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    10067 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6800 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...
  • Mübarek Ramazan ayının 21’inde yolculuk yapmanın hükmü nedir?
    5485 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/14
    Mübarek ramazan ayında yolculuk yapmanın sakıncası yoktur, ancak oruçtan kaçmak için olursa mekruhtur.[1] insan yolculuktan dolayı tutamadığı orucunu ramazan ayından sonra tutmalıdır. Bu hükümderamazanın ayının 21’i ile diğer ...
  • Ahlakla tevekkülün arasında nasıl bir bağlantı vardır?
    9932 Teorik Ahlak 2011/03/03
    İnsanın nefsinde ‘meleke’ haline gelen sıfatlara ahlak denir. Meleke ise, insanın ruhunda nüfuz eden öyle bir sıfattır ki, o sıfata uygun amel ve davranışlar kendiliğinden yapılır. Ahlak, fazilet ve rezalet olmak üzere ikiye ayrılır. Tevekkül ise, ahlaki faziletlerden biri olup kulun Allah’a güvenmesi ve bütün işlerini ona havale ...
  • Kısaca Hz. Nuh (a.s)’ın kıssasını açıklarmısınız?
    9179 نوح 2019/10/21
     Bazı tarihi nakiller ‘Muteşelh’in oğlu ‘Lemek’in Nuh (a.s)’ın babası olduğunu ve ‘Brakil’in kızı ‘Kaynuş’unda annesi olduğunu yazmaktadır.[1]Ayrıca Hz. Nuh (a.s)’ın Hz. Adem (a.s)’ın vefatından 126 yıl sonra doğmuştur. Böylece Hz. Adem (a.s)’ın dünyaya gelmesinden  1056 yıl sonra doğmuş olmaktadır.[2]

En Çok Okunanlar