Gelişmiş Arama
Ziyaret
12308
Güncellenme Tarihi: 2009/04/29
Soru Özeti
Hz. Ali’nin (a.s) Osman’ın icraatları hakkındaki sözü ahlak ve edepten uzak değil midir?
Soru
Ali (a.s) Şıkşıkiye hutbesinde üçüncü halife hakkında şöyle demektedir: “Ta ki iki yanını doldurmuş olduğu bir halde kavmin üçüncüsü kalktı. O, defi hacet yaptığı ve beslendiği yer arasında…” Ahlak ve edep timsali olan Ali’nin (a.s) böyle bir tabir kullanması nasıl mümkün olabilir? Bu, mevcut hutbenin kendisinin olmadığına delalet etmemekte midir?
Kısa Cevap

Osman, kendi yaptıkları neticesinde (Müslümanların beytülmalinde israfta bulunmak ve kabilecilik yapmak vb.) Müslümanların ezici çoğunluğunun itirazına maruz kalmış bir halifedir. Öyle ki tüm Müslümanlar ona karşı ayaklanmış ve kendisinin evine hücum etmiştir. İmam Ali (a.s) İslam Peygamberinin hilafet makamını savunmak için onun öldürülmesini engellemek için önleyici ciddi teşebbüslerde bulundu ama sonunda Müslümanlar onu öldürdü. Hz. Ali’nin (a.s) Osman’ın yaşam şeklini bildirme bazında sarf ettiği sözün edepten uzak olup olmadığı hususunu ise o günkü toplum ve zamanın kültüründe incelemek gerekir. Kur’an’da dünya ehli veya Yahudi âlimleri ve inkârcılar hakkında bu türden tabirler mevcuttur; “hayvanlardan daha sapkındırlar”[i], “eşek gibidir”[ii] ve “köpek gibi”[iii]  tabirler bunun örnekleridir. Bunlar da o günün kültüründe böyle azarlamaların normal olduğunun göstergesidir.



[i] Furkan, 44.

[ii] Cuma, 5.

[iii] Araf, 176.

Ayrıntılı Cevap

İslam devletinde mesuliyet kabul etmek; iman esaslarını sağlam kılmak için çalışmak, halkın refah ve asayişini sağlamak, halk arasında adaleti icra etmek, her yönden toplumun gelişmesi ve ilerlemesi için çabalamak gibi mukaddes ve yüce hedeflere nail olabilmek içindir. Bu hedeflerin tümü veya çoğuna ulaşmak yönetici ve mesullerin doğru bir şekilde vazifelerini eda etmelerine bağlıdır. Eğer yöneticiler salahiyetten yoksun olursa veya yanlış ve programsız olarak hareket ederlerse sistem ve halka en yıkıcı zararları verirler. Hatta şeriata aykırı işlere teşebbüs ederek devletin düşme, bozulma ve itibarsızlaşma etkenlerini bile hazırlayabilirler. Osman, maalesef kendi hilafet döneminde Müslümanlar tarafından kabul edilen bir icraatı olmayan bir halifeydi. Burada onun devletteki bazı icraatlarına işaret edilecektir:

1. Kabileciliğe olan aşırı ilgisi: Osman kendi hilafet döneminde Emevî kabilesine mensup akrabalarını halkın başına musallat edip Hicaz, Irak, Mısır ve diğer İslam ülkelerindeki yönetim işlerini onların eline teslim etti.[1]

2. Peygamberin (s.a.a) sürgün ettiği şahsa bakanlık vermek: Osman, Peygamber (s.a.a) tarafından sürgün edilen “Mervan b. Hakem b. As”’ı Medine’ye getirdi ve kendisine bakanlık makamı verdi. Mervan ve babası, Peygamber döneminde öylesine nifak ve bozgunculuğa boğulmuşlardı ki Peygamber (s.a.a) bu baba ve oğlu Medine’den defetmelerini emretti. Allah Resulü (s.a.a) hayatta olduğu müddetçe Mervan ve babası dışlanmış ve lanet edilmiş bir haldeydi. Osman onlar için ne kadar şefaat dilese de şefaati kabul olmadı. Kendisi halife makamına oturunca Mervan’ı Medine’ye geri getirdi ve sonra bakanlık makamı kendisine verdi. Beytülmalin beşte birini Mervan’a verdi; bu yüzden ilk olarak Müslümanların itirazına maruz kaldı.[2]

3. Müslümanların beytülmalinde savurganlık ve israf yapmak: Hilafete geldikten sonra beytülmali şahsi işlere harcamaya ve akrabalarına bağışlamaya başladı. Örneğin, Mervan’a beş yüz bin dinar, Talha’ya iki yüz bin dirhem ve Hakem b. As’a da üç yüz bin dirhem verdi.[3]

4. Halka zulüm ve haksızlık yapmak: İş, hilafet ülkesinin her yerinden şikâyetler seli akmasına vardı. Ama kendi etrafında bulunan Emevilerin ve özellikle de Mervan b. Hakem’in etkisinde bulunan halife, halkın şikâyetlerine aldırmadı.[4]

 Bu davranış Müslümanların ezici çoğunluğunun itirazına maruz kalmasına neden oldu; iş tüm Müslümanların (özellikle Ehli Sünnet ve birinci ile ikinci halife takipçileri) onun aleyhine ayaklanmasına ve evine hücum etmesine vardı. İmam Ali (a.s), Peygamberin halifesi ve İslam toplumunun önderi sıfatıyla Osman’ın öldürülmesinin İslam’a büyük bir darbe olacağını bildiğinden, İslam Peygamberinin hilafet makamını savunmak için Osman’ın öldürülmesini engelleme gayesiyle önleyici ciddi teşebbüslerde bulundu ve hatta evlatları İmam Hasan ve İmam Hüseyin’i (a.s) onu korumak ve savunmak için yolladı ama sonunda Müslümanlar onu öldürdü.[5]

Hz. Ali’nin (a.s) Osman hakkında söylediği söz, gerçeği bildiren bir haberdi ve Osman da gerçekten böyleydi ve eşrafçılık eğilimi taşımaktaydı. Sadece Müslümanların beytülmalini yemek ve ondan kendi ve akrabaları menfaatleri doğrultusunda istifade etmekle meşguldü. Bu davranış onun katledilmesine neden oldu. Hz. Ali’nin (a.s) Osman’ın yaşam şeklini bildirme bazında sarf ettiği sözün edepten uzak olup olmadığı hususunu ise o günkü toplum ve zamanın kültüründe incelemek gerekir. Kur’an’da dünya ehli veya Yahudi âlimleri ve inkârcılar hakkında bu türden tabirler mevcuttur; Yüce Allah bazı gruplar hakkında “hayvanlardan daha sapkındırlar”[6], tabirini kullanmıştır. Dünya ehli ve Hz. Musa (a.s) zamanında semavî kitap Tevrat ile amel etmeyen kimseler hakkında “eşek”[7] tabiri ve diğer gruplar hakkında ise “köpek”[8] tabirini kullanmıştır. Bunlar da o günün kültüründe böyle azarlamaların normal olduğunun göstergesidir.



[1] Yakubî Ebi Vazih, Ahmed b. Ebi Yakub, Tarih-i Yakubî, c. 2, s. 150, Çap-ı Beyrut; Tabarî, İbn. Cerir, Tarih-i Taberî, c. 3, s. 388, Neşr-i Müesse-i Alamî Beyrut.

[2] Eminî, el-Ğadir, c. 8, s. 254, 260 ve 266, Daru’l-Kutubi’l-İslamiye.

[3] el-Ğadir, c. 8, s. 286.

[4] Tarih-i Yakubî, c. 2, s. 150; Tarih-i Taberî, c. 3, s. 397.

[5] Allame Tabatabaî, Seyid Muhammed Hüseyin, Şia Dar İslam, s. 36, Defter-i İntişarat-i İslamî, Vabeste be Came-i Müderrisin-i Havzay-i İlmiye-i Kum, çap-ı devazdehom, 1376.

[6] Furkan, 44.

[7] Cuma, 5.

[8] Araf, 176.

Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Eğer Ehlibeyt (a.s) «خُزّان العلم» ilmin madeni iseler neden kumeyl duasını Hz. Hızır İmam Ali (a.s)’a öğretmiştir?
    6102 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2019/04/07
    Kumeyl duası Şeyh Tusi’nin “Misbah’ul-Muteheccid”[1] ve Seyit ibn. Tavus’un “İkbal’ul-Emal” adlı eserlerinde nakledilmiştir. Seyit ibn. Tavus bu duayı eserinde naklederken şöyle açıklama yapmaktadır: Şeyh Tusi’nin naklettiği rivayetten başka bir rivayette gördüm ki Kumeyl ibn. Ziyad Neğei diyor ki: Basra mescidinde İmam Ali (a.s)’ın yanında ...
  • Şia neden abdeste ayaların yıkanmasını terk ederek farzı terk ediyor?
    20362 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Her fırka ve gurubun kendisini fırka-i Naciye (kurtuluşa eren fırka) bilmeleri gayet doğaldır ama biz, sizin aksinize kendi teklifimize boyun eğdiğimizi, farzı yerine getirdiğimizi ve Ehl-i Sünnet kardeşlerimizin farzdan uzaklaştıklarını kabul ediyoruz ve bu iddiamızın delillerini Kur'an ve rivayetlerle ortaya koyacağız. Şia; ...
  • Mehdiliği tehdit eden şeyler nelerdir?
    7147 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Mehdiliği tehdit eden hususlar çoktur. Biz burada sadece üç önemli şeye işaret edeceğiz: 1. Eğer en üstün kanunlar ehil olmayan uygulayıcıları eline düşerse veya eğer en pahalı şeyler ehil olmayan insanların elinde bulunursa, ne kanundan ve ne de belirtilen değerli şeyden bir sonuç alınamaz. Mehdilik ...
  • Müslümanlar neden biribirleriyle musafaha ederler?
    9443 Pratik Ahlak 2011/07/14
    Müfaala kipinden olup iki kişi arasında gerçekleşen musafaha, el vermek manasına gelmektedir. Birisi ‘Safehtuhu’ derse bu ‘Elimin içi onun elinin içine değdi’ anlamına gelir. Musafahatun, birbirine el vermek, ellerin içini biribirine değdirmek, demektir. Selam vermek ve tokalaşmak güzel davranışın örneğidir. İslam Peygamberi (s.a.a) ve Masum ...
  • Niçin bazıları ölülerin kabirlerini yarıp araştırma yapıyorlar? Acaba bu iş haram mıdır?
    5503 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/04/09
    Büyük taklit mercilerinin bu soruya cevapları şöyledir: Müminin kabrinin açılması haramdır. Ama aşağıda zikredilen konularda kabrin açılmasının sakıncası yoktur: 1. Cenaze gasbi yere defnedilmiş olursa ve yerin sahibi, cenazenin orada kalmasına razı olmazsa. 2. Cenazeyle birlikte defnedilen kefen veya başka bir ...
  • Alkol kullanmaktan nasıl uzak kalınabilir ve bundan tövbe etmenin yolu nedir?
    22117 Teorik Ahlak 2011/10/23
    Her günahtan tövbe etmenin dayanağı, şahsın gerçekten kabul ettiği inanç ve değerlerdir. Eğer insan Allah’a ve diriliş gününe iman ederse, diğer bir dünyada amellerinin neticesini göreceğini bilirse ve kendisini gafletten kurtarmak gerektiğine kanaat getirirse, rahatlıkla günahlardan el çekebilir. Eğer insan haram işlerin kendisini nasıl bir bedbahtlığa ve ...
  • Türkiye bankalarında yatan paramla devlete ait borç bonosu satın alıp karından yararlanabilir miyim?
    5422 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/02
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Orası İslam ülkesi olması nedeniyle onlardan kar almak sakıncalıdır. Elbette orada şubesi olan İslamî olmayan bankalar veya gerçekten katılım bonosu olması müstesnadır.  Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Ömrü uzun olsun) Bürosu:
  • Namazda âmin söylemenin yasaklanmasının felsefesi nedir?
    9495 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/16
    Ehlibeyt rivayetleri esasınca namazda âmin sözünü söylemek caiz değildir ve bunu söylemek namazın geçersiz olmasına neden olur. Artı, caiz olmaması delile ihtiyaç duymaz; yani namaz ibadetsel bir fiil olduğundan ve insanın kendi tarafından namaza bir şey eklenemeyeceğinden, eğer şeriat tarafından bir şeyin caiz oluşu ispatlanmazsa, bunun kendi ...
  • Bahaîlerin düşüncelerinin yanlış oluşu, necis olmalarının nedeni ve onların inançlarını saflıkla kabul edenlerin durumu hakkında açıklamada bulununuz.
    11426 Eski Kelam İlmi 2008/02/17
    Bab adıyla tanınan Alimuhammed, ilk olarak 1847 yıllarında çok farklı inanç ve kurallar ortaya çıkarmaya başlamıştır. Sonraları onun düşüncelerini kabul eden ve daha da genişleterek Bahaîliği kuran Mirza Hüseyinali Baha'dır. Bu şahıs kitaplarında; kendisinin ve Alimuhammed Bab'ın gelmesiyle İslam dinin geçerliliğini yitirdiğini, İslami hükümlerin yürürlükten kalktığını ve Hz. Muhammed'in risaletinin ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7033 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar