Gelişmiş Arama
Ziyaret
7666
Güncellenme Tarihi: 2012/04/15
Soru Özeti
Yaratmada tevhidin manası nedir?
Soru
Yaratmada tevhidin manası nedir?
Kısa Cevap

Varlık âleminin yüce Allah dışında hiçbir yaratıcısının olmamasına yaratmada tevhit denir. Mümkün varlıklar, onların eserleri, fiilleri ve hatta insan ve onun tüm icat ve keşifleri hiçbir tartışmaya yer bırakmaksızın Allah’ın yaratıklarıdır. Varlık âleminde bulunan her şey O’nun mahlûkudur. Ama bazıları vasıtasız bir şekilde ve bazıları ise vasıtayladır.

Ayrıntılı Cevap

Yaratmada Tevhidin Manası:

Yaratmak yüce Allah’ın sıfatlarındandır. Bu sıfat Allah’ın varlığını ispat eden delillerin bir gereğidir; zira söz konusu deliller, yüce Allah’ın varlıkların başlangıcı ve onların en temel nedeni olduğunu içerir. Konu, Yüce Allah’ın yaratma da bir ortağının olmaması ve Allah dışında evrenin bir yaratıcısının bulunmayışıdır. O halde tevhidin dallarından birisi, yaratmada tevhittir.[1] Başka bir ifadeyle, yaratmada tevhit varlık evreninde birden fazla asıl ve bağımsız yaratıcının olmayışı ve diğer nedenlerin yaratıcılığının ise O’nun yaratmasının boylamında olduğu ve O’nun izin ve emriyle gerçekleştiği anlamındadır.[2] Bazen fiillerde tevhit olarak da adlandırılan yaratmada tevhit, filozofların literatüründe tüm düzenlerin, kanunların, nedenlerin, sonuçların, sebeplerin ve neticelerin Allah’ın fiili, O’nun işi ve Allah’ın iradesinden kaynaklanması anlamındadır. Evrendeki varlıkların zatları itibari ile Allah’tan bağımsız bir varlıkları olmayışları gibi etki etme ve nedensellikte de bir bağımsızlıkları yoktur. Netice itibari ile Yüce Allah’ın kendi zatında bir ortağı yoktur. Fiilsel tevhit “La havle ve la kuvvete illa billâh” diye belirtilen mübarek tespihin karşılığıdır ve bu felsefede “Allah dışında varlıkta hiçbir şeyin etkisi yoktur” kaidesiyle beyan edilir.[3]

Akıl yaratmada tevhidi kabul eder mi?

Akıl apaçık bir şekilde evrenini yaratıcısının birliğine tanıklık eder; zira Allah’ın varlığını ispat eden delillerin gereğince (özellikle imkân ve zorunluluk delili esasınca) tüm varlıklar mümkündür ve zatı itibari ile zorunlu varlığın sonuç ve mahlûkudur. Zati tevhidin delilleri gereğince, zatı itibari ile zorunlu varlık birdir. Dolayısyla evrenin yaratıcısı Yüce Allah’tan başka bir kimse değildir.[4]

Kur’an’ın bu meseleye bakışı nasıldır?

Kur’an-ı Kerim birçok ayette Allah’ın evreni yaratmada bir oluşunu vurgulamıştır. Nitekim şöyle buyurmuştur:

1. قُلِ اللَّهُ خالِقُ كُلِّ شَیْ‏ءٍ وَ هُوَ الْواحِدُ الْقَهَّارُ ;[5]  deki Allah her şeyi yaratandır.

2. اللَّهُ خالِقُ كُلِّ شَیْ‏ءٍ وَ هُوَ عَلى كُلِّ شَیْ‏ءٍ وَكِیلٌ;[6] Allah her şeyi yaratandır ve her şeye vekildir.

3. ذلِكُمُ اللَّهُ رَبُّكُمْ خالِقُ كُلِّ شَیْ‏ءٍ لا إِلهَ إِلاَّ هُوَ;[7] İşte her şeyin yaratıcısı olan Rabbiniz Allah! O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur.

4. هَلْ مِنْ خالِقٍ غَیْرُ اللَّهِ;[8] Allah’tan başka bir yaratıcı var mıdır?

5. رَبُّنَا الَّذِی أَعْطى كُلَّ شَیْ‏ءٍ خَلْقَهُ ثُمَّ هَدى;[9] Rabbimiz her şeye varlığını veren ve onu hidayete erdirendir.

