Gelişmiş Arama
Ziyaret
18871
Güncellenme Tarihi: 2009/10/18
Soru Özeti
Kur'an'dan İmam Ali (a.s)'ın imametini ispat eden ayetleri beyan edebilir misiniz?
Soru
Kur'an'ın ayetleriyle İmam Ali (a.s)'ın imameti ispat edilebilir mi (ben bu delilleri Ehl-i Sünnet Kardeşlerimize sunmak için istiyorum. Lütfen ispat şeklimin nasıl olacağını da beyan ediniz)?
Kısa Cevap

İmam Ali (a.s)'ın imametini Ehl-i Sünnete ispat etmenin güzel yollarından biri Kur'an'ın ayetleri ve onların açıklamasını yapan Ehl-i sünnet kitaplarında gelen rivayetlere baş vurmaktır.

Kur'an-ı Kerim'de bir çok ayet var ki, onların nüzul sebepleri hakkında Resulullah (s.a.a)'den gelen rivayetlerle İmam Ali (a.s)'ın imameti ispat edilebilir.

 

Aşağıda o ayetlerden bazılarını getiriyoruz:

 

1-Tebliğ ayeti:

 

'Ey Resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan O'nun elçiliğini yapmamış olursun…' [i]

 

Ehl-i Sünnetin rivayetlerinde bu ayetin Gadir-i Hum'da nazil olduğu yazılmaktadır. O tarihi günde Resulullah (s.a.a), Hz Ali (a.s)'ın velayet ve hilafetini ilan ederek risaletini tekmil etti.

 

2-Velayet ayeti:

 

'Sizin veliniz, sahibiniz Allah, Resulü ve namaz kılıp, rüku halinde zekat veren inananlardır.' [ii]

 

Bu ayette Hz. Ali (a.s)'ın velayeti[iii] Allah ve Resulünün velayetlerinin yanında zikredilmiştir.

 

3-Ulu'l Emr ayeti:

'Ey iman edenler, Allah'a, Peygamber'e ve içinizden emredecek kudret ve liyakata sahip olanlara itaat edin.' [iv]

 

Ayette ulu'l emr'e itaat mutlak olarak vacip edilmiştir. Bu mutlak lüzumdan imamın masum olması gerektiği ortaya çıkmaktadır. Hz. Ali (a.s)'dan başkası da masum olmadığı için imam olamaz. Ehl-i Sünnetin kitaplarında bu ayetin Hz. Ali (a.s)'ın Hz.Peygamber (s.a.a)'in halifesi olduğunu gösteren hadisler vardır.

 

4-Sadigin ayeti:

 

'Ey inananlar! Allah'tan çekinin ve doğrularla beraber olun.' [v]

 

Rivayetlerde doğrular'dan kasıtın Hz.Ali (a.s) ve Hz.Peygamber (s.a.a)'in Ehl-i Beyt'i olduğu belirtilmiştir.



[i] -Maide/67

[ii] -Maide/55

[iii] -Muteber rivayetler rükuda yüzüğünü fakire verenin Hz. Ali (a.s) olduğunu yazılmaktadır.

[iv] -Nisa/59

[v] -Tövbe/119

Ayrıntılı Cevap

İmam Ali (a.s)'ın imametini Ehl-i Sünnete ispat etmenin yollarından biri Kur'an'ın ayetleri ve onların açıklamasını yapan Ehl-i sünnet kitaplarındaki rivayetlere başvurmaktır. Ayetlerin ne demek istediğini, amacının ne olduğunu anlayabilmek için lafzi ve hali karinelere; tefsir ve nüzul sebebini açıklayan rivayetlere bakmak, çok önem arz etmektedir.

 

Kur'an-ı Kerim'de birçok ayet Hz. Ali (a.s) ve diğer Masum İmamların (a.s) imametini ispat eden birçok ayet vardır. Bu ayetlerin[1] nüzul sebepleri hakkında, Resulullah (s.a.a)'den bir çok hadis (tevatür haddinde) rivayet edilmiştir.

 

Aşağıda Şii ve Sünnilerin kabul ettiği bu hadislerden bazılarını getiriyoruz:[2]

 

1-Tebliğ ayeti:

 

'Ey Resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan O'nun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan korur. Doğrusu Allah kafir topluluğa doğru yola gitme hususunda başarı vermez.' [3]

 

Allah-u Teala peygamberine risaletini tebliğ etmesi için şiddetle emir veriyor. Ve hadislere göre Resulullah (s.a.a), bu ayet nazil olduktan sonra Gadir-i Hum denen yerde Hz. Ali (a.s)'ı kendisinin halifesi olduğunu herkese duyurdu.[4]

 

Gadir olayı Allah Resulü (s.a.a)'in ömrünün son günlerinde veda haccında gerçekleşti. 'Ben kimin mevlası isem Ali'de onun mevlasıdır' cümlesiyle Ali b. Ebitalibin imametini açıkladı ve kendi risaletini iblağ etti.

