Gelişmiş Arama
Ziyaret
18391
Güncellenme Tarihi: 2010/08/08
Soru Özeti
Mastürbasyonun evlilikten farkı nedir?
Soru
Meninin çıkmasına sebep olan mastürbasyonun bu kadar yıkıcı ruhî ve cismanî eserleri varsa, evlilikte de bu sıvı çıkmaktadır. Öyleyse evlilikte neden cismanî zarar mevcut değildir?
Kısa Cevap

Mastürbasyon insanın ihtiyacını gerçek şekilde gidermez ve sahte bir doyumdur. İnsanın şehvanî ihtiyacı sadece meninin çıkmasıyla giderilmez. Bunun aşk, duygu, yakınlık ve sevgi ile beraber olması gerekir. Bu nedenle bu fiili işleyenler içlerinde eksiklik hissederler. Bu da cismanî ve ruhî hastalıkları peşinden getirebilir. Ama evlilik şehvanî ihtiyacın doğal ve gerçek doyumu olması nedeniyle faydalı eserler ve birçok yararlar taşır. Bu ikisinin birbirine benzediğini ve aralarında mahiyet olarak bir fark olmadığını farz olarak düşünsek bile bu, her ikisinin mahiyet olarak bir olduğuna delil teşkil etmez. Tecrübî bilimler ve beşerî bilgi elde edilen tüm ilerlemelere rağmen, bu hususların tüm maslahat ve tahriplerine ve de yarar ve zararlarına ulaşabilecek kadar gelişmemiştir. İnsanı yaratan ve onun tüm hususiyet ve özelliklerini kâmil olarak bilen Yüce Allah, bu özellikler esasınca zahirde bir başka amel ile hiçbir farkı olmasa da bir ameli helal ve vacip ve diğerini de haram yasak kılmıştır.

Ayrıntılı Cevap

Fıkıh açısından mastürbasyonun günah ve haram olduğu kesindir.[1] Günah da rahat bir şekilde giderilemeyen zararlar taşır. Günah tarafından insana verilen zararlar olmasaydı, söz konusu amel mukaddes İslam şeriatında günah sıfatıyla tanıtılmaz ve haram olmazdı. Ama insan günahın tüm yıkıcı eserlerine yönelik bir zaman diliminde yeterli bilgi taşımayabilir veya eksik bilgisiyle övünebilir ve tüm bilinmeyenlere ulaştığını zannedebilir. Mastürbasyonun günah ve haram oluşu hakkında birçok rivayet vardır: Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur: Allah, melekleri ve tüm insanların laneti mastürbasyon yapan insanın üzerine olsun.[2] Aynı şekilde İmam Sadık (a.s) bu hususta şöyle buyuruyor: Mastürbasyon yapan kimse için kıyamette acı verici bir azap göz önünde bulundurulmuştur.[3] Hakeza İmam Sadık’tan (a.s) mastürbasyonun hükmü hakkında soru sorduklarında İmam şöyle buyurmaktadır: “(Mastürbasyon) İnsanın kendisiyle evlenmesi gibidir ve eğer böyle bir şeyi yapan birini tanırsam kendisiyle beraber yemek yemem.” Hadisin aktarıcısı, Kur’an’ın neresinde bunun hükmü anlaşılmaktadır diye sorduğunda da İmam şöyle buyurur: “Kim bunun ötesine geçmek isterse, işte onlar haddi aşanlardır”[4] ayetinden. Zinanın günahı mı büyüktür yoksa mastürbasyonun mu diye ravi sorar. İmam da mastürbasyonun büyük bir günah olduğunu buyurur.”[5] [6] Günahın rahat bir şekilde giderilemeyen zararlar taşıması hakkında da bir takım hususlara dikkat edilmelidir: Birincisi, günahlar aza ve organlardan kalbe akar. O halde günah kalp ve yüreği yaralar. Kur’an-ı Kerim şöyle buyuruyor: “Hayır, hayır! Doğrusu onların kazanmakta oldukları kalplerini paslandırmıştır.” Mezkûr ayetin Arapçasında yer alan “Ran” kelimesi pas anlamındadır. Günahın en kötü eseri, kalbi karanlık kılması ve ilim nuru ve teşhis duyusunu ortadan kaldırmasıdır.[7] Hz. Ali (a.s) şöyle buyuruyor: Kalpler için günahtan daha acı verici bir hastalık yoktur.[8] İkincisi, kalp hastalığı en önemli hastalık sayılmaktadır; çünkü insan varlığının hiçbir boyutu, kalp ve yüreğin değer, işlev, duyarlılık ve letafeti kadar değildir. Hasta kalp, kalp katılığı, kalbin sapması, kalbin paslanması, kalbin körelmesi, kalbin mühürlenmesi, kalbin kilitlenmesi ve neticede hepsinden daha önemlisi kalbin ölmesi diye bu hastalık hakkında değişik tabirler kullanırlar. Tabak tersine çevrildiği zaman hiçbir şey ona girmez. Kalp de günah neticesinde ilim ve hakikatin artık kendisinde yer almayacağı bir şekilde ters olur. Evlilik ve mastürbasyon arasında gerçekte hangi farkın olduğu hususunda ise şöyle söylemek gerekir: İnsan vücudunda yer alan güçlerden birisi de doğru şekilde giderilmesi ve temin edilmesi gereken cinsel şehvettir. Bunun doğru yolu şehvanî ihtiyacın doğal ve gerçek doyumu olan evliliktir. Bu yüzden de faydalı eserler ve birçok yararlar taşır. Evlilik huzur ve sükûn için bir vesiledir, kadın ve erkek için sevgi ve şefkat yaratır.[9] Artı, evlilik ile cinsel güdü kontrol altına alındığı ve gencin ıstırap dolu ruhu itidal bulduğu zaman, o hayatın gerçeklerini daha iyi anlamaya başlar. Ama mastürbasyon insan doğasına ters olması nedeniyle, insanın ihtiyacını gerçek bir şekilde bertaraf etmez ve sahte doyumdur; çünkü İnsanın şehvanî ihtiyacı sadece meninin çıkmasıyla giderilmez. Bunun aşk, duygu, yakınlık ve sevgi ile beraber olması gerekir. Bu nedenle bu fiili işleyenler içlerinde eksiklik hissederler. Bu da cismanî ve ruhî hastalıkları peşinden getirebilir. Burada bu ahlak karşıtı amelin bazı zararlarına işaret ediyoruz:

