Gelişmiş Arama
Ziyaret
11891
Güncellenme Tarihi: 2010/07/17
Soru Özeti
İmamlarımız neden oniki tanedir? Ğaybette olan imamın döneminde kendimizi nasıl kurtarabiliriz?
Soru
İmamlarımız neden oniki tanedir? Ve (bundan dolayı) neden asırlarca kendi başımıza (imamsız) kalmak zorunda kalıyoruz? Bu asırda bir imama büyük bir ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Bizim bir imamımız var bunu biliyorum, ama gayıptadır. Onun yokluğunda nasıl kurtuluşa erebiliriz?
Kısa Cevap

Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.

Ayrıntılı Cevap

İmamet, ilahi bir makam olduğu için imamın kimler ve kaç kaç kişi olacağını Allah belirler. Allah’ın’da kimleri seçtiğini öğrenmemizin tek yolu Resul-u Ekrem’in (s.a.a) sözleridir. O da (s.a.a) çeşitli yerlerde imamların kimler ve kaç kişi olduğunu açıklamıştır. Peygaberimiz (s.a.a) bir hadisinde şöyle buyuruyor: ‘Bu iş (İslam) oniki imam gelmeyinceye kadar bitmeyecektir.’ Hadisi Ehl-i Sünnetin büyük alimleri nakletmişlerdir.[1] Yine Şia ve Ehl-i Sünnet şöyle naklediyorlar: ‘Allah Resulü (s.a.a) Emir-ul Müminin Ali’inin (a.s) Ğadir’de imamete tayin ettikten ve ikmal ayeti[2] nazil olduktan sonra birinci ve ikinci halife Resulullah’ın yanına gelerek ‘Bu velayet ve vasilik senden sonra yanlızca Ali’ye mi aittir?’ diye sorduklarınd Resulullah (s.a.a) ‘Kıyamete kadar Ali’ye ve benim vasilerime aittir.’ diye buyurdu. Onlar ‘Senin vasilerin kimlerdir?’ diye sorduklarında Resulullah şöyle buyurdu: ‘Ali, ümmetimin içinde benim kardeşim, vezirim, varisim, vasiyyim ve halifemdir. Benden sonra bütün müminlerin üzerinde yetkisi vardır. Ondan sonra oğlum Hasan, Ondan sonra oğlum Hüseyin ve Hüseyin’den sonra Onun ardı arkasına gelen dokuz evladıdır.’[3]

İmamların oniki kişi olduklarına dair delil ise Şia ve Ehl-i Sünnet kaynaklı Resulullah’tan (s.a.a) nakledilen çeşitli rivayetlerdir. Bu hükmün felsefe ve nedenine gelince diyoruz ki: İslam’da bir çok mesele var ki onların hikmetlerini bilemiyoruz ve bir çeşit taabbüdi (aklın muhakemesine bağlı olmayan; emrolduğu için yapılan) hükümdür. Namaz rekatlarının sayısı, kadın ve erkeğin namazı sesli ya da sessiz kılması vs. gibi hikmetini bilmediğimiz bir çok mesele var. Sizin sorunuzda taabbüdi olarak kabul etmemiz gereken meselelerdendir. Onu belirlemek Allah’ın elindedir. Bu kutsal nurlar yaratılmadan önce Peygambere bildirilmiş, O da (s.a.a) çeşitli yerlerde bunu açıklamıştır. Ancak hikmeti ister bilinsin, ister bilinmesin İslamî buyrukların hepsinin uygulanması gerekir. Zira bu buyruklar Hâkim-i Mutlak koymuştur ve Hâkim-i Mutlak’ta kabih bir iş yapmaz. Sonuçta konulan bütün kanunlar insanların kemale ermesi ve ilerlemesi için olup icra edilmesi gereklidir.

Sorunuzun ikinci bölümünde diyorsunuz ki, ‘Neden asırlarca yalnızız (imamsızız), imamın gaybet döneminde nasıl kurtuluşa erebiliriz?’

Cevap olarak diyoruz ki: Rivayetlerden Allah’ın, yeryüzünü ve kullarını hiçbir zaman hüccetsiz bırakmadığını anlıyoruz;[4] yanlızlığın manası yoktur.