 

Bu olay 110 sahabe[5], 84 Tabiin ve 34 bilgin ve yazar tarafından rivayet edilmiştir. Allame Emini bütün bunları 'el-Gadir' adlı değerli eserinde sağlam belge ve delillerle Sünni ve Şiinin meşhur İslami kaynaklarından getirmiştir.

 

2-Velayet ayeti:

 

'Sizin veliniz, sahibiniz Allah, Resulü ve namaz kılıp, rüku halinde zekat veren inananlardır.'[6]

 

Bir çok müfessir ve muhaddis bu ayetin Hz. Ali (a.s)'ın hakkında nazil olduğunu söylüyorlar.

 

Ehl-i Sünnet alimlerinden Suyuti, ed-Durru'l Mansur adlı eserinde bu ayet hakkında İbn-i Abbas'tan şöyle naklediyor: 'Ali (a.s) namazın rükusunda iken bir fakir yardım istedi. Hz. Ali (a.s) yüzüğünü çıkarıp ona sadaka olarak verdi. Hz. Peygamber (s.a.a) fakirden 'Bu yüzüğü kim sana verdi' diye sorduğunda fakir Hz. Ali (a.s)'ı işaret ederek şöyle dedi: 'Şu rükuda ki adam.' Bu esnada söz konusu ayet nazil oldu.'[7]

 

Ehl-i Sünnet alimlerinden Vahidi[8] ve Zemahşeri de[9] bu hadisi rivayet etmiş ve Velayet ayeti'nin de Hz. Ali (a.s)'ın hakkında nazil olduğunu söylemişlerdir.

 

Fahru Razi, kendi tefsirinde Abdullah b. Selam'dan şöyle rivayet ediyor: 'Bu ayet nazil olduğunda ben Allah Resulü (s.a.a)'e 'Ben kendi gözlerimle Ali'nin rüku halinde yüzüğünün fakire sadaka olarak verdiğini gördüm. Bu yüzden biz Onun velayetini kabul ediyoruz.' Diye arzettim.'

 

Fahru Razi, ayetin nüzul sebebi hakkında bu hadislerin benzeri başka bir hadisi Ebuzer'den rivayet ediyor.[10]

 

Taberi de, tefsirinde ayetin nüzul sebebi hakkında çeşitli rivayetler naklediyor ki, onların çoğu ayetin Hz. Ali (a.s) hakkında nazil olduğunu açıklıyor.[11]

 

Merhum Allame Emini el-Gadir de ayetin Hz. Ali (a.s) hakkında nazil olduğuna dair Ehl-i Sünnet'in yaklaşık yirmi muteber kitabından kaynak ve belgeleri dikkatle inceleyerek nakletmiştir.[12]

 

Söz konusu ayette Hz. Ali (a.s)'ın velayeti Allah ve Resulü'nün velayeti ile aynı sırada gelmiştir.

 

3-Ulu'l Emr ayeti:

 

'Ey iman edenler, Allah'a, Peygamber'e ve içinizden emredecek kudret ve liyakata sahip olanlara itaat edin.'[13]

 

Alimler,[14] Ulu'l Emr ayetinin Hz.Ali (a.s)'ın hakkında nazil olduğunu söylüyorlar. Örneğin Hakim Haskani Hanefi Nişaburi (Ehl-i Sünnetin tanınmış müfessiri) bu ayetin hakkında beş tane hadis getirmiştir ki onların hepsinde Ulu'l Emr'in Hz.Ali (a.s) olduğu belirtilmiştir.[15]

 

Ebu Hayyan Endülisi Mağribi, el-Bahru'l Muhit adlı eserinde üç müfessir Mukatil, Meymun ve Kelbi'den ulu'l emr'den maksadın Ehl-i Beyt imamlarının olduğunu söylüyor.[16]

 

Ehl-i Sünnet alimlerinden Ebubekr b. Mü'min Şirazi, İtikat adlı risalesinde İbn-i Abbas'tan Ulu'l Emr ayetinin Hz.Ali (a.s) hakkında olduğunu rivayet ediyor.[17]

 

Öte yandan üslubun bir olması ve 'İtaat edin' kelimesinin tekrar edilmemesiyle Allah'ın, Resulünün ve Ulu'l Emr'in itaatleri farz kılınmıştır. Dolayısıyla Allah ve Resulü masum olduğu gibi ulu'l emr de masumdur. Yoksa onlara mutlak olarak itaat etmenin istenmesinin manası olmazdı. Bilindiği üzere Peygamber’den sonra Şia imamlarından başka kimsenin masum olduğu iddia edilmemiştir.

