Gelişmiş Arama
Ziyaret
12456
Güncellenme Tarihi: 2010/08/14
Soru Özeti
Usul-u Kafi-i Şerif kitabının hadisleri, Kur’an-ı Kerim’i tesfir edebilirler mi?
Soru
(Şiiler) Usul-u Kafi’deki hadislerin çoğusunun zayıf olduğunu Kur’an’ın dışında sahih bir şey olmadığını söylemiyorlar mı? Öyleyse neden ‘Kafi, Kur’an’ın tefsiridir’ yalanını söylüyorlar? Halbuki kendi itiraflarına göre Kafi’nin rivayetlerinin çoğu zayıftır.
Kısa Cevap

Usul-u Kafi-i Şerif kitabının yazarı olan muhaddis Muhammed b. Kuleyni (r.a) Şianın büyük fakihlerinden, İmamiyyenin muvassak muhaddisleriden ve İmam Mehdi’nin (a.s) Ğaybet-i Suğra döneminde yaşamış biridir. Diğer hadis kitaplarında olduğu gibi onda da bazı itibarı düşük hadisler olsa da ondaki rivayetlerin çoğu sahihtir.

Şia ve Ehl-i Sünnet’e göre Allah Resulü (s.a.a) ve Masum İmamlar’dan (a.s) hadis kitaplarında gelen bir çok sahih hadis Kur’an’ın tefsir ve açıklamasını yapmaktadırlar. Kafi’de de gelen değerli hadislerin çoğu Kur’an’ı tefsir eden bu tür hadis kitaplarındandır.

Ayrıntılı Cevap

Sorunun cevabına geçmeden önce Usul-u Kafi hakkında kısaca bilgi verecek, sonra onun hadislerinin itibarı hakkında açıklama yapacağız.

 

Usul-u Kafi’nin Özellikleri ve Şii Kaynaklarındaki Önemi

Bu kitabın yazarı olan değerli mühaddis Muhammed b.Yakup Kuleyni (r.a) Şianın büyük fakihlerinden ve İmamiyyenin muvassak muhaddisleriden olup İmam Mehdi’nin (a.s) Ğaybet-i Suğra döneminde yaşamış, İmamın (a.s) son naibinin vefatından önce H.K. 328 yılında dünyaya gözlerini yummuştur. Bu kitap bir kaç ciltten oluşmuş ve kendi çapında bir ansiklopedidir. Şianın en önemli hadis kitabı olup, kütüb-ü erbaa’dan (Kafi, Tehzib, İstibsar ve Men La Yahduruh-ul Fakih) biridir. Merhum Kuleyni onun hadislerini yirmi yılda toplayıp bir araya getirmiştir. Peygamber (s.a.a) ve Ehl-i Beyt’ten (a.s) bir çok hadisin bir araya getirildiği bu kitap İslami ilim ve öğretileri kendi içinde toplamış ve güzel bir şekilde düzenlenmiştir.

Bu kitap üç bölümden oluşmaktadır: Usul-u Kafi, Für-u Kafi ve Ravzat-ul Kafi. Merhum Kuleyni’nin bu kitaptada ki metodu hadislerin bütün senetlerini getirmesidir. Eğer bazı senetlerin baş taraflarını getirmemişse bunun nedeni onları önceki hadislerin senetlerinde getrimesinden dolayıdır.

Usul-u Kafi, Şia’nın ilk ve muteber kaynaklarına yakın olması, direkt olarak onlardan alınması ve çok dikkatli bir şekilde yazıldığı için özel bir öneme sahiptir. Şii alim ve fakihleri bin yıldır yazdıkları eserlerinde ondan hep faydalanmışlardır.

Şehid-i Sani (r.a) şöyle diyor: ‘Usul-u Kafi’nin hadisleri Ehl-i Sünnetin Sihah-i Sitte’sinin hadislerinden daha çoktur; zira Kafi’nin hadisleri 16199 tane iken, Sihah-ı Sitte’nin hadislerinin toplamı 9483 tanedir.’[1]

Şia alim ve bilginlerinin Kafi ve hadislerinin itibarı hakkındaki söz ve görüşleri bu kısa makaleye sığmayacak kadar uzundur. Bu yüzden sadece bir kaç alimin görüşünü getiriyoruz:

Şeyh Müfid: ‘Kafi, Şia’nın en önemli ve en faydalı kitaplarındandır.’[2]

Muhammed b. Mekki (Şehid-i Evvel): ‘Bir hadis kitabı olan Kafi’nin Şia’da bir eşi daha yoktur.’[3]

Allame Feyz-i Kaşani: ‘Kafi, Şia’nın en değerli, en güvenilir ve en kapsamlı kitabıdır; çünkü bütün usulu içermekte ve onda fazlalık yoktur.’[4]

Allame Meclisi: ‘Kafi, hadis usulu kitaplarının en kamil ve kapsamlısıdır ve Şiadaki en büyük ve en iyi kitaplardandır.[5]

Netice şu ki, Şiiler, diğer hadis kitaplarında olduğu gibi Kafi’de de bazı itibarı düşük hadisler olduğunu kabul etseler bile Kafi’nin hadislerinin çoğunun yüksek itibarda olduğuna inanmaktalar.

Ve Şia inanıyor ki, bütün sözlerine tam olarak güveneceğimiz tek kitap Kur’an’dır.

Ancak Rical ilminin kanunlarıyla tesbit edelebilecek bazı zayıf rivayetlerden dolayıda muteber rivayetlerden de vazgeçilemez. Değerli Kafi kitabı, hadislerinin çoğu sahih olan kitaplardandır. Bu sahih rivayetlerin çoğu Kur’an’ı tefsir edip, onu açıklıyorlar, dersek sakıncası mı var? Şii ve Sünnilere göre hadis kitaplarında Allah Resulü (s.a.a) ve Masum İmamlardan (a.s) rivayet edilen daha başka bir çok sahih hadis var ki onların çoğu Kur’an’ı açıklayıp tefsir etmekteler.

Bu sahih hadislerin, Kur’an-ı Kerim’in tefsirinin en iyi yolu olduğundan kimsenin şüphesi yoktur. Zira Allah Resulü (s.a.a) ve Itratı Allah’ın kitabını ve öğretilerini en iyi bilen kimselerdir.


[1] -el-Medhal İla İlm-ir Rical ve’d Diraye, s.138

[2] -Dirayet-i Nur Yazılımı

[3] -Bihar-ul Envar, c.25, s.67

[4] -a.g.e. c.25, s.67

[5] -Mir’at-ul Ukul, c.1, s.3

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Eğer Ehlibeyt (a.s) «خُزّان العلم» ilmin madeni iseler neden kumeyl duasını Hz. Hızır İmam Ali (a.s)’a öğretmiştir?
    6102 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2019/04/07
    Kumeyl duası Şeyh Tusi’nin “Misbah’ul-Muteheccid”[1] ve Seyit ibn. Tavus’un “İkbal’ul-Emal” adlı eserlerinde nakledilmiştir. Seyit ibn. Tavus bu duayı eserinde naklederken şöyle açıklama yapmaktadır: Şeyh Tusi’nin naklettiği rivayetten başka bir rivayette gördüm ki Kumeyl ibn. Ziyad Neğei diyor ki: Basra mescidinde İmam Ali (a.s)’ın yanında ...
  • Şia neden abdeste ayaların yıkanmasını terk ederek farzı terk ediyor?
    20362 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Her fırka ve gurubun kendisini fırka-i Naciye (kurtuluşa eren fırka) bilmeleri gayet doğaldır ama biz, sizin aksinize kendi teklifimize boyun eğdiğimizi, farzı yerine getirdiğimizi ve Ehl-i Sünnet kardeşlerimizin farzdan uzaklaştıklarını kabul ediyoruz ve bu iddiamızın delillerini Kur'an ve rivayetlerle ortaya koyacağız. Şia; ...
  • Mehdiliği tehdit eden şeyler nelerdir?
    7147 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Mehdiliği tehdit eden hususlar çoktur. Biz burada sadece üç önemli şeye işaret edeceğiz: 1. Eğer en üstün kanunlar ehil olmayan uygulayıcıları eline düşerse veya eğer en pahalı şeyler ehil olmayan insanların elinde bulunursa, ne kanundan ve ne de belirtilen değerli şeyden bir sonuç alınamaz. Mehdilik ...
  • Müslümanlar neden biribirleriyle musafaha ederler?
    9443 Pratik Ahlak 2011/07/14
    Müfaala kipinden olup iki kişi arasında gerçekleşen musafaha, el vermek manasına gelmektedir. Birisi ‘Safehtuhu’ derse bu ‘Elimin içi onun elinin içine değdi’ anlamına gelir. Musafahatun, birbirine el vermek, ellerin içini biribirine değdirmek, demektir. Selam vermek ve tokalaşmak güzel davranışın örneğidir. İslam Peygamberi (s.a.a) ve Masum ...
  • Niçin bazıları ölülerin kabirlerini yarıp araştırma yapıyorlar? Acaba bu iş haram mıdır?
    5503 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/04/09
    Büyük taklit mercilerinin bu soruya cevapları şöyledir: Müminin kabrinin açılması haramdır. Ama aşağıda zikredilen konularda kabrin açılmasının sakıncası yoktur: 1. Cenaze gasbi yere defnedilmiş olursa ve yerin sahibi, cenazenin orada kalmasına razı olmazsa. 2. Cenazeyle birlikte defnedilen kefen veya başka bir ...
  • Alkol kullanmaktan nasıl uzak kalınabilir ve bundan tövbe etmenin yolu nedir?
    22117 Teorik Ahlak 2011/10/23
    Her günahtan tövbe etmenin dayanağı, şahsın gerçekten kabul ettiği inanç ve değerlerdir. Eğer insan Allah’a ve diriliş gününe iman ederse, diğer bir dünyada amellerinin neticesini göreceğini bilirse ve kendisini gafletten kurtarmak gerektiğine kanaat getirirse, rahatlıkla günahlardan el çekebilir. Eğer insan haram işlerin kendisini nasıl bir bedbahtlığa ve ...
  • Türkiye bankalarında yatan paramla devlete ait borç bonosu satın alıp karından yararlanabilir miyim?
    5422 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/02
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Orası İslam ülkesi olması nedeniyle onlardan kar almak sakıncalıdır. Elbette orada şubesi olan İslamî olmayan bankalar veya gerçekten katılım bonosu olması müstesnadır.  Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Ömrü uzun olsun) Bürosu:
  • Namazda âmin söylemenin yasaklanmasının felsefesi nedir?
    9495 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/16
    Ehlibeyt rivayetleri esasınca namazda âmin sözünü söylemek caiz değildir ve bunu söylemek namazın geçersiz olmasına neden olur. Artı, caiz olmaması delile ihtiyaç duymaz; yani namaz ibadetsel bir fiil olduğundan ve insanın kendi tarafından namaza bir şey eklenemeyeceğinden, eğer şeriat tarafından bir şeyin caiz oluşu ispatlanmazsa, bunun kendi ...
  • Bahaîlerin düşüncelerinin yanlış oluşu, necis olmalarının nedeni ve onların inançlarını saflıkla kabul edenlerin durumu hakkında açıklamada bulununuz.
    11426 Eski Kelam İlmi 2008/02/17
    Bab adıyla tanınan Alimuhammed, ilk olarak 1847 yıllarında çok farklı inanç ve kurallar ortaya çıkarmaya başlamıştır. Sonraları onun düşüncelerini kabul eden ve daha da genişleterek Bahaîliği kuran Mirza Hüseyinali Baha'dır. Bu şahıs kitaplarında; kendisinin ve Alimuhammed Bab'ın gelmesiyle İslam dinin geçerliliğini yitirdiğini, İslami hükümlerin yürürlükten kalktığını ve Hz. Muhammed'in risaletinin ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7033 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar