Gelişmiş Arama
Ziyaret
16275
Güncellenme Tarihi: 2014/09/06
Soru Özeti
Acaba cennetlik olan bir kimse hurilerle evlenecek mi ve her bir hurinin tek bir kocası mı olacak? Acaba kadınlar için de erkek türünden huriler var mı?
Soru
Acaba erkekler cennete, cennetteki hurilerle evlenecekler mi? Her bir Hurinin tek bir kocası mı olacak? Acaba kadınlar için de erkek türünden huriler var mı?
Kısa Cevap
Allah’ın nimetlerinden birisi iyi işler ve Allaha olan imanın mükafatı olarak cennet ve cennetin nimetleridir. Cennete girmek için erkek ile kadın arasında fark yok. Cennette Allah’ın mükâfatlarından birisi “Huru’l Ayn”dir. Kur’an’ı kerim ve rivayetlerde bu nimete işaret etmişlerdir. Genel müfessirlerin söylediğine göre cennette evlilik yok ve “Hurul Ayn”le evlenmek, “Hurul Ayn’ler ile beraber olmak ve onların Allah tarafından insanlara verilen ilahi bir nimet anlamında tefsir edilmiştir.
Hakeza, cennette kadınların birkaç tane koca etmesi hakkında icmalen şöyle denilmesi gerekiyor: ayetler ve rivayetler mecmuasından şöyle istifade edebiliriz: cennete giren mümin bayanlar böyle bir istekte bulunmuyorlar, her ne kadar eğer isteseler onların ihtiyarine veriliyor.
 
Ayrıntılı Cevap
Mümin ve takva sahibi olan kullar için dikkate alınan nimetlerden birisi ebedi cennet ve cennetin nimetleridir. Elbette Allah’ın onlardan razı olması en büyük mükâfattır. İnsanın cennete girmesine neden olan tek şey bu dünyada getirmiş olan iman ve yapılmış olduğu salih ameldir. İnsanın imanı ve salih amelleri ne kadar fazla olursa onun cennetteki makamı daha da yüksektir. Bu bağlamda erkek ile bayan arasında fark yok. Böylesi makamlara her insan ulaşabilir. Allah u Teâlâ bu konuda şöyle buyuruyor: “Kim bir kötülük yaparsa, ancak onun kadar ceza görür. Kadın veya erkek, kim, mü'min olarak salih bir amel işlerse, işte onlar cennete girecek ve orada hesapsız olarak rızıklandırılacaklardır[1]
Cennet teklif yeri değildir; zira teklifin var olmasıyla başka bir cennet ve başka bir cehennem olması gerekiyor ki yapacağı yeni amellerinin neticesini orada bulabilsin. Bu durum böylesine sonsuza dek devam edecektir. Oysa Allah cennetin tüm nimetlerini, bu dünyada getirilmiş iman ve yapılmış amellerin mükâfatı olarak beyan etmiştir. Ayet ve rivayetlerin mecmuasından anlaşılıyor ki cennete girenler her ne isteseler ihtiyarlarına veriliyor. “Şüphesiz "Rabbimiz Allah'tır" deyip de, sonra dosdoğru olanlar var ya, onların üzerine akın akın melekler iner ve derler ki: "Korkmayın, üzülmeyin, size (dünyada iken) va'dedilmekte olan cennetle sevinin”.[2] Cennetin nimetlerinden birisi de    “Hurul Ayn”dir ki cennete giren mümin erkeklerin ihtiyarine veriliyor.
