Gelişmiş Arama
Ziyaret
16143
Güncellenme Tarihi: 2011/04/12
Soru Özeti
Gece namazının önemi, etkileri ve geçmiş nafile ibadetlerin ve kazasının hükmü nedir?
Soru
Nafile ibadetlerin (gece namazı) önemi ve etkilerini açıklar mısınız? Geçmiş nafile ibadetlerin hükmü nedir? Kazası var mıdır? Eğer kazası varsa, her vakitte kılınabilir mi? Hasta bir insanın kılmadığı nafile namazların kaza hükmü nedir?
Kısa Cevap

Kur’an ve rivayetlerde vurgulanmış müstehap namazlardan birisi de gece ve gündüzde yerine getirilen ve özellikle de geceleyin kılınan nafile namazdır. İmam Sadık (a.s) gece namazının etkileri hakkında şöyle buyurmuştur: Gece namazı yüzü güzelleştirir, ahlakı iyileştirir, rızkı temizler, borcu siler, üzüntüyü giderir, gözü aydınlatır. Sizin peygamberinizin sünneti olan ve teninizdeki ağrıyı gideren gece namazına özen gösterin. Allah Resulü (s.a.a) gece namazının kazasını yerine getirmeyi çok övmüş ve bunun Allah rızasını kazandıracağını bildirmiştir. Nafile namazların kazası yükümlü için müstehaptır ve insan istediği her vakitte onun kazasını yerine getirebilir. Bu hususta hasta ve hasta olmayan arasında herhangi bir fark yoktur ve müstehap namazlarda tertibe riayet edilmesi daha iyidir.

Ayrıntılı Cevap

Nafile ve müstehap namazlar diğer müstehap ibadetler gibi bir takım mertebelere sahiptir. Bu yüzden kaza ve eda edilmeleri noktasında bazıları çok vurgulanmış ve bazıları ise daha az vurgulanmıştır. Kur’an ve rivayette çok vurgulan müstehap namazlardan birisi de Kur’an[1] ve rivayette kendisine işaret edilen gece namazıdır. Yüce Allah Kur’an-ı Mecid’te peygamberine şöyle buyurmaktadır: “Gecenin bir kısmında da uyanarak sana mahsus fazla bir ibadet olmak üzere teheccüd namazı kıl ki, Rabbin seni Makam-ı Mahmud’a ulaştırsın.”[2] Müfessirler bu ayetin gece namazının faziletine delalet ettiğini söylemiştir. Her ne kadar ayet bu hususta çok açık olmasa da eldeki mevcut diğer karineler ile bu yorum isabetli gözükmektedir.[3] Masumlardan (a.s) da gece namazının fazileti hakkında birçok rivayet nakledilmiştir, numune olarak birkaç örneğe işaret ediyoruz:

1. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Müminin haysiyet ve şerefi gece namazına bağlıdır. Çünkü kıyamet günü Allah baştan sona tüm insanları toplayacak ve görevli biri de Allah’ı gecenin bağrında anarak gecelerini abat edenler kalksınlar diye seslenecektir. Sonra küçük bir grup kalkacak ve onlardan sonra diğer insanların hesabına bakılacaktır.”[4]

2. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) bir başka yerde şöyle buyurmuştur: “Yıldızların yeryüzünü aydınlatması gibi içinde gece namazı kılınan ve Kur’an okunan evler de göğü aydınlatmaktadır.”

3. Aynı şekilde Peygamber-i Ekrem’den (s.a.a) şöyle nakledilmiştir: Gece namazı kabir karanlığında onu kılan için bir kandildir.[5]

4. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurmuştur: Gece namazına özen gösterin. Bu sizden önceki iyi insanların sünnetidir. Geceyi bayındır etmek Allah’a yakınlaştırır, günahların kefareti olur, günahtan sakındırır ve bedenden ağrıyı giderir.[6]

5. İmam Seccad (a.s), neden geceleyin namaz kılan ve ibadet eden kimseler en güzel simalara sahiptirler diye sorulan bir soruya şöyle cevap verir: Çünkü onlar Allah ile halvet etmektedirler ve Hak Teâlâ da kendi nuruyla onları kuşatmaktadır[7] [8].

6. İmam Sadık (a.s) gece namazının etkilerini belirtmiştir:

Gece namazı yüzü güzelleştirir, ahlakı iyileştirir, rızkı temizler, borcu siler, üzüntüyü giderir, gözü aydınlatır. Sizin peygamberinizin sünneti olan ve teninizdeki ağrıyı gideren gece namazına özen gösterin.[9]

Gece namazının yerine getirilmesi ve eda edilmesi çok hayırlı olduğu gibi, herhangi bir nedenden ötürü bu önemli ibadeti zamanında yapamayan kimseler tarafından kazasının yerine getirilmesi de çok hayırlıdır. Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur: Allah Tebarek ve Teala meleklere karşı gece namazının kazasını gündüz yerine getiren kuluyla övünür ve şöyle buyurur: Ey melekler kendisine farz kılmadığım namazın kazasını kılan kuluma bakın, kendisinin günahlarını bağışladığıma şahit olun.[10] Bundan dolayı farzların kazasının yükümlüye farz olması gibi, müstehap ibadetlerin kazası da yükümleye müstehaptır. Abdullah b. Sinan, İmam Sadık’tan (a.s) şöyle aktarmaktadır: Ben, İmama nafile namazlarını uzun süre terk eden ve bunun miktarını bilmeyen bir şahsın onları nasıl kaza edeceğini sordum. İmam şöyle cevap verdi: Kılmadığı tüm nafile namazların kazasını kıldığına yakin edinceye dek nafile namaz kılmalıdır … [11]. Müstehap amel ve namazları terk etmek günah sayılmadığından ve azap gerektirmediğinden, eğer bir şahıs onların kazasını yerine getirmek isterse istediği her vakit bu işi yapabilir. İmam Rıza (a.s), hiç müstehap namaz kılmadım, eğer kaza etmek istersem ne zaman kaza edeyim diye soran birine şöyle yazmıştır: “İstediğin her gece ve gündüz vakti.”[12] Ama en iyisi geçmiş gecenin nafile namazının kazasını bir sonraki gecede ve geçmiş gündüzün nafile namazının kazasını da bir sonraki günde yerine getirmektir. İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: Eğer gündüze ait nafile namazı kaza olursa, sonraki gün onun kazasını kıl ve eğer geceye ait nafile namazı kaza olursa, sonraki gece onun kazasını kıl.[13] Muhammed b. Müslim şöyle aktarmaktadır: Bir şahsın hastalandığını, müstehap ibadetleri yerine getirmekten vazgeçtiğini, neticede nafile ibadetleri terk ettiğini bildirerek bunun hükmünü İmama sordum. İmam şöyle buyurdu: Ey Muhammed nafile farz ibadetler farz değildir. Eğer isterse onu kaza etsin ve bu onun için daha iyidir. Eğer kaza etmezse de ona bir yükümlülük yoktur.[14] Elbette müstehap ibadetlerin kazasında tertibe riayet edilmesi daha iyidir ve müstehaptır.[15]  



[1] Zariyat, 17; Secde, 16; Zümer, 123; Furkan, 65; İsra, 81; Müzemmil, 4.

[2] İsra, 79.

[3] Mekarim Şirazi, Nasır, Tefsir-i Numune, c. 12, s. 224, Daru’l-Kütübi’i-İslamiye, Tahran, 1374 ş, çap-ı evvel.

[4] Rıza, Seyid Abdulhüseyin, İrşadu’l-Kulub, tercüme-i Rızayi, c. 1, s. 210 ve 211, İslamiye, Tahran, 1377 ş, çap-ı sevvom.

[5] İrşadu’l-Kulub, tercüme-i Rızayi, c. 1, s. 444.

[6] Kemere-i, Muhammed Bakır, Asıman ve Cihan-tercüme-i kitab-ı es-Sema ve’l-Alem, Bihar, c. 6, s. 210, İslamiye, Tahran, 1351 ş, çap-ı evvel.

[7] Saduk, İlelü’ş-Şerayi’, c. 2, s. 365, tercüme, Zihnî Tahranî, Seyid Muhammed Cevad, İntişarat-i Müminin, Kum, 1380 ş, çap-ı evvel.

[8] Attaridi, Azizullah, Müsnedü’l-İmami’r-Riza aleyhi’s-selam, c. 2, s. 178-180, Astan-i Kuds (kongre), Meşhed, 1406 k, çap-ı evvel.

[9] Asıman ve Cihan-tercüme-i kitab-ı es-Sema ve’l-Alem, Bihar, c. 6, s. 210.

[10] Vesailü’ş-Şia, c. 4, s. 75 ve 76; Men La Yehziru el-Fakih-tercüme-i Ğaffari, c. 2, s. 202.

[11] Vesailü’ş-Şia, c. 4, s. 75 ve 85; Men La Yehziru el-Fakih-tercüme-i Ğaffari, c. 2, s. 209.

 

[12] Müsnedü’l-İmami’r-Riza aleyhi’s-selam, c. 2, s. 178-180.

[13] Kuleyni, Kafi, c. 2, s. 451, İslamiye, Tahran, 1362 ş, çap-ı dovvom, Babu’d-Dakdimi’l-Nevafil ve Te’hiruha ve Kazaha; Behbudi, Muhammed Bakır, Guzide-i Kafi, c. 2, s. 366-368, Merkez-i İntişarat-i İlmî Ve Ferhengî, Tahran, 1363 ş, çap-ı evvel.

[14] İlelü’ş-Şerayi’, tercüme-i Zihnî Tahranî, c. 2, s. 175-177.