Hadisler ve Yaratmada Tevhit:

İslami rivayetler de yaratmada tevhidi açıkça dile getirmiş ve vurgulamıştır. İmam Ali (a.s) bu hususta şöyle buyurmuştur: “لم یشركه فی فطرتها فاطر، و لم یعنه علی خلقها قادر[10]; Böceği yaratmada hiç kimse Allah’ın ortağı olmamıştır ve ona yardım etmemiştir. Ve aynı şekilde şöyle buyurmuştur: “و لا شریك له اعانه علی ابتداع عجائب الامور[11]; Evrenin azametlerini yaratmada Allah’a yardım eden bir ortak yoktur ve buna benzer birçok rivayet daha vardır.

Yaratmada tevhit, determinizm anlamına gelen neden-sonuç düzenini ve seçmeyi inkâr etmek anlamında mıdır?

Yaratmanın yüce Allah’a özgü oluşunun doğal fenomenler arasındaki düzeni inkâr etmek anlamında olmadığını burada belirtmeliyiz; çünkü madde dünyasının cüzlerinde bulunan neden ve sonuç düzeni nedensellikte ve icat etmede nedenlerin bağımsız olması anlamına gelmez. Bilakis Yüce Allah bu kanunu madde dünyasında meydana getirmiş ve bizzat kendisi bu kanunu icat etmiştir. Güneş ve hava yerin yeşermesinde etkilidir, su bitkilerin gelişiminde tesir sahibidir, ama onların tümünün etki ve tesirde bulunması Allah’ın izniyledir ve bunlar varlıkta ilahi sünnetlerin göstergeleridir. Yaratmada tevhidi nedensellik düzeni ve evrendeki cüzler arasındaki maddi ilişkinin inkârı olarak yorumlayan kimseler hataya düşmüşlerdir ve bu yüzden dinin bilim karşıtı olduğunu iddia etmişlerdir.[12] O halde yaratmada tevhit determinizm ve cebir değildir. Tüm fiillerin yaratıcısı Allah’tır ve bizim irademiz onun iradesinin boylamındadır.

 


[1] Rabbani Gulpaygani, Ali, Akaid’i İstidlali, Saytı Endişei Kum.

[2] Saytı Hovze net.

[3] Asfar, c: 2, s: 216 – 219, ve Nihayetu’l Hikme, c: 3, s: 677, ve Mutahhari, Mecmuayı asar, c: 2, s: 103; Terkaşvend, İhsan, Tevhit ve Meratibi An.

[4] Rabbani Gulpaygani, Ali, Akaid’i İstidlali, Saytı Endişei Kum.

[5] Rad Suresi, 16. ayet.

[6] Zümer Suresi, 62 ayet.

[7] Mü’min Suresi, 62 ayet.

[8] Fatır Suresi, 3. ayet.

[9] Ta’ha Suresi, 50. ayet.

[10] Nehcü’l Belağa, 185. Hutbe.

[11] a.g.e, 91. Hutbe.

