Gelişmiş Arama
Ziyaret
19104
Güncellenme Tarihi: 2010/08/08
Soru Özeti
Mastürbasyonun evlilikten farkı nedir?
Soru
Meninin çıkmasına sebep olan mastürbasyonun bu kadar yıkıcı ruhî ve cismanî eserleri varsa, evlilikte de bu sıvı çıkmaktadır. Öyleyse evlilikte neden cismanî zarar mevcut değildir?
Kısa Cevap

Mastürbasyon insanın ihtiyacını gerçek şekilde gidermez ve sahte bir doyumdur. İnsanın şehvanî ihtiyacı sadece meninin çıkmasıyla giderilmez. Bunun aşk, duygu, yakınlık ve sevgi ile beraber olması gerekir. Bu nedenle bu fiili işleyenler içlerinde eksiklik hissederler. Bu da cismanî ve ruhî hastalıkları peşinden getirebilir. Ama evlilik şehvanî ihtiyacın doğal ve gerçek doyumu olması nedeniyle faydalı eserler ve birçok yararlar taşır. Bu ikisinin birbirine benzediğini ve aralarında mahiyet olarak bir fark olmadığını farz olarak düşünsek bile bu, her ikisinin mahiyet olarak bir olduğuna delil teşkil etmez. Tecrübî bilimler ve beşerî bilgi elde edilen tüm ilerlemelere rağmen, bu hususların tüm maslahat ve tahriplerine ve de yarar ve zararlarına ulaşabilecek kadar gelişmemiştir. İnsanı yaratan ve onun tüm hususiyet ve özelliklerini kâmil olarak bilen Yüce Allah, bu özellikler esasınca zahirde bir başka amel ile hiçbir farkı olmasa da bir ameli helal ve vacip ve diğerini de haram yasak kılmıştır.

Ayrıntılı Cevap

Fıkıh açısından mastürbasyonun günah ve haram olduğu kesindir.[1] Günah da rahat bir şekilde giderilemeyen zararlar taşır. Günah tarafından insana verilen zararlar olmasaydı, söz konusu amel mukaddes İslam şeriatında günah sıfatıyla tanıtılmaz ve haram olmazdı. Ama insan günahın tüm yıkıcı eserlerine yönelik bir zaman diliminde yeterli bilgi taşımayabilir veya eksik bilgisiyle övünebilir ve tüm bilinmeyenlere ulaştığını zannedebilir. Mastürbasyonun günah ve haram oluşu hakkında birçok rivayet vardır: Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur: Allah, melekleri ve tüm insanların laneti mastürbasyon yapan insanın üzerine olsun.[2] Aynı şekilde İmam Sadık (a.s) bu hususta şöyle buyuruyor: Mastürbasyon yapan kimse için kıyamette acı verici bir azap göz önünde bulundurulmuştur.[3] Hakeza İmam Sadık’tan (a.s) mastürbasyonun hükmü hakkında soru sorduklarında İmam şöyle buyurmaktadır: “(Mastürbasyon) İnsanın kendisiyle evlenmesi gibidir ve eğer böyle bir şeyi yapan birini tanırsam kendisiyle beraber yemek yemem.” Hadisin aktarıcısı, Kur’an’ın neresinde bunun hükmü anlaşılmaktadır diye sorduğunda da İmam şöyle buyurur: “Kim bunun ötesine geçmek isterse, işte onlar haddi aşanlardır”[4] ayetinden. Zinanın günahı mı büyüktür yoksa mastürbasyonun mu diye ravi sorar. İmam da mastürbasyonun büyük bir günah olduğunu buyurur.”[5] [6] Günahın rahat bir şekilde giderilemeyen zararlar taşıması hakkında da bir takım hususlara dikkat edilmelidir: Birincisi, günahlar aza ve organlardan kalbe akar. O halde günah kalp ve yüreği yaralar. Kur’an-ı Kerim şöyle buyuruyor: “Hayır, hayır! Doğrusu onların kazanmakta oldukları kalplerini paslandırmıştır.” Mezkûr ayetin Arapçasında yer alan “Ran” kelimesi pas anlamındadır. Günahın en kötü eseri, kalbi karanlık kılması ve ilim nuru ve teşhis duyusunu ortadan kaldırmasıdır.[7] Hz. Ali (a.s) şöyle buyuruyor: Kalpler için günahtan daha acı verici bir hastalık yoktur.[8] İkincisi, kalp hastalığı en önemli hastalık sayılmaktadır; çünkü insan varlığının hiçbir boyutu, kalp ve yüreğin değer, işlev, duyarlılık ve letafeti kadar değildir. Hasta kalp, kalp katılığı, kalbin sapması, kalbin paslanması, kalbin körelmesi, kalbin mühürlenmesi, kalbin kilitlenmesi ve neticede hepsinden daha önemlisi kalbin ölmesi diye bu hastalık hakkında değişik tabirler kullanırlar. Tabak tersine çevrildiği zaman hiçbir şey ona girmez. Kalp de günah neticesinde ilim ve hakikatin artık kendisinde yer almayacağı bir şekilde ters olur. Evlilik ve mastürbasyon arasında gerçekte hangi farkın olduğu hususunda ise şöyle söylemek gerekir: İnsan vücudunda yer alan güçlerden birisi de doğru şekilde giderilmesi ve temin edilmesi gereken cinsel şehvettir. Bunun doğru yolu şehvanî ihtiyacın doğal ve gerçek doyumu olan evliliktir. Bu yüzden de faydalı eserler ve birçok yararlar taşır. Evlilik huzur ve sükûn için bir vesiledir, kadın ve erkek için sevgi ve şefkat yaratır.[9] Artı, evlilik ile cinsel güdü kontrol altına alındığı ve gencin ıstırap dolu ruhu itidal bulduğu zaman, o hayatın gerçeklerini daha iyi anlamaya başlar. Ama mastürbasyon insan doğasına ters olması nedeniyle, insanın ihtiyacını gerçek bir şekilde bertaraf etmez ve sahte doyumdur; çünkü İnsanın şehvanî ihtiyacı sadece meninin çıkmasıyla giderilmez. Bunun aşk, duygu, yakınlık ve sevgi ile beraber olması gerekir. Bu nedenle bu fiili işleyenler içlerinde eksiklik hissederler. Bu da cismanî ve ruhî hastalıkları peşinden getirebilir. Burada bu ahlak karşıtı amelin bazı zararlarına işaret ediyoruz:

1- Cismanî Zararlar

Bazı doktorlar mastürbasyonun cismanî zararları hakkında şu görüştedir: Mastürbasyon, hipotalamusun çok depreşmesine ve neticede fazla çalışma ve dengesizleşmelerine sebep olacak cinsel guddelerin aşırı hareketlenmesine neden olur. Cinsel guddelerin, meni kanalının ve idrar kanalının alt ve arka kısmının şişmesi, tenasül adalelerinin gevşemesi; en küçük bir hadiseyle meninin elde olmaksızın çıkması, erken boşalma, yakınlaşma hastalıkları ve akim kalmak gibi yan tesirleri ardından getirir. Aynı şekilde gözün, yüzün ve sinirlerin zayıflaması, bedenin erimeye yüz tutması, baş ağrısı ve dönmesi, çabuk soğuk alma, kan azlığı, dizin gevşemesi, göz etrafının siyah olması, yüzün sararması, duyma bozukluğu ve zayıflığı, yüzde sivilce, uyku bozukluğu ve şiddetli durumlarında acı istemi veya kendine acı vermeyi mastürbasyonun zararlarından saymışlardır.

2- Ruhsal Zararlar

2-1- Hafıza zaafı, hislerin dağınıklığı, düşünsel konsantrede yetersizlik.

2-2- Istırap, içlenme ve duygulanma her zaman mastürbasyon yapan bir ferdi terk etmeyen özelliklerdir. O, sürekli kendisiyle çatışır ve anlaşamaz. Düşünceleri her zaman dağınıktır ve kendinde kuruntu ve kararsızlık hali taşır.

2-3- Bezginlik: Hissiz ve kaygısız olmak, cansız ve şevksiz durmak, gevşeklik ve münzevilik, gam ve hüzün, sanat ve spor dalları ve de manevi meselelere ilgisizlik vb. bezginliğin belirgin alametlerindendir.

2-4- Saldırganlık ve Kötü Ahlaklı Olmak: Mastürbasyon yapan bir şahıs en küçük bir ortam hareketliliğine karşı hassas olur, başkalarıyla konuşmaya tahammül etmez, çabuk alınır, hızlı sinirlenir, fazla ışık, ses ve gelip gitmeye aşırı duyarlılık gösterir.

