Gelişmiş Arama
Ziyaret
7778
Güncellenme Tarihi: 2010/06/12
Soru Özeti
İnsanın günaha tekrar yönelmemesi için terkettiği günahtan ne kadar uzak kalması gerekiyor?
Soru
İnsanın günaha tekrar yönelmemesi için terkettiği günahtan ve kötü bir ahlaki amelden ne kadar uzak kalması gerekiyor? İnsanın bir amele yeniden dönmemesi için kimisi 40 gün, kimiside 21 gün o amelin yapılmaması gerektiğini söylüyor. Bunlar doğru mudur? Bu konuda ayet ya da hadis var mıdır?
Kısa Cevap

Bu konuda herhangi bir ayete ve  rivayete rastlamadık, ancak insan kırk gün amellerini ihlasla yerine getirir ve onları Allah rızası için yaparsa Allah hikmetini onun kalbine yerleştirir, diline akıtır, şeklinde rivayetler vardır.

Bu bağlamda şu noktalarıda göz önüne almak gerekir:
1- İnsan bu dünyada olduğu sürece Şeytanın vereceği zarardan güvende değildir; öyleyse asla günahtan korunacağını zannetmesin.
2- Allah’ın rahmetinden asla ümit kesmemek gerekir; günah ne kadar tekrar edilirse edilsin yinede tevbe kapısı açıktır ve Allah’ın rahmetinden ümidi kesmemek gerekir.

Ayrıntılı Cevap

Cevabın anlaşılabilmesi için önce birkaç noktayı hatırlatmamız gerekiyor:
1- Konuyla ilgili herhangi bir ayet ve hadise rastlamadık; ancak kırk sayısının tesiri hakkında rivayetlerde bir çok nokta gelmiştir. Onlardan sorunuzla ilgili olduğunu tahmin ettiğimiz bazılarını aşağıda aktarıyoruz:
a) Kim Allah’a olan imanını kırk gün ihlaslı ederse ve kırk gün ihlasla Allah’ı anarsa, Allah onu dünyaya karşı isteksiz eder, dünyanın dert ve dermanlarına karşı gözünü açar, hikmetini kalbine yerleştirir ve diline akıtır.[1]
b) Kırk gün helal lokma yiyenin kalbi nurlanır.[2]
c) Hz. Adem cennetten indirildikten ve Hz. Davud evla olanı terkettikten sonra kırk gün ve gece tevbeyle meşguldüler.[3]
Bunların dışında da ahlaki kemale ulaşmakta ve kötü amellerin silinmesinde kırk sayısının etkisi gözlemlenmektedir.
2- Kuşkusuz bir amelin tekrar edilmesi insanın ruhunda ve canında nüfuz ettiği; ahlak alimlerinin deyimiyle sabit bir meleke ve sıfata dönüşmesine neden olduğu gibi, bir amel terkedildiğinde de o amelin nefsani etkileri insanın ruhundan silinmesi uzun zaman alır ve o günaha yeniden dönmek kolaylıkla gerçekleşmeyecek şekilde insanın o günahın lezzetini unutmasına neden olur.
3- İnsan bu dünyada olduğu sürece Şeytanın vereceği zarardan güvende değildir.[4] Kur’an-ı Kerim buyuruyor: ‘Ben kendi nefsimi temize çıkarmıyorum. Hiç şüphesiz Rabbimin merhamet ettiğinin dışında nefis sürekli kötülüğü emreder. Kuşkusuz Rabbim affeden ve merhamet edendir.’[5]
Bundan dolayı Masum İmamlar (a.s) Allah’a hep şöyle arzederlerdi: ‘İlahi! Bir an dahi olsun bizi kendi halimize bırakma.’[6]
Bu yüzden günah işlememekten dolayı asla güvende olunduğu zannedilmesin
4- Allah’ın rahmetinden ümit kesmemek gerekir; zira günah ne kadar tekrar edilirse edilsin yinede tevbe kapısı açıktır ve Allah’ın rahmetine hep ümit bağlamak gerekir.[7]



[1] -Usul-u Kafi, c.2, s.16

[2] -Kimyay-ı Saadet, c.1, s.367

[3] -Bihar-ul Envar, c.5, s.43

[4] - Kadı Kadai, Şehab-ul Ahbar, hadis:709

[5] -Yusuf/53

[6] -Usul-ul Kafi, c.2, s.524

[7] -Yusuf/87

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Istakoz, deniz kabukları ve ahtapot yemek haram mıdır?
    59266 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/09
     Istakoz[1] ve deniz kabuklarını yemek haramdır. Dini kaynaklar uyarınca helal ve haram olan hayvanların birbirlerinden ayırt edilmesi için bir takım genel kurallar açıklanmıştır. Bu kurallar deniz ve kara hayvanları hakkında birbirinden farklıdır. Kuşların da kendilerine özgü hükümleri vardır…
  • Bir şahıstan veya bankalardan aldığımız borca ve her ay taksitini ödediğimiz paraya humus düşer mi?
    5865 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Dikkatinizi buna benzer bir soruya İmam Humeyni (r.a) ve Ayetullah Hamaney tarafından verilen cevaba çekiyoruz: 868. Soru: Birkaç yıl önce bir bankadan borç aldım ve onu bir yıllığına banka hesabıma aktardım. Bu borçtan faydalanamadım ve her ay ...
  • Kız ve oğlan elçilik ve nişanlılık aşamasından sonra ve nikahtan önceki ilişkileri nasıl olmalıdır?
    12259 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Hikmet sahibi Allah kadın ve erkeği birbiri için yaratmıştır. İslam’a göre kadın ve erkek birbirlerinin tamamlayıcısıdırlar; zira birbirlerine sükunet vermekte, cinsel, ruhsal ve duygusal ihtiyaçlarını gidermekteler. İslam, her iki tarafında ...
  • Hz. Ali'nin (a.s) dilenciye yüzüğünü vermesi haliyle, ayağından ok çekildiğinde bunu fark etmemesi hali arasında bir çelişki yok mudur?
    15833 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2009/04/18
    Sorunuza şu şekilde cevap verebiliriz: 1- İnsan, ilahi rızaya uygun ameller yaparak kemale erişebilme gücüne sahiptir. Yani insan-ı kâmil makamına ulaşarak bütün mükemmellikleri kendisinde toplayabilir. 2- İnsan-ı kâmil makamına ulaşmak demek, bu makama ulaşanların çeşitli halleri olmayacağı anlamına gelmez. Bize ve birçok Müslüman'a göre İmam Ali (a.s), Müslümanlar için mükemmel bir örnektir ve ...
  • Cude’nin Hz. Hasan’dan (a.s) olma bir evladı var mıydı?
    19559 تاريخ بزرگان 2011/08/17
    Cude, Eş’as b. Kays Kindi’nin kızıdır. Eşas, İslam’ın ilk yıllarındaki meşhur şahıslardan olup o dönemin tehlikeli münafıklarından sayılmaktaydı. Belazeri’nin yazdığına göre Cude babasının hilesiyle İmam Hasan Mücteba (a.s) ile evlenmiştir.[1] Bir rivayette İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: Eşas, Müminlerin ...
  • Sehl bin Sa’d Saidi kimdi?
    9033 تاريخ بزرگان 2011/04/13
    Sehl bin Sa’d Ensari Saidi, Resul-i Ekrem’in (s.a.a) tanınmış sahabelerinden olup Peygamberimiz vefat ettiği zaman 15 yaşındaydı. Onun asıl adı ‘Hazn’ idi, ama Peygamber (s.a.a) adını ‘Sehl’ diye değişti. Künyesi ‘Ebu’l Abbas’ idi. Uzun bir ömür sürdü. Medine’de ölen son sahabe olduğu söylenmektedir. Kimisi hicri 88 yılında, kimisi ...
  • Kuranı kerimde, kalpteki itminan ile iman ilişkisi nasıl konu edilmiş?
    12615 Tefsir 2010/12/18
    Lügatte imanın anlamı şöyle beyan edilmiştir: yalanlamanın karşıtı olup tasdik etmektir. Istılahta ise anlamı şöyledir. Dille ikrar ve itiraf etmektir, kalpte bir kararlılık ve sözleşmedir, organlarda da ameldir. "İtminan" ve tümenine ise lügatte kararsızlık ve ıstırabın ardından gerçekleşen (kalpsel veya zihinsel) rahatlık ve huzurdur.
  • Peygamberin (s.a.a.) Teşkil Etmiş Olduğu Hükümetin, Allah’ı Arayan Fıtrat ile İrtibatı nedir?
    8033 کلیات 2012/10/24
    Bize göre Resul-i Ekrem’in (s.a.a.) teşkil etmiş olduğu hükümet ilahi bir emir idi. Ama bu emri iktiza eden nokta, bu hükümetin insan yaşamının tüm alanlarında tesir etmesidir. İmam Bakırdan (a.s.) “…velayete davet edildiği kadar hiç bir şeye davet edilmedi”[i] şeklinde nakledilen tabir buna yöneliktir. ...
  • “Vebtelül yetama hatta iza beleğun nikahe” şeklinde olan ayetin anlamı nedir?
    8041 Tefsir 2012/05/12
    Allah u Teâlâ bu ayeti kerimede yetimlerden sorumlu olan kimselere düstur veriyor ki yetimlerin mallarına karşı dikkatli olmalarını istiyor. Yani onların sermayesini korusunlar, sorumlulukları döneminde buluğ ve rüşt çağına erinceye kadar onları denemeye tabi tutsunlar. Sorumlular, sorumluluklarının altında olan yetimlerin buluğ ve rüşt çağına erdiklerini fark ettiklerinde ...
  • Dört seçkin kadın ve babalarının ismi nedir?
    20774 تاريخ بزرگان 2010/05/19
    İnsanlık tarihi boyunca tevhid yolunda ve ilahi hedefler uğruna büyük fedakârlıklar gösteren Evliya ve Salihlerin içinde kadınlarda vardır. Onların namı insanlığın karanlık tarihinde parlamaktadır. İslami rivayet ve kaynaklarda büyüklük, fazilet ve yüce makamlarından ötürü en üstün kadınlar ve cennet kadınlarının en üstünleri olarak yad edilen, yücelikle övülen ...

En Çok Okunanlar