[12] Subhani, Cafer, Tercüme Muhaddisi, Cevat, Simayı akaidi Şia, s: 56, Meş’ar.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Niçin Hz. Mehdi (a.s) gaybet döneminde insanların hidayeti için bir kitap te'lif etmiyor?
    10828 Eski Kelam İlmi 2011/05/23
    Şimdi gaybet döneminde yaşıyoruz; bu dönem genel naiplerin dönemidir. Bu dönemde Şia'nın hidayeti gerekli şartları haiz Şia'nın büyük fakih ve alimlerinin üzerinedir. Ama bu dönemde Hz. Mehdi'nin insanların yararlanmaları için niçin bir kitap telif etmediği konusuna gelince bunun çeşitli nedenleri olabilir. Örneğin:
  • Allah kelimesinin lügatteki anlamı ndedir?
    12909 Eski Kelam İlmi 2011/03/01
    Farçada "huda" kelimesiyle karşılık bulmuş olan mübarek "Allah" kelimesi has isim ve Allahın en kapsamlı isimlerindendir. Hz Ali (a.s.) "Allah" kelimesinin anlamı hakkında şöyle buyurmuş: "Allah yaratıkların kendisinde şaşkılıkta kaldığı ve kendisine aşık oldukları bir mabud anlamını veriyor. Gözlerden gizli olan ve akılların (künhi zatiını) derk edemedikleri ...
  • Yoga-Zen konsantrasyonu (meditation) hakkında görüşünüz nedir?
    10228 Pratik Ahlak 2010/10/12
    Bu tekniği yapanların iddiasına göre konsantrasyon egzesizi yapmak, bizi şaşırtıcı bir şekilde düşüncelerimizin arasında yolculuk yapmamızı sağlıyor. Onun, daha sağlıklı, ıztrapsız, endişesiz bir yaşam sağlaması, yorgunluğu gidermesi gibi birçok faydalar vardır. Ve bizi zihnin çeşitli safhalarına ve farkındalığa ulaştırıyor.Konsantrasyon, ...
  • “Allah dilediğini saptırır, dilediğini hidayete erdirir” şeklindeki ayetin anlamı nedir?
    34702 Tefsir 2015/06/18
    Kelam ilminde insanın kendiişlerinde ihtiyar sahibi olduğu gerçeği kesin delillerle ispat edilmiştir. Kuranın öğretileri de bu hakikatten farklı değil ve bu hakikati teyit ediyor. Ancak şu var ki kuranın bazı ayetleri diğer bazılarını tefsir ediyor konumda olduğunu bilmek lazım. Dolayısıyla ayetlerin gerçek anlamlarını elde edebilmek için konuyla ...
  • Hazreti İbrahim (a.s)’in yaşamının önemli bölümlerini Kur’an ve rivayetler esasınca açıklar mısınız?
    14536 تاريخ بزرگان 2012/02/14
    Hazreti İbrahim (a.s)’in yaşamı üç belirgin aşamada söz konusu edilebilir: 1. Nübüvvetten önceki dönem. 2. Nübüvvet ve putperest Babil kavmiyle mücadele dönemi. 3. Babil’den hicret edip Mısır, Filistin ve Mekke topraklarında faaliyet gösterdiği dönem.1. İbrahim (a.s)’in doğduğu yer ve çocukluğuİbrahim (a.s), “Babil” topraklarında dünyaya geldi. İbrahim (a.s)’in doğumundan ...
  • Neden İslam dininde evlat boşanma durumunda erkeğe verilir?
    3787 Koruma 2019/06/15
    Öncelikle bu soruda kast edilen ifadenin incelenmesi gerekir. Eğer kastınız evladın intisabı ise İslam dininde evladın intisabı erkeğe olduğu gibi kadınadırda. Bu konu tamamen açık ve nettir. Örneğin mahremiyet, miras, akrabalık,... erkeğe özgü değildir. Bütün bu bağlar kadın içinde söz konusudur.[1] Ama eğer kastınız ...
  • Dinin usul ve fürû’u Masum İmamların (a.s) hadislerinden mi alınmıştır? Eğer böyle ise lütfen kaynak gösteriniz. Değilse ne zaman ve kimin tarafından böyle bir ayırım yapılmıştır?
    9700 Eski Kelam İlmi 2011/03/03
    Dinin usul ve fürû’unun şu anda ki şekli Masum İmamların (a.s) hadislerinden alınmamıştır. Din ilimleri alimleri, dini öğretileri bu şekilde bölümlere ayırmışlardır. Bu iki asıl’ın geçmişi hicri birinci yüzyılın ikinci yarısına dayanmaktadır. Ama bu ismi (usul-u din) kimin verdiği tam olarak belli değildir. Böyle ilmi konular genellikle alimlerin ...
  • ben kasetlerden ve has şirketlere ait sd.lerden kopyalama yapıyordum. Şirketleri tanımadığımı dikkate alarak onların hakkını nasıl eda edebiliyorum?
    6249 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/06/18
    Kopyalama ve manevi haklar noktasında değerli mercilerin görüşleri farklıdır. Ayetullah, İmam Humeyni, Tebrizi, Sistani, ve Safi hazretleri şuna inanmaktadırlar: yazılım türü bir şeyi icat etmek usulen üretkenine hak icat etmiyor ve dolayısıyla sahiplerinden izin almaksızın kopyalamaları ve çoğaltması caizdir. Ayetullah Hamenei, Behcet, ve Vahit hazretleri şöyle diyorlar: ...
  • Dine dayalı ahlakın manası nedir?
    11239 Yeni Kelam İlmi 2012/06/16
    Din ve ahlak arasındaki ilişki bağlamında ahlaki değerlerin temelleri hususunda iki genel bakış vardır: 1. Ahlak dinden bağımsız bir disiplindir ve din bir ile ilişkisi yoktur. 2. Ahlak din, iman ve Allah’a inanmayla bağlantı kurmaksızın gerçekleşmez. Batı toplumlarında bu konu geniş ...
  • Acaba Kuran-ı Kerim'de sırat köprüsüne işaret edilmiş midir?
    50484 Kur’anî İlimler 2009/05/13
    “Sırat köprüsü” kelimesi Kuran-ı Kerim'de geçmemesine rağmen bazı rivayetlerde bu kelime açıklanmıştır; örneğin İmam Sadık (a.s), Fecir Suresi’nin 14. ayetindeki “Mirsad” kelimesinin tefsirinde, onu cehennemden geçen bir köprü olarak beyan etmiştir.Konunun açıklığa kavuşması için, “sırat” kelimesi hakkında bazı noktaları açıklayacağız. “Sırat” yol anlamına gelmektedir ve bazı ayetlerde geçen “sırat-ı ...

En Çok Okunanlar