 

Buraya kadar söylediklerimiz Hz.Ali (a.s)'ın velayet ve imameti hakkında nazil olan yalnızca üç ayet hakkında ki Ehl-i Sünnetin kitaplarında ve onların güvendiği ravilerden ve yine Şii kitaplarında beyan olunan hadislerdi. Söz konusu ayetler ve diğer ayetler hakkında Ehl-i Sünnetin kitaplarında dikkat çeken bir çok nokta var ki daha fazla bilgi için o kitaplara başvurulabilir.

 

Üzerinde kısaca durduğumuz bu üç ayetin dışında Sadikin ayeti olan: 'Ey inananlar! Allah'tan çekinin ve doğrularla beraber olun.' [18] ayeti, aynı şekilde Kurba ayeti olan 'De ki: Sizden tebliğime karşılık yakınlarıma sevgiden başka bir ücret istemiyorum.' [19] ayeti direkt olarak Hz.Ali (a.s)'ın ve diğer Ehl-i Beyt İmamlarının velayet ve imameti hakkındadır.

 

Yukarıda getirdiğimiz ayetlerin yanı sıra Hz. Ali (a.s)'ın faziletlerini, Onun diğer sahabelere olan üstünlüğünü otaya koyan başka ayetlerde vardır. Aklın kesin hükmü gereği aşağı mertebede olanın fazilette üstün mertebede olana uyması gerektiğine göre. Bundan yola çıkarak diyebiliriz ki, Allah Resulü (s.a.a)'in halifeliğine ve imamete hakkı olan Hz. Ali (a.s)'dır.

 

Daha fazla bilgi için Ayetullah Mekarim Şirazi'nin denetiminde yazılan Tefsir-i Peyam-ı Kur'an ('Kur'an'da İmamet ve Velayet' bölümü, C.9, s.170 ve sonrasına) başvurunuz.



[1] -İmamlar (a.s)'ın isimleri neden Kur'an'da gelmemiştir? Sorusu için bkz: 'Kur'an'da İmamlar (a.s)'ın İsimleri'

[2]- Daha fazla bilgi için bkz: 'İmamet ve İmamlar İnancının Delilleri'

[3]-Maide/67. Daha fazla bilgi için bkz: Ehl-i Sünnet ve Tebliğ Ayeti.

[4] -Mekarim Şirazi, Peyam-ı Kur'an, c.9; İmamet der Kur'an, s.182

[5] -Ebu Said Hudri, Zeyd b. Erkam, Cabir b. Abdullah Ensari, İbn-i Abbas, Berra b. Azip, Huzayfa, Ebu Hueryre, İbn-i Mesut, Amir b. Leyla bu 110 sahabeden bazılarıdır.

[6] -Maide/55

[7] -ed-Durru'l Mensur, c.2, s.293

[8] -Esbabu'n Nüzul, s.148

[9] -Tefsir-ul Keşşaf, c.1, s.649

[10] -Tefsir-i Fahru Razi, c.12, s.26

[11] -Tefsir-i Taberi, c.6, s.186

[12] -el-Ğadir, c.2, s.52-53

[13] -Nisa/59

[14] -Tefsir-i Burhan'da bu ayet hakkında Ehl-i Beyt (a.s)'ın kaynaklarından onlarca hadis getirmiştir. Hadislerde ayetin Hz. Ali (a.s) veya Ehl-i Beyt'in diğer imamları hakkında nazil olduğu belirtilmiştir. Hatta bazı rivayetlerde on iki imam (a.s)'ın isimleri ayrı ayrı gelmiştir. (Tefsir-ul Burhan, c.1, s.381-387),

[15] -Şevahidu'l Tenzil, c.1, s.148 ila 151

[16] -el-Bahru'l Muhit, c.3, s.278

[17] -İhkaku'l Hak, c.3, s.425

[18] -Tövbe/119. Rivayetlerde doğrular'dan kasıtın Hz.Ali (a.s) ve Hz.Peygamber (s.a.a)'ın Ehl-i Beyt'i olduğu beyan edilmiştir. Ayrıca bu ayette doğrular deniyor doğru konuşanlar denmiyor açıktır ki her yönden doğruluk masumlarda olan bir vasıftır ve bu vasfa Resulullah’tan (s.a.a) sonra Hz. Ali ve diğer Ehl-i Beyt imamlarından başka hiçbir kimsenin masum olmadığında ittifak vardır. (Bkz. Yenabiu'l Meveddet, s.115, Şevahidu'l Tenzil, c.1, s.262)

