Gelişmiş Arama
Ziyaret
17310
Güncellenme Tarihi: 2012/05/19
Soru Özeti
Peygamber Efendimize (s.a.a) göre başkalarına hediye vermenin adabı nasıldır?
Soru
Peygamber Efendimize (s.a.a) göre başkalarına hediye vermenin adabı nasıldır?
Kısa Cevap

Hediye vermek ve almak Peygamber Efendimizin (s.a.a) ameli siresinde vardı. Ama Peygamber Efendimizden (s.a.a) gelen rivayetler esasınca hediye verme işi kendi ve diğerlerine meşakkat ve zahmeti beraberinde getirmemelidir; zira bu işteki hedef ünsiyet ve ülfet oluşturmaktır ve eğer onun adap ve şartlarına riayet edilmezse uygun olan neticeye ulaşılamaz.

Ayrıntılı Cevap

Dini öğretilerde vurgulanan emirlerden bir tanesi de başkalarına hediye vermektir; elbette şu konuya da belirtmemiz gerekmektedir ki hediyenin dini metinlerdeki mefhumu maddi hediyeler dairesinden daha geniştir ve manevi hediyeleri de kapsar.

Peygamber Efendimizden (s.a.a) bu konu hakkında çok fazla rivayet nakledilmiştir ki onlardan bir kaçını zikredeceğiz:

 

1. Peygamber Efendimiz (s.a.a) şöyle buyurmuştur:  “İnsanın Müslüman kardeşine yönelik şereflilik ve büyüklüğü, onun kendisine veren hediyeyi kabul etmesi ve yanında mevcut olan şeylerden ona hediye etmesidir. (Elbette) onun (hediye vermek) için kendisini zahmete düşürmemelidir.”sonra şöyle buyuruyor: "Ben bu konuda kendini meşakkate atanı sevmem.”[1]

Bu rivayette Peygamber Efendimiz (s.a.a) hediye vermeyi ve hediye almayı Müslüman bir kimsenin şerefliliğine delalet eden niteliklerden saymaktadır.  Rivayette işaret edilen bir diğer zarif nokta da hediye vermek meşakkat ve zahmete neden olmamalıdır. Dolayısıyla hediye seçerken mali gücünde göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Hediye bu özellik ve nitelikten yoksul olduğunda “hediye”, hediyenin kendisinde nazara alınan maksadın dışına çıkar ve faklı yere yani “tekellüfe” (kendini zora sokma) saplanmış olur.

2. İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Peygamber Efendimiz (s.a.a) hediyeleri kabul ederdi, ama sadaka almaktan kaçınırdı ve şöyle derdi: Birbirinizle hediyeleşin; zira hediye kırgınlıkları yok eder ve derin kin ve düşmanlıkları da ortadan kaldırır.”[2]

3. İmam Rıza (a.s) babaları ve ceddinin sözünden naklederek şöyle buyurmaktadır: “Peygamber efendimiz (s.a.a) hediyeyi severdi ve onun için hoşnut idi ve talep ediyordu ve onun karşılığında telafi etmek için hediye veriyordu.”[3]

4. Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Hediye üç çeşittir: Birincisi başkasının hediyesi karşılığında verilen hediye,  diğeri arabuluculuk hediyesi ve üçüncüsü Allah rızası için hediye.”[4]

5. Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Eğer bir inek veya koyun paçasını yemeye bile davet edilsem kabul ederim, eğer bana bir paça bile hediye edilse onu kabul ederim.”[5]

Peygamber efendimiz (s.a.a) inek veya koyun paçasını örnek olarak zikretmişlerdir ve maksat ise değeri az olan bir şeyi bile bana hediye etseler kabul ederim.

6. Peygamber Efendimiz (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Hediye tabaklarını geri döndürmede acele edin; zira (karşı taraf hediye verdiğinden dolayı pişman olmadan) yine size hediye getirmesine sebep olur.”[6]

7. İmam Rıza (a.s) ecdadı ve ceddi Allah Resulünden (s.a.a) şöyle rivayet etmektedir ki şöyle buyurdular: “Hediyeleşmek güzel şeydir; zira sorunların kilididir.”[7]

Hediye hakkında zikrettiğimiz rivayetlerden şu neticeler alınabilinmektedir; her ne kadar bu amel önemli bir yere sahip olmakta ve Allah Resulü de (s.a.a) teşvik etmektedir; ama onun için zikredilen adap, şart ve özelliklerine teveccüh edilmesi gereklidir; zira hediye verme ve almadaki asıl hedef ünsiyet, muhabbet oluşturmak ve dargınlıkların ortadan kalkması vb.. içindir.