1- Cismanî Zararlar

Bazı doktorlar mastürbasyonun cismanî zararları hakkında şu görüştedir: Mastürbasyon, hipotalamusun çok depreşmesine ve neticede fazla çalışma ve dengesizleşmelerine sebep olacak cinsel guddelerin aşırı hareketlenmesine neden olur. Cinsel guddelerin, meni kanalının ve idrar kanalının alt ve arka kısmının şişmesi, tenasül adalelerinin gevşemesi; en küçük bir hadiseyle meninin elde olmaksızın çıkması, erken boşalma, yakınlaşma hastalıkları ve akim kalmak gibi yan tesirleri ardından getirir. Aynı şekilde gözün, yüzün ve sinirlerin zayıflaması, bedenin erimeye yüz tutması, baş ağrısı ve dönmesi, çabuk soğuk alma, kan azlığı, dizin gevşemesi, göz etrafının siyah olması, yüzün sararması, duyma bozukluğu ve zayıflığı, yüzde sivilce, uyku bozukluğu ve şiddetli durumlarında acı istemi veya kendine acı vermeyi mastürbasyonun zararlarından saymışlardır.

2- Ruhsal Zararlar

2-1- Hafıza zaafı, hislerin dağınıklığı, düşünsel konsantrede yetersizlik.

2-2- Istırap, içlenme ve duygulanma her zaman mastürbasyon yapan bir ferdi terk etmeyen özelliklerdir. O, sürekli kendisiyle çatışır ve anlaşamaz. Düşünceleri her zaman dağınıktır ve kendinde kuruntu ve kararsızlık hali taşır.

2-3- Bezginlik: Hissiz ve kaygısız olmak, cansız ve şevksiz durmak, gevşeklik ve münzevilik, gam ve hüzün, sanat ve spor dalları ve de manevi meselelere ilgisizlik vb. bezginliğin belirgin alametlerindendir.

2-4- Saldırganlık ve Kötü Ahlaklı Olmak: Mastürbasyon yapan bir şahıs en küçük bir ortam hareketliliğine karşı hassas olur, başkalarıyla konuşmaya tahammül etmez, çabuk alınır, hızlı sinirlenir, fazla ışık, ses ve gelip gitmeye aşırı duyarlılık gösterir.

2-5- Hayata karşı meyus olmak.

2-6- Yaratıcılık ve yeteneklerin yok olması ve kabiliyetlerin bastırılması.

2-7- Tahsil, okuma, bilimsel araştırmalar ve düşünsel faaliyetlere ilgisizlik.

2-8- Heves esiri ve lâkayt olmak ve meşru olmayan cinsel tatmine bağımlılık.

2-9- Duygusuz, sakıngan ve utangaç olmak.

2-10- Gönül huzurunun yok olması ve manevi hususlara, dua meclislerine, cemaatlere vb. yönelik ilgisizlik.

2-11- Günah ve vicdan azabı hissi.

3- Toplumsal Zararlar

Mastürbasyon, aşırılık sonucunda ve tekrar etme durumunda kökleşen toplumdan bir kaçış hissi ortaya çıkarır. İnsan bir köşede münzevi olur ve uzak ve uzun düşüncelere dalar. Şahsi zevklere yönelmek, sosyal ilişkilerin gevşemesine sebep olur ve toplumsal hayatı tehlikeye duçar kılar.[10] Bu zararlar (cismanî, ruhsal ve toplumsal) hakkında da hatırlatmalıyız ki tecrübî bilimler ve beşerî bilgi elde edilen tüm ilerlemelere rağmen, bu tür hususlarla ilgili tüm maslahat ve tahriplerine ve de yarar ve zararlara ulaşabilecek kadar gelişmemiştir. Bazı doktorların açıkladığı şeylerin gerçekte bu amele aşırı alışkanlık halinde muhtemelen ortaya çıkabilecek eserler olacağı söylenebilir. Bu eserleri mastürbasyon ile bağlantılı olarak dile getirmelerinin ama evlilik bağlamında dile getirmemelerinin nedeni ise şu olsa gerek: Mastürbasyon doğa karşıtıdır ve insanın kendi nefsine yönelik kontrol ve hâkimiyet gücünü yitirmesine ve aşırı bir alışkanlığa müptela olmasına neden olur. Ama evlilik doğaya yatkındır ve insanı dengeli kılmaktadır ve de neticede insanın gücü çoğalmakta ve kendi nefsine yönelik kontrol ve hâkimiyeti artmaktadır.  



[1] Tevzihü’l-Mesail- ı Meraci’, c. 2, s. 835.

[2] Mizanu’l-Hikme, h. 18748.

[3] Mizanu’l-Hikme, h. 18749.

[4] Müminûn, 7.

[5] Vesailu’ş-Şia, c. 38, s. 364, aynı şekilde bkn: ibid, c. 14, s. 267.

[6] Vesailu’ş-Şia,

[7] Tefsirü’l-Mizan, Mutaffifin suresi 14. Ayet.

[8] Biharu’l-Envar, c. 73, s. 342.

[9] 1Kendileri ile huzur bulasınız diye sizin için türünüzden eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet var etmesi de O’nun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır” (Rum suresi 21. Ayet).

[10] Mastürbasyonun zararları hakkında daha fazla bilgi edinmek için bkn: Makaley-ı “Peyamedhay-ı Hod Irzayi Ve Mubareze Ba An”, Dergah-ı Pasohguyi Be Mesail-ı Dinî, Gruh-ı Terbiyeti ba hemkari Dr. Hasan Kuddusî Zade ve Hüccetü’l-İslam Şakirin. Makale-ı 9/12/85.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Ehlisünnetin kadınları kabirleri ziyaret etmekten men etmesinin nedeni nedir?
    8366 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Ehlisünnet kitaplarında kadınların kabir ziyaretinde bulunmasının mekruh veya haram olduğunu yansıtan bir takım rivayetler mevcuttur. Lakin böyle ziyaretlerin caiz olduğunu belirten daha güçlü hadislerin varlığı ve birinci grup hadislerin senet ve muhtevasındaki zayıflık, birçok Ehlisünnet âlimini şer’i şart ve durumlara riayet etmesi halinde kadınların da erkekler gibi ...
  • basiret gözüyle Allah-ı görmek, kalp ile Allah-ı müşahede etmekle aynı mıdır?
    13739 Pratik İrfan 2010/12/18
    Hazreti Ali'nin (a.s.) kelamında söz konusu olan basiret gözü ile Allah-ı müşahede etme meselsi kelam ilmince Allah-ı görme meselesiyle ilgili bir konudur. Bu konuyla ilgili hak ve doğru olan görüşe göre kalbi rüyet ve tecelliden farklı olan gözsel rüyet hak Teâlâ hakkında imkânsızdır. Ama Allah ile buluşmak ...
  • Ahlâkla ahlâk ilminin farkı nedir?
    10642 Teorik Ahlak 2012/02/04
    Ahlâk kelimesi, Hulk kelimesinin çoğulu olup -ister iyi olsun ister kötü- huy, yapı, karakter ve alışkanlık demektir. Ahlâk ilminin alim ve filozofları, ahlâk için çeşitli tarifler yapmışlardır. Bütün bu tariflerden yola çıkarak ahlâkı şöyle tarif edebiliriz: ‘Ahlâk, insan nefsindeki keyfiyet olup, insanın ona ...
  • Allah, taklit üzere Müslüman olmayı kabul eder mi?
    7867 Eski Kelam İlmi 2009/08/25
    Ahirette inancımız hakkında sorulan soruya “Atalarımızı taklit edip onları körü körüne takip ettik” demekten başka bir cevabımız yoksa bu cevap geçerli olmaz. Çünkü böyle bir durum insanın fıtrat ve yaratışına da aykırıdır. İnanç, ilim ve yakin üzerine olmalıdır. Elbette bu ilim ve yakini insan bir bilenin ...
  • Sol elin işaret parmağına yüzük takmanın hükmü nedir?
    7937 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/18
    Altından olan süs eşyalarını takmak ve altın yüzük kullanmak sadece erkekler için haramdır ve onunla kılınan namaz geçersizdir.[1] Ama kadınların altın yüzük takmasının veya erkeklerin altın olmayan yüzük kullanmasının hiçbir sakıncası yoktur. Bir bayan altın veya altın olmayan bir ...
  • Vaizlerin Sultanı Şirazi kimdir?
    3630 تاريخ بزرگان 2019/06/22
    Yirminci yüzyılın tanınmış meşhur Alim şahsiyetlerinden biriside Vaizlerin Sultanı Merhum Seyit Muhammet Şirazi (1314/1391.k) dir. Minberde, vaiz vermede, hitabette vede münazarada üstad ve yetenekli bir şahsiyettir. ‘Peşaver geçeleri’ adlı eser kendisinin ehlisünnet ulemasından bazı alimlerle peşaver şehrinde yapmış olduğu münazaraların metinleştirilmiş şeklidir. O dönemden günümüze bu eser ...
  • İnsan utangaçlıktan nasıl kurtulabilir?
    58986 Pratik Ahlak 2010/12/05
    Utangaçlığın olumsuz ve istenmeyen sonuçları olup, insanın yaşamda başarılı olmasına engel olmaktadır. İnsan, bu ruhsal özelliktende diğer kötü özellikler gibi kurtulabilir ve onun tedavisi mümkündür. Çocukları sohbetlere katmak ve onları topluma girmeye teşvik etmek çocukların bu hastalığa yakalanmasını önleyen çözümlerdendir.Telkinde bulunmak, kendine ...
  • Başkasının bostanından izinsiz meyve ve bitki toplamanın hükmü nedir?
    14909 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
    Söz konusu sorunun cevabında ilk önce fakihlerin bu konu hakkında görüşlerini genel olarak açıkladıktan sonra Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tehrani nin görüşünü takdim edeceğiz.  Fakihlerin genel görüşleri:Bir başkasının malından faydalanmak her şekilde olursa olsun mutlaka bu tasarruf o malın sahibinin izni ile olmalıdır. Yalnızca ...
  • İslamla Hıristiyanlığın maneviyatları arasındaki farklılıklar nedir?
    10208 Yeni Kelam İlmi 2010/07/17
    Her dinin maneviyatının değer ve itibarı, o dinin kendisinin değer ve itibarıyla direkt olarak ilgilidir. Hıristiyanların kendi itiraflarına görede onların dini akla yatkın olmayan öğretilerle doludur. Dolayısıyla bu gibi kaynaklardan gelen menaviyatta doğal olarak bir sürü yanlışlıklarla dolu olacaktır. İslamın maneviyatıyla Hıristiyanlığın maneviyatı arasındaki temel fark işte buradadır; ...
  • Bismillahirrahamanirrahim’in Kuran ayetlerinden olup olmadığı hakkındaki görşler nelerdir? olAraf suresinin Genel anlamı ve okumasının fazileti nedir?
    6004 Tefsir 2012/04/07
    Bismillahirrahamanirrahim’in Kuran suresinin ayeti olup olmadığı bağlamında Müslümanlar arasında ihtilaf var olmaktadır. İmamiye (Şia),[1] şafi’iye,[2] Mekke ve Küfe karileri ve fakihleri[3] anlayışında hamd ve diğer surelerdeki bismillah surelerin bir ayeti saılmaktadır. Ama Medine, Basra ve Şam fakihleri ve ...

En Çok Okunanlar