Gelişmiş Arama
Ziyaret
7960
Güncellenme Tarihi: 2010/02/01
Soru Özeti
Kadın neden taklit mercii olamaz?
Soru
Kadının taklit mercii olamamasının sebebi nedir?
Kısa Cevap

Dini alim ve uzmanlarının, kadının taklit mercii veya hakim olması konusunda bazı rivayetler ve icma gibi delillere dayanmışlardır. Bu delilleri geniş bir şekilde ele almak gerekir. Bu hükmün felsefesi hakkında öne sürdükleri deliller onları destekleyecek niteliktedir. Aşağıda onlardan bazılarını getiriyoruz:

 

1-             Kadınla erkek arasında bedensel ve ruhsal farklılıklar vardır. Bu farklılıklar ve erkeklerin yaratılıştan gelen özelliklerinden dolayı kadınlardan bazı sorumluluklar kaldırılmıştır. Zira sorumluluklar insanın gücüne göre belirlenir.

2-             Kadınların değişmez ruhsal özelliği, his yönünden çabuk etkilenmelerdir. Dini önderlik, ümmetin hidayeti, had ve kısasın uygulanması gibi yargı meseleleri kararlılık ve onun sonuçlarının kabullenilmesini gerektirir. Bu sorumluluk erkeklere yüklenmiştir.

Ancak bazı İslami düşünürler de bu delil ve noktaları kabul etmemiş ve kadınların dini merci ve hakim olabileceklerini söylemişlerdir.

Ayrıntılı Cevap

Kadınların dini merci ve yargıda makamında bulunamayacaklarını söyleyenler daha çok bu konudaki rivayetlere dayanmaktalar. İmam Sadık (a.s) buyuruyor: ‘Bakın sizden bir erkek bizim hükümleri bilirse; onu kendinize hakim edin ve ben onu hakim olarak atıyorum.’[1]

Ebu Hatice’nin rivayetinde ‘Recul’ yani erkek tabiri gelmiştir. Kaideye göre bu şart ihtirazidir (gözetilmesi gereken bir özelliği dile getirir) ve mevzuda etkisi vardır.[2] Buna göre uargıçlık, müçtehid ve taklit merciinin işlerindendir. Kadın taklit mercii olamaz.

Bunun yanı sıra kadınların dini merciilik ve yargıçlığını kabul etmeyenler icma’a da[3] dayanmışlardır. Yani dini merci ve yargıç olmanın şartının erkek olması gerektiği konusunda icma olduğunu iddia etmişlerdir.[4]

 

Yine bu grup, bazı diğer faktörleri de nazara alarak görüşlerini güçlendirmeye çalışmışlardır Örneğin:

 

1- Yüklenilecek sorumlulukların insanın gücüne göre belirlenmesi.

İslam’a göre kadın ve erkek mahiyet yönünden eşittirler. ‘Ey İnsanlar! Sizleri bir nefisten yaratan, ondanda eşini yaratan…Rabbinizden korkun.’[5] Dolayısıyla insanın mahiyetine hitap eden ister teşrii (yasama) veya tekvini (yaratışta var olan veriler), yönler de birbirlerine eşittirler. Kadın ve erkek her ne kadar aynı türden olsalar da birlerinden farklılık ve seçkinlikleri olan insanın iki sınıfındandırlar. Kur’an-ı Kerim şöyle buyuruyor:

‘Allah’ın kimini kiminden üstün kıldığından…erkekler kadınlara yönetici ve koruyucudurlar.’[6] Erkeklerin düşünce, cismi[7] ve nefsani güçlerinin fazla olması onların kadınlara göre aile ve toplumsal yaşamın bir çok önemli meselelerinde bir yönetici, hükmetme ve müdüriyetlerinin olmasına neden olmuştur.[8]

 

Kısacası kadın ve erkekler bedensel ve fizyolojik yönden birbirlerinden farklı oldukları için her biri özel vazifeler için yaratılmışlardır. Bu farklılık –ayrımcılık değil) beşer neslinin bekası içindir. Ama bu, kemal yolunun kadına bağlı veya sınırlı olduğu anlamına gelmez. Aksine bu farklılıktan dolayı dini merci olmak, yargı vb. gibi sorumluluklar ondan kaldırılmıştır. Başka bir deyişle erkeklerin buna uyumlu güçleri fıtri ve tekvinidir, bu da onlara daha çok sorumluluk yüklemektedir. Ve bu fazla güçlerinden dolayı Allah katında daha fazla­ sevap ve kurbları yoktur.

 

2- Dini merci ve yargıç olmak kararlılığı gerektirmektedir.

 

Kadınların değişmez ruhsal özelliği hislerin çabuk etkilenmesidir. Onların, sevinç, tedirginlik, ağlama, gülme gibi nefsani teessürleri erkeklerden daha çabuktur. Hüküm ve yargı da ise önemli olan gerçekçi olmak, ve insanın hislerin kontrol altına alabilmesidir.