2-5- Hayata karşı meyus olmak.

2-6- Yaratıcılık ve yeteneklerin yok olması ve kabiliyetlerin bastırılması.

2-7- Tahsil, okuma, bilimsel araştırmalar ve düşünsel faaliyetlere ilgisizlik.

2-8- Heves esiri ve lâkayt olmak ve meşru olmayan cinsel tatmine bağımlılık.

2-9- Duygusuz, sakıngan ve utangaç olmak.

2-10- Gönül huzurunun yok olması ve manevi hususlara, dua meclislerine, cemaatlere vb. yönelik ilgisizlik.

2-11- Günah ve vicdan azabı hissi.

3- Toplumsal Zararlar

Mastürbasyon, aşırılık sonucunda ve tekrar etme durumunda kökleşen toplumdan bir kaçış hissi ortaya çıkarır. İnsan bir köşede münzevi olur ve uzak ve uzun düşüncelere dalar. Şahsi zevklere yönelmek, sosyal ilişkilerin gevşemesine sebep olur ve toplumsal hayatı tehlikeye duçar kılar.[10] Bu zararlar (cismanî, ruhsal ve toplumsal) hakkında da hatırlatmalıyız ki tecrübî bilimler ve beşerî bilgi elde edilen tüm ilerlemelere rağmen, bu tür hususlarla ilgili tüm maslahat ve tahriplerine ve de yarar ve zararlara ulaşabilecek kadar gelişmemiştir. Bazı doktorların açıkladığı şeylerin gerçekte bu amele aşırı alışkanlık halinde muhtemelen ortaya çıkabilecek eserler olacağı söylenebilir. Bu eserleri mastürbasyon ile bağlantılı olarak dile getirmelerinin ama evlilik bağlamında dile getirmemelerinin nedeni ise şu olsa gerek: Mastürbasyon doğa karşıtıdır ve insanın kendi nefsine yönelik kontrol ve hâkimiyet gücünü yitirmesine ve aşırı bir alışkanlığa müptela olmasına neden olur. Ama evlilik doğaya yatkındır ve insanı dengeli kılmaktadır ve de neticede insanın gücü çoğalmakta ve kendi nefsine yönelik kontrol ve hâkimiyeti artmaktadır.  



[1] Tevzihü’l-Mesail- ı Meraci’, c. 2, s. 835.

[2] Mizanu’l-Hikme, h. 18748.

[3] Mizanu’l-Hikme, h. 18749.

[4] Müminûn, 7.

[5] Vesailu’ş-Şia, c. 38, s. 364, aynı şekilde bkn: ibid, c. 14, s. 267.

[6] Vesailu’ş-Şia,

[7] Tefsirü’l-Mizan, Mutaffifin suresi 14. Ayet.

[8] Biharu’l-Envar, c. 73, s. 342.

[9] 1Kendileri ile huzur bulasınız diye sizin için türünüzden eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet var etmesi de O’nun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır” (Rum suresi 21. Ayet).

[10] Mastürbasyonun zararları hakkında daha fazla bilgi edinmek için bkn: Makaley-ı “Peyamedhay-ı Hod Irzayi Ve Mubareze Ba An”, Dergah-ı Pasohguyi Be Mesail-ı Dinî, Gruh-ı Terbiyeti ba hemkari Dr. Hasan Kuddusî Zade ve Hüccetü’l-İslam Şakirin. Makale-ı 9/12/85.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hafızayı takviye etmenin yolları nelerdir?
    8761 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/04
    Peygamber efendimiz ve masum İmamlardan bizlere ulaşan rivayetlerin bir kısmı bazı bitkilerin özellikleri, ilaçlar ve yiyecekler hakkındadır. Birçok rivayette hafızayı takviye etmenin yolları ve hangi yiyecekler ve ilaçların kullanılması gerektiği açıklanmıştır. Zikri geçen rivayette İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: “Her kim biraz halis safranı, ayak otu ve ...
  • İnsan kıyamette bu dünyada sevdiği ve ilgi duyduğu insanlarla mı haşır olacak?
    3207 Hadis 2020/01/20
  • Hz. Fatıma Zehra (a.s) nerede toprağa verildi?
    47421 تاريخ کلام 2011/10/23
    Fatıma Zehra (a.s), İslam Peygamberinin (s.a.a) elçiliğe seçilmesinden sonra[1] ve hicretten sekiz yıl önce (peygamberliğin beşinci yılında) Mekke’de doğmuş[2] ve dokuz yaşındayken İmam Ali (a.s) ile evlenmiştir.[3] Peygamberden (s.a.a) sonra Hz. Fatıma’ya (a.s) zulüm ...
  • İslamın beşer medeniyetinin ilerlemesindeki rolü nedir?
    10791 Fıkıh Tarihi 2012/02/15
    Medeniyet her milletin yücelişi ve ilerlediğinin göstergesidir. İslami ülkelerdeki medeniyetin icat edilişinin geçmişi şu anlamdadır: Müslümanlar fikir, düşünce, servet, sermaye ve hakeza kudret üretmiş olmalarıdır. Eğer böyle bir durum olmamış olsaydı hiç bir medeniyet şekillenmezdi.Medeniyet şu anlamdadır: Şehirleşmeyi, düzen ve kanunu, ...
  • Hac ve umre giderlerini hayırlı işlerde kullanmak hac ve umrenin sevabını taşır mı?
    14834 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/06/14
    Tüm ömür boyunca bir defalığına Allah’ın evini ziyaret etmek gerekli şartları taşıyan herkese farzdır ve bu farzdan yüz çevirmek diğer farzlarda olduğu gibi hiçbir bahaneyle caiz değildir. Ama müstehap hac ve umre gibi müstehap amellerin tümüyle ilgili olarak genel bir kaide vardır ve bu kaide esasınca içinde ...
  • Ehlisünnetin kadınları kabirleri ziyaret etmekten men etmesinin nedeni nedir?
    8975 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Ehlisünnet kitaplarında kadınların kabir ziyaretinde bulunmasının mekruh veya haram olduğunu yansıtan bir takım rivayetler mevcuttur. Lakin böyle ziyaretlerin caiz olduğunu belirten daha güçlü hadislerin varlığı ve birinci grup hadislerin senet ve muhtevasındaki zayıflık, birçok Ehlisünnet âlimini şer’i şart ve durumlara riayet etmesi halinde kadınların da erkekler gibi ...
  • Namazda kırattan sonra rükû’a gitmeden önce azıcık beklemek gerekiyor mu? Rükû’a bitişik kıyamın hükmü nedir?
    11569 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Namazda kırattan sonra biraz bekleme ve rüku’a bitişik kıyamın hükmü konusunda büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: Ayetullah Uzma Hamanei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Cevap 1: Durmak vacip değildir ve tekbirin söylenmesi de farz değil, müstehaptır. Cevap 2: Rükün olan ...
  • Hz. Ali’ye (a.s.) göre vacip nedir? Vacipten daha vacip nedir? Zor nedir? Daha zor nedir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Yakın nedir? Yakından daha yakın olan nedir?
    13965 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/14
    Allame Meclisi’nin “Biharu’l Envar” adlı kitabında da naklettiği bir rivayette: Şahsın birisi Hz Ali’den (a.s) şu sorularına cevap vermesini istedi; vacip nedir? Vacipten daha vacip hangisidir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Zor olan hangisidir? Zordan daha zor olan nedir? Yakın nedir? Yakından daha ...
  • Güvercin oynatmanın İslamdaki hükmü nedir?
    10378 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    Bu işin kendiliğinden şer’i bir sakıncası yoktur, ancak genel olarak başkalarını ve komşuları rahatsız ve eziyet edecekse ve bazı bölgelerede bunu yapan ciddiye alınmayacaksa sakıncalı olduğu söylenebilir. Bütün bunları göz önüne alan büyük taklit merciileri şöyle fetva vermişlerdir:Hz. Ayetullah Hamanei’nin Bürosu:
  • Anne rızası olmadan Müslüman olmayan bir kızla evlenmenin hükmü nedir?
    9048 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/09/22
    İslam dini insanların bozulması ve yozlaşmasını önlemek ve ahlakî yozlaşmalardan kaynaklanan problemlerden birey ve toplumu korumak ve aynı şekilde aile müessesesini güçlendirmek için evlenmeyi çok tavsiye etmiştir. Elbette gencin hayatı ve geleceği için karar alabileceği bir erginlik ve rüşt yaşına ermesi de İslam dini tarafından önemsenen ...

En Çok Okunanlar