Gelişmiş Arama
Ziyaret
69481
Güncellenme Tarihi: 2012/08/11
Soru Özeti
Ciğer, yürek ve böbrek gibi hayvan sakatatını yemek cismi ve ruhi olarak insan bedenine ne gibi etkilerde bulunabilir?
Soru
Ciğer, yürek ve böbrek gibi hayvan sakatatlarını yemenin cismi ve ruhi olarak insan bedenine etkileri ne olabilir? Lütfen bunu nakledilmiş hadisler ışında açıklar mısınız? Özet olarak İslam’ın hayvanın bu gibi iç organlarını yeme hususundaki görüşü nedir?
Kısa Cevap

1. İnsan cisim adındaki bir kalıp ve ruh adındaki bir özden teşkil olmuştur. İnsan varlığı cismin yaratılmasıyla meydana gelir ve ruhun gelişimiyle devam eder. Öte taraftan insanların bedihi ve fıtri isteklerinden biri saadete ermektir. Vaat edilmiş saadete ermek için cisim ve ruhu tanımak ve doğru yaşama tarzını ve de onları yok edecek afetleri bilmek gerekir. Bedeni tanımak, korumak takviye etmek, sağlıklı tutmak ve hastalıklarını tedavi etmek ile ilgili hususlar tıp ilminin sorumluluğundadır. İnsanların çoğu da az veya çok bununla meşguldürler.[1] Ancak yiyeceklerin insan cisim ve ruhuna olan etkisi bilimsel, duyusal ve tecrübi bir husustur. Yiyeceklerin cisim ve ruhun gelişiminin ve sağlıklı olmasının aracı olması gibi; ahlaki dağınıklık, ruhsal bozukluk ve cismani hastalıkları da peşinden getirebilir. İlim ve sonsuz hikmeti ile insanın tüm maslahatlarını, rüşt ve tekâmül yolunu bilen yüce Allah, insanın kendisine daha fazla rüşt kazandıran yiyecek ve içecekleri tanıması ve onlardan daha fazla yararlanması için yiyecek ve içecekler hususunda bir takım tavsiyelerde bulunmuştur. Aynı şekilde ilerlemeyi engelleyen veya insanın alçalmasına sebep olan yiyecek ve içeceklerden de insanı sakındırmıştır.

2. Şüphesiz yiyecek türü hem insan cismini ve hem de insan ruhunu etki altında bırakmaktadır. İslam da her iki konuyu dikkatle incelemiş ve bunların üzerinde durmuştur. Helal yiyecekler yemek insanın ahlak, davranış, hal, batıni ve ruhsal yönlerine olumlu etkide bulunduğu gibi, haram yiyecekler[2] de bireysel ve toplumsal davranışlar alanında kötü etkiler bırakır. Bundan dolayı rivayetlerde eti helal hayvanların bazı azalarını yemek haram sayılmıştır. Öte taraftan bazı helal azaların da az yenilmesi tavsiye edilmiştir. Bunların her ikisi de bir hikmet ve maslahat esasıncadır.

3. İnsan ruhunun mükemmelleştirilmesi ve ahlaki erdemlerin kazanılması cihetinde her ne kadar eti helal hayvanların ciğer ve yürek gibi azalarını yemek sağlık ve tıp ilmi açısından cisim için bir takım faydalar taşısa da cismin ruh ile birlikte insani rüşt ve tekâmüle ereceği hakikatinden gafil olmamak gerekir. Bunun için İslam dininde et ve etin helal kısımlarını yemede aşırıya kaçılmaması ve orta yola ve itidal haline riayet edilmesi tavsiye edilmiştir.[3] İnsanların bazıları beslenmenin ruhsal ve batıni sırlarından haberdar değildir veya buna itina etmemektedirler. Onlar renkli sofraların ve yağlı ve yumuşak lokmaların en güzel yemekler olduğunu sanmaktadır. Oysaki bu tür yiyecekler kalbin katılaşması ve ruhsal ve psikolojik hastalıkların türemesine neden olmaktadır.

4. İnsan cismi bir takım temel beslenme unsurlarına (şeker, yağ, protein, vitamin ve madeni maddeler) ihtiyaç duyar. Bunların bir miktarını ciğer ve yürek gibi helal et maddeleri karşılar. Lakin cisim ve ruhta meydana getirdikleri olumsuz etki nedeniyle, bu et maddelerinin bir kısmının tüketilmemeleri tavsiye edilmiştir. Bu hususta iki rivayeti belirtmekle yetiniyoruz:   

İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: “Hz. Peygamber (s.a.a) böbrek yemezdi. Bu, onun böbreği haram kılmasından kaynaklanmıyordu; böbreğin idrar çıkış bölgesine yakın olmasından dolayı onu yemiyordu.”[4] Dolayısıyla böbrek yemenin mekruh oluşu[5] onun hayvanın idrar mahalline yakın olmasından kaynaklanmaktadır. İmam Sadık (a.s) şöyle buyuruyor: “Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) koyunun el etini severdi ve but sevmezdi; çünkü but idrar çıkış bölgesine yakındır.”[6] İmam Rıza (a.s) şöyle buyuruyor: “Koyunun böbreği ve onun iç yüreği mesaneyi değiştirir.”[7] Mesanenin değişmesi idrar yollarının bozulması demektir.

5. Bu hususlar her ne kadar insan cismiyle ilgili olsa da cismin ruh ile olan irtibatı nedeniyle bu hususların olumsuz etkisi kesinlikle ruha da sirayet edecek ve bu insanın davranış ve hareketlerinde sorunlar meydana gelmesine neden olacaktır.