İlahi hüccetler her zamanda feyizin nazil olmasına vasıta olmuşlarıdır. Bir hadis-i şerifte Peygamberimizden bu sorunun benzeri sorulduğunda şöyle buyurdular: ‘Onun (Veliyy-i Asr’ın) gaybet döneminde kullara verdiği feyiz bulutun arkasındaki güneşin verdiği ısı ve ışık gibidir.’ Bu güzel benzetmeden bir çok nükte çıkarmak mümkündür. Örneğin, Güneşin bulutların arkasında olması nasıl ki onun ısı ve ışığına engel değilse imamında gözlere görünmemesi Onun (a.s) feyiz ve hidayetlerinden yararlanmayacığımız anlamına gelmez. Kendi yerinde bahsedildiği gibi tarih boyunca sayısız insan Ondan feyiz almışlardır. İmam (a.s), kendisi Şeyh Mufid’e yazdığı mektupta bu noktaya şöyle işaret ediyor: ‘Biz sizin işlerinizi gözetiyoruz (ilgileniyoruz), sizi unutmuyoruz. Böyle olmasaydı bela ve tehlike tufanlarında yok olup giderdiniz.’[5] Esasen Onun (a.s) varlığı insanların kendilerini ıslah edip zuhura hazırlanmaları için bir ümit ve tesellidir.

Ancak unutmamak gerekir ki, Güneşin ışığından yeterli derecede faydalanabilmek için ışığın önündeki engelleri kaldırmamız ve kendimizi ışığa karşı tutmamız gerekir. Kısacası böyle yüce bir güneş varken (her ne kadar gaybet bulutunun arkasında olsada) yalnızlık ve ümitsizliğin manası yoktur.

İmam-ı Zaman’ın (a.s) varlığının faydaları hakkında daha fazla bilgi için bkz: 168. Soru (Site: 1375), 654. Soru (Site: 705) ve 534. Soru (Site: 582).


[1] - Kutay b. Said Carir, o da Husayn’dan, o da Câbir b. Semüre’den onun şöyle dediğini naklediyor: "Resûlullah’ın (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdular...
-Rufae b. Heysem el Vasiti (ve
söz onundur), o da Halid’den yani İbn-i Abdullah b. Tahhan’dan, o da Husayn’dan, o da Câbir b. Semüre’den onun şöyle dediğini naklediyor: "Babamla beraber Resûlullah’ın (sallallahu aleyhi ve sellem) huzuruna vardık. Resûlullah şöyle buyurdular: ‘Bu iş (İslam) on iki halife gelmeyinceye kadar bitmeyecektir.’ Sonra bir şey dedi ki ben onu anlayamadım. Babamdan ‘Ne dedi?’ diye sorduğumda dedi ki: ‘Hepsi Kureyştendir.’ diye buyurdu.’ Bu hadis, Sahih-i Müslim (c.9, s.333-335 ve 337); Sünen-i Ebi Davud (c.11, s.351-352); Müsned-i Ahmed (c.42, s.309)  Müsannif-i İbn-i Ebi Şeybe (c.7, s.492) vb. gibi çeşitli kitaplarda rivayet edilmiştir.

 2 - Maide/3

3- Ğayet-ul Meram, bab:58, h.4; bir başka hadiste Nisa suresinin 1. ayetinin tefsirinde kendisinden sonraki vasiylerinin isimlerini tek tek saymıştır, Ğayet-ul Meram, c.10, h.4; İsbat-ul Hudat, c.8, s.133; Bihar, c.36, s.260, 298   

4]- Hüseyin b. Muhammed, Mualla b. Muhammed’den, o da bazı dostlarımızdan, babam Ali b. Raşid’in şöyle dediğini aktarır: Ebu’l Hasan (a.s) buyurdu ki: ‘Yeryüzü hiçbir zaman hüccetsiz kalmamıştır ve andolsun Allah’a ben o hüccetim.’ Kafi, c.1, s.178   