“Hur” sözcüğü gözünün beyaz olan kısmı çok beyaz ve siyah olan kısmı da çok siyah bayanlar anlamına gelen “havra” kelimesinin cemi/çoğuludur. Veya gözünün siyah kısmı ceylanın gözlerine benzeyen bayan anlamındadır. “Ayn” sözcüğü büyük gözlü anlamında olan “aynaı” kelimesinin cem ve çoğuludur. Zahiren “Hurul Ayn” dünyada insanın hanımlarının dışında bazı varlıklardır.[3] Allah u teala onlar hakkında şöyle buyuruyor: “İşte böyle. Ayrıca onları hurilerle evlendirmişizdir”.[4] Müfessirlerin çoğu dünyada olan evlilik türünden evlilik diye bir şey orada yok. Dolayısıyla buradaki anlam şudur ki Allah tarafından “Hurul Ayn”leri onlara yakınlaştırıyor ve onlara veriliyor.[5]
Kur’an’da ve bazı rivayetlerde “Hurul Ayn” hakkında zikir edilen sıfatlardan şu istifade edile binilir: Cennetteki “Hurul Ayn”lerin her birisinin tekbir kocası olacak. Zira Allah u Teâlâ “Hurul Ayn” varlıkların sıfatı hakkında şöyle buyuruyor: “Oralarda bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş dilberler vardır. Onlara eşlerinden önce ne bir insan, ne bir cin dokunmuştur”.[6] Merhum Meclisi ayette geçen “kasiratu’t- tarf” sözcüğü hakkında şöyle diyor: bu ayetin başında şöyle gelmiştir: yani orada bazı eşler vardır ki bakışları sadece kocalarına münhasırdır. Kendi kocaları dışında başka hiç kimseye rağbetleri yoktur”.[7]
Ama dünyadaki kadınlar da öyle midir? noktasında şöyle denilmesi mümkündür: “cennet ehli olan her kim her ne istese kendisine veriliyor. Dolayısıyla kadınlar da eğer “Hur” isteseler kesinlikle kendilerine verilecektir. Ama kadınlar kesinlikle birkaç tane (sayılı) koca istemezler. Bu dünyada pak ve namuslu kadınların kendi kocalarından başka kimseye göz dikmedikleri gibi, cennette de ki, pak ve namuslu kimselerin yeridir, sayılı kocalar kendileri için istemiyorlar.
İmam Sadık’tan (as.) bu dünyadaki insanların cennete evliliklerinin nasıl olduğu hakkında soruldu? İmam şöyle cevap verdi: “Eğer bayanın rütbesi yüksek olursa ve bu dünyadaki kocasıyla evlenmek istese onunla evlenebiliyor (ve erkek onu seçemiyor). Dolayısıyla bu durumda erkek onun kocası oluyor. Ama eğer erkeğin rütbesi yüksek olursa o hanımını seçebiliyor. Bu durumda bayan bu adamın eşlerinden birisi olabiliyor”.[8] Yani kadın, erkeğin eşlerinden birisi oluyor. Ama bir kadın için tek bir erkek koca oluyor konusu da başka rivayetlerden istifade ediliyor. Nebiyi ekrem’den (s.a.a) nakledilerek şöyle buyurmuştur: “eğer dünyada kadının iki kocası olursa ahirette hangisi (ahlaki yönden) daha iyi olursa onu kabul eder”.[9] Dikkat ediniz, her ikisini alabiliyor demiyor, onlardan hangisi daha iyi olursa kendisi için onu seçer, buyuruyor.
Konunun sununda şu noktanın hatırlatılması yerinde olacaktır: Cennetlik olanların hizmeti için “Gilman/Güzel Çocuklar” denilen bazı kimseler var ki bu noktada erkek ile bayan arasında fark yok. Yani bu hizmetçiler her ikisi için vardır. Kuranı kerim bu bağlamda şöyle buyuruyor: “Hizmetlerine verilmiş, kabuğunda saklı inci gibi gençler etraflarında dönüp dolaşırlar[10] ayetin zahiri şuna delalet ediyor ki cennetlik olan güzel çocuklar sadece cennetlik olanlara hizmet etmek için yaratılmışlardır.
 

[1] Gafir (Munin), 40.
[2] Fussilet, 30.
[3] “El-Mizanın” farsça tercümesi; c. 18, s. 228.
[4] Duhan, 54.
[5] Biharul Envar, c. 8, s. 99; “el-Mizanın” farsça tercümesi; c. 18, s. 228.
[6] Rahman, 56
[7] “Biharu’l Envar”, c. 8, s. 97.
[8] Age., s. 105.
[9] Age., c. 8, s. 119.
[10] Tur, 24.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Eğer Ehlibeyt (a.s) «خُزّان العلم» ilmin madeni iseler neden kumeyl duasını Hz. Hızır İmam Ali (a.s)’a öğretmiştir?
    6102 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2019/04/07
    Kumeyl duası Şeyh Tusi’nin “Misbah’ul-Muteheccid”[1] ve Seyit ibn. Tavus’un “İkbal’ul-Emal” adlı eserlerinde nakledilmiştir. Seyit ibn. Tavus bu duayı eserinde naklederken şöyle açıklama yapmaktadır: Şeyh Tusi’nin naklettiği rivayetten başka bir rivayette gördüm ki Kumeyl ibn. Ziyad Neğei diyor ki: Basra mescidinde İmam Ali (a.s)’ın yanında ...
  • Şia neden abdeste ayaların yıkanmasını terk ederek farzı terk ediyor?