 

Dini önderlik, ümmetin hidayeti ve had, kısasın icrası gibi yargı meseleleri ve bu yolda var olan  çekişmeler karşısında kararlılığı ve onun sonuçlarına katlanmayı gerektirmektedir. Başka bir deyişle kadının yaratılışında sevgi ve şefkat olduğundan bazı yerlerde kesin bir kararlılık gösteremiyorlar. Bu yüzden bu makamlardan azat olmuşlardır ve bu tehlikeli görevler erkeklere yüklenmiştir. Bunun kendisi kadına bir çeşit olumlu bakış ve onun makamına değer vermektir.

 

Ama aynı zamanda son dönemin bazı İslami düşünürleri yukarıdaki delilleri eleştirerek ­­dini merci olmayı ve yargı işini kadınlarında yapabileceklerini söylüyorlar.[9] Onlara göre dini merci olmak ve yargıçlık kadınlar için bir yükümlülük değildir. Allah-u Teala kadınları bu gibi zor görevlerden muaf tutmuş ve onlardan bir görev olarak istememiştir. Hadiste ‘Kadınlara Cuma yoktur, cemaat yoktur… hakim olamazlar…’[10] diye gelmişse, Cuma ve cemaat namazı, hakimlik vb. gibi şeyler kadınlara farz değildir manasınadır. Hadiste ‘kadın için Cuma yoktur’ denmiyor ki bundan böyle bir hakkın olmadığı anlaşılsın.[11]

 

Yine kadının yapı olarak hissi yönünün ağır basması onun akıl ve düşünce kuvvelerinin orta halli olmasına engel değildir. Kadında erkek gibi normal teorik akla sahip olabilir, yargı ve merci olmaktaki akıl ve bilginliği hislerine mağlup olmayabilir. Ama şartlar eşit olduğunda ve gerekli eğitim verildiğinde kadınların da bu makamlardan mahrum olacaklarına dair her hangi bir delil yoktur.[12]   

Bunun yanı sıra daha öncede belirtildiği gibi dini merci olmanın bazı gerekleri vardır.[13] Zikredilen deliller yargı veya toplumun rehberliğini kadınlardan aldıklarını farz etsek bile neden onlarda fetva makamını üstlenemesinler ve bu gibi şeylerin arasında bağlantı nedir?

İcma delili ise eğer bütün fakihlerin gerçek ittifakıyla gerçekleşmiş olsa bile, onların değinilen bir ya da birkaç yöne dayandıkları muhtemel olduğu için böyle bir icmanın geçerliliği ve itibarı yoktur.[14]   



[1] - el-Kafi, c.1, s.67

[2] - Daha fazla bilgi için bk: Mehdi Hadevi Tahrani, Yargı ve Yargıçlık, s.91-92

[3] - İcma, bütün fakihlerin kabul ettiği delillerden biridir.

[4] - Cevahir-ul Kelam, c.40, s.14; Miftah-ul Kerame, c.10, s.9; Cami-uş Şitat, c.2, s.680

[5] - Nisa/1; Bk: Muhammed Taki Misbah Yezdi, Maarif-i Kur’an konuları, İslamda Kadın Hakları risalesi

[6] - Nisa/34

[7] - Kadının bedeni erkeğinkinden daha zarif ve daha latiftir. Erkeklerin bedeni kadınlarınkine göre genellikle daha kaba ve daha güçlüdür. Nitekim kadınların ortalama bedensel gücü, erkeklerinkinden daha azdır. Ve kadınlar hamilelik döneminin dışında elli yaş civarına kadar her ay adet olmaları ve kan görmeleri onları hasta gibi yapmakta, şiddetli ruhsal ve bedensel zaaflar görmelerine neden olmaktadır. Yine kadının meme yapısı ona çocuğa süt verme görevini yüklüyor; bu da onun gücünün azalmasına neden oluyor.

[8] - el-Mizan, c.14, s.343

[9] - Daha fazla bilgi için bk: Cevadi Amuli, zen Der Ayine-i Celal ve Cemal, s.348-354

[10] - Men La Yahduruh-ul Fakih, c.4, s.362

[11] - Cevadi Amuli, a.g.e. s.350

[12] - a.g.e. s.353

[13] - Bu gerekler şunlardır: Velayet ve rehberlik, yargı ve fetva verme. Daha fazla bilgi için bk: Mehdi Hadevi Tahrani, Velayet ve Diyanet, s.138-143