[5] - Bihar, c.53, s.774

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Yolculuktayım ve yolculuğumun müddeti belli değil. Lütfen seferî kılma ve tam kılma açısından namazımın durumunu belirtiniz.
    6160 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • “Zer Âlemi” Nedir?
    18799 Eski Kelam İlmi 2007/10/25
    “Zer” veya “Misak alemi” bu alemden önce olan bir dönem, aşama, sahne, yer veya alemden ibarettir. Allah Teala Hz. Âdem’in soyundan olan bütün soyları küçük zerreler halinde var etmiş ve o zerrelere ruh verdikten sonra onlardan kendisinin rablığı, peygamberlerin peygamberliği ve masum imamların velayetine inanacaklarına dair kesin ...
  • Günlük namazların okunuş niteliklerini belirtir misiniz?
    5460 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/11/08
    Kadınların namazı yüksek ve yavaş bir sesle okumaya yönelik vazifesini iki kısma ayırmak mümkündür:1. Öğle ve ikindi namazlarının Hamd ve suresi yavaş okunmalıdır.[1]2. Sabah, akşam ve yatsı namazlarının Hamd ve ...
  • Dövme yaptırmak haram mıdır?
    6636 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/22
    Ayetullah el-Uzma Hadevi Tahrani’nin cevabı:Bedene zararı yoksa, müstehcen şekiller olmazsa ve insanın şahsiyetini düşürmezse sakıncasızdır. ...
  • Allah’a giden yolda nuranî hicaplar yani imamlar (a.s) yükselmeye neden olur mu?
    8997 Pratik İrfan 2011/08/21
    İrfan ile ilgili tabirlerde gözlemlenen nuranî hicaplar kavramı, yolcunun ruhanî seyir ve yolculuk merhalelerinde kendisinde durması durumunda yüksek merhalelere çıkmasını engelleyen her merhaleye denir. Gerçekte manevi tekâmül ve rüşt amillerine her tür bağımsız bakış nuranî hicap olarak adlandırılır. Bu manasıyla nuranî hicapların imamlar hakkında kullanışının negatif bir değer ifade ...
  • Eş seçiminde en doğru yol nedir?
    4169 Teorik Ahlak 2019/01/28
    Şefkatli yaratıcı kadını erkek için, erkeğide kadın için yaratmıştır. Bu ikisi arasında vaki olan ilişkiyide evlilik dairesi içerisinde görmektedir. Bu evlilik tarafların birbirini tanıması ve İslami ölçüler, şartlar dairesinde gerçekleşmelidir. İslami öğretilerde eş seçimi için birçok ölçü ve kriter açıklanmıştır. Bu ölçü ve şartlara riayet etmek aile ...
  • Hz. Ali’ye (a.s.) göre vacip nedir? Vacipten daha vacip nedir? Zor nedir? Daha zor nedir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Yakın nedir? Yakından daha yakın olan nedir?
    12795 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/14
    Allame Meclisi’nin “Biharu’l Envar” adlı kitabında da naklettiği bir rivayette: Şahsın birisi Hz Ali’den (a.s) şu sorularına cevap vermesini istedi; vacip nedir? Vacipten daha vacip hangisidir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Zor olan hangisidir? Zordan daha zor olan nedir? Yakın nedir? Yakından daha ...
  • Allah tarafından müteaddit Peygamberlerin gönderilmesindeki hikmet nedir?
    8696 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Allah u Teâlâ’nın lütfünün tecelli ettiği yerlerden birisi hiçbir ümmeti hiçbir zaman kılavuzsuz (hidayetçi) bırakmaması ve daima peygamberleri göndermiş olması ve yeryüzünü hüccetsiz bırakmamasıdır. Ama müteaddit dinlerin var olması ve daha sonraki dinlerin tekâmül bulması farklı dönemlerde beşer fikrinin tekâmül bulması nedeniyledir. Başka bir beyanla ilkel ...
  • Hol’ boşanmasının kanun ve şartları nedir?
    6152 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/19
    Hol’ Boşanması, Özellikleri Ve ŞartlarıKocasına ilgi duymayan ve kendisini boşaması için kocasına mehir veya başka bir malını veren kadının boşanmasına hol’ denir.[1] Daha açık bir ifadeyle hol’ boşanması, kadının herhangi bir nedenden ötürü kocasıyla yaşamayı sürdürmek istememesi ve ...
  • Melekler İmamların mı nurundan yaratıldılar ve görevleri İmam Hüseyin’e ağlamak mıdır?
    14420 Eski Kelam İlmi 2012/01/05
    1) Şii ve Sünni kaynaklardaki rivayetler, meleklerin nurdan yaratıldıkları hususunda her hangi bir şüpheye yer bırakmamaktalar. Kimi Şii rivayetlerde başta melekler olmak üzere bütün varlıkların Peygamberimizin (s.a.a), Masum İmamların (a.s) nurlarından veya çeşitli nurlardan yaratıldıklarına dair işaretler vardır. Yine Ehl-i Sünnetin kaynaklarında birinci halife vs. gibilerin peygamberin ...

En Çok Okunanlar