[15] Kafi, c. 3, s. 451, Babu’d-Dakdimi’l-Nevafil ve Te’hiruha ve Kazaha; Guzide-i Kafi, c. 2, s. 366-368.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İnsanın günaha tekrar yönelmemesi için terkettiği günahtan ne kadar uzak kalması gerekiyor?
    7434 Pratik Ahlak 2010/06/12
    Bu konuda herhangi bir ayete ve  rivayete rastlamadık, ancak insan kırk gün amellerini ihlasla yerine getirir ve onları Allah rızası için yaparsa Allah hikmetini onun kalbine yerleştirir, diline akıtır, şeklinde rivayetler vardır.Bu bağlamda şu ...
  • Ayetullah Hamenei’nin Amerika Müslümanlarına mesajı (öğüt ve nasihati) nedir?
    5793 Eski Kelam İlmi 2009/08/20
    Ayetullah Hamenei’nin kaleminin bu soruya cevabı: “Selamu’n Aleykum,Ayetullah Hamenei’nin genele hitap eden konuşma ve mesajlarında yer alan açıklamalarının dışında özel bir mesajları yoktu. (Bu konuşma ve mesajların metni Ayetullah Hamenei’nin ...
  • Ramazan ayında toplardamara enjeksiyon yapılmasının hükmü nedir?
    6229 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/18
    Muhterem taklit mercilerinin bu husustaki görüşleri farklıdır. Tam bir cevap verilmesi için taklit merciinizi belirlemelisiniz. Bununla birlikte muhterem mercilerin görüşlerini aşağıda belirtiyoruz.İmam Humeyni, Ayetullah Behçet ve Ayetullah Hamaney: Eğer iğne besin ve güçlendirici bir özelliğe sahipse, farz ihtiyat gereği bu tür enjeksiyondan sakınılmalıdır. Ama tedavi yönü bulunuyorsa ve ...
  • Yüz güzelliği için bir zikir var mıdır?
    64352 Pratik Ahlak 2011/07/21
    İslam’ın bakışında güzellik maddî güzellik ve manevî güzellik diye iki kısma ayrılır. Yüzün manevî güzelliği namaz gibi manevî hususlar vesilesiyle kazanılır. Yüzün maddî ve zahiri güzelliği ise doğal olarak maddî hususlar vesilesiyle kazınılır. Rivayetler perspektifinden manevî güzellik: Manevî güzellikte değişik amel ve zikirler etkilidir. İmam Sadık (a.s) bu ...
  • Kur’an’ın Allah tarafından geldiği söylenirken bundan maksat nedir? Acaba sadece Kur’an’ın muhtevası mı Allah katındandır yoksa lafız ve sözcükleri de Allah tarafından mıdır?
    7584 Kur’anî İlimler 2007/11/01
    Kur’an’ın Allah tarafından olduğu sözü çeşitli aşamalarda söz konusu edilebilir. Her aşama diğerine göre daha derin bir anlamı ifade etmektedir.A. Kur’an’ın anlam ve içeriği Allah tarafındandır.B. Bununla birlikte Kur’an’ın bütün sözcükleri de Allah tarafındandır.C. Bu sözcüklerle oluşan ayetlerdeki bileşimlerde de Allah katından gelmiştir.D. Sureler halinde tecelli ...
  • Cünüp olan kimse cenabet gülsü yerine yaptığı teyemmümle camiye girip orada bir süre durabilir mi?
    9905 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/12
    Bir kişi cünüp olur ve gusül yerine teyemmüm etmekle görevli olursa cemaat namazına katılmak veya vaizleri dinlemek için camiye gidebilir. İmam Humeyni (r.a) bu konuyla ilgili bir sorunun cevabında şöyle demiştir: “Guslün bütün sonuçları gusül yerine geçerli olan teyemmüm için de söz konusudur. Sadece, zamanın ...
  • Kur’an-ı Kerim ile istihare nasıl yapılmalıdır? Başka bir tabirle istihare zamanında ayetlerin mefhumunu nasıl anlamak gerekir?
    137714 Tefsir 2011/08/21
    1. İstihare türlerinin en yaygın olanlarından birisi, değişik yöntemleri olan Kur’an-ı Kerim ile istiharedir. Birinci Tür: Kur’an’ı alacak ve şu duayı okuyacaksınız: "اَللّهُمَّ اِنّى تَفَأَّلْتُ بِکِتابِکَ، وَ تَوَکَّلْتُ عَلَیْکَ، فَاَرِنى مِنْ کِتابِکَ ما هُوَ مَکْتُومٌ مِنْ ...
  • Üzeri kutlu isimlerle nakşedilmiş bir yüzük kanalizasyona düştüğünde vazife nedir?
    7165 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Üzerinde Allah’ın veya Peygamberin (s.a.a) veyahut bir imamın isminin yazıldığı bir kâğıt veya saygı gösterilmesi gerekli olan herhangi başka bir şey tuvalete bağlı kanalizasyon kuyusuna düşerse, onu dışarıya çıkarmak ve yıkamak her ne kadar zor olsa da farzdır. Dışarı çıkarmak mümkün değilse, tümüyle yok olduğundan emin olmayana ...
  • Gençlerin dinden kaçmalarının nedenleri ve eserleri nedir?
    10142 Pratik Ahlak 2011/04/21
    Din insanın saadet ve kurtuluş reçetesidir. Dindarlık birey ve topluma sayısız eserleri olan tüm hayat boyutlarını içeren dinsel öğreti ve değerleri kurumsallaştırmaktır. Gizli ve açık bir takım etkenler dindarlığı tehdit etmektedir ve bu tehditlerden birisi de dinden kaçmaktır. Elbette hiç kimse tamamıyla din ile ...
  • Niçin Abdulmuttalib oğlunun adını Abduluzza koymuştur?
    23222 تاريخ بزرگان 2008/07/22
    Abdulmuttalibin oğlu Ebu leheb (Haşim oğlu Abdulmuttalib oğlu Abduluzza) künyesi Ebu utbe’dir, Peygamber (s.a.a) efendimizin amcası ve aynı zamanda onun en katı düşmanlarından biridir. Annesi Beni Huzae kabilesinden Lubna ve eşi Harb ibn-i Umeyye’nin kızı ve Ebu süfyanın kız kardeşi, Ümm-i cemil adıyla tanınan Arvi veya Avra’dır. ...

En Çok Okunanlar