6. Helal yiyeceklerde temiz ile en temiz yiyecekler arasında seçim yapılması gerekmektedir; her ne kadar helal yiyeceklerin her biri tıp ilminde bir takım faydalar taşısa da belirtilen rivayetlere ve benzeri hadislere dikkat edildiği takdirde Hz. Peygamberin (s.a.a) temiz ile en temiz yiyecekler arasında seçim yaptığını gözlemlemekteyiz.[8]

 


[1]Bkz: “Geleneksel Tıp İle Modern Tıp Arasındaki İletişim”, soru: 13398.

[2] Bkz: “Eti Haram Hayvanlar”, soru: 2166.

[3]Bkn: “Oburluğun Olumsuz Etkileri”, soru: 8474.

[4] Şeyh Saduk, UyunuAhbaru’r Rıza (a.s), Muhakkık ve Musahhıh: Lacuverdi, Mehdi, c. 2, s. 41, Neşri cihan, Tahran, çapı evvel, 1378 h.k.

[5] İmam Humeyni (r.a), Tahriru’l Vesile, c. 2, s. 161, Müessese-i metbuatıdaru’lİlm, Kum, çapı evvel, bita.

[6]Tebersi, Hasan bin Fazl, Mekarimu’l Ahlaki s. 159, Şerif Razi, Kum, çapı çaharum, 1412 h.k.; Şeyh Saduk, İlelu’şŞerayi, c. 1, s. 134, kitapfuruşiyidaveri, Kum, çapı evvel, 1385 h.ş.

[7]Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’lEnvar, c. 59, s. 321, Daruihyau’tTuras el- Arabi, Beyrut, çapı dovvum, 1403 h.k.

[8] Bkz: Hz. Peygamberin Sevdiği Yiyecekler”, yanıt: 20633.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cenabet guslü alması gereken biri namaz kılabilmek için guslün yanı sıra abdestte alması gerekir mi?
    26159 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/11
    Cenabet guslü yerine getirmiş olan kimse normal şartlarda abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı takdirde (tuvalete çıkma, yellenme gibi…)aldığı cenabet guslü ile namaz kılabilir ve namaz için abdest almaması gerekir. Eğer abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı halde gusülden sonra namaz için abdest alırsa haram olan(yapmaması gereken ) bir ...
  • İmam niçin masum olmalıdır ve imamın masum olduğu nasıl belirlenmelidir?
    13092 Eski Kelam İlmi 2008/06/18
    Şia, Ehl-i Sünnet’in aksine, imamın, da masumiyet konusunda peygamberler (s.a.a.) gibi olduğuna inanmaktadır. Bu yüzden İslam Peygamberi ve diğer ilahi peygamberlerin de masum oldukları gibi, imam da hata ve yanlıştan masum olmalıdır.Ama Ehl-i Sünnet, peygamberden sonraki halifeliği, ilahi değil, toplumsal bir makam olarak görmektedirler onlara göre bu makam halk ...
  • Rehberliğin görüşüne göre “bilerek” namazı bozmanın hükmü nedir?
    30111 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    İradi olarak farz namazı bozmak ve kesmek haramdır ama bir kefareti yoktur. Eğer insan namazını doğru kılıp kılmadığına dair şüphe ederse şüphesine itina etmemeli, namazını doğru kıldığına hükmetmeli ve namazı bozmamalıdır. Ama namazını bozarsa bunun bir kefareti yoktur. Elbette farz namazı iradi olarak bozmak haramdır ama ...
  • Eğer namaz kılan bir insan namaz esnasında mescidin necis olduğunu veya olacağını anlarsa ne yapmalıdır?
    6070 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Tevzihü’l-Mesail’de şöyle belirtilmiştir: “Eğer namaz kılan şahıs namaz esnasında mescidin necis olduğunu anlarsa ve namaz vakti dar ise namazın tümünü kılmalıdır. Eğer vakti varsa ve mescidi temizlemek namazı bozmaya neden olmazsa namaz esnasında temizlemeli ve sonra namaz kılmalıdır. Lakin bu namazı bozacaksa, namazı bozmalı, mescidi temizlemeli ve sonra namaz ...
  • Ümmü'l Mü'minin deyimi nasıl ortaya çıktı?
    11752 Tefsir 2009/06/16
    Ümmü'l Mü'minin deyimi ilk olarak Peygamber (s.a.a)'in zamanında Ahzap suresinin 6. ayetinin nazil olmasıyla deyimleşti. Ayet, Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin mü'minlere göre durumunu ortaya ...
  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    7032 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Eğer Ayşe müminlerin annesiyse ve Kur’an onun temiz olduğunu ilan etmişse, Cemel savaşında İmam Ali’yle (a.s) nasıl savaştı?
    9578 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Sorudaki temizlikten kastedilen temizlik, tathir ayetinin içeriği olan tüm yönleriyle ve mutlak temizlikse, tathir ayeti sadece aziz Peygamber (s.a.a), İmam Ali (a.s), Fatıma (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin ile ilgilidir ve Peygamberin eşlerini kapsamamaktadır. Ama iffet ile çelişen bir ameli yapma ithamından (ifk hadisesi) temizlenmek ise, bu ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    9969 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Hz. Meryem’in makamının yükselmesine neden olan şey nedir?
    15584 Tefsir 2012/06/26
    Kur’an ve hadislerden anlaşılan şu ki; İmran’ın kızı Meryem, mali bakımından iaşesini idare edebilecek bir güce sahip değil ve böyle fakir bir ailede (zira o doğmadan önce babası vefat etmişti) dünyaya gelmiştir. Bu neden dolayı onun sorumluluğunu Hz. Zekeriya (Meryem’in teyzesinin kocası) üstlenmişti. Bu değerli ...
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6741 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...

En Çok Okunanlar