[14] - Cevadi Amuli, a.g.e. s.349-353

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Domuzun parçaları gibi necasetlerin bazı kısımları Müslüman olmayan kimselere satılabilinir mi?
    5579 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Hz. Ayetullah’el - Uzma Mekarim Şirazi (Allah ömrünü uzun etsin): Eğer bu konu hakkında yakininiz varsa onun alınıp satılması sakıncalıdır. Hz. Ayetullah’el - Uzma Safi Gülpeygani (Allah ömrünü uzun etsin): Soruda gelen konu hakkında bilgim yok ama eğer söz konusu maddeler ...
  • Neden Kadir Gecesi’nde vücuda safran sürülmesi yasaklanmıştır?
    30683 Pratik Ahlak 2010/05/06
    1) Safranın; yiyecek, ilaç ve süs olmak üzere üç özelliği vardır. Safranın rivayetlerde yasaklanan yönü, süs ve ziynet olarak kullanıldığı takdirdedir. 2) Bedene safran sürmek haram değildir ama bu rivayete göre eğer bir kişi Kadir gecesinde bedenine ...
  • Raf’ı hadisi nedir?
    8159 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Raf’ı hadisi İslam Peygamberinden (a) rivayet edilen iki hadisin unvanıdır. Birinci hadis, İslam dininde bazı özel durumlarda teklif ve onun gerekliliklerinin ilga edildiğini veya bazı amellerin vaz'i yada teklifi sonuçlarının kaldırıldığını içerir. İkinci hadis, teklif veya bazı hükümlerin, belirli kişileri kapsamadığını ifade eder.
  • Kadınlar ailede nasıl cihat edebilir?
    3316 Hadis 2020/01/20
  • Anne ve babanın emir ve yasakları birbiriyle çakışırsa evladın görevi nedir?
    12676 Pratik Ahlak 2010/02/01
    Kur’an’da tevhide davet ve şirkten sakındırmadan sonra anne babaya saygı emredilmiştir. Onlar birbirlerinin tersi olan emirler verirse ve evlat her iki isteği yerine getiremezse bu konuda iki grup rivayet vardır. Bir grupta anneye iyilik ve ihsana öncelik tanınmış, diğer grup da evladın üzerinde en ...
  • Toprağa secde etmenin felsefesi nedir?
    17980 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/10/24
    Secdenin hakikati alçakgönüllülük, baş eğmek ve meyildir. Secde farzlardan biridir; çünkü yüce Allah şöyle buyurmuştur: “Ey iman edenler rükû ve secde edin…” Burada bir noktaya dikkat edilmesi gerekir ve bu nokta Şia’nın toprağa toprak için secde etmemesidir; zira yüce Allah’tan başkasına secde etmek tüm Şia âlimlerinin görüş ...
  • Varisleri annesi, babası, eşi ve dört kız olan erkeğin mirasında her varise düşen pay nedir? Eğer varisler anne, hanımı ve iki kızı olursa her birine düşen pay ne kadar olur?
    9812 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/09/04
    Kur’an-ı Kerim de geçen ayetler ve Masum imamlarımızdan bize ulaşan rivayetler doğrultusunda fakihlerimiz mirasın dağıtımında gözetilmesi gerekilen kanunları ilmi-hal kitaplarında açıklamışlardır.Konunun açığa kavuşabilmesi için mirasın dağıtımında varislerin sahip oldukları sınıflarının, genel ve özel miras kanunlarının bilinmesi ve belirli bir düzeyde matematik ...
  • İslam’a ve Şia’ya göre İnsan hangi alanlarda ihtiyar ve hürriyete sahiptir?
    8190 Eski Kelam İlmi 2008/02/18
    Dini metinlere başvurduğumuzda ayet ve hadislerin manalarında dikkat ettiğimizde insanın muhayyer olduğu görüşü ortaya çıkar. Bu sözden insanın her yönlü muhayyerliğe sahip olduğu ve hiçbir etkenin onun davranış ve işlerine etki yapmadığı anlamı kastedilmiyor. Maksat sadece şu ki bütün bu faktörlerin, koşulların varlığının ve ilahi iradenin egemenliğinin yanı sıra yine ...
  • Haram aylarda ne zamandan başlayarak diyet artar?
    5231 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/21
    Değerli taklid mercilerin'in konuyla ilgili fetvaları şöyledir: "Eğer bir kimse haram aylarda (Recep, zilkade, zilhicce ve muharrem) aylarında bir kimseyi öldürürse diyetin asıl miktarına ek olarak diyetin üçte birini de vermelidir… Ancak bu artış birinin azaları konusunda yapılan cinayet ve kesmelerde geçerli değildir. Yine katil kendi akrabasından birini öldürmüş olsa ...
  • İsmet perdesinin yırtılmasına, belanın nüzulüne, duanın müstecap olmamasına ve … neden olan hangi günahlar Kumeyl Duası’nda zikredilmiştir?
    12578 Pratik Ahlak 2012/08/26
    Genel olarak bütün günahlar ismet perdesinin yırtılmasına sebep olur; bütün günahlar belanın nazil olmasına, duanın müstecap olmamasına, rızkın ve bereketin insandan alınmasına vb. neden olur. Aslında bu durum günahın tabii bir etkisidir ve bizim dini kaynaklarda işaret edilen bir konudur. Ama bazı rivayetlerde bazı günahlara has olarak ...

En Çok Okunanlar