Gelişmiş Arama
Ziyaret
23344
Güncellenme Tarihi: 2010/02/02
Soru Özeti
İmam Hüseyin (a.s) için sine dövmenin bir delili mevcut mudur?
Soru
Lütfen İmam Hüseyin (a.s) için sine dövmenin veya genel olarak kendine vurmanın neden ve delilini açıklar mısınız? Yaptığım araştırmada Allah Resulü’nün (s.a.a) bu yönde bir tavsiyede bulunduğuna dair bir konuya rastlamadım. Hz. Peygamber (s.a.a), Şiilerin İmam Hüseyin’in (a.s) mateminde yaptığı amele benzer bir davranışta bulunuyor muydu? Eğer bu konu doğruysa bu tavsiyenin nerede olduğunu lütfen belirtir misiniz?
Kısa Cevap

İmam Hüseyin (a.s) için matem tutmak Şia mezhebinin cüzlerindendir ve birçok delil bu hususu teyit etmektedir. Matem yöntemi hususunda da şöyle söylemek gerekir: Matem tutmanın niteliği İslam’ın usullerinden biriyle, bir ayet ve rivayet ile çelişmediği müddetçe sakıncasızdır ve değişik gelenekler matem merasimi için değişik yöntemleri kullanabilirler. Değişik rivayetler ve iki emanet hadisi esasınca sünnetin de Kur’an’ın yanında İslami temel kaynaklardan sayıldığını ve Şia’nın bakışına göre Şii imamlarının sözlerinin de delil ve itibar açısından İslam Peygamberin (s.a.a) sözlerinin enleminde yer aldığını hatırlatmak gerekir. Bu yüzden bu hususta imamlarımızdan bir gelenek nakledilmişse bu söz konusu işin caiz oluşu için yeterlidir. Sine dövmeyi caiz bilen bazı delillere ayrıntılı cevapta işaret edilmiştir.  

Ayrıntılı Cevap

Soruya cevap vermeden önce birtakım noktaları hatırlatmak gerekli gözükmektedir:

A. Değişik rivayetler ve iki emanet hadisi esasınca sünnet de (masumun söz, fiil ve tavrı[1]) Kur’an’ın yanında İslam’ın temel kaynaklarından sayılır. Şia’nın bakışı esasınca, Şii imamlarının sözlerinin de hüccet ve itibar açısından İslam Peygamberin (s.a.a) sözlerinin enlemindedir. Bu yüzden eğer imamlarımızdan bu hususta bir gelenek nakledilmişse, bu işin caiz olması için yeterlidir.[2]

B. İmam Hüseyin (a.s) için matem tutmak Şia mezhebinin cüzlerindendir ve bunu teyit birçok delil mevcuttur. Matem tutmanın yöntemi hakkında da şöyle söylemek gerekir:

Matem tutmanın niteliği İslam’ın usulleri, bir ayet veya rivayet ile çelişmediği müddetçe bir sakınca taşımaz ve değişik gelenekler matem tutmak için değişik yöntemlerden istifade edebilir. Biz İmam Hüseyin (a.s) için matem tutma ve sine dövmenin meşruiyetini ispat etmek için birçok delilin bulunduğuna inanıyoruz. Bu bağlamda biz sadece masumların sünnetinden iki hususa işaret ediyoruz:

1. İmam Seccad (a.s) şöyle buyuruyor: Yüce babam şehit olmadan bir gece önce çadırda oturmuştum ve halam Zeynep beni tedavi etmekle meşgul idi. Babam kendi çadırına gitmişti ve Ebuzer’in kölesi Cuveyn babamın kılıcını onarmaktaydı. Babam şöyle demekteydi: Sana yazıklar olsun ey felek. Her sabah ve gece birçok yaren ve dostları ortadan kaldırmakta ve bunun karşılığında bile yetinmemektesin. Evet, her şeyin akıbeti Allah’ın elindedir ve her hayat sahibi benim gittiğim yoldan gidecektir.[3] Bu içerikteki sözleri iki veya üç defa tekrar etti. Ben bu sözlerden onun hedefini anladım ve ağlamaktan boğazım düğümlendi. Ama kendimi tuttum, yavaş ağladım ve belanın nazil olduğunu bildim. Lakin halam Zeynep (s.a) şiirin içeriğini duyar duymaz kadınların taşıdığı özel kalpsel incelik nedeniyle kendini tutamadı, şaşkın bir şekilde çadırdan çıktı, babamın yanına gitti ve şöyle dedi: Keşke ölseydim, bugün annem Fatıma (s.a), babam Ali (a.s) ve kardeşim Hasan (a.s) vefat etti. Ey göçenlerin yadigârı ve kalanların önderi! İmam Hüseyin (a.s) değerli kız kardeşine yöneldi ve ağlar bir vaziyette şöyle buyurdu: Bacım şeytanın sana uzanamayacağı ve sabrını tüketemeyeceği bir şekilde hareket et. Ardından şöyle buyurdu: Eğer güvercini kendi haline bıraksaydılar, rahat bir şekilde uyurdu. Zeynep (s.a) şöyle dedi: Kardeşim kendini ölüm için hazırlamış! Sizin bu hazırlığınız benim kalbimi yaraladı, takatimi bitirdi. Ardından kendi yüzüne bir tokat attı, yakasını yırttı ve bayılarak yere düştü. Hz. Hüseyin (a.s) kız kardeşinin yanına gelip yüzüne su döktü ve onu uyandırdı ve şöyle buyurdu: Bacım sakin ol, Allah’tan sakın, onun isteğiyle hoşnut ol ve bil ki yer ehli ölür, gökler baki kalmaz ve Allah dışında kalan şeyler yok olur. Varlıkları yaratan, insanları dirilten ve benzersiz olan Allah’tan başka hiçbir şey diri kalmayacaktır.[4]

Bu hadisten iki açıdan sine dövmenin caiz olduğunu anlayabiliriz:

A. Bu hadisi göz önünde bulundurmayla yüzünü tokatlayan kız kardeşinin eylemi karşısında İmamın sadece nasihat vermekle yetindiğini ve asla bu işi özel bir şekilde yasaklamadığını kavrarız. Eğer bu işin şer’i bir sakınca taşısaydı ve haram olsaydı, İmam Hüseyin’in (a.s) bunu hatırlatması gerekirdi.

B. İmam Seccad (a.s), Hz Zeynep (s.a) hakkında şöyle buyurmuştur: Allah’a hamdolsun ki sen dünya ehlinin hallerini ve hakikatlerini biliyorsun, senin eğitim ve öğretime ihtiyacın yoktur.[5] Hz Zeyneb’in (s.a) bu şahsiyeti göz önünde bulundurulduğunda bu şekilde açıkça haram bir işe mürtekip olacağı kabul edilemez.

2. İmam Kazım’ın (a.s) hizmetçisi Misafir şöyle demektedir: İmam Musa bin Cafer’i (a.s) götürmek istediklerinde İmam Ali b. Musa Rıza’ya (a.s) kendi yaşadığı müddetçe her gece kendisinden haber alana dek evinde uyuması emrini verdi. Biz her gece Hz. Rıza (a.s)  için alt katta yatak hazırlar ve kendisi yatsı namazından sonra orda yatar ve sabah olunca da evine dönerdi. Bu durum kırk yıl sürdü. Bir gece yatağı hazırladık, lakin kendisi gelmedi. Ben ve İmam Kazım’ın (a.s)  eş ve çocukları onun gecikmesinden çok kaygılandık. Hz. Rıza (a.s)  ertesi gün sabah vakti eve geldi ve Ümmü Ahmet’in yanına giderek şöyle buyurdu: Babamın emanet olarak size verdiği şeyleri verin. Ümmü Ahmet bir feryat atarak eliyle kendi yüzüne vurdu ve yakasını yırtarak şöyle dedi: Allah’a yemin olsun ki beyim dünyadan göçmüştür! İmam Ali b. Musa Rıza (a.s) onu durdurdu ve şöyle buyurdu: Resmi haber valiye ulaşıncaya dek bu hususta bir söz söyleme ve üzüntünü belirtme. Sonra emanetlerin içinde bulunduğu küçük bir sepet ile 2 bin veya 4 bin dinarı ona verdi, başkasına vermedi.[6] Muteber bir kitapta (Kâfi) nakledilmiş bu hadis, bu davranışın (başa ve sineye vurmanın) caiz olduğunu göstermektedir; zira bu hadisin nakli esasınca İmam burada yasaklayıcı bir engellemede bulunmamıştır. Eğer bu iş şer’i açıdan haram olsaydı İmamın uyarıda bulunması gerekirdi. Bundan dolayı bugün normal (aşırılık içermeyen) şekilde yapılan matem merasimleri ve Ehlibeyt ve İmam Hüseyin’i (a.s) seven ve onlara içten üzülen halkın üzüntülerini ifade etmek için sinelerini dövmeleri kuşkusuz caizdir. Bu husustaki diğer soru ve cevaplara ulaşmak için aşağıdaki başlıklara müracaat edebilirsiniz:

İmam Hüseyin’in (a.s) matemini tutmak sosyal hayatın dinamiğidir, cevap sayısı: 348 (Site: 352).

İmam Hüseyin’in mateminin rolü, cevap sayısı: 11526 (Site: tr11372).

 


[1] Masumun tavrı, yanında yapılan bir işe veya söylenen bir söze yönelik kendisinin bir engellemede bulunmadığı hususlardır.  

[2] Bu hususta 6924 sayılı (site: 7028) “Masumların Amel Ve Sözlerinin Delil Oluşu” konulu cevaba müracaat ediniz.

[3] يَا دَهْرُ أُفٍّ لَكَ مِنْ خَلِيلٍ

كَمْ لَكَ بِالْإِشْرَاقِ وَ الْأَصِيلِ‏

مِنْ صَاحِبٍ وَ طَالِبٍ قَتِيلٍ

وَ الدَّهْرُ لَا يَقْنَعُ بِالْبَدِيلِ‏

وَ إِنَّمَا الْأَمْرُ إِلَى الْجَلِيلِ

َ كُلُّ حَيٍّ سَالِكٌ سَبِيلِي‏

[4] Mufid, Muhammed, İrşad, Saidi Horasani, Muhammed Bakır, s. 444 ve 445, Naşir İslamiye, Tahran, çapı evvel, 1380 h.k.

[5] "و أنت بحمد الله عالمة غير معلمة فهمة غير مفهمة", Tebersi, Ebu Mansur Ahmet bin Ali, El- İhticac, c. 2, s. 305, Neşri Mürteza Meşhedi Mukaddes, 1403 h.k.

[6] El- Kâfi, c. 1, s. 381 ve 382. İmam Musa Kazım’ın hayatından istifade edilmiştir. (s. 226 ve 227).

 

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hangi bakışlar haram ve günah sayılıyor?
    19004 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/20
    Allahu Teala kuranı kerimde namahreme bakmak hakkında şöyle buyurmaktadır: “kul lil müminine yeguddu min ebsarihim yani Müminlere deki; namahreme bakmaktan gözlerini sakınsınlar[1] Ve kul lil mü'minati yağdudne min ebsarihinne” yani “Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar”[2]İmam ...
  • Neden özellikle bir mercii taklit etmek gerekmektedir? Bu mesele hadisler aracılığıyla nasıl ispat edilmektedir?
    9874 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2011/04/11
    Eğer müçtehitlerden her birinin fıkhın bir kısmında diğerlerinden daha bilgili olduğu veya onlar ile eşit bulunduğundan eminseniz birkaç şahsı taklit etmenin bir engeli yoktur. ...
  • Abdest alırken ve zorunlu bir durum yokken bir başka şahıs elimize su dökerse, bu bir sakınca ifade eder mi?
    36267 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/04
    Abdestin bir takım şartları vardır ve onlardan her birine riayet etmeme durumunda abdest geçersizdir. Abdestin şartlarından birisi, bizzat insanın yüzünü ve ellerini yıkması ve de baş ve ayaklarını mesh etmesidir. Eğer bir başkası insana abdest aldıracak olursa veya yüz ve ellere su ulaştırmada ve baş ve ayakları ...
  • Ahlâkla ahlâk ilminin farkı nedir?
    10932 Teorik Ahlak 2012/02/04
    Ahlâk kelimesi, Hulk kelimesinin çoğulu olup -ister iyi olsun ister kötü- huy, yapı, karakter ve alışkanlık demektir. Ahlâk ilminin alim ve filozofları, ahlâk için çeşitli tarifler yapmışlardır. Bütün bu tariflerden yola çıkarak ahlâkı şöyle tarif edebiliriz: ‘Ahlâk, insan nefsindeki keyfiyet olup, insanın ona ...
  • İbn-i Meysem Bahrani’nin kişiliği ve yaşamı hakkında bilgi verebilir misiniz?
    8002 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2013/04/23
    HK. 697-699’da vefat eden ve İbn-i Meysem diye meşhur olan Kemaleddin Meysem b. Ali b. Meysem Bahrani, 7. yüzyılın başlarında Bahreyn’de dünyaya gelmiştir. İlim ve fakihliğin beşiğinde, köklü ve meşhur bir ailede yetişmiştir. İlim tahsiline kendi ülkesinde başladı. Sonra daha yüksek tahsil için Bağdat’a gitti. İbn-i Meysem ...
  • Fahişe bir bayanla geçici nikâh yapılabiliniyor mu?
    7545 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/05/04
    Fahişe bayanlarla geçici veya daimi evlilik haram değildir. Ama farklı delillerden ötürü böyleli bir evlilikten sakınmanız hem dininiz için ve hem de dünyanız için daha hayırlıdır. ...
  • Başkasının bostanından izinsiz meyve ve bitki toplamanın hükmü nedir?
    15931 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
    Söz konusu sorunun cevabında ilk önce fakihlerin bu konu hakkında görüşlerini genel olarak açıkladıktan sonra Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tehrani nin görüşünü takdim edeceğiz.  Fakihlerin genel görüşleri:Bir başkasının malından faydalanmak her şekilde olursa olsun mutlaka bu tasarruf o malın sahibinin izni ile olmalıdır. Yalnızca ...
  • Resul-i Ekrem’e (s.a.a) ve İslamî kutsallara hakaret edilmesinin fıkhî hükmü ve buna karşı koymanın yolu nedir?
    11560 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberine hakaret eden ve bu çirkin davranışıyla milyonlarca insanı üzen kimse idama müstahaktır. İslam düşmanları Müslümanlar arasında tefrika yaratmak, İslam’ın yayılmasının önünü almak ve yolları üzerinde din adındaki engeli kaldırmak gibi utanç verici hedeflerine ulaşmak için İslamî kutsallara hakaret etmeye ve sövmeye yönelmişlerdir. Vahdeti korumak, kendi İslamî ...
  • Lütfen Hz. Yusuf kıssasındaki önemli noktaları açıklar mısınız?
    45726 Masumların Siresi 2010/11/08
    Kur’an’daki en güzel kıssa olarak nitelendirilen Hz. Yusuf (a.s) kıssası ders, ibret ve şahsi, ahlakî, içtimai ve ailevî erdemleri içermektedir. Bu erdemlerden bazıları şunlardır: 1. İnsanları Allah’a doğru çağırma yolunda Peygamberlerin ifa ettikleri rolü ve çektikleri sıkıntıyı tanımak
  • Ayetullah Hamenei’nin Amerika Müslümanlarına mesajı (öğüt ve nasihati) nedir?
    5932 Eski Kelam İlmi 2009/08/20
    Ayetullah Hamenei’nin kaleminin bu soruya cevabı: “Selamu’n Aleykum,Ayetullah Hamenei’nin genele hitap eden konuşma ve mesajlarında yer alan açıklamalarının dışında özel bir mesajları yoktu. (Bu konuşma ve mesajların metni Ayetullah Hamenei’nin ...

En Çok Okunanlar