    20362 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Her fırka ve gurubun kendisini fırka-i Naciye (kurtuluşa eren fırka) bilmeleri gayet doğaldır ama biz, sizin aksinize kendi teklifimize boyun eğdiğimizi, farzı yerine getirdiğimizi ve Ehl-i Sünnet kardeşlerimizin farzdan uzaklaştıklarını kabul ediyoruz ve bu iddiamızın delillerini Kur'an ve rivayetlerle ortaya koyacağız. Şia; ...
  • Mehdiliği tehdit eden şeyler nelerdir?
    7147 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Mehdiliği tehdit eden hususlar çoktur. Biz burada sadece üç önemli şeye işaret edeceğiz: 1. Eğer en üstün kanunlar ehil olmayan uygulayıcıları eline düşerse veya eğer en pahalı şeyler ehil olmayan insanların elinde bulunursa, ne kanundan ve ne de belirtilen değerli şeyden bir sonuç alınamaz. Mehdilik ...
  • Müslümanlar neden biribirleriyle musafaha ederler?
    9443 Pratik Ahlak 2011/07/14
    Müfaala kipinden olup iki kişi arasında gerçekleşen musafaha, el vermek manasına gelmektedir. Birisi ‘Safehtuhu’ derse bu ‘Elimin içi onun elinin içine değdi’ anlamına gelir. Musafahatun, birbirine el vermek, ellerin içini biribirine değdirmek, demektir. Selam vermek ve tokalaşmak güzel davranışın örneğidir. İslam Peygamberi (s.a.a) ve Masum ...
  • Niçin bazıları ölülerin kabirlerini yarıp araştırma yapıyorlar? Acaba bu iş haram mıdır?
    5503 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/04/09
    Büyük taklit mercilerinin bu soruya cevapları şöyledir: Müminin kabrinin açılması haramdır. Ama aşağıda zikredilen konularda kabrin açılmasının sakıncası yoktur: 1. Cenaze gasbi yere defnedilmiş olursa ve yerin sahibi, cenazenin orada kalmasına razı olmazsa. 2. Cenazeyle birlikte defnedilen kefen veya başka bir ...
  • Alkol kullanmaktan nasıl uzak kalınabilir ve bundan tövbe etmenin yolu nedir?
    22117 Teorik Ahlak 2011/10/23
    Her günahtan tövbe etmenin dayanağı, şahsın gerçekten kabul ettiği inanç ve değerlerdir. Eğer insan Allah’a ve diriliş gününe iman ederse, diğer bir dünyada amellerinin neticesini göreceğini bilirse ve kendisini gafletten kurtarmak gerektiğine kanaat getirirse, rahatlıkla günahlardan el çekebilir. Eğer insan haram işlerin kendisini nasıl bir bedbahtlığa ve ...
  • Türkiye bankalarında yatan paramla devlete ait borç bonosu satın alıp karından yararlanabilir miyim?
    5422 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/02
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Orası İslam ülkesi olması nedeniyle onlardan kar almak sakıncalıdır. Elbette orada şubesi olan İslamî olmayan bankalar veya gerçekten katılım bonosu olması müstesnadır.  Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Ömrü uzun olsun) Bürosu:
  • Namazda âmin söylemenin yasaklanmasının felsefesi nedir?
    9495 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/16
    Ehlibeyt rivayetleri esasınca namazda âmin sözünü söylemek caiz değildir ve bunu söylemek namazın geçersiz olmasına neden olur. Artı, caiz olmaması delile ihtiyaç duymaz; yani namaz ibadetsel bir fiil olduğundan ve insanın kendi tarafından namaza bir şey eklenemeyeceğinden, eğer şeriat tarafından bir şeyin caiz oluşu ispatlanmazsa, bunun kendi ...
  • Bahaîlerin düşüncelerinin yanlış oluşu, necis olmalarının nedeni ve onların inançlarını saflıkla kabul edenlerin durumu hakkında açıklamada bulununuz.
    11426 Eski Kelam İlmi 2008/02/17
    Bab adıyla tanınan Alimuhammed, ilk olarak 1847 yıllarında çok farklı inanç ve kurallar ortaya çıkarmaya başlamıştır. Sonraları onun düşüncelerini kabul eden ve daha da genişleterek Bahaîliği kuran Mirza Hüseyinali Baha'dır. Bu şahıs kitaplarında; kendisinin ve Alimuhammed Bab'ın gelmesiyle İslam dinin geçerliliğini yitirdiğini, İslami hükümlerin yürürlükten kalktığını ve Hz. Muhammed'in risaletinin ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7033 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar