Gelişmiş Arama
Ziyaret
7697
Güncellenme Tarihi: 2012/04/15
Soru Özeti
Yaratmada tevhidin manası nedir?
Soru
Yaratmada tevhidin manası nedir?
Kısa Cevap

Varlık âleminin yüce Allah dışında hiçbir yaratıcısının olmamasına yaratmada tevhit denir. Mümkün varlıklar, onların eserleri, fiilleri ve hatta insan ve onun tüm icat ve keşifleri hiçbir tartışmaya yer bırakmaksızın Allah’ın yaratıklarıdır. Varlık âleminde bulunan her şey O’nun mahlûkudur. Ama bazıları vasıtasız bir şekilde ve bazıları ise vasıtayladır.

Ayrıntılı Cevap

Yaratmada Tevhidin Manası:

Yaratmak yüce Allah’ın sıfatlarındandır. Bu sıfat Allah’ın varlığını ispat eden delillerin bir gereğidir; zira söz konusu deliller, yüce Allah’ın varlıkların başlangıcı ve onların en temel nedeni olduğunu içerir. Konu, Yüce Allah’ın yaratma da bir ortağının olmaması ve Allah dışında evrenin bir yaratıcısının bulunmayışıdır. O halde tevhidin dallarından birisi, yaratmada tevhittir.[1] Başka bir ifadeyle, yaratmada tevhit varlık evreninde birden fazla asıl ve bağımsız yaratıcının olmayışı ve diğer nedenlerin yaratıcılığının ise O’nun yaratmasının boylamında olduğu ve O’nun izin ve emriyle gerçekleştiği anlamındadır.[2] Bazen fiillerde tevhit olarak da adlandırılan yaratmada tevhit, filozofların literatüründe tüm düzenlerin, kanunların, nedenlerin, sonuçların, sebeplerin ve neticelerin Allah’ın fiili, O’nun işi ve Allah’ın iradesinden kaynaklanması anlamındadır. Evrendeki varlıkların zatları itibari ile Allah’tan bağımsız bir varlıkları olmayışları gibi etki etme ve nedensellikte de bir bağımsızlıkları yoktur. Netice itibari ile Yüce Allah’ın kendi zatında bir ortağı yoktur. Fiilsel tevhit “La havle ve la kuvvete illa billâh” diye belirtilen mübarek tespihin karşılığıdır ve bu felsefede “Allah dışında varlıkta hiçbir şeyin etkisi yoktur” kaidesiyle beyan edilir.[3]

Akıl yaratmada tevhidi kabul eder mi?

Akıl apaçık bir şekilde evrenini yaratıcısının birliğine tanıklık eder; zira Allah’ın varlığını ispat eden delillerin gereğince (özellikle imkân ve zorunluluk delili esasınca) tüm varlıklar mümkündür ve zatı itibari ile zorunlu varlığın sonuç ve mahlûkudur. Zati tevhidin delilleri gereğince, zatı itibari ile zorunlu varlık birdir. Dolayısyla evrenin yaratıcısı Yüce Allah’tan başka bir kimse değildir.[4]

Kur’an’ın bu meseleye bakışı nasıldır?

Kur’an-ı Kerim birçok ayette Allah’ın evreni yaratmada bir oluşunu vurgulamıştır. Nitekim şöyle buyurmuştur:

1. قُلِ اللَّهُ خالِقُ كُلِّ شَیْ‏ءٍ وَ هُوَ الْواحِدُ الْقَهَّارُ ;[5]  deki Allah her şeyi yaratandır.

2. اللَّهُ خالِقُ كُلِّ شَیْ‏ءٍ وَ هُوَ عَلى كُلِّ شَیْ‏ءٍ وَكِیلٌ;[6] Allah her şeyi yaratandır ve her şeye vekildir.

3. ذلِكُمُ اللَّهُ رَبُّكُمْ خالِقُ كُلِّ شَیْ‏ءٍ لا إِلهَ إِلاَّ هُوَ;[7] İşte her şeyin yaratıcısı olan Rabbiniz Allah! O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur.

4. هَلْ مِنْ خالِقٍ غَیْرُ اللَّهِ;[8] Allah’tan başka bir yaratıcı var mıdır?

5. رَبُّنَا الَّذِی أَعْطى كُلَّ شَیْ‏ءٍ خَلْقَهُ ثُمَّ هَدى;[9] Rabbimiz her şeye varlığını veren ve onu hidayete erdirendir.

Hadisler ve Yaratmada Tevhit:

İslami rivayetler de yaratmada tevhidi açıkça dile getirmiş ve vurgulamıştır. İmam Ali (a.s) bu hususta şöyle buyurmuştur: “لم یشركه فی فطرتها فاطر، و لم یعنه علی خلقها قادر[10]; Böceği yaratmada hiç kimse Allah’ın ortağı olmamıştır ve ona yardım etmemiştir. Ve aynı şekilde şöyle buyurmuştur: “و لا شریك له اعانه علی ابتداع عجائب الامور[11]; Evrenin azametlerini yaratmada Allah’a yardım eden bir ortak yoktur ve buna benzer birçok rivayet daha vardır.

Yaratmada tevhit, determinizm anlamına gelen neden-sonuç düzenini ve seçmeyi inkâr etmek anlamında mıdır?

Yaratmanın yüce Allah’a özgü oluşunun doğal fenomenler arasındaki düzeni inkâr etmek anlamında olmadığını burada belirtmeliyiz; çünkü madde dünyasının cüzlerinde bulunan neden ve sonuç düzeni nedensellikte ve icat etmede nedenlerin bağımsız olması anlamına gelmez. Bilakis Yüce Allah bu kanunu madde dünyasında meydana getirmiş ve bizzat kendisi bu kanunu icat etmiştir. Güneş ve hava yerin yeşermesinde etkilidir, su bitkilerin gelişiminde tesir sahibidir, ama onların tümünün etki ve tesirde bulunması Allah’ın izniyledir ve bunlar varlıkta ilahi sünnetlerin göstergeleridir. Yaratmada tevhidi nedensellik düzeni ve evrendeki cüzler arasındaki maddi ilişkinin inkârı olarak yorumlayan kimseler hataya düşmüşlerdir ve bu yüzden dinin bilim karşıtı olduğunu iddia etmişlerdir.[12] O halde yaratmada tevhit determinizm ve cebir değildir. Tüm fiillerin yaratıcısı Allah’tır ve bizim irademiz onun iradesinin boylamındadır.

 


[1] Rabbani Gulpaygani, Ali, Akaid’i İstidlali, Saytı Endişei Kum.

[2] Saytı Hovze net.

[3] Asfar, c: 2, s: 216 – 219, ve Nihayetu’l Hikme, c: 3, s: 677, ve Mutahhari, Mecmuayı asar, c: 2, s: 103; Terkaşvend, İhsan, Tevhit ve Meratibi An.

[4] Rabbani Gulpaygani, Ali, Akaid’i İstidlali, Saytı Endişei Kum.

[5] Rad Suresi, 16. ayet.

[6] Zümer Suresi, 62 ayet.

[7] Mü’min Suresi, 62 ayet.

[8] Fatır Suresi, 3. ayet.

[9] Ta’ha Suresi, 50. ayet.

[10] Nehcü’l Belağa, 185. Hutbe.

[11] a.g.e, 91. Hutbe.

[12] Subhani, Cafer, Tercüme Muhaddisi, Cevat, Simayı akaidi Şia, s: 56, Meş’ar.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Ölen ve cenazesi geç defnedilen bir ferdin ruhu nasıl bir duruma girer?
    31081 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Kur’an-ı Kerim’den istifade edildiği kadarıyla, Yüce Allah ölenlerin ruhunu özel bir âlemde korumaktadır ve geç defnedilme durumunda ruha bir zarar gemlememektedir; bununla birlikte rivayetlere göre, cenazenin çabuk defnedilmesi icap eder. ...
  • Acaba Hz. Masume (s.a) mezarının ziyareti için özel bir gusül mevcut mudur?
    6150 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
     Bazı Taklit Mercileri İmamların Haremlerine girmek ve ziyaret etmek için gusül almayı müstehap bilmektedirler. Diğer bazı taklit mercileri ise bu ziyaretler için gusül’ün müstehap oluşunu rivayet açısından sabit bilmemekte şöyle buyurmaktalar: Eğer bir kimse ziyaret için gusül almak isterse bunu reca (sevap ümidi) ile ...
  • Miraç nedir? Hz. Muhammed’in (s.a.a) dışında da bir peygamber miraca gitmiş midir?
    22418 Eski Kelam İlmi 2011/12/10
    Miraç, Arapça’da göğe çıkmak için kullanılan vasıta demektir. Rivayet ve tefsirlerde ise Peygamberimizin (s.a.a) fiziki olarak Mekke’den Beytu’l-Mukaddes’e gitmesine, oradan göğe çıkmasına, sonrada tekrar Mekke’ye dönmesine miraç denmektedir. Rivayetlerden anlaşıldığı kadarıyla Resulullah’ın (s.a.a) dışında herhangi bir peygamber miraca gitmemiştir; sadece Hz. Süleyman, Hz. İdris ve Hz. İsa ...
  • Şia ile sünninin evlenmesi caiz midir?
    47244 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/02/28
    Continue... ...
  • Şia Hz. Ali(a.s)'ın faziletlerini ispatlamada Ehl-i Sünnet'in mütevatir hadislerine dayanabilir mi?
    7463 Masumların Siresi 2011/06/21
    Tevatür yalan üzere anlaşmaları mümkün olmayan büyük bir kalabalığın bir konuyu nakletmelerine denir. Biz inanıyoruz ki Hz. Ali'nin faziletleri ve onun imameti hakkındaki nas tevatürle sabittir. Bunu Şia'nın hadis ve tarih kaynaklarının yanı sıra Ehl-i sünnetin kitaplarından ve sahabilerin hadislerini nakleden eserlerden istifade ediyoruz. Buna göre bizim bu konuyla ilgili ...
  • hangi sınıra kadar kocasına itaat etmelidir? Erkek onu yolculuğa mecbur edebilir mi?
    10470 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Hadevi Tahrani’nin belirtilen soru hakkındaki cevabının açıklaması şudur:Kadın cinsel doyum konusunda erkeğe itaat etmelidir ve erkek evden çıkmayı yasaklarsa bu durumda kendisi evden çıkamaz. Elbette evlilik hayatının farz ve haramlarla yetinmeyle sorundan yoksun olmasının imkânsız olduğuna dikkat edilmelidir. Ama ahlaka riayet etmek evliliğin pekişmesi ve tatlılığını ...
  • Peygamber Efendimize (s.a.a) göre başkalarına hediye vermenin adabı nasıldır?
    17497 هدیه 2012/05/19
    Hediye vermek ve almak Peygamber Efendimizin (s.a.a) ameli siresinde vardı. Ama Peygamber Efendimizden (s.a.a) gelen rivayetler esasınca hediye verme işi kendi ve diğerlerine meşakkat ve zahmeti beraberinde getirmemelidir; zira bu işteki hedef ünsiyet ve ülfet oluşturmaktır ve eğer onun adap ve şartlarına riayet edilmezse uygun olan neticeye ...
  • Geçici evlilikte iddet beklemenin felsefesi nedir?
    8946 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2009/10/18
    Kadın yaise ise iddet beklemesine gerek yoktur. Yaiseden kasıt Kureyişli ise altmış ve Kureyşli değilse elli yaşını doldurmuş olmasıdır. Kısır olan kadın yaise sayılmaz, bu yüzden evlendikten sonra iddet beklemesi gerekir.Bu hükmün felesefesine gelince ayet ve rivayetlerde hükümlerin bütün ...
  • İslam’la Hıristiyanlık arasındaki Allah’ın oğlunun olması ve olmaması meselesindeki tezat ve zıtlık nasıl giderilebilir?
    8453 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Müslümanlar, Tevhid suresi gereğince Allah-u Teala’nın kimseyi doğurmadığına ve kimseden doğmadığına inanmaktalar. Bu inanç bütün tevhidi dinlerde vardır. Hz. İsa’nın (a.s) dinide bu kaidenin dışında değildir; zira bütün semavi dinler akıl ve fıtrat üzerine kuruludur. Allah-u Teala’nın varlık aleminin yaratıcısı ve hiçbir şeye muhtaç olmadığı konusu akıl ...
  • İslam’ın Tebliğ Yöntemi Nasıldı?
    12515 Masumların Siresi 2011/08/17
    Tebliğ mesaj iletmek anlamındadır. Tüm ilahî peygamberlerin ve özellikle de yüce İslam Peygamberinin misyonu insanları karanlıklardan nura yöneltmek olduğundan, İslam’da tebliğ Allah’ın mesajını kullarına ulaştıran bir vesile olarak çok önemlidir. İslam’da tebliğ yöntemleri sözlü, yazılı ve amelî olarak üç kısma ayrılabilir. Bu her üç kısmın da değişik türleri vardır. ...

En Çok Okunanlar