[19] -Şura/23. Daha fazla bilgi için bkz: Ehl-i Beyt (a.s) ve Meveddet Ayeti.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Vaktin başında namaz kılmak mı iyidir yoksa iki doğuş arasında yatmamak mı?
    5640 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Her şeyden önce bir noktaya dikkat etmeniz lazımdır:Kerahete neden olan uyku ister sabah namazından sonra olsun, ister ondan önce olsun iki doğuş arasındaki uykudur. Bu yüzden sorunuza göre siz iki doğuş arasında uyuduğunuzdan dolayı her iki durumda da kerahete mürtekip olmuş bulunmaktasınız. ...
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    26742 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum ve bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir?
    10283 Pratik Ahlak 2012/01/18
    Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerde de bu konuya işaret edilmiştir. Kesinlikle bu ilgi onların haremindeyken veya dikkatle kendilerine sevgi ifadesinde bulunduğumuzda daha çok ve belirgindir. Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmuştur ve ayet ve rivayetlerde de bunun ...
  • Bankanın halktan geciken taksitten dolayı aldığı “gecikme parası” faiz sayılıyor mu?
    5983 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Banka aracılığıyla gecikmiş taksitten dolayı alınan gecikme parasın hükümü hakkında bazı mercilerin görüşleri aşağıda açıklandığı şekildedir: Ayetullah Uzma Hamenei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Çalışmalarını “İslami Şura Meclisi’nin” tasvip ettiği kanunlar esasına göre yapan ve “Gözetleme Şurası’nın” teyit ettiği bankanın uygulamasında bir ...
  • İlahi yaşam nasıl bir yaşamdır? Şu andaki yaşamla bir tezaddı var mı?
    7834 Pratik Ahlak 2012/01/05
    Kur’an’a baksak ve ‘’Neden yaratıldık? sorusunu ona sorsak şu cevabı verecektir: ‘Ben, cinleri ve insanları, sadece bana kulluk etsinler diye yarattım.’ İbadet nedir? İbadet yani Allah’a kulluk etmektir. Yani yaptığımız bütün işler, hatta yemek içmek gibi günlük ve çok normal işlerimiz bile ilahi ve ibadi ...
  • Acaba Şia mezhebinden Sünni mezhebine geçmek caiz mi?
    4784 Diğer Konular 2018/12/08
    Esasen din ve inanç insanın akıl ve mantık yoluyla hakikati araştırması ve araması sonucu kendi seçimiyledir. İnsan temel inançlarında araştırma yapmalı ve hakikate ulaştıktan sonra onu seçmelidir. Din ve mezhep insana büyüklerinden miras kalmaz. Buna binaen dinin temel inançlarında taklit caiz değildir.[1] Zira din, ...
  • Rivayetlere göre iyi bir ortağın taşıması gereken özellikler nelerdir?
    3561 Şirket 2020/01/20
  • Anne (kadınlar) yoluyla da seyitli intikal eder mi?
    16105 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/06/20
    Hz. Zehra’nın (a.s) tüm evlatlarının Peygamberin (s.a.a) evlatları olduğu hususunda hiçbir şüphe yoktur. Ama Allah Resulü’nün (s.a.a) evladı olmak sıfatı ile seyit ve Haşimi olmak sıfatı arasında fark bulunduğuna dikkat etmek gerekir. Soyu Fatıma Zehra’ya (a.s) ulaşan herkes İslam Peygamberinin (s.a.a) neslindendir, ama seyitlerden değildir; zira seyit ve Haşimî ...
  • Bilal-i Habeşî Ve Hilafet Meselesi
    9683 تاريخ بزرگان 2011/08/03
    Tarihten anlaşıldığı kadarıyla Bilal-i Habeşî halifeler biat etmemiş, bazı yerlerde onlara itiraz etmiş ve hilafet sistemi için ezan okumaktan uzak durmuştur. Bu yüzden Şam’a sürgüne gönderilmiş ve orada vefat etmiştir. ...
  • “Farz” ve “vacip” hangi manaya gelmektedir? Bu iki kelime arasındaki fark nedir?
    10232 مبانی فقهی و اصولی 2014/01/21
    Farz ve vacip eğer değişik durumlarda ve özellikle ayrı (birlikte değil) bir şekilde kullanılırsa, kesinlik ve belirleme anlamına gelir[1] ve ıstılahtaki manası ise mütealliklerinin zorunlu olmasıdır. Ama bu iki kelime arasında bir farkın olduğu bazı lügat kitaplarında zikredilmiştir. Farz ve vacip arasındaki fark, farzın ...

En Çok Okunanlar