 

 


[1] Tabersi, Ali bin Hasan, Mişkatu’l Envar”, Kitaphane-i Hayderiye, Necef, 1385 h.k, s: 219,

[2] a.g.e

[3] a.g.e

[4] Küleyni, Muhammed bin Yakup, “El- Kafi”, c: 5, s: 141

[5] Saduk, Muhammed bin Ali, “Men la Yehduru’l Fakih”, Kum: İntişaratı camiayi muderrisin, 1413 h.k, c: 3, s: 299,

[6] a.g.e, s: 300

[7] Saduk, Muhammed bin Ali, “Uyunu Ahbaru’r Rıza (a.s)”, İntişaratı cihan, 1378 h.k. c: 2, s: 74, hadis 342,

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hangi ayet tevhidin kısımlarını içermektedir? Tevhidin kısımları nelerdir?
    16882 Eski Kelam İlmi 2011/08/14
     Tevhit konusu, Kuranî ve dinî kavramlar içinde en derin ve geniş konulardandır. Çünkü tevhidin çeşitleri ve mertebeleri vardır. Bu yüzden Kuran’da tevhit konusu birçok sure ve ayette genişçe ve derin olarak işlenmiştir. Kuran’ın bu üslup ve tarzı temel kavramlardadır. Bugün bu üslup, Kuran’ın konusal ...
  • Genetik düzeltmenin hükmü ve bu yöntemle dünyaya gelen çocuğun hükmü nedir?
    7251 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/11
    Genetik düzeltmeler yapmanın birçok çeşidi söz konusudur bu yüzden tabii olarak hükümleri de farklıdır.Ancak genel olarak söylemek gerekir ki genetik düzeltme karı kocanın (eşlerin) sperm ve yumurtalığı üzerinde yapılır ve maksat dünyaya gelecek çocuğun genler ve kalıtımla geçen hastalıklara karşı bağışıklık kazanması olursa ...
  • Niçin bizim mektepte imamlık makamı babadan oğla irsi olarak geçmektedir?
    8827 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    İmamet makamı masum olmak ve bol ilim gibi vasıflara sahip olan kişiye verilir. Bu vasıflara kimin sahip olduğunu yalnız Allah Teala bilir. Bu yüzden imamlar dünyaya gelmeden önce onların isimleri ve özellikleri Allah tarafından Peygambere bildirilmiştir. Ama imamlık veya peygamberlik makamının gereken liyakati taşıdığı için önceki peygamberin soyunda yer ...
  • Acaba İmam Hüseyin(a.s) bir hadisinde, Arap ve Acem arasında fark koymuş ve Acemleri kınamış mıdır?
    9935 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2010/09/04
    Dile getirdiğiniz rivayet Ebu Ebdillah (a.s)'dandır. Yani İmam Sadık (a.s)'tan, İmam Hüseyin (a.s)'den değildir. Şöyle buyurmuşlardır: “Biz Kureyşteniz ve bizim Şialarımız da Araptırlar, acem değil”. Bu rivayetin zahir anlamı dikkate alındığında Arap, acem ve Kureyş'ten maksat bilinen meşhur ırklardır. Ama bu rivayet senet açısından zayıftır. ...
  • Müslüman kadınlar camiasından ilmi havzalarda içtihat derecesine ulaşanlar var mı?
    10122 تاريخ بزرگان 2010/06/08
    İslam’ın ilime önem vermesi ve ilimi kadın erkek herkese farz kılması sonucu bazı kadınlar ilim öğrenimine iştigal edip sonunda içtihat derecesine ulaşmışlardır.Örneğin, H. K. 1403 yılında vefat etmiş olan Bayan Müçtehit Emin ve şimdi kadınların ilmi havzalarının değerli üstatlarından ...
  • Ailenin duyarsılığından dolayı tutumadığım oruçları kaza etmek zorunda mıyım?
    5608 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/14
    Hz. Ayetullahi’l-uzma Sistaninin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Eğer itminanla orucun vacip olmadığına inanarak oruç tutmamışsa (kefaret yoktur ve) kaza yeterlidir.Hz. Ayetullahi’l-uzma Mekarım-i Şirazinin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Namaz ve oruçları tedrici bir şekilde kaza ediniz. Kefaretin ile ilgili (niteliği hakkında) tevzihu’l-mesailimizdeki 1301-1402 numaralı meselelerdeki ...
  • Ağzı temizleyen maddelerin içinde genellikle az miktarda alkol bulunur. Bunun hükmü nedir?
    6519 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/06/12
    Sarhoş edici[1] sıvılardan olup olmadığı belli olmayan alkoller temiz hükmündedirler. Onların karıştırıldığı sıvıların alınıp satılması ve kullanılmasının herhangi bir sakıncası yoktur.[2]
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    27338 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • el-Muttali ve el-Mulakkan sıfatlar kemaliye mi yoksa veya cemaliye sıfatlardan mıdırlar?
    7183 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    İster Allah’ın lütfunu, ister kahrını vs. yansıtsın bir sıfatın Allah’ta olduğunu ispat eden bütün sübuti sıfatlar kelam ilminde cemal sıfatları diye bilinmekte ve varlık açısından aralarında herhangi bir fark yoktur. Soruda gelen el-Muttali (Telkin edici) ve el-Mulakkan (Bilen)’da bunlardandır. ...
  • Şia imamlarının Son Peygamber Hz. Muhammed dışında diğer peygamberlerden daha faziletli ve üstün oluşunun sebebi nedir?
    17757 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    Bizim dini öğretilerimizde geldiğine göre Hz. Muhammed dışında hiçbir peygamber, peygamberlik vasfı dışında imamlardan üstün değildir.Yine bazı hadislere göre ism-i azam 73 harften ibarettir ki önceki peygamberler bu harflerin hepsine vakıf değildiler. Örneğin Hz. İbrahim'e yalnız sekiz harf verilmiştir ancak İslam Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.a)'e 72 harf verilmiştir ...

En Çok Okunanlar